Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1228 E. 2019/1076 K. 14.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1064 Esas
KARAR NO : 2019/1075
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 06/06/2016
KARAR TARİHİ: 14/11/2019
Şile Asliye Hukuk Mahkemesinin ———- karar tarihli —- esas, —– karar sayılı dosyası Görevsizlik yönünden mahkememize gönderilerek, mahkememize gelmekle, yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki kurulduğunu, bu ilişkiye bağlı olarak —— tarihlerinde davalı şirketin müvekkil şirketten almış olduğu ürün ve hizmetler kapsamında davalının ödemesi gereken ücretleri ödemediğini ve müvekkiline borçlandığını, söz konusu borcun ödenmemesi üzerine Şile İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı dosyasından takip başlatıldığını, davalı şirketin ödemee emrini —- tarihinde tebliğ ettiğini ve hiçbir açıklama yapmadan borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyan ederek davalı tarafça yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, takip tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmasına, davalı şirketin %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Davacı vekili tarafından davanın ikamesi sonrası dava dilekçesinin —- tarihinde davalıya tebliğ edildiği ve davalının —- tarihinde davaya karşı cevaplarını sunduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;davacı tarafın dava dilekçesinde hukuki deliller kısmında dayandığı delillerin hangi vakıaları ispatlayacağını belirtmediğini, taraflarca hazırlama ilkesinin uygulandığı davalarda talep sonucunun dayanağını oluşturan vakıalar yanında o vakıaları ispat etmeye yarayan deliller de taraflarca mahkemeye getirileceğini, kanunda öngörülen süre içinde delillerini göstermeyen taraf iddia ve savunmasını ispat edemeyeceğini, açıdan, delil gösterilmesi taraflar bakımından usuli yükümlülük olmadığını, davacının alacak iddiasını ileri sürdüğü fatura içeriği mal ve hizmetlerin verildiğini ayrıca ispat etmekle yükümlü olduğunu, iddia edilen mal ve hizmet için müvekkil borca açıkça itiraz ettiğini, söz konusu mal ve hizmetler davacı tarafından yerine getirilmediğini, iddiasını ispatla mükellef olduğunu, usul ve hukuka aykırı davanın reddine, davacı tarafından haksız başlatılan icra takibi için % 20 den az olmamak kaydıyla tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından ibraz edilen cevap dilekçesi — tarihinde davacı vekiline tebliğ edilmiş davacı vekili tarafından — tarihinde cevaba cevap dilekçesi ibraz edilmiş bu dilekçe davalı vekiline —– tarihinde tebliğ edilmiş,davalya 2.cevap dilekçesini ibraz etmek üzere verilen sürenin hitamı ile dilekçeler aşamasının tamamlandığı anlaşılarak mahkememizce ön inceleme duruşma günü belirlenerek taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava,faturaya dayalı girişilen icra takibinde davalının borca itirazlarının iptali ve takibin devamı talebine ilişkindir.
Mahkememizce davanın niteliği gereği öncelikli olarak dava şartlarının incelenmesine geçilmiş, HMK 114/1 de sayılı bulunan dava şartlarının bulunduğu anlaşılmış, dava da bunun yanı sıra İİK 67 ve HMK 114/2 gereğince özel dava şartlarının bulunması gerektiği anlaşılarak icra dosyası celp edilerek incelenmiş, İcra dosyasının tetkik ve incelenmesi ile davacı tarafından davalı aleyhine icra takibine girişildiği, davalıya çıkartılan örnek no 7 ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı borçlunun itiraz süresi içersinde takibe karşı itirazlarını sunmuş bulunduğu görülmüş, bu nedenle dava da İİK 67 gereğince özel dava şartlarının bulunduğu anlaşılmıştır.
Davanın devamında TTK 4/2 maddesi gereğince basit yargılama usulüne tabi bulunması nedeni ile taraflar arasında çekişmeli hususların davacı iddiası ve davalının borca itiraz dilekçesinin ve davaya karşı cevaplarının tetkiki ile fatura konusu hizmetin davalıya verilip verilmediği noktasında toparlandığı anlaşılmıştır.
Türk Medeni Kanunun 6. maddesinde “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” denilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “İspat yükü” başlıklı 190. maddesinde ise bu düzenlemeye paralel bir düzenleme getirilmiştir. Anılan maddede “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.” denilmiştir.
Somut olayda davacı icra takibine konu faturalarda yazılı olan hizmeti davalıya verildiğini bu nedenle faturalardan doğan alacağı bulunduğunu ispat yükü altındadır.
Davalı tarafından akdi ilişki inkar edilerek borcun bulunmadığı savunulduğundan ve davalının ticari defter ve kayıtlarının HMK 222 gereğince delil olacağının anlaşılması nedeni ile mahkememizce taraf defter ve kayıtlarının incelenmesi için —- tarihli celse de belirlenen ara kararlar davalı şirket vekiline —— tarihinde tebliğ edilmiş ancak davalının ticari defter ve kayıtlarını buna rağmen ibraz etmemiştir.
Ticari Defterlerin İbrazı ve Delil Olması başlıklı 6100 sayılı HMK.’nın 222. maddesinde;
“(1)Mahkeme; ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
Davalı tarafından ticari defter ve kayıtlar ibraz edilmemiş bu nedenle SMM bilirkişisi tarafından sadece davacının ticari defter ve kayıtları irdelenerek rapor tanzim edilmiş ve davacının fatura ve içeriği hizmeti davalıya teslim ettiğini servis formları ile faturaların eşleştirilememesi nedeni ile ispat etmesi gerektiği yönünde neticeten görüş ibraz ettiği anlaşılmış,bunun üzerine davalı ticari defter ve kayıtlarının uzantısı niteliğindeki Bilanço alımlarının dosya arasına alınmasına karar verilmiş, alınan kayıtların mahkememizce tetkiki ile Davalı şirketin davacının dosya kapsamına ibraz ettiği iki adet (—- tarihli) faturanın bulunduğu diğer fatura için bildirim olmadığı anlaşılmış ve davacı tarafından düzenlenen iş emirlerinin incelenmesi ile davaya konu bulunan, davalı tarafından bildirime konu edilmediği anlaşılan — tarihli faturaya konu hizmetlerin verildiği iş emirlerinin tetkiki ile mahkememizce de anlaşılamadığından davacı tarafından bu fatura konusu alacak isteminin reddine karar verilmiştir.
Nihai olarak kabule konu alacağın varlığı ve miktarı fatura konusu hizmetin davalıya verildiği, davacı tarafından HMK 222 gereğince lehe delil teşkil eden defter ve kayıtlar ile ayrıca davalının ticari defter ve kayıtlarının uzantısı niteliğindeki BA’lar ile ispat edildiğinden kabule konu alacağın davalı tarafından belirlenebilmesi nedeni alacağın likit nitelikteki alacak olduğu anlaşılmış icra inkâr tazminatı şartlarının oluştuğu anlaşılmakla kabule konu asıl alacağın %20 si nispetinde icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm ittihaz olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile
1-)Davalı Borçlunun Şile İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının KISMEN İPTALİNE ve takibin 27.665,24 TL üzerinden DEVAMINA,
Takipte,uyuşmazlık konusu işin ticari iş bulunuşu nedeni ile takip tarihinden tahsil tarihine değin işlemek üzere 3095 sayılı yasa 2/2 maddesi gereğince avans faizi YÜRÜTÜLMESİNE,
Takip de asıl alacak likit nitelikte bulunduğundan 27.665,24 TL nin %20 si ( 5.533 TL )nispetinde icra inkar tazminatının İİK 67/2 gereğince davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2-)Karar tarihinde alınması gerekli 1.889,81 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 501,57 TL (İcra Müd. Harcı 146,85 TL) toplam 648,42 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.241,39 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-)Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.378,85 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre belirlenen 2.236,11 TL sini ve davacı tarafça peşin olarak yatırılan 501,57 TL harç gideri toplamı 2.737,68 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-)Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve kabul oranına göre belirlenen 3.319,83 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-)Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve ret oranına göre belirlenen 1.714,56 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekiliinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/12/2019