Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/368 E. 2018/932 K. 09.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/368
KARAR NO : 2018/932

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 27/03/2017
KARAR TARİHİ : 09/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, Müvekkil Şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, Davalıya ait …. plaka sayılı araçların ihlalli geçişleri nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutan ve yasadan kaynaklı para cezalarının tahsili amacıyla istanbul Anadolu…İcra Müdürlüğü’nün 2017/1245 Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emri Davalıya 23/01/2017 tarihinde tebliğ edilmiş. Davalı tarafından 27/01/2017 tarihinde dosyanın tamamına itirazda bulunulmuş olup, itiraz konusu dosya alacağı hakkında takibin devamı amacıyla i açılan davada öncelikle teminatsız veya teminatlı olarak, Davalıya ait …. plaka sayılı araçların ve borçlunun diğer tüm hak ve alacakları üzerine mahkemece verilecek hükmün kesinleşmesine kadar geçerli olmak üzere ihtiyadi haciz kararı verilmesine, yapılacak yargılama neticesinde Davalının istanbul Anadolu….İcra Müdürlüğü 2017/1245 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, davalı aleyhine yiizde yirmiden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istamiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, Haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Davacı şirket, davalı şirkete ait olan … plaka sayılı aracın, işletmecisi olduğu köprü veye otoyoldan geçiş bedellerinin ödememesi nedeniyle geçiş ücreti ve on katı ceza bedelinin ödenmesi için davalı şirket aleyhinde İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün 2017/1245 Esas sayılı takip dosyasında genel haciz yolu ile icra takibi başlatmıştır. Davalı şirket tarafından, borcun bulunmadığı ileri sürülerek ödeme emrine itiraz edilmiştir.
Davacı şirket, takipteki alacağını köprü geçiş ücreti ve geçiş ihlalinden kaynaklanan ceza bedeline dayandırmaktadır. Davalı şirket ise, hesapta yeterli bakiye bulunduğunu itirazına dayanak olarak göstermiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlığın;
-Davalıya ait aracın, davacı tarafından işletilen köprüden geçip geçmediği,
-Geçmiş olması halinde geçiş ihlali yapıp yapmadığı,
-Davalı şirket araçlarının ihlalli geçiş yaptıkları sırada şirketin … hesabında geçiş ücretinin üzerinde para bulunup bulunmadığı,
-Davalı şirketin hesabında araçların geçiş ücretlerini karşılayacak para var ise ihlalli geçiş nedeniyle davalının kusurlu olup olmadığı,
-Davalının davacıya geçiş ücreti borcunun bulunup bulunmadığı, bulunması halinde miktarının ne kadar olduğu, davalının işleten sıfatının bulunmamasının sorumluluktan kurtulmak için yeterli olup olmadığı,
-Davanın tam veya kısmen kabulü halinde alacağın likid olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
Davacı şirket tarafından işletilen otoyolda yer alan tüm gişelerde … nin mevcut olduğu, provizyon alınamaması veya geçiş ücreti tahsilatı yapılamaması halinde gişelerde yer alan bariyerlerin açılmadığı, bu durumda gişe memuru tarafından geçiş ücretinin nakit ya da kredi/banka kartı vasıtasıyla tahsilatının yapılabildiği, buna rağmen ücretin ödenmemesi halinde, sürücüye ihlalli geçiş bildirimi verilerek 15 günlük süre içerisinde geçiş ücretinin yatırılmasının talep edildiği, geçiş ücretinin 15 günlük süre içerisinde ödenmesi halinde herhangi bir ceza tahakkuk ettirilmediği, fakat bu süre içerisinde geçiş ücretinin yatırılmaması halinde 6001 S.lı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30/5’inci maddesi uyarınca geçiş ücretinin on katı tutarında cezanın genel hükümlere göre tahsil edileceğinin düzenlendiği,
Davacı şirketin kamuya arz ettiği hizmetin genel icap niteliğinde olduğu, bu hizmetten yararlanmak isteyen davalının, davacı tarafından işletilen otoyolu kullanma yönündeki iradesinin kabul niteliğinde olduğu, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin bu şekilde gerçekleştiği, geçiş ücreti ve ceza bedeli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren kanun ve tarifelerde yer almakta olup, geçiş ihlali halinde ceza bedeli ödeneceği hususunun davalı tarafça da bilindiği varsayılarak sözleşme ilişkisinin kurulduğu, geçiş ihlali halinde ceza bedeli ödenmesinin yasada düzenlendiği, ayrıca bu konuda Anayasa Mahkemesi’nin önüne itiraz yolu ile gelen incelemede anayasaya aykırılık görülmediği (AYM. 18/01/2018 T. 2017/166 E. 2018/8 K.),
Geçiş ihlaline, … hesabı bulunan aracın geçişi sırasında elektronik bariyerin otomatik olarak açılmaması halinde vakıf olunacağı, bariyerin açılmaması halinde geçiş ücretinin ödenmemesinden haberdar olunmamasının mümkün olmadığı, bu şekilde gişe görevlisi tarafından sürücüye ihlal bildirimi verilerek geçiş ücretinin 15 günlük süre içerisinde ödenmesinin ihtar edileceği,
Somut olayda, davalı şirkete ait aracın, 05/11/2016, 18/11/2016, 17/11/2016, 15/11/2016, 16/11/2016 tarihlerinde davacının işletmiş olduğu köprüden (veya otoyoldan) geçiş yaptığı, davalının hesabından ödeme alınamaması nedeniyle geçiş sırasında bariyerin açılmadığı, geçiş ödemesinin alınamadığına davalı tarafça bu şekilde vakıf olunduğu, toplam 559,70 TL geçiş ücretinin kanunda belirtilen 15 günlük süre içerisinde ödenmediği, geçiş sırasında yeterli bakiye olduğu kabul edilse dahi kanunda belirtilen sürede geçiş ücretinin ödenmemesi nedeniyle davalının borca aykırı davrandığı, 7144 S.lı Kanunla yapılan değişiklik de dikkate alınarak davacının ayrıca geçiş ücretinin dört katı tutarındaki ceza bedeline de hak kazandığı, davalının geçiş ihlalini yapan araçların maliki olduğu, alacağın likit olduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
7144 S.lı Kanunla yapılan değişiklik sonrasında on katı tutarındaki ceza bedelinin dört katına düşürüldüğü, kanun değişikliği sonucunda tenzil edilen miktar yönünden davanın konusuz kaldığı, fakat davacının davayı açtığı anda haklı olduğu anlaşıldığından bu durum yargılama giderleri ve vekalet ücreti bakımından dikkate alınmıştır.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
-İAA …… İCM’nin 2017/1245 Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının 2.798,50 TL yönünden iptali ile takibin bu miktar yönünden DEVAMINA,
-Asıl alacak 2.798,50 TL ye takip tarihinden itibaren avans faizinin UYGULANMASINA,
-Asıl alacak 2798,50 TL nin %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
-Fazlaya ilişkin konusuz kalan kısım hakkında karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gerekli 191,17 TL’den peşin olarak yatırılmış olan 31,40 TL’nin mahsubu ile, bakiye 159,77 TL nin davalılardan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, davacı tarafça sarf edilmiş 31,40 TL’nin davalılardan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
3-Davacı tarafça sarf edilmiş, 31,40 TL, 4,60 TL vekalet pulu, 119,90 TL posta gideri olmak üzere toplam: 155,90 TL’den kabul edilen kısma isabet eden 54,50 TL’sinin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettiğinden … uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
5-Taraflar tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin huzurunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.