Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/623 E. 2019/663 K. 25.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/623 Esas
KARAR NO : 2019/663

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 27/05/2017
KARAR TARİHİ : 25/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı aleyhinde İstanbul Anadolu ——–îcra Müdürlüğünün —- sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, takibe davalının itiraz ettiğini ve icra takibinin durduğunu, davalı aleyhinde İstanbul Anadolu —— îcra Müdürlüğünün —- sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, takibe davalının ^^ itiraz ettiğini vc icra takibinin durduğunu İleri sürerek davalının İstanbul Anadolu——İcra Müdürlüğünün — sayılı dosyasına ve İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğünün —– sayılı dosyasına vaki itirazların iptaline, takiplerin devamına, davalının her takip için ayrı ayn olmak üzere %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının çelik konstrüksiyon imalatı adı altında müvekkile fatura kestiğini, müvekkile tebliğ etmediğini, fatura kesilmiş ise de hizmetin tanı olarak yerine getirilmediğini, fatura içeriği 4 pistonlu 800 ton çekme kuvvetindeki—- müvekkili tarafından teslim alınmadığını, ispat külfetinin davacıda olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davalı tarafından, İAA —–. İcra Müdürlüğü 2017/441 Esas sayılı icra dosyasına ve İAA —— İcra Müdürlüğü — Esas sayılı icra dosyasına yaptığı itirazların iptaline ilişkindir.
Davacı tek bir dava ile birden fazla asli talepte bulunmuştur. Bu anlamda mevcut dava dosyasında HMK 110. Maddede düzenlenmiş olan Davaların Yığılması söz konusudur. Bu nedenle davacının öne sürdüğü taleplerin ayrı ayrı incelenmesi gerekir.
İAA —— İcra Müdürlüğü —Esas Sayılı Dosyası Yönünden;
İcra dosyasının incelemesinde; davacı vekili, Düzce —-. İcra dairesinden——————– 25.07.2015 keşide tarihli İstanbul keşide yeri ——lik çeke istinaden davalı aleyhine 5.638,36 TL faiz talebi ile birlikte davalı aleyhine toplamda 45.638,36 TL’lik takipte bulunmuş, davalı borçlunun borca ve YETKİYE itiraz etmesi üzerine takip durmuş ve davacı borçlunun talebiyle dosya Yetkili İAA ——-. İcra dairesi gönderilmiş, yeniden gönderilen ödeme emrine davalı borçlunun itirazı üzerine takip durmuş ve davacı alacaklı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davası açmıştır.
Davacı vekili ——— Şubesi’nin —- keşide tarihli İstanbul keşide yeri — lik çekin davalı tarafından keşide edildiğini ancak karşılığının ödenmediğini iddia etmekte, davalı taraf ise davacıya borçlu olmadığını savunmaktadır.
Bu aşamada TMK m.6 gereği ispat yükü alacaklı olduğunu iddia eden davacı tarafa düşmektedir. Davacı delil olarak taraflara ait defter ve kayıtlara dayanmıştır. Mahkememizce mali müşavir bilirkişi marifetiyle taraf defterlerinini incelenmesine karar verilmiş, davalı tarafın defterlerini ibraz etmemesi nedeniyle inceleme sadece davacı defterleri üzerinde yapılmıştır.
Buna göre ; Yapılan inceleme sonucununda, Davacı firmanın defterlerinin (——–) usulüne uygun bir şekilde tasdiklerinin yapıldığı, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığı,
Davacı tarafından 31/12/2014 tarihinde——numaralı Fatura ile davalı ———Adına 181.401,99 TL tutarında ( KDV dahil) fatura düzenlediği ve bu faturanın davacı şirketin yevmiye defterinde——tarih ve— yevmiye numarası ile kayıtlı olduğu,
Davalı şirketin fatura düzenlenmesinden önce başlayarak, fatura düzenleme tarihinden sonra da toplam 150.000,00 TL ödeme yaptığı,
Davacı şirketin bakiye alacağının 31.401,99 TL olarak yasal defterlerde yer aldığı, davacının cari hesap alacağı haricinde, dosya içerisinde yer alan belgelerden davalıdan tahsil edilmek üzere alınmış olan 25/07/2014 vadeli ve 07/04/2015 tarihli 40.000 TL’lik çekin tahsil edilmediği anlaşılmaktadır.
HMK 222’ye göre kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması, diğer tarafın usulüne uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir.
Diğer taraf ticari defterleri olduğu halde bunları mahkemeye ibraz etmez ise defterleri kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış tasdikleri yaptırılmış olan tarafın birbirini doğrulayan defterlerindeki kayıtlar sahibi lehine delil olur. (———
Yukarıda da belirtiğimiz üzere davalı defterlerini ibraz etmemiştir. Dolayısıyla kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulayan alacaklı davacının defterlerine itibar edilmiştir,
Bu nedenle davalının ödenmeyen 40.000 TL’lik çek bedelinden sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır.
Davacı taraf takip tarihinden önce davalı tarafı temerrüte düşürdüğüne dair herhangi bir vesaik sunmadığı bu nedenle asıl alacağa takip tarihinden önce faiz işletmenin mümkün olamayacağı anlaşılmakla davalı tarafın yaptığı itirazın yalnızca asıl alacak yönünden iptaline karar verilmiştir.
İAA. ———–. İcra Müdürlüğü 2017/7154 esas sayılı dosya yönünden ise;
İcra dosyasının incelemesinde; davacı vekili, Düzce—-. İcra dairesinden (————-ESAS SAYILI) 31/12/2014 tarihli —– numaralı 181.401,99 TL tutarlı faturaya istinaden, 31.401,99 TL fasıl alacak, 6.288,36 TL işlemiş faiz olmak üzere davalı aleyhine toplamda 37.690, 35 TL’lik takipte bulunmuş, davalı borçlunun borca ve YETKİYE itiraz etmesi üzerine takip durmuş ve davacı borçlunun talebiyle dosya Yetkili İAA —- İcra dairesine (———- gönderilmiş, yeniden gönderilen ödeme emrine davalı borçlunun itirazı üzerine takip durmuş ve davacı alacaklı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davası açmıştır.
Davacı vekili ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu kapsamda müvekkilinin davalı taraftan 31.401,99 TL asıl alacak, 6.288,36 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 37.690, 35 TL alacaklı olduğunu iddia etmekte, davalı vekili ise faturaya konu hizmetin eksiksiz olarak yerine getirilmediğini, davacı tarafın fatura içeriğini oluşturan ———-çekme kuvvetindeki— müvekkiline teslim etmediğini, teslim hususunun davacı tarafından ispat edilmesi gerektiğini savunmaktadır.
Yukarıda da belirtiğimiz gibi taraf defterleri üzerinde SMM marifetiyle inceleme yapılmış ve yapılan inceleme sonucunda davacının usulüne uygun tutulmuş defter ve kayıtlarına göre, davacının çek bedeli haricinde davalıdan 31.401,99 TL alacaklı olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Ticari defterlerin hangi durumda sahibi lehine delil olabileceği konusu yukarıda tartışıldığı için burada tekrar tartışılmayacaktır. Ancak davalı vekilinin faturaya konu malların müvekkiline teslim edilmediği yönündeki savunmasının kısaca tartışmak gerekir.
Mahkememizce SMM bilirkişisi marifetiyle incelenen ve sahibi lehine delil niteliği taşıyan defterlerine göre davalı taraf taraf gerek fatura tarihinden önce önce gerekse de fatura tarihinden sonra davacı tarafa bir takım ödemeler yapmıştır. Yapılan bu ödemeler hem taraflar arasında bir sözleşmenin kurulduğunu ve ticari ilişkinin olduğunu, hem de faturaya konu malların davalı tarafa teslim edildiğini göstermektedir. Kaldı ki davalı borçlu kendisine keşide edilip tebliği edilen faturanın içeriğine karşı süresinde itirazda bulunduğuna dair herhangi bir vesaik de sunmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının davalıdan bakiye 31.401,99 TL alacaklı olduğu sonucuna varılmıştır. Davacı alacaklı takip tarihinden önce davalı borçluyu temerrüte düşürdüğüne dair herhangi bir vesaik ibraz etmediğinden takip tarihinden önce asıl alacağa faiz işlemek mümkün olmadığından davacının faiz yönünden talebi tarafımızca kabul görmemiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A-İAA.—–. İcra Müdürlüğü — Esas sayılı dosya yönünden
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalı borçlunun İAA. —-. İcra Müdürlüğü 2017/411 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 40.000,00 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %10,50 ve değişen oranlarda ticari faiz işletilmesine,
2- Alacağın likid olması nedeniyle davacı lehine asıl alacağın %20’si oranında (8.000,00 TL) icra inkar tazminatına hükmedilmesine,
B- İAA. —-. İcra Müdürlüğü 2017/7154 esas sayılı dosya yönünden
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalı borçlunun İAA. —-. İcra Müdürlüğü 2017/7154 esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 31.401,99 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihibden itibaren %10,50 ve değişen oranlarda ticari faiz uygulanmasına,
2-Alacağın likid olması nedeniyle davacı lehine asıl alacağın %20’si oranında (6.280,39 TL) icra inkar tazminatına hükmedilmesine,
3- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 4.877,50 TL harcın, davacı tarafından yatırılan mahkememiz dosyasına yatırılan 1006,41 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 3.871,47 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4- Davacı tarafından mahkememiz dosyasına dosyasına yatırılan toplam 1.006,41 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 1.591,50 TL yargılma giderinin haklılık oranına göre hesaplanan 1.368,69 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 8.204,22 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8- Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere usulüne uygun olarak anlatıldı