Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1431 E. 2019/753 K. 16.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1431 Esas
KARAR NO: 2019/753
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/12/2017
KARAR TARİHİ : 16/07/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket aleyhine davacı müvekkiline olan borcundan dolayı istanbul Anadolu 25.İcra Müdürlüğü ——— E sayılı dosya Üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalı şirketin 09/10/2017 tarihinde icra müdürlüğüne verdiği dilekçe ile İcra takibine , borcun tamamına, vade farkına, faize, faiz oranına ve borcun tüm fer’ilerine haksız olarak itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, davalının haksız itirazı sonrası 10/10/2017 tarihinde durdurulmasına karar verildiği sebebiyle itirazın iptal davasının açıldığı, davacı müvekkilinin davalıya aşağıda belirtilen 20.203,75 TL tutarında 3 adet faturayı düzenlediğini, davalı şirket tarafından takip öncesi keşide ettiği yapı kredi bankası ——– tarih ——- seri nolu 2.448,16 TL bedelli ve———– tarih ——— seri nolu ——.-TL bedelli 2 adet çekin Ödendiğini, ayrıca 343,40 TL iade faturası bedelinin alacaktan mahsup edilmesi sonrası 14.412,19 TL borcu bulunduğu halde kötü niyetle itiraz ettiğini, takip sonrası davacı şirkete takibe konu borcu için ——- bankasından ——— tarihinde 6.000.-TL ödeme yaptığını, 09/10/2017 tarihinden sonra gerçekleştirdiği bu ödemenin usulsüz ve haksız yere takibi durdurmak için yapılan kötü niyetli itirazın açık göstergesi olduğunu, takip çıkışı esnasında (14.412.19 TL -6.000.-TL) 8.412,19 TL olarak borç miktarının belirlendiği, davacı müvekkil şirketinin mal teslimlerine ilişkin sevk irsaliyelerini düzenleyerek (ek-6) ilgili fatura ve malları şirkete ———- ile teslim etmiş olduğu, davalı şirketin faturaları teslim ettiğine dair kargo teslim belgelerinin dilekçe ekinde sayın mahkemeye sunulduğunu, (ek-7), fatura ve malların fatura ve sevk irsaliyelerinin ——— tarihlerinde davalı şirkete teslim edildiği halde herhangi bir itirazda bulunmayarak borcu kabul ettiği, TTK 21/2 maddesi gereği 8 gün süre içinde faturaya ve muhteviyatı mallara itiraz etmeyerek taraflar arasındaki ticari ilişkiyi kabullendiği, bu durumun davalı tarafın aleyhine başlatılan icra takibine haksız itiraz ederek icra takibini durdurmak amacıyla itiraz etmiş olduğunu açıkça ortaya koyduğu, bu sebeplerle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne, davalı şirketin haksız olarak yaptığı itirazın iptaline, davalı taraf alacağın % 20′ sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedisine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davacı vekili 22/03/2018 tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafın cevap dilekçesinin süresinde verilmediği, dava dilekçesinde yer alan olayların tamamım inkar etmiş sayılacağından savunmalarında davacı tarafa kusur affedilmesinin mümkün olmadığı, Ödeme emrine yapılan itirazın ardından davalı(borçlu) tarafından 18/10/2017 tarihinde davacı müvekkiline Ödeme yapmış olmakla davalı tarafin müvekkiline borcu bulunmadığı iddiasını yersiz olduğu, davacı müvekkil şirketinin malların teslimine ilişkin sevk irsaliyelerini düzenleyerek ilgili faturaları ve ürünleri davalı şirkete kargo yoluyla teslim ettiği, davalı şirketin bu faturaları teslim aldığına dair kargo teslim belgelerinin dava dilekçesi ekinde sayın mahkemeye sunulduğu, davalının talep ettiği kötü niyet tazminatının şartlan oluşmadığından ve cevap dilekçesi süresinde verilmediğinden ileri sürülen talebin reddinin gerektiğini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava satış bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Dosya içerisine alınan İAA 25. İcra Müdürlüğünün ——-Esas sayılı icra dosyasının incelemesinde, davacı alacaklının , ——- tarih, ——— TL tutarlı fatura bedeli,—— tarihli ——- TL tutarlı faturanın bakiye 517,14 TL bakiye alacağı ve 25.04.2017 tarihli 686,80 TL tutarlı fatura bedeline ilişkin olarak davalı borçlu aleyhine ——- tarihinde ——- TL tutarında icra takibi başlattığı, davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu, davacının 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davası açtığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili takibe konu faturalardan kaynaklanan alacağın ——– TL’lik kısmının davalı tarafça ödendiğini ancak ——- TL’lik bakiye alacağın henüz ödenmediğini iddia etmekte, davalı ise taraf ise müvekkilinin davacıya borcu olmadığını savunmaktadır.
TMK -6 uyarınca ispat yükü davalıya fatura içeriği malların satıldığı ve teslim edildiğini ve bu kapsamda davalıdan alacaklı olduğunu iddia eden davacı tarafın üstündedir.
Davacı vekili iddiasını ispatlamak için dosya içerisine ibraz etmiş olduğu faturalara, cari hesap ekstresine ve tarafların ticari defterlerine dayanmıştır.
Mahkememizce dosya içerisine sunulmuş olan faturalar ve cari hesap ekstresi ile taraf defterleri üzerine inceleme yapılması için HMK – 266 uyarınca SMM bilirkişisi görevlendirilmiştir.
18/10/2019 tarihli celsenin 4 nolu ara kararıyla şirket merkezi mahkemiz çevresinde bulunan, davalı şirket defterleri üzerinde SMM billirkişisi marifetiyle inceleme yapılması kararı verilmiş ancak davalı tarafın inceleme gününde defterlerini ibraz etmesi üzerine incelme yapılmamış ve mahkememizce bu husus 16/11/2018 tarihinde bu husus tutanak altına alınmıştır.
Davacı şirket defterleri üzerinde SMM marifetiyle inceleme yapılması için Tire Asliye Hukuk Mahkemesine ( Asliye Ticaret Sıfatı ile) talimat yazılmıştır. Talimat mahkemesi tarafından görevlendirilen SMM bilirkişisi tarafından davacı tarafın defterleri üzerinde inceleme yapılmış ve bilirkişi tarafından tanzim edilen rapor mahkememizce denetime açık, hüküm kurmaya elverişli görülmüş ve hükme esas alınmıştır.
Buna göre, davacı şirket defterlerinin usulüne uygun tutulduğu açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, takibe konu faturaların defterlerde kayıtlı olduğu, ayrıca BS formları üzerinde yapılan incelmede söz konusu faturaların vergi dairesine beyan edildiği, takip tarihinde davacının davalıdan 14.412,19 tutarında alacaklı göründüğü, ancak takipten sonra, 18/10/2017 tarihi —— bankası havalesi ile davacı tarafa 6.000,00 TL’lik ödeme yapıldığı, takip sonrası davacının davalıdan 8.412,00 TL bakiye alacağının kaldığı anlaşılmıştır.
HMK 222’ye göre kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması, diğer tarafın usulüne uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir.
Diğer taraf ticari defterleri olduğu halde bunları mahkemeye ibraz etmez ise defterleri kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış tasdikleri yaptırılmış olan tarafın birbirini doğrulayan defterlerindeki kayıtlar sahibi lehine delil olur. (BAKİ KURU, istinaf sistemine göre Yazılmış MEDENİ USUL HUKUKU , Kasım -2018, s. 289)
Yukarıda da belirtiğimiz üzere davalı defterlerini ibraz etmemiştir. Dolayısıyla kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulayan alacaklı-davacının defterlerine itibar edilmiş, bu nedenle davacının takip tarihi itibarı ile davalıdan 8.412,19 TL alacaklı olduğu, alacağın belirlenebilir ve likit olduğu anlaşılmış olup davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE;
Davalı borçlununu İAA. 25. İcra müdürlüğü ———– esas sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın takip tarihinden itibaren %9,75 avans faizi uygulanmasına,
2- Alacağın likid olması nedeniyle davacı lehine asıl alacağın %20’si oranında (1.682,44 TL) icra inkar tazminatına hükmedilmesine,
3- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 574,63 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 71,60 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 503,03 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4- Davacı tarafından yatırılan 71,60 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından başvurma harcı, vekalet harcı, bilirkişi ücreti, tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 882,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere usulüne uygun olarak anlatıldı. 16/07/2019