Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1080 E. 2019/1103 K. 21.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1080 Esas
KARAR NO: 2019/1103
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/09/2017
KARAR TARİHİ: 21/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı taraf arasındaki huzurdaki davaya konu borcun kaynağının, taraflar arasında akdedilen alım/satım sözleşmesine dayanan, —— kaynaklanan — tarihinde imzalanan taahhütname olduğunu, işbu sözleşmenin konusunun, borçlu şirketin aracına veya araçlarına, araç takip cihazı’nın montajı ve bu sistemlerin—– alt yapısını kullanarak araç izleme merkezine irtibatlanması, buna karşılık yapılan hizmetlerin borçlu tarafından ödeme şeklini içerdiğini, müvekkil şirketin edinimlerini tam olarak yerine getirdiğini, davalı şirketin ise sözleşme bedeline ilişkin faturaları tüm ihtarlara rağmen ödemediğini, bu nedenle borcun tahsili için İst. And. 20. İcra Md.’ nün — E sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının başlatılan icra takibine haksız ve mesnetsiz olarak itiraz ettiğini, dava konusu alacağın davalı şirkete düzenlenen, — tarihli, —Nolu, – TL ve – tarihli, — Nolu —TL Tutarlı faturalardan kaynaklandığını, Yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde de, davalı borçlu iîe müvekkil şirket arasında sözleşmeye dayalı bir ticari ilişki olduğu, işbu ticari ilişkiden doğan ve icra takibine konu — TL asıl alacağın muaccel hale geldiğinin tespit edileceğini, takip tarihi itibariyle temerrüdün gerçekleştiği ve talep edilen oranda faiz talep etme haklarının olduğunu, davalı şirketin itirazının alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik haksız ve kötü niyetli olduğunu iddia ederek, davalı yanın vaki itirazının iptali ife takibin devamına, %20 den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Davalı tarafa dava dilekçesi ve tensip zabtı —- tarihinde tebliğ edilmiş Davalı taraf dava ile ilgili her hangi bir cevap sunmamış bu nedenle dilekçeler aşamasında yazılı yargılama usulüne tabi davada dilekçeler aşamasının tamamlandığı anlaşılmış, mahkememizce —- tarihinde dilekçeler aşamasının tamamlandığı anlaşılmış ön inceleme duruşma günü belirlenerek davacı vekiline ve davalıya ayrı ayrı tebliğ edilmiş —-tarihli celse de ön inceleme duruşması gerçekleştirilmiş ve taraflar arasındaki dava da icra takibine konu faturalar için başkaca kesin delil ibraz edilmemesi nedeni ile dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişiye tevdi edilmiş, teknik bilirkişi ayrıntılı raporunu ibraz etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava,faturaya dayalı girişilen İAA 20.İcra Dairesinin ——– Esas sayılı takip dosyasında davalı borçlunun itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi talebine ilişkindir.Mahkememizce davanın niteliği gereği öncelikli olarak dava şartlarının incelenmesine geçilmiş, HMK 114/1 de sayılı bulunan dava şartlarının bulunduğu anlaşılmış, dava da bunun yanı sıra İİK 67 ve HMK 114/2 gereğince özel dava şartlarının bulunması gerektiği anlaşılarak icra dosyası celp edilerek incelenmiş, İcra dosyasının tetkik ve incelenmesi ile davacı tarafından davalı aleyhine icra takibine girişildiği, davalıya çıkartılan örnek no 7 ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı borçlunun itiraz süresi içersinde takibe karşı itirazlarını sunmuş bulunduğu görülmüş, bu nedenle dava da İİK 67 gereğince özel dava şartlarının bulunduğu anlaşılmıştır.
Davanın devamında TTK 4/2 maddesi gereğince basit yargılama usulüne tabi bulunması nedeni ile taraflar arasında çekişmeli hususların davacı iddiası ve davalının borca itiraz dilekçesinin ve davaya karşı cevaplarının tetkiki ile fatura konusu hizmetin davalıya verilip verilmediği noktasında toparlandığı anlaşılmıştır.
Türk Medeni Kanunun 6. maddesinde “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” denilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “İspat yükü” başlıklı 190. maddesinde ise bu düzenlemeye paralel bir düzenleme getirilmiştir. Anılan maddede “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.” denilmiştir.
Somut olayda davacı icra takibine konu faturalarda yazılı olan hizmeti davalıya verildiğini bu nedenle faturalardan doğan alacağı bulunduğunu ispat yükü altındadır.
Davalı tarafından akdi ilişki inkar edilerek malların teslim edilmediği bu nedenle borcun bulunmadığı savunulduğundan ve davalının ticari defter ve kayıtlarının HMK 222 gereğince delil olacağının anlaşılması nedeni ile mahkememizce taraf defter ve kayıtlarının incelenmesi için —— tarihli celse de belirlenen ara kararlar davalı şirkete—– tarihinde tebliğ edilmiş ancak davalının ticari defter ve kayıtlarını buna rağmen ibraz etmemiştir.
Ticari Defterlerin İbrazı ve Delil Olması başlıklı 6100 sayılı HMK.’nın 222. maddesinde;
“(1)Mahkeme; ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
Davalı tarafından ticari defter ve kayıtlar ibraz edilmemiş bu nedenle —- bilirkişisi tarafından sadece davacının ticari defter ve kayıtları irdelenerek rapor tanzim edilmiş ve davacı şirket ile dava yan arasında —– tarihinde cihaz taahhütlü araç takip servisi taahhütnamesi başlıklı form ve eklentilerin davalı tarafından kaşe atılarak imzalandığı ve bu kapsamda — adet ——- hattının davalının kullanımına tahsis edildiği ve davalıya tahsis edilen hatlar için uyuşmazlık konusu iki faturanın tertip edildiği rapor edilmiştir.
Bilir kişi tarafından tertip edilen rapor taraf vekillerine ayrı ayrı —-tarihinde e tebliğ yolu ile tebliğ edilmiş,taraf vekillerince rapora karşı HMK 281 gereğince 2 haftalık yasal süre içersinde yapılmış her hangi bir itirazda bulunulmadığı anlaşılmış, —– tarihli celse davalı vekili tarafından ürün veya hizmetin verilmediği ileri sürülmüş ancak davalı veya vekili tarafından taraflar arasında akdedilen sözleşme altındaki imza ve bilir kişi tarafından saptanan özel ve teknik vakıalara kanuni süre içersinde yapılmış bir itiraz bulunmadığı gözetilerek bilir kişi tarafından ibraz edilen rapor içeriğinde saptanan olguların usuli müktesap teşkil ettiği anlaşılmıştır.
Diğer taraftan davacı tarafından girişilen takipte davalıdan aylık %5 akdi temerrüt faizi talep edilmiş ise de takibin devamında taraflar arasında akdi temerrüt faizinin uygulanmasına neden olacak her hangi bir düzenlemenin ibraz edilen sözleşme içeriğinde bulunmaması nedeni ile davacının aylık %5 nispetinde akdi temerrüt faizi talebine ilişkin akdi bir düzenlemenin bulunmamasına göre itibar edilemeyeceği anlaşılmış, mahkememizce bu nedenle takipte tahsil tarihine değin işleyecek faizin yasal faiz olduğu anlaşılarak 3095 sayılı yasa 1.maddesi gereğince takip ile davalının temerrüde düştüğünün anlaşılmasına göre yasal faizin hüküm altına alınması gerektiği anlasşılmıştır.
Nihai olarak kabule konu alacağın varlığı ve miktarı fatura konusu hizmetin davalıya verildiği, davacı tarafından HMK 222 gereğince lehe delil teşkil eden defter ve kayıtlar ve dosya kapsamına ibraz edilen sözleşme ile ispat edildiğinden kabule konu alacağın davalı tarafından belirlenebilmesi nedeni alacağın likit nitelikteki alacak olduğu anlaşılmış icra inkâr tazminatı şartlarının oluştuğu anlaşılmakla kabule konu asıl alacağın %20 si nispetinde icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm ittihaz olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-)Davalı borçlunun İAA 20. İcra Müdürlüğünün — Esas sayılı takip dosyasında vaki itirazının asıl alacak yönünden iptali ile takibin —— TL asıl alacak yönünden DEVAMINA
2-)Davacının icra inkar tazminatı talebinin alacağın varlığı ve miktarı likit nitelikte bulunduğundan %20(2923,20 TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
3-)İAA 20.İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı takip dosyasında takip tarihinden tahsil tarihine değin yasal faiz İŞLETİLMESİNE,
4-)Karar tarihinde alınması gerekli 998,41 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 125,41 TL (icra müd yatırılan 124,20 TL) toplamı 249,61 TL harçtan mahsubu ile bakiye 748,80 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-)Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 638,80 TL yargılama gideri ve davacı tarafından peşin olarak yatırılan 125,41 TL harç toplamı 764,21 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
6-)Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-)Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair karar gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı okundu. Usulen anlatıldı. 05/12/2019