Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/821 E. 2018/722 K. 19.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/821 Esas
KARAR NO : 2018/722

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/06/2016
DAVA DEĞERİ : 10.117,49 TL

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememize açılan davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalının üç adet poliçe bedelini ödediğini, davalı ile ödeme konusunda sözlü anlaşma sağlandığını, ancak davalının ödememesi nedeniyle İst. Anadolu ……… İcra Müdürlüğünün 2015/4595 esas sayılı icra dosyası kapsamında takip yapıldığını, davalının haksız itirazı nedeniyle takibin durduğunu, bu nedenlerle itirazın iptaline, icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;davacı ile davalı arasında dava dilekçesinde belirtilen şekilde sözlü anlaşma olmadığını, davaya konu poliçe bedellerinin davacıya kredi kartlarından çekilmek suretiyle, çek verilmesi suretiyle veya nakit olarak ödendiğini, davaya konu poliçelerin davacı tarafından değil, dava dışı…. Sigorta ..limited şirketi tarafındanyapıldığını, yani davacının poliçelerin tarafı olmadığını, bu nedenle işbu davayı açmakta hukuki yararı olmadığını, ayrıca davacının husumet ehliyetinin olmadığını, ayrıca davalının dava dışı poliçeleri ödeyen ………sigorta..şirketine de borcu olmadığını, bu şirket tarafından prim ödemesinin yapıldığının teyit edilerek şirket tarafından kaşelenen evrakın davacıya verildiğini, ödemeler toplamı olan 9.096,41 TL’nin davalının ticari kayıtlarına işlendiğini, bu nedenlerle davanın reddine, davalının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN VE ÇEKİŞMELİ KONULARIN TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
1-Davanın ve uyuşmazlık konularının tespiti: Dava, sigorta poliçe bedellerinin ödenmemesi nedeniyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı, taraflar arasında yapılan sözlü anlaşma gereği davacının davalının araçlarına ilişkin sigorta poliçe bedellerini ödediğini, bu bedellerin davalı tarafça ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine davalının yaptığı haksız itirazın reddine karar verilmesini talep etmektedir.
Buna göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın; “davalının pasif husumet ehliyeti olup olmadığı, varsa davacının, davalının araçlarının sigorta bedelini ödeyip ödemediği, ödediyse ne kadar ödeme yaptığı, bu sigorta bedellerini davalıdan isteme hakkı olup olmadığı” noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
2-İcra Dosyası: İst. Anadolu…….. İcra Dairesinin 2015/4595 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının 11/03/2015 tarihinde “22.03.2014 faiz başlangıç tarihli, … tutarındaki belge (22/03/2014 düzenleme tarihli sigorta poliçesi), ……….faiz başlangıç tarihli,……… tutarındaki belge (19/03/2014 düzenleme tarihli sigorta poliçesi), 19.03.2014 faiz başlangıç tarihli, 3.080,97 TL tutarındaki belge (19/03/2014 düzenleme tarihli sigorta poliçesi)” borç sebebine dayalı o
larak, davalı borçlu aleyhine 9.096,41 TL asıl alacak(icra takibinde yanlış olarak asıl alacak “Diğer” şeklinde gösterilmiştir), 1.021,08 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 10.117,49 TL alacağın, asıl alacağa işleyecek yıllık % 10.50 ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsilini talep ettiği anlaşılmıştır.
3-Husumet yönünden inceleme ve gerekçe: Davalı taraf sigorta poliçelerinin davacı tarafından değil dava dışı………. Sigorta …limited şirketi tarafından yapıldığını, yani davacının poliçelerin tarafı olmadığını beyan etmiştir.
Davaya konu ……….. poliçe numaralı,………… poliçe numaralı ve …………. poliçe numaralı poliçelerin acentesinin dava dışı……….Aracılık Hizmetleri Limited Şirketi olduğu anlaşılmıştır.
……….Sigorta’dan gelen cevabi yazıya göre ilgili primlerin 19.3.2014 tarihinde dava dışı………. kredi kartı ile ödendiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Taraf sıfatı, dava konusu subjektif hakka ilişkindir. Bir hakkı dava etme yetkisi (dava hakkı) kural olarak o hakkın sahibine aittir. Davayı açabilmek için gerekli sıfat, dava konusu şey üzerinde hak sahibi olan kişiye aittir. Aynı şekilde bir hakkın kendisinden istenebilecek o hakka uymak yükümlülüğü olan kişi olup bu da davalı olma pasif husumet ehliyetidir. Bir kimsenin davacı veya davalı sıfatına sahip olup olmadığı tıpkı hakkın mevcut olup olmadığının tayininde olduğu gibi maddi hukuka göre belirlenir.
Davada taraf ehliyeti, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 28. maddesi gereğince, sağ doğmak şartıyla ana rahmine düştüğü andan itibaren başlar. Medeni hakları kullanma ehliyetine ( fiil ehliyetine ) sahip gerçek ve tüzel kişiler dava ehliyetine de sahiptirler. Dava ehliyeti bir kişinin kendisi veya yetkili temsilcisi aracılığıyla bir davayı, davacı veya davalı olarak takip etme ve usul işlemleri yapabilme ehliyetidir. Sonuç olarak davacı … davalı olarak gösterilen kişiler taraf ehliyetine sahip olsalar bile bu kişilerin o davada maddi hakka ilişkin olarak davacı … davalı olmak sıfatlarının bulunması gerekmektedir.
Dava ve taraf ehliyeti kamu düzenine ilişkin olup, Mahkemece re’sen göz önünde tutulması gereken hususlardandır.
Yukarıda açıklanan gerekçelere göre davalı şirketin, davaya konu hakkın kendisinden istenebilecek durumunda olan yani hakka uymakla yükümlü kişi olmadığı ve bu nedenle pasif husumet ehliyeti bulunmadığı anlaşıldığından davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
4-Kötü niyet tazminatı ile ilgili inceleme ve gerekçe: Davalı taraf, kötü niyet tazminatı talebinde bulunmuştur.
Kötüniyet tazminatına hükmedilmesi için alacaklı-davacının, icra takibinin haksızlığı yanında, ayrıca kötüniyetli olduğunun da kanıtlanması gerekir. Yani davalının, davacının takip ve dava konusu alacağın hiç doğmadığını veya sona erdiğini bilmesine ya da bilebilecek durumda olmasına rağmen takip başlattığını veya dava açtığını ispatlaması gerekir.
Olayımızda davacı ile davalı arasında hukuki ilişki mevcut olup, dava hukuki yarar yokluğundan reddolunmuştur. Bu nedenle davalı taraf, davacının icra takibini yaparken veya dava açarken kötü niyetli olduğunu ispatlayamadığından kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2- Alacaklının kötü niyetli olduğu ispatlanamamakla davalı yararına tazminat takdirine yer olmadığına,
3- Harçlar yasasına göre alınması gerekli 35,90 TL harcın davacı tarafından dava açılırken peşin olarak 172,79 TL harçtan mahsubu ile bakiye 136,89 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4- Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı. davacı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar okundu, ana hatlarıyla anlatıldı.