Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/603 E. 2018/876 K. 02.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/908 Esas
KARAR NO : 2018/854

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 11/08/2017
KARAR TARİHİ : 27/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında düzenlenen yetki sözleşmesi akdedildiğini, uyuşmazlık durumunda “İstanbul Anadolu Mahkemelerinin ve İcra Dairelerinin” yetkili olacağı kararlaştırıldığını, davalı … yetkili icra dairelerinin İzmir İcra Müdürlükleri olduğunu, davalı …’da yetkili icra dairelerinin Gaziantep icra Müdürlükleri olduğunu iddia ettiğini, ancak davalıların yetki itirazları geçerli olmadığını, iki tarafta tacirdir ve taraflar arasında sözleşme akdedilirken, uyuşmazlık durumunda yetkili mahkeme belirlenmiş ve yetki sözleşmesi akdedildiğini, 06.01.2013 tarihli trafik kazası tespit tutanağında, …. plaka nolu araç sürücüsü…’e araç izleme kuralını ve araca arkadan çarpma kuralını ihlalinden dolayı asli kusuru atfedildiğini, diğer sürücüye kusur atfedilmediğini, olayın cereyan tarzına ve tespitlere göre, davalı…….. maliki olduğu ve ….’ ye trafik sigortalı … plaka nolu araç sürücüsü aşırı alkollü ……………. geceleyin, %179 promil aşırı alkollü olduğu halde, meskun mahaldeki tek yönlü sokakta, sokağı ve sokaktaki araç trafiğini dikkate almadan oldukça hızlı seyrettiği, kavşağa yaklaştığında yavaşlamadığı, kavşakta sağa kontrolsüzce doğrultu değiştirdiği ve kavşakta kırmızı ışfkta bekleyen araca çarparak, kazaya neden olduğu sabit olup, bu duruma göre, meskun mahalde hız kuralını, kavşaklara yaklaşma kuralını, doğrultu değiştirme kuralını ve alkollü araç kullanmama kuralını ihlal etmesi, dalgın, dikkatsiz ve tedbirsiz davranması nedeniyle, olayda birinci derecede ve tam kusurlu olduğunu, dava dışı ve kazaya karışan ………….. plaka nolu kamyonet sürücüsü ……, meskun mahaldeki tek yönlü sokakta, sokağı ve sokaktaki araç trafiğini dikkate alıp, kurallara uygun olarak seyrettiği ve kavşakta kırmızı ışıkta beklediği sırada, arkadan gelen aşrı alkollü sürücünün aracı ile aracına çarpması olayında alabileceği bir tedbir olmadığından kusursuz olduğunu, dava dışı ve kazaya karışan ….. plaka nolu kamyonetin hasarı ile ilgili dosyada herhangi bir eksper raporu ve fatura mevcut değildir. Sadece dosyada bu araç ile ilgili hasar bedelinin ………. 09.OS.2014 tarihinde 12.201,50-TL ödendiği belirtildiğini, davalı borçluların itirazları sebebi ile icra takibinin durması üzerine bu davayı açtıklarını, müvekkilinin davalılardan alacağının likit olduğunu, likit bir alacak için ise icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, davalı borçluların İAA …… İcra Müd. 2016/20857 Esas sayılı dosyası takibi hakkında 58442,04 TL asıl alacak 153,90 İşlemiş faiz, 7.71 TL BSMV olmak üzere toplam 59.329,65 TL üzerinden itirazın iptaline, 58.442,04 TL tutarındaki asıl alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı … vekili beyan dilekçesinde özetle; alacaklının rehin ile temin edilmiş bir alacağı varken ve bu takip yolu ile alacağına daha kolay kavuşabilecekken ilamsız takibe icra takibine girişmesinin hukuki yararının bulunmadığını, eldeki icra dosyasında karşı tarafın tacir olmasına rağmen müvekkilinin kredi sözleşmesine tacir sıfatıyla imza atmadığını, müvekkilinin sözleşmenin imzalanması sırasında tacir olmadığını, bilirkişi raporunda hatalı değerlendirme yapıldığını, müvekkili hakkında açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini talep etmiştir.
Davalı … beyan dilekçesinde özetle; davacı alacaklı firmanın somut olaydaki kötü niyeti dikkate alınarak bu bakiyenin borç miktarından düşmesini bu durumun bilirkişiye bildirecek gelişmenin de göz önüne alınarak raporun buna göre tanziminin sağlanması ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :Taraflar uhdesinde olan tüm delilleri ibraz etmiş ve taraflar arasında çekişmeli bulunan esasa etkili getirtilmesi gereken deliller ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır
Davalılar … ve …’nın 31/12/2013 tarihli 42,570,00 TL limitli 3 adet ticari amaçlı taşıt kredi ve rehin sözleşmesini müteselsil kefil olarak imzaladığı anlaşılmaktadır.
Davalıların sorumluluğu taraflar arasında imzalanan Ticari kredi sözleşmesinin müşteri yükümlülükleri başlıklı 3. Maddesine dayanmaktadır. Bu düzenlemeye göre davalılar sözleşme kapsamında kullanılacak kredi ile ilgili kredi ana parası,kredi faizi,gecikme faizi,temerrüt faizi,BSMV,KKDF ve diğer masrafları ödemeyi kabul etmişlerdir.
Hesabın kat edilmesi, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın muacceliyeti için yeterlidir. Asıl borçluya gönderilen ihtar borçlunun temerrüdünün yanı sıra TBK’nın 586’ncı maddesinde öngörülen müteselsil kefilin takibi koşullarının gerçekleşmesi bakımından gerekli bir unsurdur. Ne var ki müteselsil kefilin takibi için ona ihtar gönderilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır.
Davalılar tarafından alacağın rehinle temin edilmesi nedeniyle, önce rehinin paraya çevrilmesi zorunluluğunun bulunduğu ileri sürülmüştür. Ancak, TMK’nın 940. maddesinin II. fıkrasında “Gerçek veya tüzel kişilerin alacaklarının güvence altına alınması için, kanun gereğince bir sicile tescili zorunlu olan taşınır mallar üzerinde, zilyetlik devredilmeden de, taşınır malın kayıtlı bulunduğu sicile yazılmak suretiyle rehin kurulabilir. Rehnin kurulmasına ilişkin diğer hususlar tüzükle belirlenir.” hükmüne yer verilmiştir. Bu düzenlemeden hareketle kanun gereğince bir sicile tescili zorunlu olan taşınır mallar bakımından, teslime bağlı rehin yanında, zilyetliğin alacaklıya devrine gerek olmaksızın, taşınır malın kayıtlı bulunduğu sicile kaydedilmek suretiyle taşınır mal üzerinde rehin kurulabilir. Böyle bir rehin teslime bağlı taşınır rehni olmadığından, TBK’nın 586’ncı maddesinin 2’nci fıkrasının 1’inci cümlesine göre müteselsil kefilin takibine engel teşkil etmez. Dosya içeriğinde rehin sözleşmesi ve sicil kaydı mevcut olup kurulan TMK’nın 940’ıncı maddesine göre oluşturulan sicilli taşınır rehni olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle müteselsil kefil sıfatıyla borçlular hakkında takip başlatılmasında herhangi bir hukuka aykırılık bulunmamıştır.
Bilir kişi tarafından davacıların 05/10/2016 tarihli takip tarihi itibari ile 57.834,51 TL asıl alacak,141.12 TL işlemiş faiz,7.06 TL BSV 726,00 TL masraf olmak üzere toplam 58.708,69 TL borçlu olduğu tespit edilmiş ve kat ihtarnamesinin davalılara tebliğ edilmemesi nedeni ile temerrüt faizinden davalıların takip tarihi itibari ile sorumlu bulunduğu rapor edilmiştir.
Ayrıca belirtmek gerekir ki müteselsil kefil-davalılar ve vekilleri tarafından diğer rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip de asıl borçluya ait aracın satıldığı bu takibin iş bu dava da önem arz ettiği savunmalar iş bu davaya konu takibin asıl borçlu ….. şti ye karşı yapılan takip ile tahsilde tekerrür olmamak üzere yürütülmekte olduğu dosya arasına alınan icra dosyası ile anlaşılmış ve davalıların borçlu ……. tarafı bulunduğu mezkur icra dosyasının celbi yönündeki taleplerinin esasa katkı sağlamayacağı nedeni ile itibar edilmemiştir.
Nihai olarak davacı tarafından icra inkar tazminatı talebinde bulunulmuştur, takip konusu alacağın likit(belirli) bulunması ve davalıların takibin durmasına haksız olarak sebebiyet vermiş olduğu anlaşıldığından koşullarının 2004 sayılı İİK nın 67/2.maddesi gereğince gerçekleşmiş olması nedeni ile asıl alacağın % 20 si nispetinde davacı lehine icra inkar tazminatına hükmolunmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-İAA ……. İcra Müd. 2016/20857 Esas sayı ile icra takip dosyası ile davalıların itirazlarının kısmen iptali ile takibin 57.834,51 TL asıl alacak, 141,12 TL takip öncesi işlemiş faiz 7,06 TL BSMV, 726,00 TL masraf yönünden devamına,
2-Asıl alacak tutarı 57.834,51 TL’ye takip tarihinden itibaren % 18,96 oranında temerrüt faizi işletilmesine,
3-Asıl alacak likit olduğundan asıl alacağın % 20 si nispetinde icra inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde alınması gerekli 4.010,39 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 716,56 TL (İcra Müd. Harcı 296,65) toplam 1.013,21 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.997,18 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 868,50 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre belirlenen 851,13 TL sini ve davacı tarafça peşin olarak yatırılan 716,56 TL harç gideri toplamı 1.567,69 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli …… deki esaslara göre ve kabul oranına göre belirlenen 6.807,96 TL TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ….. deki esaslara göre ve ret oranına göre belirlenen 620,96 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı………..verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı..