Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/67 E. 2018/1307 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/67 Esas
KARAR NO : 2018/1307

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/01/2017
KARAR TARİHİ : 27/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil ——- şirketi tarafından davalı şirkete satılarak teslim edilen ——– nolu 25.07.2015 tarih 16.538.76 Euro bedelli, —- nolu 29.07.2015 tarih 21,216.28 Euro bedelli, —– nolu 15.08.2015 tarih 14.566.86 Euro bedelli fatura içeriği emtia bedelinden kaynaklanan 52.321.90 Euro alacağını tahsil edemediğini, bu alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine Anadolu ——–.icra müdürlüğünün 2016/5862 E sayılı dosyası üzerinden takibe geçilmiş ise de itiraz üzerine takibin durduğunu, 2 nolu müvekkil şirketin ticari alacak sigortaları branşında faaliyet gösterdiğini, poliçesi—–‘İn borçludan olan alacağını tahsil edememesi sebebiyle kredi sigortası poliçesi kapsamında 26.08.2016 tarihinde 8.740.12 Euro tazminat ödeyerek ödediği kısım alacağına TTK m.1472 uyarınca kanunen halef olduğunu, alacağın ana para 43,581.78 Euro’luk kısmının —————‘ye ait olduğunu, ———–.740.12 Euro tazminat ödeyerek bu kısım alacağa kanunen halef olduğunu İstanbul Anadolu —–.icra müdürlüğünün 2016/5862 E sayılı dosyasına bildirildiğini, öne sürerek, haksız itirazın iptaline ve % 20 inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu ——. İcra Müdürlüğünün 2016/5862 E sayılı dosyasında alacaklı sıfatı bulunmayan, esasen müvekkil firma ile de herhangi bir ticari ilişkisi bulunmayan 2 nolu davacının, davada taraf sıfatının bulunmadığını, davacı tarafça toplamda mevcut olmayan bir alacak için icra takibinin açıldığını savunarak davanın reddine %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişiye tevdi edilmiş, teknik bilirkişi ayrıntılı raporunu ibraz etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava,faturaya dayalı alacağın tahsili amacı ile girişilen icra takibinde vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı———-tarafından davalı aleyhine İstanbul Anadolu —.İcra Müdürlüğünün 2016/5862 Esas sayılı takip dosyası ile 21/03/2016 tarihinde icra takibine girişildiği ve davalıya örnek no 7 ödeme emrinin 24/03/2016 tarihinde tebliğ edildiği,davalı şirket tarafından takibe 31/03/2016 tarihinde itirazların sunulduğu ve icra takibinin davalı vaki itirazı nedeni ile durmasına karar verildiği verilen kararın davacıya tebliğ edilmediği ve davacı tarafından mahkememize iş bu davanın açıldığı bu şekilde itirazın iptali davasının dinlenilme şartlarının katlım halinde bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacı şirket tarafından davalıdan talep ve dava hakkının 8.470,12 TL Euro’luk kısmın ise diğer davacı ——————– Türkiye İstanbul Şubesi’ne temlik edildiği ve bu davacı şirketin diğer davacının haklarına TTK 1472 gereğince halef olduğu ve bu sıfatla davalıya karşı mezkur davayı ikame eylediği anlaşılmıştır.
Davalı tarafından davya verilen cevap dilekçesinde taraflar arasındaki akdi ilişki inkar edilmiş bu şekilde taraflar arasında temel çekişmeli hususun faturalara konu malların davalıya teslim edilip edilmediği noktasında toparlanmakta olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce bu kapsamda davalı şirketin bağlı bulunduğu vergi dairesine müzekkere yazılmış ve BA formlarının celbine karar verilmiş ve verilen cevab-i yazı gereğince davalının 2017 temmuz ayına ilişkin BA formunun 8.sırasında KDV hariç 96.910,00 TL bedelli faturanın,2017 yılı ağustos ayında ise BA formunun 4.sırasında KDV hariç 30.060,00 TL faturanın davalı tarafından vergi dairesine bildirmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafından dosya kapsamına sunulan ve delil olarak dayanılan 25/07/2015 tarihli ————–numaralı faturanın 16.538,76 Euro, 29/07/2015 tarihli —— numaralı faturanın 21.216,28 Euro bedelli olduğu ve toplam fatura bedellerinin 37.755,04 Euro bulunduğu ve bu faturaların TL karşılığının Kdv hariç 96.910,00 TL olarak bildirildiği ve nitekim bu faturalar yönünden BA formlarının vergi dairesine bildirildiği tarih ile faturanın tanzim tarihlerinin aynı ay olan temmuz ayı bulunduğu anlaşılmıştır.
Yine davacı tarafından davalıya teslim edildiği iddia edilen mallara dayalı olarak tertip edilen 15/08/2015 tarihli —— numaralı 14.566.86 Euro bedelli faturanın TL karşılığının (Kdv hariç) 30.060,00 TL olarak vergi dairesine aynı ay içersinde (Ağustos ayında) davalı tarafından bildirildiği anlaşılmıştır.
Faturaların davalı tarafından vergi dairesine BA formu ile bildirildiği bu durumda bu miktar malın davacı tarafından davalıya teslim olunduğunun kabulü gerektiği anlaşılarak davacının davasının kabulüne karar verilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’nun 67.maddesinin 2. Fıkrası hükmünce,davacı tarafından icra inkar tazminatı talep edilmiş olmakla;icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması alacağın likit ve belli olması şartlarının katılım halinde bulunması gerekmektedir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur.
Açıklanan yasal kuralların ışığında takip konusu alacak değerlendirildiğinde, davacının alacaklı olduğu miktar dosya kapsamında bulunan ve içeriğindeki emtiaların teslim edildiği davalının ticari kayıtlarından olan Ba formları ile sabit olan faturalara göre likid olduğundan, daha fazla takdir edilmesine ilişkin talep ve neden bulunmadığından likit ve muayyen nitelikte bulunan asıl alacağın takip tarihi itibari ile TL karşılığına denk gelen % 20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Nihai olarak hükümde tahsiline karar verilen yabancı para alacağının, karar tarihi itibariyle Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası efektif satış kuru üzerinden TL’ye çevrilerek(6.0444 TL) vekalet ücretine karar verilmesi gerektiği anlaşılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile,
Davalının İ.A.A —————-.İcra Dairesinin 2016/5862 Esas sayılı takip dosyasında vaki itirazının İPTALİNE,Takibin davacı ——————yönünden 43.581,78 Euro anapara üzerinden DEVAMINA,
Davacı—————— İstanbul Şubesi yönünden 8.740,12 Euro anapara üzerinden DEVAMINA,
Takipte, takip tarihinden itibaren devlet bankalarının bir yıl vadeli Euro Mevduat hesabına uyguladığı en yüksek faiz oranın UYGULANMASINA,
İİK 67/2 gereğince 5,646.30 TL(takip tarihi itibari ile 8.740,12 Euro’nun TL karşılığının %20 si) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacı —–e ÖDENMESİNE,
İİK 67/2 gereğince 28,154,71 TL (takip tarihi itibari ile 43.581,78 Euro’nun TL karşılığının %20 si)icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacı ——- ye ÖDENMESİNE,
Karar tarihinde alınması gerekli 11.544,72 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.041,17 TL (icra müd yatırılan 845,02 TL) toplamı 2.886,19 TL harçtan mahsubu ile bakiye 8.658,53 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.936,49 TL yargılama gideri ve davacı tarafından peşin olarak yatırılan 2.041,17 TL harç toplamı 3.977,66 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
Davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ———- deki esaslara göre belirlenen 6.161,08 TL TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı ——– kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —–. deki esaslara göre belirlenen 21.755,50 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.