Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1132 E. 2018/906 K. 05.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL ANADOLU
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1181
KARAR NO : 2018/908

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 20/10/2017
KARAR TARİHİ : 05/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; “Müvekkil Şirket nezdinde kasko sigortası bulunan —- Sist Ve Tic.ltd.ştı. adına kasıtlı —-(sigortalıya ait) plaka sayılı araca 12/10/2010 tarihinde davalı şirket adına kayıtlı ve diğer davalı şahıs tarafından sevk ve idare edilen —-plaka sayılı aracın çarpması sonucu hasara maruz kalmıştır. Kaza sonrasında taraflarca tutulan kaza tespit tutanağında da görüldüğü üzere “şeride tecavüz” kusurunu işleyen davalı sürücü kazanın meydana gelmesinden dolayı kusurludur. Bu kaza sebebiyle müvekkil şirket 10/11/2016 tarihinde araç hasarına ilişkin olarak sigortalısının tüm zararını karşılamıştır. Müvekkil şirket TTK 1301.madde ve Sigorta Genel Şartları gereğince ödediği hasar tazmmaLı oranında sigortalının kanuni halefi olmuş, sigortalının zarara sebebiyet verenler aleyhine her türlü haklan müvekkil şirkete intikal etmiştir. Davaya konu kazaya ilişkin olarak davalı şirkete ihtar yazısı gönderiİmişse de davalı şirket ihtar yazışma cevaben dilekçe ekinde sunmuş olduğumuz cevap dilekçesi ile hasar bedelini ödemek zorunda olmadığı beyan ederek tazminat ödemeye yanaşmamıştır Davalı şirket cevap dilekçesi ile kusura bir itirazda bulunmamış ama Danıştay Kararlan doğrultusunda böyle bir tazminatı ödemek zorunda olmadığını beyan ederek davanın açılmasına sebebiyet vermiştir.Kaza Pendik ilçe sınırları içinde dolayısıyla İstanbul Anadolu Adliyesi yargı sınırları dahilinde meydana gelmiş olması sebebiyle Sayın mahkemenizde açılmıştır. Kazanın üzerinden bir yıllık bıı zaman dilimi geçmiş olmasına rağmen davalı ödemeye yanaşmamış olması hasebiyle işbu davacı açma zorunluluğu hasıl olmuştur. Bu nedenlerle fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne. 20.868,00 TL tazminat alacağımızın ödeme tarihi olan 20/03/2017 tarihinden itibaren hesap edilecek kısa vadeli kredilere uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini” talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; “ Müvekkil —-San. ve Tic. Ltd. Şti. ne ait —-plaka sayılı araç, sürücüsü—-olduğu halde 12/10/2016 tarihinde davacı nezdinde kasko sigortası bulunan — Sist. ve Tic. Ltd. Şti. adına kayıtlı —- plaka sayılı araç ile seyir halinde çarpışarak kaza yapmışlardır. Kaza sonrasında taraflarca tutulan kaza tespit tutanağında, hatatnın kimde olduğu tespit edilememiştir. Her iki sürücüde diğer aracın kendisine çarptığını beyan etmiştir. Kaldı ki, kaza bölünmüş yolda aynı yönde giden araçların şerit değiştirme kuralı ihlali ile meydana geldiği açıktır. Ancak hatanın kimde olduğu belli değildir. Ancak bu kaza, karşı şeritten gelen bir araç ile kaza yapma şeklinde olmadığından, ayrıca hatanın kimde olduğu da tespit edilmediğinden, müvekkillerin tüm kusurdan sorumlu olması düşünülemez. Kazanın oluşmasında müvekkilin bir kastı ve ağır kusuru bulunmamaktadır. Belirtilen şekilde tüm kusurun müvekkillerde olması hususunu da kabul etmiyoruz. Zira kendi şeridinde giden her iki aracın da trafik güvenliği açısından çevresini kontrol etmesi gerekirken bu yapılmamıştır. Ağır kusur, araç trafiğinin gidiş dönüş şeklinde bölünmüş olduğu yollarda sürekli çizgi ile ayrılan şerit ihlal edilerek trafiğin karşı yönden akış şeridine geçilmesi suretiyle hatalı sollama halinde varsayılabilir. Kaldı ki bu durumda dahi her olayın özellikleri dikkate alınarak tespit edilmesi gerekmektedir. İçeriği tanımlanmamış kavramlar, kişiye göre yorum farklılığı oluşturan vakalar yetkili makamlar tarafından kesin çizgiler ile belirlenmedikçe bir varsayımla dava açılması kabul edilemez. Sürücünün alkollü veya ehliyetsiz olduğuna ilişkin de bir tespit bulunmamaktadır.Müvekkillerin aracının Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası bulunmaktadır. Olay tarihinde müvekkile ait —- plaka sayılı araç, —- Sigortasının —- poliçe numarası ile 18/02/2016 – 18/02/2017 tarihleri arasında Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası kapsamında sigortalıdır. Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası, kusurunuzla, 3. Kişilere verilen zararları teminat altına alır. Ancak olayda kimin kusurlu olduğu ve kusur oranlarıı tespit edilmemiştir. Belirtilen kusur oranını kabul etmiyoruz.Belirtilen poliçenin araç başına maddi teminat tutarı 31.000-TL ve kaza başına maddi teminat tutarı ise 62.000-TL dir. Bu durumda varsa bir talepler poliçe limitlerine göre ZMMS poliçesi sahibi sigorta şirketine müracaat gerekirken yersiz şekilde müvekkillere dava açılması haksızdır. Alınan ekspertiz raporunda değişmesi istenen parçalar ve bunlara ait fiyatlar, halk tabiri ile şişirilmiş fiyatlar olup kabul edilmesi mümkün değildir. Bu nedenlerle davanın reddini talep ediyoruz.” demiştir.
Bilirkişi — 05/07/2018 tarihli raporunda; 12/10/2016 tarihinde meydana gelen olayda; davalı tarafa ait —- plaka sayılı kamyonet sürücüsü davalı —-‘nun %100 kusurlu oldtuğunu, dava konusu kazada—plaka sayılı aracın sürücüsü —-‘ın kusursuz olduğunu, 12/10/2016 tarihinde meydana gelen kaza sonucu oluşan hasara ilişkin tespitlerin, — plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğunu, hasarın durumunun kazanın oluş şekline alınan darbelere uygun olduğunu, dava konusu — plaka sayılı — model araçta meydana glen toplam hasar tutarının 45.404,41 TL olabileceğinin ,hesaplanan bu tutarın kaza tarihi itibariyle serbest piyasa koşularında kabul edilebilir makul fiyat aralığında ve dosya kapsamına uygun olabileceği sonuç ve kanaatine varmıştır.
Dava, 6102 Sayılı TTK’nun 1472(6762 Sayılı TTK’nun 1301.) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalılardan (işleten ve sürücüden) rücuen tahsili isteminden ibarettir.
Kaza tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, sigorta poliçesi, sigorta şirketine yazılan müzekkere cevapları, hasar dosyası, bilirkişi raporu, ödeme belgeleri ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı sigorta şirketine kasko sigorta poliçesi ile sigortalı —-Sistemleri ve Tic. Ltd. Ş.ti adına kayıtlı —- plaka sayılı araç ile davalı şirketin işleteni, diğer davalının ise sürücüsü olduğu —-plaka sayılı araç arasında 12/10/2016 tarihinde meydana gelen kaza neticesinde, davacıya sigortalı aracın maddi hasara uğradığı, davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına 20868,00 TL ödeme yapıldığı, davacının iş bu dava ile kazaya kusuru ile sebebiyet veren —-plaka sayılı araç sürücüsü — ve aracın işleteni olan davalı şirketten, sigortalısına ödediği bedelin rücuen tahsilini talep ettiği,
Bilirkişi — tarafından düzenlenen ve mahkememizce de benimsenen bilirkişi raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davalı tarafa ait — plaka sayılı kamyonet sürücüsü davalı —‘nun %100 kusurlu olduğu, dava konusu kazada —- plaka sayılı aracın sürücüsü —-‘ın kusursuz olduğu, 12/10/2016 tarihinde meydana gelen kaza sonucu oluşan hasara ilişkin tespitlerin, — plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğu, hasarın durumunun kazanın oluş şekline alınan darbelere uygun olduğu, dava konusu — plaka sayılı —model araçta meydana glen toplam hasar tutarının 45.404,41 TL olduğu, davalıya ait aracın sigortacısı — Sigorta A.Ş. Tarafından yapılan 24532,28 TL hasar ödemesi düşüldükten sonra davalıların davacıya 20868,00 TL borcunun bulunduğu anlaşıldığından davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, 20.868 TL nin 20/03/2017 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
-Sair hususların gerekçeli kararda DEĞERLENDİLMESİNE,
2-Alınması gerekli 1425,49 TL harçtan peşin alınan 356,38 TLnin mahsubu ile bakiye 1069,11 TL harcın davalıdan TAHSİLİNE, davacı tarafça yatırılan 356,38 TL harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Davacı tarafça sarf edilmiş 31,40 TL başvurma harcı, 4,60 TL vekalet harcı, 600,00 TL bilirkişi ücreti, posta gideri 114,00 TL olmak üzere toplam 750,00 TL’nin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettiğinden AAÜT uyarınca 2504,16 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
5-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin huzurunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 05/10/2018