Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1274 E. 2018/882 K. 02.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi

ESAS NO : 2017/1294 Esas
KARAR NO : 2018/862

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 20/11/2017
KARAR TARİHİ : 28/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, keşidecisi …………’ye ait ……. numaralı 24.6.2017 keşide tarihli 103.148 TL bedelli çekin kaybedildiğini, bu nedenle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVANIN VE ÇEKİŞMELİ KONULARIN TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
1-Davanın ve çekişmeli konuların tespiti: Dava, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkindir.
Davanın dayanağı, 6102 sayılı T.T.K.nun 818. maddesi delaletiyle aynı Kanunun 757, 762, 763, 764. maddeleridir.
Bu davalar, özelliği itibari ile hasımsız açılan davalardandır.
Ön inceleme duruşmasında, uyuşmazlığın; “davacının davaya konu ……………. Şubesi’ne ait, keşidecisi …….. hamili …….. A.Ş. olan 103.148,00 TL bedelli, 24/06/2017 keşide tarihli……… numaralı çeki kaybedip kaybetmediği, çekin iptaline karar verilip verilemeyeceği” noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
2-Deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hukuki nedenler ve sonuç: Zayi nedeniyle kıymetli evrakın iptalini isteyebilmek için gerekli olan şartlardan birisi de, senette mündemiç olan hakkın varlığını sürdürmesidir.
Somut olayda, davacı tarafından, dava konusu çeklerin kaybedildiği ileri sürülmüş ve anılan çekin tarih ve numarası sunulmuştur.
Esasen hasımsız olarak açılan ve kesin hüküm niteliği de taşımayacak olan bu türden davalarda, davacının mahkemeye olumlu bir kanaat verecek kadar delil sunmasını yeterli saymak gereklidir. Aksinin kabulü ile davacının daha fazlasını ispata zorlanması, çeklere de uygulanacak olan TTK’nin 757 ve devamı maddelerindeki zayi nedeniyle kıymetli evrak iptali hükümlerinin uygulanmasını imkânsız hale getirecektir. Kaldı ki, dava sırasında yapılacak olan ilanlar sonucunda, hak sahipleri varsa ortaya çıkabilecek ve kendilerine karşı istirdat davası açılabilecek ya da hak sahipleri tarafından hasımlı olarak açılacak bir dava ile, çek iptali kararının iptali talep edilebilecektir. Dolayısıyla mahkemeyi tereddüte sevk eden hususlar, esasen anılan davalarda tartışılacaktır.
Davacı tarafından zayi edildiği bildirilen çekle ilgili olarak 6102 sayılı TTK. 757. madde hükümleri gereğince ödemekten men kararı verilmek suretiyle muhatap banka şubesine bildirilmiş ve ayrıca TTK 761. ve 762. madde hükümleri gereğince çeki bulanların veya herhangi bir nedenle ellerinde bulunduranların ilk ilan tarihinden itibaren 3 aylık süre içinde mahkememize ibraz etmeleri veya bir bildirimde bulunmaları, aksi takdirde çekin iptaline karar verileceği konusunda Ticaret Sicil Gazetesinde 1. İlan ……. tarihinde, 2. İlan …… 3. İlan …. tarihlerinde olmak üzere, birer hafta ara ile üç kez ilan yapılmış, ancak kaybolduğu iddia olunan çek bulunamamış, Bankaya veya Mahkemeye de ibraz edilmemiştir.
Tüm bu nedenlerle, davanın kabulü ile 6102 sayılı TTK’nin 818/1-s maddesi yollamasıyla 764/1. maddesi uyarınca davaya konu çekin zayi nedeniyle iptaline dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile;
6102 sayılı TTK’nin 818/1-s maddesi yollamasıyla 764/1. maddesi uyarınca;
……… …..Şubesi’ne ait, keşidecisi ……., hamili ……. olan 103.148,00 TL bedelli, 24/06/2017 keşide tarihli …… numaralı çekin zayi nedeniyle İPTALİNE,
2-Harçlar yasasına göre alınması gereken 35,90 TL harcın, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,50 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan harç ve giderlerin üzerinde bırakılmasına,
4-Karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının ve teminatın talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar okundu, ana hatlarıyla anlatıldı.