Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/495 E. 2018/449 K. 08.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/495 Esas
KARAR NO : 2018/449

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/04/2017
KARAR TARİHİ : 08/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil ticari alacağı için davalı aleyhine İstanbul Anadolu —-.İcra Müdtlrlüğü’nün—- F-, Sayılı dosyasıyla ilamsız İcra takibi başlattığı, davalı borçlu itiraz ettiğini, icra takibinin durduğunu, taraflar arasında 16.02.2016 tarihinde akdedilen işyeri hekimliği hizmet sözleşmesine göre müvekkil hizmet veren olarak sözleşmenin yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davalı şirketin hizmet bedelini ödemediğini, bu sebeple itirazın iptaline, en az %20 icra İnkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın iddiaları maddi ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, kötü niyetli ve ispata muhtaç olduğunu, taraflar arasında kararlaştırılan bir silre olmadığı gibi, tarafların cari hesap sözleşmesini fesih bildirimi de mevcut olmadığını, taraflardan birinin iflası da söz konusu olmadığının açık olduğunu, iş bu sebeplerle Yargıtay’ın yerleşik içtihatları gereğince süregelen bir cari ilişkisi içerisinde davacı tarafın cari hesap sözleşmesine dayanarak İcra takibi yapamayacağını, taraflar arasında cari hesap sözleşmesi olmasa da davacı taraf malı teslim ettiğini ispat yükümlülüğü alımda olduğunu, dosyada mübrez hiçbir delil olmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, davacı tarafın %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve dosya içeresinde toplanan delillerin bir bütün olarak irdelenmesi sonucu;
Dava, faturaya dayalı alacağın takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekilinin, taraflar arasında ticari ilişkinin olduğunu, davacı şirketin, davalıya verdiği hizmete ilişkin olarak düzenlenen faturalar gereğince toplam 4.079,96 TL alacaklı olduğunu iddia ettiği, davalının, davanın reddini savunduğu,
Taraflara ait defter ve kayıtların incelenmesi için verilen kesin süreye rağmen davalının defterlerini hazır etmediği görülmüştür.
Davacının defter, kayıt ve belgeleri üzerinde bilirkişi aracılığı ile yapılan incelemede; davacının, ticari ilişki ve cari hesap bakiyesi olarak davalıdan 4.079,96 TL alacaklı olarak göründüğü tespit edilmiştir.
Ticari defterlerle ispat 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 64 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Bir tarafın ticari defterlerinin ibrazının istenebilmesi ve talep edilmesine rağmen ticari defterlerin ibraz edilmemesinin defter sahibinin aleyhine sonuç doğurması, anılan yasanın 83. maddesi uyarınca, ancak karşı tarafın münhasır delil olarak bunlara dayanmasına bağlıdır. Davacı dava açarken davalının defterlerine münhasıran dayanmadığından, davalının ticari defterlerini hazır etmemesi davanın ispatı için yeterli değildir. Faturaya dayalı alacağın ispatı için, faturada yazılı malların teslim edildiğinin veya hizmetin sunulduğunun ispatı gerekmekte ve bu konuda ispat yükü davacıdadır (benzer mahiyette HGK 2014/11-1159 E-2016/967 K sayılı ilamı).
Somut olayda, dayanağı bulunan bilirkişi raporunda yapılan tespitte de görüleceği üzere, taraflar arasında Hizmet Sözleşmelerinin düzenlendiği, sözleşme kapsamında davacı tarafından verilecek hizmet karşılığı davalı tarafından ücretin ödeneceğinin kararlaştırıldığı, ÇSGB yazıları itibariyle davacının sözleşme kapsamında hizmeti yerine getirdiğinin anlaşıldığı, verilen hizmet karşılığında sözleşme hükümleri doğrultusunda davaya konu faturaların düzenlendiği anlaşılmakla, faturalara dayalı hizmetin verildiği olgusunun ispatlandığı sabit görülmüş, bu kapsamda davacının, takip tarihi itibariyle 4.079,96 TL bakiye alacağının olduğu değerlendirilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KABULÜNE,
Davalının İAA —- İcra müd. — esas sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın asıl alacak olan 4.079,96 TL yönünden iptaline,
Takibin bu miktar üzerinden kaldığı yerden devamına,
Alacağın faturaya dayalı likit olması nedeni ile itirazında haksız olduğu anlaşılan davalıdan hükmedilen meblağ üzerinden hesaplanacak % 20 oranında icra inkar tazminatının alınıp davacıya verilmesine,
Karar tarihinde alınması gerekli 278,70 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan (49,08+20,60) 69,68 TL harçtan mahsubu ile bakiye 209,02 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 730,00 TL yargılama gideri ve davacı tarafından peşin olarak yatırılan 49,08 TL harç toplamı 779,08 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/05/2018