Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/457 E. 2018/336 K. 10.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/457 Esas
KARAR NO : 2018/336

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/04/2017
KARAR TARİHİ : 10/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı firma ile müvekkili arasında 02/11/2015 tarihinde sözleşme imzalandığını, sözleşmeye göre davalı firmanın borçlu, müvekkilinin iş işveren olduğunu, sözleşmeye göre — binasının çatısının sökülmesi ve projeye uygun olan çatının yapılması gerektiğini, davalı borçlunun çatıdan çıkar malzeme ve kullanılan malzeme dışındaki malzemeyi, işçilik ve tüm giderleri işveren adına kendisinin yapacağını ve işverene fatura keseceğini, müvekkil firma tarafından davalı firmaya ön ödemeler yapıldığını ve 2/11/2018 tarihinde sözleşmenin imzalandığını, müvekkil firmanın davalı firmaya 31/08/2015 tarihinde EFT ile 11.800 TL, 21/10/2015 tarihinde 4.017,84 TL, 26/10/2015 tarihinde 10.017,84 TL, 06/11/2015 tarihinde 140.017,67 TL, 30/12/2015 tarihinde 3.030,00 TL toplamda 168.883,35 TL avans ödediğini, davalı firmanın iş sonunda toplamda müvekkiline 15/01/2016 tarihinde 149.369,70 TL fatura kestiğini, davalı firmaya yapılan fazla ödemeyi ilişkin ihtarlar yanıtsız kalınca İAA —.İcra Müd. —Esas sayılı dosyası ile takibe başlandığını, davalı firmanın müvekkiline 19.430,30 TL borcu olduğunu, davalı borçlunun bu takibe itiraz etmesi sebebiyle itirazında haksız olan davalıya alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve davalı borçlunun itirazının iptali ile masrafın ve vekalet ücretinin karşı tarafa hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile yapılan sözleşme gereğince yapılan 19.430,30TL avans farkının kendisine iadesi talebinin mümkün olmadığını, müvekkilinin malzeme temini için üçüncü bir şirkete 15.800 TL ve işçilerin konaklama masrafı için 3.030,00 TL masraf yaptığını, faturayı aşan bedelin protokolde öngörülen avans ödemelerinin dışında ayrıca davacı tarafından müvekkile havale edildiğini ve bunun avans ödemesinden farklı bir amaç için olduğunu, ilk olarak 10.000 TL havale ettiğini, protokolün imzalanmasından sonra 140.000 TL ödediğini, kayıtlarda yer aldığını, sözleşme itibari ile konaklamanın da davacıya ait olduğunu bu yükümlülüğün davacı şirket tarafından yerine getirilmediğini, müvekkilinin bu ücretleri ödediğini, davacıya ibraz üzerine işin bitmesinden sonra 30/12/2015 tarihinde faturaların müvekkil tarafından davacıya ibraz edildiğini ve işin bitmesinden sonra 30/12/2015 tarihinde bahsi geçen eksik 810 TL nin de müvekkiline ödendiğini, davacının bu zamana kadar herhangi bir talebi yokken 1.5 yıl sonra talepte bulunduğunu, davacı şirket tarafından protokol sebebi ile yerine getirilmeyen giderlerin müvekkili tarafından karşılandığını, davacının tüm taleplerinin haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkili şirketin davacıya borçlu olmadığını aksine davacından alacaklı olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile, müvekkil şirket aleyhine haksız ve mesnetsiz olarak açılan davanın esas reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve dosya içeresinde toplanan delillerin bir bütün olarak irdelenmesi sonucu;
Dava, taraflar arasında düzenlenen sözleşmeye dayalı olarak, iddiaya göre, verilen avans farkının tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili beyanında özetle; taraflar arasında düzenlenen sözleşmede müvekkiline ait inşaatta bir kısım inşaat işinin davalı tarafça yapımının üstlenildiğini, bunun karşılığında davalıya toplam 168.883,35 TL avans ödemesi yapıldığını, davalı borçlunun, üstlendiği işin tamamı için 15.01.2016 tarihli 149.369,70 TL’ lik fatura düzenlediğini, avans olarak verilen miktardan davalı tarafça yapılan iş gereği düzenlenen fatura bedelinin mahsubu neticesinde 19.430,30 TL avansın iadesi için başlatılan takibe vaki itirazın iptalinin gerektiğini beyan ettiği,
Davalı vekili beyanında özetle; taraflar arasında düzenlenen sözleşmeye göre, tüm giderlerin davacıya fatura edileceğinin, maliyet üzerinden % 15 kar alacağının, yol masrafları ve işçilere yatacak yer masrafının davacı tarafından karşılanacağının kararlaştırıldığını, işçilerin yatacak yerleri için toplam 3.840 TL masrafın davacı tarafça 3.030 TL’ lik ödeme ile kapatıldığını, dava dilekçesinde yer alan toplam 15.800 TL’ lik ilk iki ödemenin malzemelere harcandığını, davacı tarafça talep edilen bedelin fazladan ödenen avans olarak değerlendirilemeyeceğinden bahisle davanın reddini savunduğu görülmüştür.
Taraflar arasında düzenlenen protokol başlıklı sözleşmede, davacının işveren, davalının müteahhit olduğu, sözleşme konusunun proje kapsamında çatının yeniden yapılması işi olduğu, işçilik ve tüm giderlerin müteahhit tarafından yapılarak işverene fatura edileceği, müteahhidin yol masrafı ile işçilerin yatacak yerinin işverence sağlanacağı, müteahhide 150.000 TL avans verileceği, yapılan masrafların işverene fatura edileceği kararlaştırılmıştır.
Taraflara ait ticari defterler, kayıtlar ve dosyaya sunulan belgeler kapsamında teknik bilirkişi aracılığı ile yapılan inceleme neticesinde düzenlenen raporda özetle;
Davacı defter kayıtları itibariyle davalıya toplam 168.800 TL ödeme yaptığı, davalıdan 149.369,70 TL’ lik fatura aldığı, davalıdan bakiye olarak 19.430,30 TL alacaklı olduğu, davalı defterlerinin de aynı kayıtları içerdiği,
Davalı savunmasında geçen, 3.840 TL’ lik konaklama masrafına ilişkin herhangi bir harcama olmadığı, 15.800 TL’ lik malzeme alındığına ilişkin herhangi bir belge sunulmadığı tespit edilmiştir.
Denetime elverişli ve taraflarca sunulan belgeler kapsamında düzenlenen işbu teknik rapor mahkememizce de benimsenmiştir.
Davacı kayıtları ile örtüşen ve davacıya 19.430,30 TL borçlu olduğu yönündeki davalı ticari defter kaydının davalının aleyhine delil niteliğinde olduğu (Y. 19. HD’ nin 2016/5984-2017/840 E-K, 2015/9320-2016/413 E-K ve Y. 15. HD’ nin 2016/4087-2017/261 E-K sayılı ilamları), davalının savunmasında geçen konaklama ve malzeme masraflarının da ispatlanamadığı görülmekle davacının, takip tarihi itibariyle davalıdan 19.430,30 TL alacaklı olduğu kabul edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KABULÜ ile,
Davalının, İAA —. İcra Müd. — Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden aynen devamına,
Alacağın faturaya dayalı likit olması sebebi ile itirazında haksız oludğu anlaşılan davalıdan hükmedilen meblağ üzerinden hesaplanacak %20 oranından icra inkar tazminatının alınıp davacıya verilmesine,
Karar tarihinde alınması gerekli 1.327,28 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan (234,68 TL+ 97,15 TL) toplamı 331,83 TL harçtan mahsubu ile bakiye 995,45 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 965,00 TL yargılama gideri ve davacı tarafından peşin olarak yatırılan 234,68 TL harç toplamı 1.199,68 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.331,64 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/04/2018