Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1197 E. 2020/762 K. 29.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1197 Esas
KARAR NO : 2020/762
DAVA: Menfi Tespit (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ: 25/10/2017
KARAR TARİHİ: 29/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil Davacı —– ———-biri olduğunu, Müvekkil——- üzere bir kısım faturalar mukabilinde ——- Fatura konusu satın alınan ürünlerde görünürde açık ayıp olmaması sebebi ile ———— bükülüp kaynatılması aşamasında bir kısım plakalarda ———– olduğu ve malzemelerde gizli ayıplar olduğunun belirlendiğini, bu —– müteakip, saçların kullanılması ve imalata devam edilmesi mümkün olmadığından —– Tarihinde davalıya ayıp ihbarında bulunulduğunu ve malın ayıplı olması nedeniyle geri alınmasının talep edildiğini, Davalı Şirket Yetkililerin firmaya gelerek basit yöntemlerle bir takım ölçümler yaptığını ve malzemelerin iadesi yönündeki taleplerini kabul etmediklerini, Davalı ile yapılan görüşmelerden olumlu sonuç çıkmaması üzerine davalıya gönderilen ————ihtarnameyle, süresi içinde ayıp ihbarında bulunulan saçların iade alınarak bedelinin cari hesaptan düşülmesinin talep edildiğini, Bu ihtara karşı Davalının——— İhtarnameyle, Malzemelerin elamanların hazır olduğu ortamda testlerinin yapılarak eksiklik ve ayıp tespit edilemediğinden malzemelerin iade alınamayacağını belirterek iade taleplerinin ret edildiğini, Davalının Malzemeleri iade almaması üzerine müvekkil şirketçe Malzemelerin —— tarihli Rapor alındığını ve yapılan testlerde malzemelerin uygun olmadığının tespit edilerek malların gizli ayıplı olduğunun ortaya çıkarıldığını, Müvekkil ——-yapması ve yapılan işin önemi ve tehlikesi göz önünde bulundurulduğunda, davalı tarafından gönderilen ürünler gizli ayıplı olduklarından, sertifikalar ile uyumlu olmadıklarından, uygunluk testinden geçemediğinden ve kullanılması tehlikeli olduğundan bu ürünler ile imalat devam edilmediğini, imalatın durdurulduğunu iddia ederek, fazlaya ilişkin ——– Malzemelerin gizli Ayıplı olduğunun tespiti ile mevcut halleriyle Davalı Şirkete iadesine, ayıplı malların ilgili faturalara konu bedelinin taraflar arasındaki cari hesaptan düşülmesine, Yargılama Giderleri ve Vekâlet Ücretinin davalıya yükletilmesine Karar verilmesini Talep ve Dava etmişlerdir.
SAVUNMA :Davalı vekilince dosyaya sunulan —–Tarihli CEVAP dilekçesinde özetle; Usul Yönünden Zamanaşımı ve Hak Düşürücü süre nedeniyle davaya İtirazları olduğunu, Davacı tarafından —– talep sonucunda belirtildiğini, davacının buna göre eksik harcı ikmal etmesi gerektiğini, Esasa İlişkin olarak ise, Davacının dosyaya ibraz etmiş olduğu ve Davacı tarafından imzalanarak kabul edilen —- incelendiğinde,—————– şartını içerdiğinin görüleceğini, Davacının tüm malzemeleri işlediği beyanı karşısında müvekkilin iade alma yükümlülüğünden bahsedilemeyeceğini, Ayrıca düzenlenen faturalara karşılık olarak Ayıp İhbarından hemen önce —— imzalandığını ve ondan öncesinde bir sorun olmadığının sabit olduğunu, —— tarihinde bu formun imzalanarak müvekkile gönderildiğini, Davacının müvekkille ilk çalışması olup, kısa sürede siparişlerinin kendisine teslim edildiğini, akabinde hemen —–vermesi gerekirken hiçbir şekilde çek verilmediğini, —– süresinin beklenerek bu defa da malların ayıplı olduğu ileri sürülerek ödemeye yanaşmadığını, Davacıya Toplam—– yapıldığını, müvekkil şirketin—– bedeli İcra Takipleri neticesinde aldığını, asıl yekunu teşkil eden davaya konu İki fatura bedelinin de davacı tarafından ödenmemek için işbu davayı ikame ettiğini, Müvekkil —— davalıyla uğraşmamak adına ve iyi niyetli olarak işlenmemiş olması halinde mallan iade almayı kabul ettiğini, fakat malların işlenmiş olduğu gerçeğiyle karşılaşıldığını, ortada iade edilebilir bir ürün bulunmadığını, davacıya satılan —— isteğine göre özel ebat olarak kesildiğini, davacının alanında tecrübeli bir firma olup kalite kontrol departmanının kontrolü sonrasında malların teslim alındığını ve sakınca görülmediği için üretimde kullanıldığını, Davacı tarafından ——-tarafından düzenlenen raporun dosyaya sunulduğunu, bu raporun hangi mallar üzerinde işlem yapıldığı ve kontrol yapılan malların müvekkile ait mallar olup, olmadığının bilgileri dâhilinde bulunmadığını, öncelikle davacının hangi malların ayıplı olduğunu iddia ediyorsa, bunu ayrıca ve açıkça şüpheye mahal bırakmayacak şekilde açıklanması ve davanın konusunun netleştirilmesi gerektiğini, Davacıya satılarak teslim edilen davaya konu malların müvekkil şirket tarafından hiç müvekkil işyerine inmeden doğrudan ilgili firmalardan yüklenerek davacıya gönderildiğini, ————- temin edilerek aynı gün satışı yapıldığını, işbu davada aleyhte sonuç çıkması durumunda müvekkil şirketin Rücu hakkı bulunduğundan davanın bu firmalar da ihbarını talep ettiklerini beyan ve savunarak, ——-karşı taraf üzerine yüklenmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE SONUÇ:
Davanın davacı ile davalı arasındaki alım satım sözleşmesine konu olan malın ayıplı olup olmadığı ayıplı olması halinde ayıbın gizli nitelikli olup olmadığı, süresinde ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığı, malların ayıplı olması ve süresinde ayıp ihbarında bulunulması halinde ayıplı ürün bedellerinin ne kadar olduğu, ürünlerin davalıya iadesi bedelinin ise davacıya ödenmesi hususlarının oluşup oluşmadığı hususlarına ilişkin olduğu anlaşıldı.
Davacının tanıkları dinlenilmiş,
Tanık —— —- bölümünde planlama ve lojistik şefi olarak görev yaparım. Biz davalı firmaya ilk defa sac siparişi verdik. —— görünürde herhangi bir kusur yoktu. Bu nedenle ———- tarihinde gece vardiyasında bu saclar üretime alındı. —– ederken sacda laminasyon çatlakları ortaya çıkmaya başladı. Ertesi gün üretim şefimiz tedarikçi firmayla görüşülmesi için talimat verdi ve satın alma bölümünde görev yapan —— davalı firmayı aradı durumu bildirdi. Aynı gün içerisinde davalı firma sahibi geldi yerinde tespit yapıldı. —- kusurlu olduğunu gördü ve kabul etti, dedi.
Davacı vekili sorusu üzerine soruldu: ——-edilince üretim hemen durduruldu. Gerekli birimlere hemen bilgi verildi. Biz malların iade alınmasını istedik. Karşı firma alamayacağını söyledi.
İhbar olunan vekilinin sorusu üzerine soruldu: —– geliş tarihi ve şirkette bekleyip beklemediği hususunda bilgi sahibi değilim. Firmamız genel olarak mal alımında kalite kontrolu yapılmıyor fakat kalite kontrol üretim sırasında saclar büküldükten sonra yapılıyor.—– çatlakları fiziki olarak gözle görünmez. Gelen mallardan bir kısmında çatlak vardı bir kısmında yoktu dedi.
Tanık —– Ben davacı firmada üretim şefi olarak görev yapmaktayım. Ben davalı firmadan mal alım sürecini bilmiyorum fakat bir gün iş yerine geldiğimde sabah bana gece vardiyasında kullanılan sac malzeminin üzerinde kalkmalar ve çizikler olduğu söylendi ben de malzemeleri inceledim derhal kalite ve satın alma bölümüne haber verdim. Hatta bu konuda whatsappta yazışma yaptık. Üretimi durdurdum. Bunun üzerine tedarikçi firma arandı. Davalı firmaya mail yolu ile gerekli bilgiler ve fotoğraflar gönderildi. Bir iki gün sonra davalı firma yetkilileri bizim işyerimize geldiler. Onlar da hataları kabul ettiler dedi.
Davalı vekili sorusu üzerine soruldu: Malzeme üzerinde gözle kontrol yapılmaktadır. Fakat dava konusu ürünlerdeki kalkma ve çizikler gözle görülür nitelikte değildi. Üretimde ortaya çıkmıştır. —– bir kısmı hatalı çıkınca biz de üretimi durdurduk. Firmamızdaki malzemelerin kontrolü üretim öncesi ve sırasında yapılmaktadır dedi.
Uyuşmazlık konusu hakkında rapor tanzim için dosya meteroloji, kimya mühendisi ve borçlar hukuku hesap uzmanı bilirkişiye tevdii edilmiş,
Bilirkişi raporunun sonuç kısmında ;—— tarihinde malzemenin bulunduğu adreste yapılan incelemede malzemelerin bir kısmının,sac plakalar, bir kısmının silindirik boru şeklinde yarı mamul, bir kısmının ise tank şekline dönüştürülmüş basınç testine tabi tutulduğunda şiştiği için nihai ürüne dönüştürülememiş malzemeler şeklinde bulunduğnun görüldüğü, Dolayısıyla hiç üretime alınmamış sac plaka şeklinde bir miktar malzeme bulunduğu,
Malzeme yüzeyinde bulunan çapak ve kavlamalar, üretim prosesi gereği üretim öncesi görülemeyebilir.Silindirik boru şekline bükülürken görülmesi kolaylaşarak malzeme büküldükçe belirginleşebiiirKavlamaların bir zımpara yardımı ile yok edilebileceği belirtilmesine rağmen bu malzemeler basınçlı kaplarda kullanılacağından malzeme kalınlığının nasıl etkileneceği bilinemediğinden dolayı basınçlı kaplarda kullanılmasının risk oluşturacağı kanaati oluştuğu,
Basınç testine tabi tutulduğu belirtilen tankın beklenmeyen şeklide genleşerek şişmesi de malzemenin mekanik özelliklerinin uygun olmadığı kanaatini güçlendirdiği,
Malzeme yüzeyinde çizik şeklinde görülen izlerin derinliğinin bilinmemesinden dolayı yüzey hataları,çatlak, malzeme yüzeyinde çapak şeklindeki kabuklar, laminasyon olarak değerlendirildiği, her iki yüzey hatasının da zımparalama ile giderilebilmesi mümkün olabilir ancak malzeme kalınlığı olumsuz etkileneceğinden basınçlı kaplarda kullanımının uygun olmayacağı kanaati oluştuğu,
Davacı firma adına test yapan, ——— raporunda malzemenin kimyasal analizinde nikel değerlerinin uygun olmadığı, mukavemet testlerinde çekme mukavemetinin uygun olmadığı,—– kalınlığındaki numunelerde %uzamalarının uygun olmadığı,
Bilirkişi heyeti tarafından, ———–çekme deneyi ve kimyasal analiz sonuçlarının uygun olduğnun görüldüğü,
Ancak bu iki rapor değerlendirildiğinde sonuçlarının birbirlerinden farklılık gösterdiği görüldüğü,
Yapılan incelemelerde hiç kullanılmamış olan sac plaka ve yarı mamul malzeme yüzeylerinde parti numaralarına rastlanmadığı, Bu durum sac plakalardan alınacak yeni numunelerde de her iki rapordaki gibi farklılık gösterebileceği anlamına geldiği,
Sonuç olarak ,söz konusu paslanmaz çelik sac malzemelerin yukarıdaki değerlendirmelerden de anlaşılacağı gibi ayıplı olduğu, basınçlı tank üretiminde kullanılmasının uygun olmayacağı yönündeki tespit ve kanaat bildirilmiş,
Davalı ——— olarak yasal sürelerinde yaptırıldığı,
Belirlenen bu durumlarıyla, Davalı Şirketin İncelenen Ticari Defterlerinin HMK 222 uyarınca sahibi lehine delil niteliğinin bulunduğu sonuç ve kanaatine varıldığı, Davalı Şirketin incelenen —– —— Davalı —————durumda bulunduğu tespit edildiği,
mutabakatsızlık tespiti:
Tarafların Ticari Defter ve Kayıtları ile uyumlu Hesap Ekstreleri Karşılaştırmalı olarak incelendiğinde,
Taraflar arasında——- dışında başkaca bir mutabakatsızlık bulunmadığı,——– kayıtlarının karşılıklı olarak yapılmış bulundukları,
Davalı ——- satışları aralarındaki Sipariş Sözleşmeleri doğrultusunda ——– olarak Faturalandırdığı, Ödemelerin —–yapılacağının kararlaştırıldığının görüldüğü,
Davalı —– Alacaklı Durumda bulunduğu, — Defterlerinde alacağına —– ettirilmesinde bir İsabetsizlik bulunmadığından, —— varıldığı,
sözleşme yönünden yapılan incelemeler:
Dava dilekçesi ekinde yer alan sipariş formları incelendiğinde davacı yanın ——- siparişinde bulunduğu ve bu ürünlerin davalı tarafından davacıya teslim edildiğinin anlaşıldığı, davacı yan dava dilekçesinde teslim edilen ürünlerin gizli ayıplı olduğunu belirterek, bu ürünlerin iadesi ile bedelinin cari hesaptan düşülmesini talep ettiği,
Alıcının ayıptan sorumluluğuna ilişkin hükümlerden yararlanabilmesi için kanunun kendine yüklediği külfetler, satılanı gözden geçirme ve varlığı iddia olunan ayıpları satıcıya bildirme külfetidir. Alıcı, bu külfetleri yerine getirmediği takdirde kural olarak ayıptan doğan sorumluluğa ilişkin hükümlerden yararlanamaz. Tacirler arası ticari satışlarda, satılanın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarlaÇekme deneyi sonuçları incelendiğinde, ilgili faturaların “malın cinsi ve açıklama” bölümünde belirtilen——– değerlerine uygun olduğu anlaşıldığı,
Ancak söz konusu malzeme yüzeylerinde gözlenen laminasyon ve çatlaklardan dolayı malzemelerin ayıplı olduğu, malzemelerin niteliği, özellikleri dikkate alındığında bu ayıpların olağan bir tecrübe ve muayene ile ortaya çıkabilecek nitelikte olmadığı; davacı firmanın üretmekte olduğu basınçlı kaplarda, bu malzemelerin kullanılması basınç dayanımı açısından sorun teşkil edeceğinden dolayı, malzemelerin basınçlı kap üretiminde kullanılamayacağı kanaatine varıldığı,
Dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgeler incelendiğinde dava konusu malzemelerin —- tarihlerinde davalıya teslim edildiği davalının ———yevmiye no.lu ihtarnamesi ile ayıp ihbarında bulunduğunun görüldüğü, Ayrıca dinlenen tanıkların, üretim aşamasında tespit edilen ayıpların davalıya bildirildiğini ve davalı şirket yetkilisinin ayıbın varlığını kabul ettiğini beyan etmiş olduğu,
TBK. m. 227/1’göre; “Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabileceği,
1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme.
3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.
4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme” hakkının olduğu,
Sonuç olarak;
1.Dava konusu malzeme yüzeylerinde gözlenen laminasyon ve çatlaklardan dolayı malzemelerin ayıplı olduğu, malzemelerin niteliği, özellikleri dikkate alındığında bu ayıpların olağan bir tecrübe ve muayene ile ortaya çıkabilecek nitelikte olmadığı; davacı firmanın üretmekte olduğu basınçlı kaplarda, bu malzemelerin kullanılması basınç dayanımı açısından sorun teşkil edeceğinden dolayı, malzemelerin basınçlı kap üretiminde kullanılamayacağı,
2.Davacının TBK. m. 223/2’ye uygun şekilde ayıp ihbarında bulunduğu;
3.Davacının dava dilekçesinde ———– tutarlı fatura konusu ürünlerin ayıplı olduğunu iddia ederek cari hesaptan mahsubunu talep ettiğinden, söz konusu ayıplı ürünlerin davalıya iadesi şartıyla bu talebin kabul edilebileceği kanaatine varıldığı,
Dosya içeriğine uygun denetlenebilir bilirkişi raporu mahkememizce de benimsenerek hükme esas alınmış ve talep gibi aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile,
1-Davaya konu —— nolu fatura konusu ürünlerin ayıplı olduğunun tespitine, söz konusu ayıplı ürünlerin davalıya iadesi şartıyla taleple bağlı kalınarak —— taraflar arasındaki ticari hesaptan düşülmesine, edimlerin birlikte ifasına,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 683,10 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 170,78 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 512,32 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yatırılan 170,78 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 3.428,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 3400 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı ve davalı ve ihbar olunan vekillerinin yüzüne karşı HMK 345/1.maddesi uyarıca tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ———– Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/12/2020