Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1355 E. 2023/667 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1355
KARAR NO : 2023/667

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/12/2017
KARAR TARİHİ : 12/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ:

İDDİA: Davacı vekilinin 05/12/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle, müvekkili davacı —- 17/12/2016 tarihinde babası — kullandığı —- plakalı araçta yolcu olarak bulunduğu esnada —- dönüş esnasında — yolunda aracın —- istikametine girdiği sırada davalı — yönetimindeki —- plakalı araç ile çarpışması sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde savcılık kusur raporuna göre—-plakalı araç sürücüsü —- asli kusurlu, — plakalı araç sürücüsü davalı—– tali kusurlu bulunduğu, davacının kaza sonucu önce —- devlet hastanesi, daha sonra —– Hastanesi sevk olunduğunu, burada yapılan ameliyat sonucu yatalak ve %100 maluliyetli kaldığını, vesayet altına alındığını, kaza tarihinde müvekkilinin 28 yaşında evli ve çocuksuz olup —- adliyesinde zabıt katibi olarak görev yaptığını, devlet memuru olduğunu, kaza sebebiyle kesin ve geçici maluliyetten kaynaklı tazminat talepleri —–tarafından karşılanmayan tedavi giderleri taleplerinin olduğunu, kaza sebebiyle tarif edilemez nitelikte acılar ve ameliyatlar geçirdiğinden davalı —– 100.000 TL manevi tazminat talepleri olduğunu, ömür boyu bakıcı ihtiyacı bulunduğunu, konuşamadığını, tek başına yürüyemediğini ve bilincinin kapalı olduğunu, davalı —— sigorta şirketine başvuru yaptıklarını, tazminat konusunda uzlaşmaya varılmadığı, davalı —– sigorta şirketinin ise çok fazla evrak talep ettiğinden bahisle 10.000 TL kesin ve geçici iş göremezlikten kaynaklı maddi tazminat, 5.000 TL kazadan kaynaklı eczane-medikal-yol-sağlık-protez ve bakım giderlerinden kaynaklı maddi tazminat olmak üzere toplam 15.000 TL tazminatın davalılardan (sigorta şirketlerinden poliçe limitleri dahilinde) davalı —– kaza tarihinden itibaren, diğer davalılardan ihbar tarihinden itibaren müştereken ve müteselsilen tahsiline, 100.000 TL manevi tazminatın sigorta şirketleri hariç sadece davalı—– kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA: Davalı —– sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalısı —— plakalı araç sürücüsünün kusuru oranında olduğunu, dava konusu kaza ile maluliyet arasında illiyet bağı olması gerektiğini, ameliyat sırasında kalp durması meydana geldiği ve beyin fonksiyonlarının bu dönemde hasar gördüğünü, dolayısıyla beyin hasarı ile kaza arasında illiyet bağı bulunmadığını, özürlülük ölçütü yönetmeliğine göre maluliyet raporu düzenlenmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik, geçici bakıcı gideri ve tedavi masrafı yönünden müvekkilinin sorumlu olmadığını, davacının emniyet kemerini takmadığından müterafik kusuru bulunduğunu, temerrüt oluşmadığından faiz başlangıcını kabul etmedikleri savunmasında bulunmuşturDavalı —–vekili cevap dilekçesinde özetle, yetki itirazında bulundukları, kazanın meydana gelmesinde karşı taraf araç sürücüsünün ana yola kontrolsüz ve dikkatsiz çıkmasının sebep olduğunu, müvekkilinin en ufak bir kusurunun bile olmadığını, davacının emniyet kemerini takmadığını, takmış olması halinde yaralanmanın bu seviyede olmayacağını, müvekkili kusurlu olmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı ——sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle, geçici iş göremezlik ve tedavi giderlerinde sigorta şirketinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, sürekli iş göremezlik için de — kurumundan maluliyetine dair rapor alınması gerektiğini, bakıcı ve tedavi giderine yönelik maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesini beyan etmiştir.Taraf delilleri toplanmış, tarafların sosyo ekonomik durum araştırması yapılmış, davacının tedavi gördüğü hastanelerden tedavi evrakı, film ve grafiler celp edilmiş, —–maluliyet raporu alınmıştır, alınan 20/02/2019 tarihli —-raporunda özetle, —– trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmeliği dikkate alınarak Santral ve Periferik Sinir Sistemi, Ayakta durabilme, yürüme ve hareket bozuklukları, Tablo 4.1’e göre; % 80 Sinir Sistemi, Afazi, Sensöriyel (Ağır) % 60, Demans, Tablo 2’ye göre; %90, Omurgaya ait sorunlar, Torakal omurganın özürlülük oranları Tablo 1.3’e göre: %28, Sindirim Sistemi, enterokütan fistüller, gastrostomi %15, Baltazard formülüne göre: % 99,51 olup Tablo3.2’ye göre; 1. Kişinin Tüm Vücut Özürlülük Oranının %100 (yüzdeyüz) olduğu, başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olduğu oy birliğiyle mütalaa olunmuştur.
Davalı tarafın itirazlarınn değerlendirimesi amacıyla dosyanın —. İhtisas dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.—-. İhtisas Dairesinin 24/06/2019 tarihli raporunda özetle, “Mevcut belgelere göre; —- kızı, 01/01/1988 doğumlu, —–17/12/2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve —-sayılı —yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmeliği dikkate alındığında; Santral ve Periferik Sinir Sistemi, Ayakta durabilme, yürüme ve hareket bozuklukları, Tablo 4.1’e göre; %80 Sinir Sistemi, Afazi, Sensöriyel (Ağır) %60, Demans, Tablo 2’ye göre; %90, Omurgaya ait sorunlar, Torakal omurganın özürlülük oranları Tablo 1.3’e göre: %28, Sindirim Sistemi, enterokütan fistüller, gastrostomi %15, Baltazard formülüne göre: %99,51 olup Tablo 3.2’ye göre; 1.Kişinin Tüm Vücut Özürlülük Oranının %100 (yüzdeyüz) olduğu, 2.Başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olduğu, SONUÇ; Kurulumuzun 13/02/2019 tarih ve—– karar nolu mütalaasına eklenecek bir husus bulunmadığı, kaza sonrası kişiye yapılan tıbbi işlemlerin uygun olup olmadığı hususunun değerlendirilmesi isteniyor ise ilgili ihtisas kurulundan sorulması gerektiği” şeklinde mütalaa olunmuştur.
Dosyanın geçici iş göremezlik, kalıcı iş göremezlik ve bakım maddi zarar hesabı yapılmak üzere bilirkişi —- tevdine karar verilmiştir. Bilirkişi—— tarafından hazırlanan 03/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle, “17.12.2016 günü meydana geleri trafik kazasında, davacının kusuru olmaması nazaran; 1. Sürekli İş Göremezlik Zararı Yönünden A) Davacının çalışma gücünde 6 100 eksilme meydana gelmesi sebebiyle, uğradığı sürekli iş göremezlik zararının 1.442.371,03 B) Bu zarar kalemiyle mükerrerlik teşkil eden indirim nedeni varlığının bulunmadığını, C) Davalı sigorta şirketlerinin ayrı ayrı kaza tarihinde cari zorunlu trafik sigortası teminat limiti olan 310.000,00 TL ile temerrüt tarihinden itibaren diğer davalının —- — müteselsil sınırlı sorumlu olduğu; (KTK.m.99/1) 2. Bakıcı Gideri Zararı Yönünden A) Davacının sürekli başka birininlbakımına muhtaç olduğu yönündeki — raporu karşısında ilgili bölümde yapılan irdelemeye nazaran, davacının uğradığı bakıcı gideri zararının 1.156.199,11 TL olduğu; B) Bu zarar kalemiyle mükerrerlik teşkil eden indirim nedeni varlığının bulunmadığı, C) Davalı sigorta şirketlerinin ayrı ayrı kaza tarihinde cari zorunlu trafik sigortasının tedavi giderleri teminat limiti kapsamında (Bakıcı gideri zararı) 310.000,00 TL’den temerrüt tarihinden itibaren diğer davalı —- müteselsil sınırlı sorumlu oludğu;(KTK.m99/1) 3.Davacının dava yazısında, protez, medikal, yol, sağlık ve eczane giderleri kapsamında karşılanmamış tedavi gideri talebi bulunduğu; talebin içeriği ve bağlandığı kapsam dikkate alındığında, uzmanlık alanımızın dışında olduğu görülmekle değerlendirilmediği” şeklinde raporunu sunmuştur.
—- Trafik İhtisas dairesinin 09/07/2019 tarihli raporunda özetle, “A)-Davalı sürücü —— sevk ve idaresindeki otomobil ile seyri esnasında bahse konu kaza mahalli olan kavşağa yaklaşırken ve anayol-taliyol levhasını dikkate alıp hızını her an tedbir alabileceği asgari seviyeye düşürmesi ve tedbirli geçiş yapması, sola dönüş yapan otomobile karşı zamanında etkili fren ve direksiyon tedbirine başvurması gerekirken bu hususlara riayet etmeyerek sanık sürücü yönetimindeki araca çarptığı anlaşılmakla; tali kusurludur. B)-Sürücü —-sevk ve idaresindeki otomobil ile seyri esnasında bahse konu kaza mahalli olan kavşaktan sola dönüş yapmadan evvel yolda seyir halinde olan vasıtaların seyir durumlarını, hız ve mesafelerini yeterince kontrol etmediği, ilk geçiş hakkını bölünmüş yolu düz takiben gelen davaalı sürücü yönetimindeki otomobile vermediği, dikkatsiz ve kontrolsüz şekilde sola dönüş yapıp davalı sürücünün seyir yönünü kapatarak kazaya sebebiyet verdiği anlaşılmakla; asli kusurludur. Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda; A)—— %20 (yüzde yirmi) oranında kusurlu, B)-Sürücü —-%80 (yüzde seksen) oranında kusurlu olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur.” şeklinde mütalaa olunmuştur.
Mahkememiz 18/09/2019 tarihinde —– yazılan müzekkere ile davacının %100 oranındaki işgöremezliği ile kaza arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı, kazadan sonra tedavi sürecinde maluliyetin artmasına neden olan bir durumun mevcut olup olmadığı, mevcut olması halinde bu durumun iş göremezlikteki oranının ne kadar olduğu hususlarında rapor düzenlenmesi istenilmiştir. —-. İhtisas Dairesinin 24/01/2022 tarihli raporunda özetle, “Trafik kazası sonrası 30/12/2016 tarihinde yapılan posterior segmental enstrümentasyon ameliyatı esnasında kardiak arrest gelişen ve hipoksik iskemik ensefalopati tablosu geliştiği bildirilen—-kızı, 01/01/1988 doğumlu —hakkında düzenlenen adli ve tıbbi belgelerin değerlendirilmesinde; Kişinin 17/12/2016 tarihinde —– Eğitim ve Araştırma Hastanesine trafik kazası nedeniyle götürüldüğü, kişide sternum kırığı, hemopnömotoraks, akciğerde kontüzyon, T5-6-7-8-9-10-11. Vertebralarda fraktür tespit edildiği, konsültasyonlarının yapıldığı, göğüs cerrahisi tarafından cerrahi girişim endikasyonu düşünülmediği, yapılan konsültasyonlar sonucu muayene ve laboratuvar bulgularına göre vertebra fraktürlerine yönelik ameliyatı olabileceğinin belirtildiği, çoklu vertebra kırıklarına cerrahi müdahale için kişinin klinik bulgularının stabil olmasının beklenmesinin tıbben uygun bir yaklaşım olduğu, çoklu vertebra kırıklarına uygun koşullarda cerrahi müdahale ile stabilizasyon uygulanması gerektiğinin tıbben bilindiği, kişiye 30/12/2016 tarihinde yapılan ameliyatta posterior segmental entrümentasyon uygulandığı, yapılan ameliyatın endikasyonunun ve tekniğinin tıp kurallarına uygun olduğu, ameliyat sırasında cilt sütürasyonunun devam ettiği sırada kişide bradikardi saptandığı ve medikasyona yanıt vermediği, asistoli saptanması üzerine resüsitasyona başlanıldığı, kişinin anestezi fişinin değerlendirilmesinde ameliyatın stabil seyir ile devam ettiği, entübasyon tüpü ve hava yolu yönetiminde bir sorun olduğunu düşündürecek bulguların olmadığı, ameliyatın 5-6. saatinde end tidal CO2 düşüklüğü ile birlikte olan resüsitasyona dirençli bradikardinin pulmoner emboliye bağlı gelişmiş olabileceği, uzun süren cerrahi işlemlerde bu tür klinik tabloların görülme sıklığının arttığının tıbben bilindiği, kişide gelişen kardiyovasküler arrest klinik tablosunun bu tür ameliyatlarda her türlü dikkat ve özene rağmen ortaya çıkabilen komplikasyon olarak nitelendirildiği, bu komplikasyonu gidermeye yönelik gerekli resüsitasyon işlemlerinin ve konsültasyonların yapılarak kişinin kardiyopulmoner resüsitasyona yanıt verdiği, dolayısıyla komplikasyon yönetiminin tıp kurallarına uygun olduğu, tüm bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; —– Eğitim ve Araştırma Hastanesinde kişinin takip ve tedavisinde görev alan hekimlerin uygulamalarının tıp biliminin genel kabul görmüş ilke ve kurallarına uygun olduğu, kişide saptanan %100 oranındaki iş göremezlik oranı ile kaza arasında illiyet bağı bulunduğu” mütalaa olunmuştur.Bilirkişi —–tarafından 03/10/2022 tarihinde sunulan bilirkişi raporunda özetle, 6 yıllık işlemiş dönem sürekli engellilik maddi zararının 316.188,07 TL, 44 yıllık işleyecek dönem sürekli engellilik maddi zararının 3.952.314,12 TL, 6 yıllık işlemiş dönem bakıcı gideri zararının 221.223,60 TL ve 44 yıllık işleyecek dönem bakıcı gideri zararının 3.416.688,00 TL olmak üzere 50 yıllık maddi zarar toplamının 7.906.413,79 TL olduğu şeklinde raporunu sunmuştur.Davacı vekilinin 26/10/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile 10.000 TL kesin iş göremezlik taleplerini 4.268.512,19 TL ye, 5.000 TL tedavi giderleri taleplerini 3.637.911,60 TL ye çıkartmış, davalı sigorta şirketleri ıslah edilen kesin iş göremezlik yönünden miktarın 310.000 TL poliçe limiti, davalı sigorta şirketleri ıslah edilen bakım (tedavi) gideri miktarın 310.000 TL poliçe limiti (Bakım-Tedavi gideri) limitinden sorumlu olduğu, diğer davalının ise tamamından sorumlu olduğu yönünde davasını ıslah etmiştir.
Davacı tarafça ıslah edilen miktar olan 7.891.423,79 TL’nin harcı için adli yardım talebinde bulunmuş, mahkememizce adli yardım talebi kabul edilmiştir. Dosyanın bilirkişi —–tevdi ile davalıların sorumlu olduğu miktarın ayrı ayrı tespiti açısından ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi —–15/05/2023 tarihli ek raporunda özetle, davalı ——kusur oranına isabet eden miktarların; 6 yıllık işlemiş dönem maddi zararının 63.237,61 TL, 44 yıllık işleyecek dönem maddi zararının 790.462,82 TL, 6 yıllık işlemiş dönem bakıcı gideri zararının 44.244,72 TL ve 44 yıllık işleyecek dönem bakıcı gideri zararının 683.337,60 TL olmak üzere toplam 1.581.282,76 TL olduğunu, dava dışı —–kusur oranına isabet eden miktarların; 6 yıllık işlemiş dönem maddi zararının 252.950,46 TL, 44 yıllık işleyecek dönem maddi zararının 3.161.851,30 TL, 6 yıllık işlemiş dönem bakıcı gideri zararının 176.978,88 TL ve 44 yıllık işleyecek dönem bakıcı gideri zararının 2.733.350,40 TL olmak üzere toplam 6.325.131,03 TL olduğuna dair raporunu sunmuştur.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :
17/12/2016 tarihinde davacı —- babası vasi—- kullandığı —- plakalı araç ile davalı —- kullandığı —- plakalı aracın çarpışması sonucu —– plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacı —- yaralandığı, —- plakalı araç sürücüsü dava dışı —–sevk ve idaresindeki otomobil ile seyri esnasında bahse konu kaza mahalli olan kavşaktan sola dönüş yapmadan evvel yolda seyir halinde olan vasıtaların seyir durumlarını, hız ve mesafelerini yeterince kontrol etmediği, ilk geçiş hakkını bölünmüş yolu düz takiben gelen davalı sürücü yönetimindeki otomobile vermediği, dikkatsiz ve kontrolsüz şekilde sola dönüş yapıp davalı sürücünün seyir yönünü kapatarak kazaya sebebiyet verdiği anlaşılmakla %80 (Yüzdeseksen) oranında kusurlu olduğu, —-plakalı araç sürücüsü davalı—– sevk ve idaresindeki otomobil ile seyri esnasında bahse konu kaza mahalli olan kavşağa yaklaşırken ve anayol-taliyol levhasını dikkate alıp hızını her an tedbir alabileceği asgari seviyeye düşürmesi ve tedbirli geçiş yapması, sola dönüş yapan otomobile karşı zamanında etkili fren ve direksiyon tedbirine başvurması gerekirken bu hususlara riayet etmeyerek dava dışı sürücü yönetimindeki araca çarptığı anlaşılmakla %20 (Yüzdeyirmi) oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Davacı —- kazada yaralanması sonucu —- alınan 20/02/2019 tarihli maluliyet raporu doğrultusunda tüm vücut engellilik oranının %100 olduğu, başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olduğunun tespit edildiği, yine —– İhtisas Dairesinin 24/01/2022 tarihli raporunda kaza sonrasında gerçekleştirilen ameliyat esnasında yaşanan komplikasyon sonucu oluşan %100 oranındaki iş göremezlik oranı ile kaza arasında illiyet bağı bulunduğu bildirilmiştir. Aktüerya bilirkişi tarafından yapılan hesaplama sonucu 6 yıllık işlemiş dönem sürekli engellilik maddi zararının 316.188,07 TL, 44 yıllık işleyecek dönem sürekli engellilik maddi zararının 3.952.314,12 TL, 6 yıllık işlemiş dönem bakıcı gideri zararının 221.223,60 TL ve 44 yıllık işleyecek dönem bakıcı gideri zararının 3.416.688,00 TL olmak üzere 50 yıllık maddi zarar toplamının 7.906.413,79 TL olduğu şeklinde rapor sunmuştur. Davacı tarafça dava miktarını 7.891.423,79 TL artırarak davasını ıslah etmiştir. Aktüerya bilirkişisinden davalıların sorumlu olduğu miktarın ayrı ayrı tespiti açısından ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Alınan 15/05/2023 tarihli ek raporda, davalı—— kusur oranına isabet eden miktarların; 6 yıllık işlemiş dönem maddi zararının 63.237,61 TL, 44 yıllık işleyecek dönem maddi zararının 790.462,82 TL, 6 yıllık işlemiş dönem bakıcı gideri zararının 44.244,72 TL ve 44 yıllık işleyecek dönem bakıcı gideri zararının 683.337,60 TL olmak üzere toplam 1.581.282,76 TL olduğunu, dava dış—–kusur oranına isabet eden miktarların; 6 yıllık işlemiş dönem maddi zararının 252.950,46 TL, 44 yıllık işleyecek dönem maddi zararının 3.161.851,30 TL, 6 yıllık işlemiş dönem bakıcı gideri zararının 176.978,88 TL ve 44 yıllık işleyecek dönem bakıcı gideri zararının 2.733.350,40 TL olmak üzere toplam 6.325.131,03 TL olduğuna dair raporunu sunmuştur. Olayda uyuşmazlık, haksız fiilden kaynaklanmaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun Sorumluluk Genel olarak başlıklı 49 ncu maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” hükmünü düzenlemiştir. Haksız fiil faili davalı sürücü—- olup TBK 49 ve devamı maddeleri uyarınca başkasına verdiği zararı gidermekle yükümlüdür. Davalı sürücü—– bilirkişi tarafından tespit olunan tüm maddi tazminattan sorumludur. Ancak davacı—-kaza esnasında emniyet kemeri takmadığından zararın artmasında müterafik kusuru bulunmakta olup Yargıtay uygulamalarına göre %20 oranında sürekli iş göremezlik tazminatı ve bakıcı gideri alacağından indirim yapılmıştır. Davalı—- Şirketi kazaya karışan —–plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğundan davalı araç sürücüsünün kusuru ve poliçe limitinde (sürekli iş göremezlik için 310.000,00 TL ve bakıcı gideri için 310.000,00 TL) meydana gelen zarardan sorumludur. Davalı —–Şirketi kazaya karışan —–plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğundan dava dışı araç sürücüsünün kusuru ve poliçe limitinde (sürekli iş göremezlik için 310.000,00 TL ve bakıcı gideri için 310.000,00 TL) meydana gelen zarardan sorumludur.TBK’nun Manevi tazminat başlıklı 56 ncı maddesi “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmünü düzenlemiştir. Maddeye göre hakim bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Bu para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1976 günlü ve —- sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Yukarıda anlatılan ölçütler göz önüne alınarak davacı —– yaşı, duyduğu acı ve elem, iyileşme süresi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, davacının maluliyet oranı, sürücülerin kusur oranları göz önünde tutularak olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun olarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine, davacı tarafın dava ve talep artırım dilekçesi göz önünde bulundurulduğunda fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-a) 682.960,34-TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalılar —- (davalı —— Şirketi tazminatın 310.000,00-TL’sinden sorumlu) müştereken ve müteselsilen alınarak davacı —- verilmesine,
b) 582.065,87-TL bakıcı giderinin davalılar —- Şirketi’nden (davalı —- Şirketi giderin 310.000,00-TL’sinden sorumlu) müştereken ve müteselsilen alınarak davacı —–verilmesine,
c) 310.000,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalı —- Şirketi’nden alınarak davacı —– verilmesine,
ç) 310.000,00-TL bakıcı giderinin davalı —– Şirketi’nden alınarak davacı —- verilmesine,
d) Davacı tarafın diğer ve fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
2- a) 20.000,00-TL manevi tazminatının kaza tarihi olan 17/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı — alınarak davacı —–verilmesine,
b) Davacı tarafın fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
3-Maddi tazminat talebi yönünden Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 128.766,14 TL harcın, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 392,79 TL harçtan mahsubu ile bakiye 128.373,35 TL harcın (davalı —–Şirketi 42.352,20 TL’sinden, davalı —– Şirketi 42.352,20 TL’sinden sorumlu) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-Maddi tazminat talebi yönünden davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 392,79 TL harcın (davalı —-Şirketi 129,18 TL’sinden, davalı —– Şirketi 129,18 TL’sinden sorumlu) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 3.373,7‬0 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul kısmen ret oranına göre hesaplanan 805,87 TL’nin (davalı —–Şirketi 265,85 TL’sinden, davalı —– Şirketi 265,85 TL’sinden sorumlu) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, geriye kalan 2.567,83‬ TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı —- tarafından sarf edilen 70,00 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul kısmen ret oranına göre hesaplanan 53,28‬ TL’nin davacıdan alınarak davalı —– verilmesine, 16,72 TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Maddi tazminat talebi yönünden—- plakalı araç için davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 149.202,10 TL vekalet ücretinin (davalı —- Şirketi 86.200,00 TL’sinden sorumlu) davalılar —– Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
8-Maddi tazminat talebi yönünden —– plakalı araç için davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 86.200,00 TL vekalet ücretinin davalı —– Şirketi’nden tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
9-Maddi tazminat talebi yönünden davalı —— lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13 (3) maddesine göre hesaplanan 149.202,10 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı —– ödenmesine,
10-Manevi tazminat talebi yönünden Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 1.366,2‬0 TL harcın davalı—– tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
11-Manevi tazminat talebi yönünden davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı —— tahsili ile davacıya ödenmesine,
12-Manevi tazminat talebi yönünden davalı —– vekili lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı——ödenmesine,
13-Dosyada arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine, Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere Davacı Vekili, Davalı —-vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.