Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/957 E. 2018/254 K. 20.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/957 Esas
KARAR NO : 2018/254

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/08/2016
KARAR TARİHİ : 20/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davalı taraftan, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan 17.969,78 TL alacağının tahsili için Anadolu —. İcra Müdürlüğü’ nün — E. sayılı dosyası ile tarafımızdan ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı tarafından borca ve ferilerine itiraz edildiğini, davalının itirazı haksız ve dayanaksız olduğunu, söz konusu alacak müvekkil şirketin ticari defter ve kayıtlarında sabit olup bilirkişi incelemesi ile açıkça tespit edileceğini, bu sebeple haksız ve kötü niyetli itirazda bulunan davalı borçlunun icra-inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini, somut olayda icra inkar tazminatının şartları gerçekleştiğini, haksız ve kötü niyetle icra takibine itiraz eden davalı borçlunun alacağın %20′ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Davalı taraf duruşmaya gelmedeği gibi her hangi bir cevap vermemiştir.

Mahkememizce yapılan yargılama ve dosya içeresinde toplanan delillerin bir bütün olarak irdelenmesi sonucu;
Dava hukuki niteliği itibariyle faturaya dayalı alacağın takibine yapılan vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekilinin, taraflar arasında ticari ilişkinin olduğunu, davacı şirketin, davalıya verdiği hizmete ilişkin olarak düzenlenen faturalar gereğince toplam 17.969,78 TL alacaklı olduklarını iddia ettiği, davalının, borca itiraz ettiği,
Taraflara ait defter ve kayıtların incelenmesi için verilen kesin süreye rağmen davalının defterlerini hazır etmediği görülmüştür.
Davacının defter, kayıt ve belgeleri üzerinde bilirkişi aracılığı ile yapılan incelemede; taraflar arasındaki ticari ilişkinin 15.03.2016 tarihinde davalının davacıya verdiği 25.000 TL’ lik çek ile başladığı, davacının, davalıya 5 adet toplamda 42.969,78 TL’ lik fatura kestiği, 25.000 TL’ lik çekin mahsubu ile takip tarihi itibariyle davacının, davalıdan 17.969,78 TL alacaklı olarak göründüğü, 5 adet faturadan yalnızca 28.03.2016 tarihli ve 4.071,63 TL’ lik fatura için düzenlenen sevk irsaliyesinde davalı kaşe ve imzasının olmadığı, diğer faturalar için sevk irsaliyesi düzenlendiği ve faturaya dayalı malların tesliminin gerçekleştiğine dair imzaların olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekilince, 20.03.2018 tarihli duruşmada 28.03.2016 tarihli ve 4.071,63 TL’ lik fatura için düzenlenen sevk irsaliyesinin sunulduğu görülmüştür.
Ticari defterlerle ispat 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 64 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Bir tarafın ticari defterlerinin ibrazının istenebilmesi ve talep edilmesine rağmen ticari defterlerin ibraz edilmemesinin defter sahibinin aleyhine sonuç doğurması, anılan yasanın 83. maddesi uyarınca, ancak karşı tarafın münhasır delil olarak bunlara dayanmasına bağlıdır. Davacı dava açarken davalının defterlerine münhasıran dayanmadığından, davalının ticari defterlerini hazır etmemesi davanın ispatı için yeterli değildir. Faturaya dayalı alacağın ispatı için, faturada yazılı malların teslim edildiğinin veya hizmetin sunulduğunun ispatı gerekmekte ve bu konuda ispat yükü davacıdadır (benzer mahiyette HGK 2014/11-1159 E-2016/967 K sayılı ilamı).
Somut olayda, davacının, davalıya 5 adet toplamda 42.969,78 TL’ lik fatura kestiği, 25.000 TL’ lik çekin mahsubu ile takip tarihi itibariyle davacının, davalıdan 17.969,78 TL alacaklı defter kayıtlarında göründüğü, işbu faturaya dayalı malların tamamına dair sevk irsaliyesinin bulunduğu, bu haliyle işbu faturalara dayalı malların teslim olgusunun ispatlandığı anlaşılmıştır.
Açıklanan tüm bu nedenlerle; davacının, davalıdan takip tarihi itibariyle teslim olgusu ispatlanmış toplam 17.969,78 TL’ lik fatura alacağı olduğu kabul edilerek açılan davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KABULÜ ile,
Davalının İAA —.İcra Müd. — Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin kaldığı yerden aynen devamına,
Tarafların tacir alacağın faturaya dayalı likit olması sebebiyle itirazında haksız olduğu anlaşılan davalıdan hükmedilen meblağ üzerinden hesaplancak %20 oranında icra inkar tazminatının alınıp davacıya verilmesine,
Karar tarihinde alınması gerekli 1.227,51 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan(217,03+89,85) 306,88 TL harçtan mahsubu ile bakiye 920,63 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 833,00 TL yargılama gideri ve davacı tarafından peşin olarak yatırılan 217,03 TL harç toplamı 1.050,03 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,

Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/03/2018