Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/239 E. 2021/337 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1257 Esas
KARAR NO : 2021/439
DAVA :Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 04/11/2016
KARAR TARİHİ: 24/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- sevk ve idaresindeki —– istikametine seyir halinde iken, sürücü —— plakalı araç ile —– kavşağına giriş yaptığı esnada sol ön teker ve yan kısımları ile davacı sevk ve idaresinde ki —— çarptığını, yaralanmalı, maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, İşbu kaza sonucunda davacı yaralanmış olup hastaneye kaldırıldığını, davanın kabulüne, trafik kazasında meydana gelen bedensel zarar nedeniyle, davacı ——– 6100 sayılı yasanın 107. maddesi uyarınca belirlenecek iş gücü kaybı tazminatının, geçici iş göremezliğinin ve tedavi giderlerinin davalı ——yönünden dava tarihinden işletilecek faizi, yargılama giderleri ve avukatlık vekalet ücretiyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf —- plakalı aracın davalı şirket nezdinde ———- sigortalı olduğundan bahisle maluliyet tazminatı talep ettiğini, davacı taraf işbu dava ile geçici iş göremezlik tazminatı vb, talep ettiğini, davacının işbu talepleri trafik sigortası genel şartları gereği teminatı dışı olduğunu, davacı tarafın zararını ispat etmesi gerektiğini, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte davalı şirket faizden dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte, davacının kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsusu gerektiğini, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla, davalı şirketin sorumluluğu poliçede yazılı ümitle sınırlı olduğunu, kaza tarihinde geçerli poliçe teminatının ——- sınırlı olduğunu, haksız olarak açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :Dava, cismani zarar nedeni ile daimi işgöremezlik tazminatının davalıdan tahsili talebine ilişkindir.
—- tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu cismani olarak zarar gördüğü bildirilen davacı—tarafından, —- idare ettiği —plakalı araç sigortacısı ——– bu dava ikame edilmiştir.
Dava dosyasında mevcut —–göre mülkiyeti —– sevk ve idaresindeki –plakalı araç, davaya konu — trafik kaza tarihini kapsayan ——– sigortalı olduğu tespit edilmiştir.
6098 Sayılı Borçlar Kanunu’nun MADDE 61- Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.
6098 Sayılı Borçlar Kanunu’nun MADDE 62- Tazminatın aynı zarardan sorumlu müteselsil borçlular arasında paylaştırılmasında, bütün durum ve koşullar, özellikle onlardan her birine yüklenebilecek kusurun ağırlığı ve yarattıkları tehlikenin yoğunluğu göz önünde tutulur.
Tazminatın kendi payına düşeninden fazlasını ödeyen kişi, bu fazla ödemesi için, diğer müteselsil sorumlulara karşı rücu hakkına sahip ve zarar görenin haklarına halef olur.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun İşleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu başlıklı Madde 85 – Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Hükümlerine amirdir.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Maddi ve manevi tazminat: Madde 90: ——— kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında——- ilişkin hükümleri uygulanır.
———- Sayılı dosyasının—- tarihli Müşteki—– sorgulama tutanağında: “Ben bu olayla ilgili olarak ———– vermiştim. Öncelikle bu ifademe tekrar ederim. Benim bu kazada burnum ve dişlerim kırıldı, halen tedavi görüyorum. Çalışamıyorum. Ben tedavi olmak için her gün araba tutup hastaneye gidip geliyorum. Bana bahsetmiş olduğunuz uzlaşmanın mahiyetini anladım. —— Benim maddi zararım olan —– ödemesi halinde uzlaşırım. Aksi halde uzlaşma, şikayetim devam etmektedir.” Şeklindedir.
—–tarihli Müşteki – Şüpheli ——sorgulama tutanağında: “Ben bu olayla ilgili olarak ——— ifade vermiştim. O ifademin içeriğini aynen tekrar ederim. —-uzlaşma teklifini süre vermesi halinde düşünerek cevap vermek istiyorum. Zira ——— ilinden gelerek, bizi uzlaştıracak. Bana bir haftalık süre verilmesi halinde ———-uzlaşmaya çalışacağım. Bir hafta içinde ———— müracaat ederek, beyanda bulunmamam halinde ——ile uzlaşmayı kabul etmeyeceğim.” Şeklindedir.
—— tarihli Müşteki– sorgulama tutanağında: “Ben daha önce —— ifade vermiştim. Bana bahsetmiş olduğununuz uzlaşma hususunu anladım. —— Müşteki şüpheli ——– senet olarak alacağıma dair anlaştık. Şikeyetimden vazgeçiyorum. Beyanı okunda imzası alındı” Şeklindedir.
——–Sayılı Kovuşturmaya Yer Olmadığı’na Dair Kararda, müşteki şüphelilerin ——– aracı ile şüpheli —– sevk ve idaresindeki —- —— çarpışması neticesi meydana gelen trafik kazası sebebiyle, kazada müşteki şüpheli —— nitelikte yaralandığı, böylece müşteki şüphelinin taksirle yaralanması sonucu suç işlendiğine ilişkin soruşturma başlatılmış ise de; Müşteki şüpheli —– isnat edilen taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçunun CMK.’nın 253/1 maddelere gereğince uzlaşmaya bağlı suçlardan olduğu,— yapılan uzlaştırma girişimleri neticesinde tarafların ——– Maddesi gereğince kovuşturma olanağının bulunmadığı tüm soruşturma evrakı kapsamında anlaşılmakla, Müşteki şüpheliler hakkında üzerlerine atılı taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçunun uzlaşmanın sebebiyle ayrı ayrı kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir.
5271 sayılı CMK’nun 253/17. bendinde; “Cumhuriyet savcısı, uzlaşmanın, tarafların özgür iradelerine dayandığını ve edimin hukuka uygun olduğunu belirlerse raporu veya belgeyi mühür ve imza altına alarak soruşturma dosyasında muhafaza eder. “CMK’nun 253/19. bendine göre ise “… Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır. Şüphelinin, edimini yerine getirmemesi halinde uzlaşma raporu veya belgesi—–yazılı ilam mahiyetini haiz belgelerden sayılır.” hükmü yer almakta olup,anılan Kanun maddesinin 253/19. bendine göre uzlaşmanın sağlanması halinde soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz, açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır. Bu yasal düzenleme ışığında da uzlaşma raporunu düzenlenmekle davalının tazminat davası açma hakkı bulunmamaktadır. Uzlaşma raporu da ilam mahiyetinde olacağından aksinin aynı kuvvetteki belge ile ispatlanması gerekir. Tüm bu nedenlerle uzlaşma raporu ilam mahiyetinde olduğundan ve uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamayacağından açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin yatırılan 29,20 TL’nin tahsili ile bakiye 30,10 TL’nin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
5-Taraflar tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca —– Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.24/06/2021