Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/41 E. 2018/312 K. 05.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/41 Esas
KARAR NO : 2018/312

DAVA : Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 11/01/2017

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile davacı şirket araç kiralanarak yurtdışına (Almanya’ya) mal taşınması işi konusunda 23.11.2016 tarihinde mail üzerinden ve telefon görüşmeleri ile anlaşmışlardır.İş karşılığında davacı şirkete 3800 Euro ödenmesi kararlaştırıldığını, taşınacak mallar(lastikler), davalı şirket yetkililerinin istek ve talimatı ile —adresinde davacının —- plakalı aracına yüklenmiş ve —- Firmasına teslim edildiğini, malın teslimi ile ödemenin yapılacağı söylenmiş ise de davacı şirkete ödeme yapılmamıştır. Davalı şirkete işin karşılığı olarak 13.12.2016 tarih ve —- nolu 14.143,60 TL bedelli fatura tanzim edilmiş ve Eskişehir —-Noterliğinden 15.12.2016 tarih ve — yevmiye no ile gönderilerek ödenmesi talep edildiğini, TTK 850 ve devamı maddeleri gereğince taşıma işi bedeli gönderen tarafından ödenir. Ancak bugüne kadar taşıma bedeli/Fatura tutarı tarafımıza ödenmiş olmadığı için iş bu davanın açılma zarureti doğduğunu, fazlaya dair dava ve talep haklarımız saklı kalmak kaydı ile taşıma işinin yapılmasına karşılık taşıma bedeli olan 3800 Euronun o gün karşılığı olan 14.143,60 TL’ nin Eskişehir— Noterlinden gönderilen fatura ve İhtarnamenin tebliği tarihi olan 19.12.2016 tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı ile davacı arasında, yazılı veya sözlü herhangibir sözleşme aktedilmediğini, davalı ; ihracatın başından sonuna kadar, — adlı şahıs firması ile görüşmüş ve bu firma aracılığıyla nakliyeyi sağlandığını, davacı firma ile ilk temas Eskişehir—- Noterliğinin 15.12.2016 tarihli — yevmiye nolu ihtarnamesinin tarafımıza keşide edilmesi sebebiyle sağlandığını, ihtarname ile ekli faturanın ödenmesi istendiğini, 26.12.2016 tarihli cevabımızda, kendileri ile sözleşme imzalanmadığı, herhangibir yazılı veya sözlü temas sağlanmadığı ve navlun bedelinin ,— firmasının tarafımıza göndermiş olduğu 23.11.2016 tarihli — seri nolu 11.036 Tl miktarlı fatura karşılığında ,—-bankası — şubesi aracılığıyla 23.11.2016 tarihinde ödendiğinin belirtildiğini, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve dosya içeresinde toplanan delillerin bir bütün olarak irdelenmesi sonucu;
Dava, uluslararası taşıma sözleşmesine dayalı olarak düzenlenen fatura alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Davacı vekilinin, müvekkilinin, davalıya ait malların taşımasını yapmış olmasına rağmen taşıma bedelinin ödenmediğini beyanla davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği,
Davalı vekilinin, müvekkili ile davacı arasında herhangi bir sözleşme ve ticari ilişki olmadığını, davaya konu taşımanın dava dışı firma tarafından gerçekleştirilmiş olması sebebiyle ödemenin dava dışı firmaya yapıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Taraflara ait ticari defter, belge, kayıt ve dosyaya sunulan bilgiler kapsamında bilirkişi aracılığı ile yapılan inceleme neticesinde düzenlenen raporda özetle;
Davacının kayıtları itibariyle davalıdan 14.143,60 TL’ lik fatura gereği alacaklı olduğu, davalı kayıtlarında davaya konu işbu faturanın yer almadığı,
Davalı şirket tarafından Almanya’ daki alıcı adresine 23.11.2016 tarihli sevk irsaliyesi ile lastik gönderildiği, araç plakasının — ve irsaliyede davacı kaşesinin olduğu, transit refakat belgesinde göndericinin davalı, nakliyecinin davacı olarak göründüğü, CMR uluslararası hamule senedinin ve dolaşım belgesinin de aynı bilgileri içerdiği,
Davalının, taşıma nedeniyle dava dışı firmaya ödeme yapıldığı savunmasının irdelenmesinde, ilgili faturada, gönderici, varış yeri ve araç plakası yukarıda belirtilen bilgiler ili örtüşmekte ise de, taşımanın dava dışı firma tarafından yapıldığının kesin olarak belirlenemediği tespit edilmiştir.
Ticari defterlerle ispat 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 64 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Bir tarafın ticari defterlerinin ibrazının istenebilmesi ve talep edilmesine rağmen ticari defterlerin ibraz edilmemesinin defter sahibinin aleyhine sonuç doğurması, anılan yasanın 83. maddesi uyarınca, ancak karşı tarafın münhasır delil olarak bunlara dayanmasına bağlıdır. Davacı dava açarken davalının defterlerine münhasıran dayanmadığından, davalının ticari defterlerini hazır etmemesi davanın ispatı için yeterli değildir. Faturaya dayalı alacağın ispatı için, faturada yazılı malların teslim edildiğinin veya hizmetin sunulduğunun ispatı gerekmekte ve bu konuda ispat yükü davacıdadır (benzer mahiyette HGK 2014/11-1159 E-2016/967 K sayılı ilamı).
Somut olayda, her ne kadar davalı tarafça ticari ilişki ve taşıma sözleşmesi inkar edilmişse de, bilirkişi teknik raporunda yapılan irdelemede belirtildiği üzere, sevk irsaliyesi, hamule senedi, dolaşım belgesi ve transit refakat belgesi kapsamında, davaya konu fatura içeriği nakliyatın davacı tarafından gerçekleştirildiği sabit görülmüştür.
Taraflar arasındaki dosyadaki mevcut diğer belgeleri doğrular mahiyetteki mail yazışmaları itibariyle, taşıma ücretinin 3.800 Euro bedel olarak kararlaştırıldığı, taşımacılık alanında uzman bilirkişi tarafından da bu bedelin makul olarak tespit edilmiş olduğu görülmekle, mahkememizce de taraflar arasındaki taşıma sözleşmesi kapsamında belirlenen ücretin 3.800 Euro olarak kabul edildiği ancak, fatura düzenleme tarihi itibariyle esas alınan kura göre alacağın (3,53 x 3.800 =) 13.414 TL olduğu belirlenmiş, gönderilen ihtarname içeriği itibariyle davalının temerrütü 27.12.2016 olarak kabul edilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KISMEN KABULÜ ile,
13.414,00 TL nin 27/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlardaki avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Karar tarihinde alınması gerekli 916,31 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 241,54 TL harçtan mahsubu ile bakiye 674,77 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.549,00 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre belirlenen 1.456,06 TL sini ve davacı tarafça peşin olarak yatırılan 241,54 TL harç gideri toplamı 1.697,60 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve kabul oranına göre belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan 86,60 TL yargılama giderinin 3,40 TL nin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve ret oranına göre belirlenen 729,60 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/04/2018