Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1133 E. 2019/1139 K. 03.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1133 Esas
KARAR NO : 2019/1139
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/10/2017
KARAR TARİHİ: 03/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket, dünyaca ünlü —- markası altında faaliyet gösteren ——- işletmecisi olduğunu, Sektörün işleyiş yapısı itibariyle otelde etkinlik düzenleyen isletmelerle ile birebir ilişkili olan şirketin müşteri portföyü ticari tercih ve kararları, ticari sır ve gizli kalması mutlak olan müşteri bilgileri şirket bakımından hayati önem taşıdığını, bu minvalde, şirketin genel işleyişi içerisinde bu gizli bilgi, müşteri çevreleri ve bilgileri ve diğer konulara haiz olması gereken çalışanlar ile müvekkili şirket arasında, iş sözleşmesine ek olarak rekabet etmemeye ilişkin sözleşme imzalanmakta olduğunu, bu sözleşme uyarınca gizlilik teşkil eden ve rekabet sınırları içerisinde kalması gereken bilgilere haiz çalışanların, bu bilgileri müvekkil şirket aleyhine, kötü niyetli olarak kullanmamalarının amaçlandığını, ancak bu sırada da çalışanların iktisadi geleceklerini tehlikeye düşürmemek için süre bakımından en makul süre olarak – yıl süre şartı konulduğunu, — tarihinde müvekkil şirkette ——–olarak işe başlayan davalı ile bu tarz bir sözleşme imzalandığını ve davalının işten ayrılmasından itibaren 1 yıl içerisinde, müvekkili ile rekabet halinde olan veya aynı faaliyet alanında çalışan başka bir işyerinde çalışmaması, aksi durumda müvekkil davacı şirkete brüt maaşının 6 katı cezai şart ödeme kararlaştırıldığını, davalı işçinin 29/01/2017 tarihinde işten istifa ederek ayrıldığını, ancak sözleşme gereğince 1 yıl süre ile rekabet etmeme yükümlülüğünde olan davalı, bu süre bitmeden müvekkili şirket ile rekabet halinde olan otelcilik alanında ve aynı bölgede faaliyet gösteren —– isimli otelde aynı işi, aynı şekilde yapmak üzere çalışmaya başladığını, davalının bu eylemini, sözleşmenin açık hükmüne aykırılık teşkil ettiği izahtan vareste olduğunu bu nedenlerle, fazlaya ilişkin dava ve talep haklarımız saklı kalmak üzere şimdilik 5.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, ayrıca taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca açabileceğimiz tüm dava ve talep haklarımızın saklı tutulmasını, tüm yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini müvekkili davacı adına talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iş mahkemesin davaya bakmakla görevli olduğunu, haksız rekabet şartlarının oluşmadığını, müvekkilinin yeni işyerindeki görevi ve iş tanımının davacı işyerindekinden çok farklı olduğunu, sözleşmede “zararı karşılamak üzere brüt maaşın altı kadar tazminat ödeneyeceği” kararlaştırılmış olup bunun bir cezai şart olmadığını, sözleşme maddesinin ölçüsüz ve hakkaniyete aykırı olduğunu, bu nedenlerle davanın reddi ile birlikte yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüketilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, rekabet yasağı ihlali nedeniyle açılan haksız rekabet davasıdır.
Davacı vekili, davalının müvekkili firmadan istifa ettikten sonra aynı faliyet alanı içerisinde olan başka bir firmada benzer konumda çalışmasının taraflar arasında akdedilen Hizmet Sözleşmesi kapsamında davalı taraf ile yapılan rekabet yasağına ilişkin taahhüde aykırılık oluşturduğunu iddia etmekte, davalı vekili ise müvekkilinin girmiş olduğu firmada çalıştığı konumun farklı olduğunu, davacı firmanın müşteri portföyünü kullanmasının mümkün olmadığını, rekabet yasağının ölçüsüz ve hakkaniyete aykırı olduğunu savunmaktadır.
Davacı firma ile davalı arasında akdedilen 29/09/2014 tarihli Hizmet Sözleşmesi incelendiğinde, davalının davacı firmada Misafir İlişkiler Şefi olarak görev yapmak üzere hizmet sözleşmesini akdettiğini, 11. Maddede ÖZEL ŞARTLAR başlığı altında Rekabet Yasağı alt başlığında;
Türk Borçlar Kanunu’nun 444 ve devam eden maddeleri uyarınca Personel, bu Sözleşme’nin feshinden itibaren ———Sınırları içinde 1 {bir) yıl süre ile ve Sözleşmede tanımlaanan iş ile sınırlı olmak kaydıyla İşverenin yazılı iznini almaksızın, doğrudan veya dolaylı olarak, İşveren işleri ile rekabet halindeki faaliyetlerde bulunmayacağı, bu tür faaliyetlerde bulunan başka bir şirkete (eşi, çocuklar, da dâhil olmak üzere) ortak olmayacağı, Personel firma ve kişilere bilgi ve doküman (dijital ortamda, bilgisayar ortamında ve veya teknolojik gelişmeler vasıtasıyla) vermeyeceği, müşteri bilgilerini paylaşmak yada müşterileri başka kişi, kurum ve/veya kuruluşa göndermeyeceği, doğrudan ve/veya dolaylı şekilde haksız rekabet yapabilecek firma kurmayacağı, İŞVEREN’ in müşterileri ile serbest veya maaşlı bir menfaat ilişkisinde bulunmayacağı, İŞVEREN’ in müşlerisi olmayan rakip firmaya geçtiğinde, İŞVEREN’ ın müşteri portföyünü kullanmayacağı, Ayrıca çalışan Borçlar Kanunun 349,maddesi ve devam eden hükümlerince tanımlanan şekilde işverenle rekabet içerisine girmeyeceği, İşveren’in bir önceki paragrafta bahsedilen bir eylem ve eylemlerden dolayı uğrayacağı zararı karşılamak üzere ayrıldığı tarihteki brüt maaşının 6 katı kadar tazminat ödeyeceğini kabul ve taahhüt ettiği, İşvereninin Türk Borçlar Kanunu 446 .maddesi ve devamı hükümlerinde tanımlanan tüm zarar ziyan ve tazminat haklannı talep elme hakkının ve İşverenin, çalışanın rekabet yasağına aykırı eylemlerinden dolayı uğrayacağı zararları ayrıca talep etme hakkı saklı tutulduğu, personel, bu sözleşme süresince çalışma saatlerinin tamamını münhasıran İşverene hasredecek ve bu süre zarfında, İşverenin yazılı iznini almaksızın, doğrudan veya dolaylı, ücretli veya ücretsiz hiçbir şekilde başka bir şirket için çalışmayacağı, aynı şekilde, doğrudan veya dolaylı olarak İşverenle rekabet halinde bulunan başka bir şirkete ortak olmayacağı taahhüdünde bulunduğu anlaşılmaktadır.
— kayıtları incelendiğinde davalının 29/09/2014 tarihinde davacı firmada çalışmaya başladığı, 29/01/2017 tarihinde davacı firmadan ayrıldığı, ayrıldığı tarih itibarı ile son bürüt maaşının 5.568,62 TL olduğu, 01/06/2017 tarihinde ——- bünyesinde — isimli otelde —— olarak çalışmaya başladığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında; iş akdi yapıldığı; bu sözleşmenin 11. maddesi uyarınca rekabet yasağı kararlaştırıldığı ve rekabet yasağına aykırılığın müeyyidesinin saptandığı; davalı tarafından iş akdinin 29/01/2017tarihinde sonlandırıldığı; davalının bilahare dava dışı —— bünyesinde— isimli otelde —- olarak çalışmaya başladığı hususunda; uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalının, dava dışı/3. Kişi ——nezdinde çalışmaya başlaması nedeniyle; taraflar arasındaki rekabet yasağı sözleşmesini ihlal edip etmediği; bu kapsamda sözleşmedeki cezai şart koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediği, cezai şartın aşırı olup olmadığının saptanması, noktalarında toplanmaktadır.
Kural olarak; 6098 sayılı TBK.nun. 444. ve 445.maddeleri uyarınca, işverenin yer, zaman ve işlerin türü bakımından hakkaniyete aykırı olmamak koşulu ile işçisi ile diğer koşullarda ayrı bulunmak koşulu ile rekabet yasağı sözleşmesi imzalamasında hukuka aykırılık bulunmadığı; süre bakımından ise (2) yılı aşmayan rekabet yasağının hukuka uygun olarak görülmesi gerektiği; kaldı ki TBK.m. 445/2 gereğince rekabet yasağının süresi uzun olsa dahi hakim, aşırı nitelikteki rekabet yasağı koşullarını serbestçe değerlendirerek hakkaniyete uygun biçimde kapsam ve süre bakımından sınırlandırabilecektir.
Rekabet yasağı sözleşmesinde coğrafi olarak ——- yakası olarak sınırlandırıldığı süre olarak ise “1” yılla sınırlandırıldığı yapılan bu sınırlandırmalarda kanuna ve hakkaniyete aykırılık bulunmadığı kanaatine varılmaktadır.
Her ne kadar davalı vekili müvekkilinin —— çalıştığı konum itibarı ile davacı firmanın müşteri portföyünü kullanmasının mümkün olmadığı, davacının herhangi bir zararının doğmadığı, bu nedenle haksız rekabet şartlarının doğmadığı savunmasında bulunmuş ise de , davalının davacı firmada Misafir İlişkiler Şefi olarak çalıştığı, dava dışı 3. Firmada ise — olarak çalıştığı, konumu itibarı ile haksız rekabet yasağına aykırılık şartlarının oluştuğu/oluşabileceği kanaatine varılmıştır.
Taraflar arasındaki rekabet yasağı sözleşmesinde rekabet yasağının ihlali halinde davalının son bürüt maaşının 6 katı tutarında bir cezai şart kararlaştırılmıştır. Celp edilen —– kayıtlarında davalının son bürüt maaşı 5.568,62 TL’dir. Bu haliyle cezai şarta tekabul eden miktar 6*5.568,62 TL= 33.411,72 ‘dir.
Mahkememizce dosyanın bilirkişi heyetine tevdine karar verilmiş ise de davaya konu uyuşmazlığını teknik bir bilgi gerektirmeyen hukuki konulara ilişkin olması nedeniyle dosyanın bilirkişiye tevdinden vazgeçilmiş ve hesaplamanın mahkememiz tarafından yapılacağı taraflara bildirilip tahkikatın bitirileceği taraflara ihtar edilmiştir.
Yapılan ihtara rağmen davacı vekili belirsiz alacak davası olarak açmış olduğu talebini artırmak için herhangi bir süre talep etmemiştir.
Davacı vekilinin talebini artırmaması ve taleple bağlılık ilkesi gereği dava dilekçesinde belirtilen 5.000,00 üzerinden karar verilmesi gerekmesi ve bu miktarın da hakkaniyete uygun olması nedeniyle herhangi bir hakkaniyet indirimi yapılmamış olup davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın kabulüne, 5.000,00 TL’nin 05/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 341,55 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 85,39 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 256,16 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3- Davacı tarafından yatırılan 85,39 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından tebligat, posta, müzekkere gideri olarak sarf edilen 206,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/12/2019