Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/42 E. 2018/381 K. 24.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL ANADOLU
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/42
KARAR NO : 2018/381

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 11/01/2017
KARAR TARİHİ : 24/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkil şirkete —- nolu Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan — plakalı araç park halinde iken davalı —‘in havuz bölümü çatı malzemelerinin Artmayla yerinden çıkarak sigortalı aracın üzerine düşmesi sonucu araçta maddi hasar meydana geldiğini, dava konusu hasarın, davalı otel yönetiminin gerekli bakım ve onarımı yapmamış olması nedeniyle çatı malzemelerinin yerinden çıkması neticesinde meydana geldiğini, olay günü davalı otel müdürü —-‘nın da imzasının bulunduğu tutanak ile de sabit olduğunu, Müvekkil şirkete vaki hasar ihbarına müteakip yaptırılan ekspertiz raporuna istinaden — hasar numaralı dosyasından 13.03.2015 tarihinde 11.488,24 TL hak sahibine ödendiğini, açıklanan nedenlerden dolayı fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydıyla, rucüen tazminat alacağı olan 11.488,24 TL.nin ödeme tarihi olan 13.03.2015 tarihinden İtibaren işleyecek avans faizi ile, yargılama harç ve giderleri, vekâlet ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: “Müvekkilimiz, —-Gelişim Bölgesi kapsamında 19.06.1997 tarih ve —-sayılı —otel işletme belgesi ile —” isimli Oteli işletmekte olduğu, otelin kapalı ve açık otoparkı mevcut olup, yer müsaittik durumuna göre otel müşterilerinin araçları bu otoparklarda muhafaza edildiği, Davacı … şirketinin hasar bedelini ödediği araçta dava konusu olay anında müvekkilimize ait otel otoparkında bulunduğu, 01.02.2015 tarihinde Bursa’da ulusal basına da yansıyan ve çok sayıda hasarlı, çeşitli yaralamalı ve ölümlü kazalara sebebiyet veren saatteki hızı 130 km’ye kadar çıkan şiddetli bir lodos meydana geldiği, Söz konusu bu lodos felaketinde Bursa’da pekçok ev ve iş yeri hasar görmüş, yapımı süren Stadyum inşaatındaki vinç şiddetli rüzgâra dayanamayıp devrilmiş ve 2 kişinin ölümüne sebebiyet verdiği, Davacı … şirketinin hasar ödemesinde bulunduğu araç da, diğer otel müşterilerinin bir kısmının aracı gibi söz konusu bu lodos sırasında çatıdan uçan malzemeler nedeni ile hasar aldığı, Lodos nedeni ile müvekkilimiz şirkete ait otelde ortalama 22 otel müşterisinin aracı hasar gördüğünü” beyan etmek suretiyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi — 17/07/2017 tarihli kök raporunda sonuç olarak, Davacının kendi sigortalısına yapmış olduğu hasar ödemesini davalı otopark işletmecisi şirketten rücuen tazminini, meydana gelen doğal afet olayında zarar sorumlusu olmadığı gerekçesiyle davacının sigortalısına ödediği teknik veriler ışığında kadri marufuna uygun bulunan hasar tazminatını halefiyet ilkesinden istifade ederek, ödendiği tarihten itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı şirketten rücuen talep edemeyeceği yönünde raporunu mahkememize ibraz etmiş,
Bilirkişi —- 22/01/2018 tarihli ek raporunda sonuç olarak, Meydana gelen olayın doğal afet sonucu olduğu, davalının bu olayı engelleyecek durumda olmadığı, olay tarihinde davalıya ait taşınmazın bulunduğu belediye sınırlarında birçok hasar kaydı meydana geldiği, dolayısı ile şiddetli lodos karşısında meydana gelen dava konusu olayın mücbir sebep olarak kabul edilebileceği, dolayısı ile meydana gelen doğal afet olayının işyeri sahibinin kendi kusurundan kaynaklanmayan önleyemeyeceği hal olarak değerlendirilebileceği, (T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğünün 27.10.2017 tarihli verileri, T.C. Bursa Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı İtfaiye Şube Müdürlüğünün verileri doğrultusunda), doğal afetin oluşturduğu lodos fırtınasının oluşturduğu rüzgârın kuvvetine, dava konusu olayın meydana geldiği otoparkın mevcut teknik durumu itibari ile bu şiddete dayanamayacağı/montajının yeterli direnç gösteremeyeceği karşısındaki durum, fors majör (beklenmedik umulmadık hadise-önlenemeyecek olay/doğal afet) haldir bu durum karşısında meydana gelen hasarın oluşumunda davalı tarafın meydana gelen fırtınaya karşı alabileceği bir tedbirin olamaması nedeni ile davalı tarafa kusur izafisi yapılmadığı, dolayısı ile meydana gelen olayda zarar sorumlusu olmadığı için davacının da rücu edemeyeceği görüş ve kanaatini bildirir ek raporunu mahkememize ibraz etmiştir.
Dava, davacı tarafından kasko sigortası kapsamında sigortalısına ödenen bedelin rücuen tahsili istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1472. maddesinde sigortacının, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçeceği, sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hakkın, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal edeceği, sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacının, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebileceği hüküm altına alınmıştır.
01/02/2015 tarihinde, davalı şirket tarafından işletilen otelin havuz bölümü çatı malzemelerinin fırtınayla yerinden sökülerek, davacı … şirketine —- nolu kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olan 34 UD 3030 plaka sayılı park halinde bulunan araca üzerine düşerek araca zarar vermiştir. Araçtaki hasarla ilgili olarak 11488,24 TL onarım masrafı sigortalıya ödenmiştir.
Davacı, hasarın davalıdan kaynaklandığını iddia etmiş, davalı ise hasara neden olan olayın mücbir sebep niteliğinde olduğunu ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, hasarın doğal afet ya da mücbir sebepten kaynaklanıp kaynaklanmadığı, davalıya kusur atfedilip atfedilemeyeceği, bu nedenle davalının davacıya karşı rücuen sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizce Meteoroloji Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak olay tarihi olan 01/02/2015 tarihinde Bursa ilinde meydana gelen hava olayları ve şiddetinin bildirilmesi istenmiş, ayrıca bu tarih itibariyle kuvvetli rüzgar veya fırtına oluşup oluşmadığı, oluşması halinde mücbir sebep veya doğal afet olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceği hususu sorulmuştur.
Gelen yazı cevabında, olayın meydana geldiği tarihlerde çok kuvvetli rüzgar olayının yaşandığı, bu hava olayının meydana gelen neticelerine göre doğal afet olarak nitelendirilebileceği belirtilmiştir. Ayrıca yazı ekinde gönderilen olağanüstü olay raporlarında ölüm ve yaralanma hadiselerinin meydana geldiği bildirilmiştir.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na müzekkere yazılarak olay tarihi olan 01/02/2015 tarihi itibariyle kuvvetli rüzgar veya fırtına nedeniyle Bursa ilinde meydana gelen hasar ihbarlarının sayısının mahkememize bildirilmesi istenilmiştir.
Gelen yazı cevabında olay tarihi itibariyle, çoğu çatıdan kaynaklı olan, devrilme, uçma, kopma şeklinde meydana gelen hasarlardan dolayı 73 tane ihbarda bulunulduğu tespit edilmiştir.
Orman ve Su İşleri Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün 27.10.2017 tarihli verilerine, olayın doğal afet olarak nitelendirilmesine ilişkin tespitine, Bursa Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı İtfaiye Şube Müdürlüğü tarafından gönderilen ihbar tutanaklarının içeriklerine ve bu içerikler dikkate alınarak bilirkişi tarafından hazırlanan rapora göre, Meydana gelen olayın doğal afet sonucu olduğu, davalının bu olayı engelleyecek durumda olmadığı, olay tarihinde davalıya ait taşınmazın bulunduğu belediye sınırlarında birçok hasar kaydı meydana geldiği, şiddetli lodos karşısında meydana gelen dava konusu olayın mücbir sebep olarak kabul edilebileceği, meydana gelen doğal afet olayı sonucu meydana gelen zararın davalının kendi kusurundan kaynaklanmadığı, meydana gelen hasarın oluşumunda davalı tarafın alabileceği bir tedbirin olamaması nedeni ile davalı tarafa kusur izafisi yapılamayacağı, davalının meydana gelen zarardan sorumlu olmadığı için rücu koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 35,90 TL harçtan peşin yatırılan 196,20 TL nin mahsubu ile bakiye 160,30 TL nin davacıya İADESİNE,
3-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 2180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
5-Taraflar tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin huzurunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 24/04/2018