Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1070 E. 2018/536 K. 29.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL ANADOLU
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1070
KARAR NO : 2018/536

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 26/09/2017
KARAR TARİHİ : 29/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı/alacaklı vekili tarafından 26.09.2017 tarihli dava dilekçesinde özetle, borçlu aleyhinde İstanbul —- İcra Müdürlüğü’nüıı — Esas sayılı dosyasında; Davalı borçlunun müvekkil şirkete fatura ve faturaya dayalı cari hesaptan kaynaklanan toplam 11.601,57 TL borcunun bulunduğunu, alacağın ticari işlem olduğunu, alacak için 24.08.2017 tarihinde haciz yolu ile icra takibinde bulunduğunu, borçlunun ödeme emri tebliğ tarihinden itibaren yasal süre içerisinde fatura burcundan doğan asıl alacağa, faiz oranına ve diğer giderlere itiraz ettiği ve icra takibinin durdurulduğunu, borçlunun müvekkil şirket hesabına 25.08.2017 tarihinde 3.250,00 TL, 14.0d.2017 tarihinde 8.351,57 TL tutarlı” Cariye borç bakiye ödemesi” açıklamasıyla haricen ödemede bulunduğunu, ödeme tarihleri itibariyle icra masrafı, ödeme tarihine kadar işlemiş faiz, vekalet ücretinden kaynaklanan 1.853,76 TL’yi ödemediği, davalının yapmış olduğu itirazının iptali ile, takibin devamına, itirazın haksız ve kötü niyetli olması nedeni ile itiraz olunan kısım üzerinden % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmiş ancak süresinde cevap vermediği görülmüştür.
Bilirkişi —- 07/05/2018 tarihli raporunda sonuç olarak, taraflarca talep edilen diğer hususlar yönünden hukuki değerlendirmesi ve takdiri Sayın Mahkeme’ye ait olmak üzere yapılan inceleme ve hesap neticesinde; davacı/alacaklı vekilinin dava dilekçesinde özetle, borçlu aleyhinde İstanbul —-. İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı dosyasında; Davalı borçlunun müvekkil şirkete fatura ve faturaya dayalı cari hesaptan kaynaklanan toplam 11.601,57 TL borcunun bulunduğunu, alacağın ticari işlem olduğunu, alacak için 24.08.2017 tarihinde haciz yolu ile icra takibinde bulunduğunu, borçlunun ödeme emri tebliğ tarih inden itibaren yasal süre içerisinde fatura burcundan doğan asıl alacağa, faiz oranına ve İşlemiş faize itiraz ettiği ve icra takibinin durdurulduğunu, borçlunun davacı hesabına takipten sonra fakat itirazdan önce olmak üzere 25.08.2017 tarihinde 3.250,00 TL, 14.09.2017 tarihinde 8.351,57 TL tutarlı” Cari borç bakiye ödemesi” açıklamasıyla haricen ödemede yaptığı, ödeme tarihleri itibariyle icra masrafı, ödeme tarihine kadar işlemiş faiz, vekatet ücretinden kaynaklanan 1.853,76 TL’yi ödemediğini, 1.853,76 TL üzerinden itirazın iptalini, itiraz olunan kısım üzerinden %20 inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava ettiği görülmüş, İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü, — Esas sayılı dosyasında, takibe konu alacağın takip tarihi olan 24.08.2017 tarihinden önce davalıya gönderilmiş bir ihtarname bulunmamakta olup temerrüt olgusu gerçekleşmediğinden, mücerret fatura tanzimi davalıyı temerrüde düşürür nitelikte olmadığından, ödeme talebini içermeyen fatura tarihi faiz başlangıcı olarak kabul edilemeyeceğinden, takip tarihinden itibaren faiz istenmesi gerekirken, takip öncasi (tarihleri de açıkça belirtilmeyen) tarihinden takip tarihine kadar faiz yürütülmedi talep edilmesi doğru olmadığı, davalı borçlunun takip öncesi işleyen faiz olan 139,46 TL’ye yönelik itirazında haklı olduğu, taraftar arasında asıl alacağa ilişkin uyuşmazlık bulunmadığı, asıl alacağın tamamının 11.607,57 TL olduğu, ödeme belgelerine ve davacı-alacaklı kabulüne göre 11.607,57 TL ödeme yapıldığı, takip talebinde ticari faiz istenmesinin Yargıtay kararlan ışığında takibin konusunun ticari alacak olması durumunda ticari faiz uygulanması gerektiğinden, ödeme emrinde takip sonrası için ticari faiz oranı üzerinden faiz İstenmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, davacı dava dilekçesinde bakiye borcun 1.853,76 TL olduğunu iddia ettiği, dava tarihi olan 26.09,2017 tarihi itibari ile bakiye borcun 1.788,41 TL olduğu, davacının talebinin 65,35 TL (1.853,76-1.788,41-65,35) fazla olduğu, davacının ancak 1.788,41 TL üzerinden itirazın kaldırılması talebinde bulunabileceği yönünde raporunu mahkememize sunmuştur.
Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Davacı/alacaklının, borçlu aleyhinde İstanbul Anadolu—- İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı dosyasında; Davalı borçlunun davacıya fatura ve faturaya dayalı cari hesaptan kaynaklanan toplam 11.601,57 TL borcunun tahsili amacıyla 24/08/2017 tarihinde takip başlatıldığı, borçlunun ödeme emri tebliğ tarih inden itibaren yasal süre içerisinde fatura burcundan doğan asıl alacağa, faiz oranına ve İşlemiş faize itiraz ettiği ve icra takibinin durdurulduğu, borçlunun davacı hesabına takipten sonra fakat itirazdan önce olmak üzere 25.08.2017 tarihinde 3.250,00 TL, 14.09.2017 tarihinde 8.351,57 TL tutarlı” Cari borç bakiye ödemesi” açıklamasıyla haricen ödemede yaptığı, ödeme tarihleri itibariyle icra masrafı, ödeme tarihine kadar işlemiş faiz, vekatet ücretinden kaynaklanan miktarı ödemediği, takibe konu alacağın takip tarihi olan 24.08.2017 tarihinden önce davalıya gönderilmiş bir ihtarname bulunmamakta olup temerrüt olgusu gerçekleşmediği, mücerret fatura tanziminin davalıyı temerrüde düşürür nitelikte olmadığı, ödeme talebini içermeyen fatura tarihinin faiz başlangıcı olarak kabul edilemeyeceği, takip tarihinden itibaren faiz istenmesi gerekirken, takip öncasi (tarihleri de açıkça belirtilmeyen) tarihinden takip tarihine kadar faiz yürütülmesinin doğru olmadığı, davalı borçlunun takip öncesi işleyen faiz olan 139,46 TL’ye yönelik itirazında haklı olduğu, taraftar arasında asıl alacağa ilişkin uyuşmazlık bulunmadığı, asıl alacağın tamamının 11.607,57 TL olduğu, ödeme belgelerine ve davacı-alacaklı kabulüne göre 11.607,57 TL ödeme yapıldığı, takip talebinde ticari faiz istenmesinin Yargıtay kararlan ışığında takibin konusunun ticari alacak olması durumunda ticari faiz uygulanması gerektiğinden, ödeme emrinde takip sonrası için ticari faiz oranı üzerinden faiz istenmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, dava tarihi olan 26.09,2017 tarihi itibari ile bakiye borcun 1.788,41 TL olduğu, davacının talebinin 65,35 TL (1.853,76-1.788,41-65,35) fazla olduğu, davacının ancak 1.788,41 TL üzerinden itirazın iptal edilebileceği anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, İAA —- İcra Müd. —- E sayılı takip dosyasında itirazın kısmen iptali ile takibin 1788,41 TL asıl alacak bakımından DEVAMINA,
-Asıl alacak 1788,41 TL nin %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi UYGULANMASINA,
-Fazlaya ilişkin talebi REDDİNE,
2-Alınması gerekli 122,17 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL sinin mahsubu ile bakiye 90,77 TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
3-Davacı tarafça sarf edilmiş, 31,40 TL, 4,60 TL vekalet pulu, 578,00 TL bilirkişi ücreti, posta gideri olmak üzere toplam: 704,77 TL den kabul edilen kısma isabet eden 679,92 TL sinin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettiğinden AAÜT uyarınca 1788,41 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
5-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettiğinden AAÜT uyarınca 65,35 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,

6-Taraflar tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana İADESİNE,

Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin huzurunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 29/05/2018