Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/814 E. 2020/171 K. 28.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/814 Esas
KARAR NO : 2020/171
DAVA: Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/06/2016
KARAR TARİHİ: 28/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı şirketin ——— sınırları içersinde ——- yılında ——- altında başlattığı ticari faaliyet kapsamında ———-genelinde faaliyette bulunan en büyük ve kurumsal mağazalar zincirini oluşturduğunu, müvekkili şirketin —— genelinde bulunan —– mağaza/alışveriş merkezi ve — deposunun, davalı sigortacı tarafından ——— tarihli ———— bu sözleşmeye dayalı olarak düzenlenmiş ——- tarihli — adet ——- poliçeleri ile teminat altına alındığını, davalı sigortacının yine ———– tarihli sigorta sözleşmesine dayalı olarak — adet mağazayı kapsayan ———3.Şahıs ——– ve———- düzenlediğini, yine —– tarihli sigorta sözleşmesine bağlı olarak——– vadeli —-numaralı ———- adet mağazada gerçekleşebilecek kar kaybı rizikolarını teminat altına aldığını, tüm mağazalar için geçerli olmak üzere düzenlenen —— numaralı———-sonsayfası —— kısmında, —-adet mağaza için belirlenmiş azami kâr kaybı teminatlarının ayrı ayrı gösterildiğini, toplam teminatın ———olduğunu, dava konusu taleplerinin de bu kâr kaybı poliçesine dayalı kâr kaybı zararına ilişkin olduğunu, —- ticaret yapmaya çalışan müvekkili şirketin, —- tarihinden bu yana ———— örgütünün—– genelinde yarattığı terör ve buna bağlı kaos ortamı ile halk hareketlerinden ciddi olarak etkilendiğini, müvekkili şirketin —-güneyinde bulunan mağazalarında ——- tarihinde başlayan, kuzeyinde bulunan mağazalarında ise————- tarihinde başlayan olaylarda maddi/fiziki zararlar oluştuğu gibi kâr kaybı zararlarının da oluştuğunu, ticari faaliyetlerinin durma noktasına geldiğini, ciroda ve satışlardaki düşme sonucu meydana gelen kâr kayıplarının halen devam ettiğini, somut olaylar sonucu dava konusu poliçe teminatları içerisinde yer alan grev, lokavt, kargaşalık, halk hareketleri, kötü niyetli hareketler ve terör ———– rizikosunun gerçekleştiğini ve davalı sigortacının tazmin yükümlülüğünün doğduğunu, nitekim davalı sigortacının da terör rizikosunun gerçekleştiğini kabul ederek kâr kaybı zararlarının bir kısmını ödediğini, ancak ———–mağazalarındaki kar kaybı zararlarının hiç ödenmediğini, ——–mağazalarındaki kâr kaybı zararlarının ise eksik ödendiğini, müvekkili şirketin sözlü ihbarlarının yanı sıra — Noterliği’nden keşide ettiği — tarih ve —– yevmiye no.lu ihbarnamesi ile “rizikonun gerçekleştiğini” davalı sigortacıya ihbar ettiğini, alınacak önlemleri ve yapılacak işlemi sorduğunu, davalı sigortacının herhangi bir yönlendirme yapmadığını, zararı önleme ve azaltmaya yönelik hiçbir talimat vermediğini, müvekkilinin her türlü önlemi alarak faaliyetine devam ettiğini, ancak talep edilen zararların oluşmasını önleyemediğini, yine müvekkili şirketin ——— tarihinden ———-tarihine dek 6 ayrı ihbar/ihtar yazısıyla her durumu davalı sigortacıya bildirdiğini ve hasar tazminatlarının ödenmesini talep ettiğini, hasar ihbarı üzerine davalı sigortacının, önce kendisinin eksper tayin etmeyip reasürör firmanın görevlendirdiği eksperin incelenmesini beklediğini, bu eksperin 4 ay süren ve poliçe koşullarına uygun olmayan çalışmaları üzerine ekspertiz yapmak için ——– görevlendirdiğini, davalı Sigortacının ———- müvekkili şirketin kayıtları üzerinden yaptığı inceleme sonucu düzenlenmiş —– tarihli raporuna dayalı olarak, müvekkilin maddi/fiziki zararları karşılığında,———– ve terör rizikosu poliçe azami teminatı olan ————- tazminatı müvekkili şirkete ödediğini, bu tazminat ödenirken müvekkili şirketin sadece ——güneyinde bulunan—– adet mağazasındaki maddi/fiziki zararlarının poliçe azami limitini aşması nedeniyle başkaca bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığını, halbuki; ——– yarattığı terör ve kaos ortamının ——genelindeki tüm ——–mağazalarda maddi/fiziki zararlara neden olduğunu, müvekkili şirketin fiziki zararları çok daha büyük olmasına rağmen poliçe azami teminatı ödendiğinden, bu durumun tartışma konusu yapılmadığını, davalı sigortacının, yine aynı eksperlik şirketinin —– tarihli ———- dayalı olarak, —-güneyindeki —- adet mağaza için müvekkil şirkete ——– kısmîi kâr kaybı tazminatı ödendiğini, davalı sigortacının kâr kaybına ilişkin ödeme yaparken müvekkilin kâr kaybı zararının artarak devam ettiğini, tazminat süresinin ———– henüz dolmadığını ve müvekkilinin tüm mağazalarında kâr kaybı oluştuğunu, bu durumun dosyaya sunulu ihtar yazılarında söz konusu edildiği gibi sözlü olarak da müteaddit kere davalı sigortacıya bildirildiğini, 6102 sayılı TTK’nun 1427. maddesinin “gerekçesinden” anlaşılacağı üzere, davalı sigortacının sigorta sözleşmesinden doğan en temel borcunun, riziko gerçekleştiğinde tazminat ödeme borcu olduğunu, davalı sigortacının, kar kaybına ilişkin olarak, yasadan ve poliçeden kaynaklanan gerçek zararı karşılama yükümlülüğünü layıkıyla ifa etmediğini, tazminat ödeme yükümlülüğünü kısmen ve eksik ifa ettiğini, davalı sigortacının ödediği kâr kaybı tazminatı eksik ve müvekkili şirketin gerçek zararını karşılamıyor olmasına rağmen, ayrıca tazminat süresindeki tüm zarar belirlenmemiş olmasına rağmen, müvekkili şirketin, zararının bir kısmını gidermek amacına yönelik olarak, kendisine önerilen ve dayatılan tazminatı ihtirazı kayıtla kabul ettiğini, davalı sigortacı ve tayin etmiş olduğu sigorta eksperinin kâr kaybı hesabında, davacı şirketin ———,———– tutulan bilgisayar verilerini kullandığını, davalı sigortacının hasar olduğu günden bu güne ———-hiç gitmemiş olduğunu, müvekkili şirketinin ————– bulunan bilgisayarlarındaki bu verileri kullanarak zarar ve tazminat hesabı yapıldığını, —- herhangi bir resmi kaydın mevcut olmadığını, müvekkili şirketin, ——– ihracatına ilişkin resmi verilerin belli olduğunu, bu belgelerin ve ——— yıllarına ait bağımsız denetim raporlarının dosyaya sunulduğunu, ayrıca —– marka kodu, —–kodu ve mal cinsini de gösteren fiili sayım ve stok kayıtlarının da dosyaya sunulduğunu, her bir kaydın mağaza büyüklüğüne göre ——– satır aralığında olduğunu, yine her bir ——–bazında günlük, aylık, yıllık ve toplam cirolar ve giderleri gösterir kayıtların, mağaza bazında stok devirleri, dönemsel ve yıllık kar/zarar tablolarının müvekkili şirketin ——- bilgisayarlarında bu gün için halen mevcut olduğunu, bu konularda uzmanlığı bilinen——- konunun incelettirildiğini, bu şirketin düzenlemiş olduğu ————- no.lu özel ekspertiz raporunun temin edildiğini, raporun aynı kayıtlar esas alınarak hazırladığını, davalı sigortacıya ibraz edilen tüm belgelerle ——— tarihi itibariyle güncellenmiş verilerin esas alınmış olduğunu, bu belge ve verilerin müvekkili şirketin bilgisayar kayıtlarından teyit edilerek hazırlanmış olan —— tarihli ekspertiz raporunda; eksik sigorta uygulanması halinde—– mağaza için ödenmesi gereken toplam bakiye tazminat tutarının ———olarak belirlendiğini, eksik sigorta uygulanmaması halinde —– mağaza için ödenmesi gereken bakiye tazminat tutarının —– olarak belirlendiğini, ——– tarafından hazırlanmış ————– no.lu ekspertiz raporuyla da müvekkili şirketin talebindeki haklılığın ortaya çıktığını,——tarihli raporunun temini üzerine, davalı sigortacıya —- tarihinde elden teslim edilen aynı tarihli dilekçe ve eki belgelerle bu durum izah edilerek,———haricen ödenen———– tazminatın tenziliyle bakiye———- kaybı tazminatının ödenmesinin davalıdan talep edilmiş olduğu, ancak, davalı sigortacının ek ödeme yapmaması üzerine ——müracaat edilmiş olduğunu,———— karar no.lu kararla, “uyuşmazlığın, hakemlere tanınan yasal süre içerisinde sonuçlandırılmasının mümkün olmadığı” gerekçesiyle, dosyadan el çektiğini, bu nedenle işbu davayı açmak zorunda kaldıklarını, dava konusu kâr kaybı poliçesi teminatlarının——— üzerinden belirlendiğini, primlerin—— karşılığı ödendiğini, poliçenin 3.sayfasında yazılı olan—————Bu police kapsamında gerçekleşecek bir hasar durumunda tazminat, hasar ödeme tarihindeki —— döviz satış kuru üzerinden———— olarak ödenir.” denildiğini, bu nedenle davanın Poliçe özel şartları ve 6098 sayılı TBK 99/3 maddesi gereği ———— üzerinden ikame edilmiş olup, ———– ek kâr kaybı tazminatının fiili ödeme tarihindeki ———döviz satış kuru karşılığının tahsilinin talep edildiğini, davalı yandan, ek tazminat taleplerinin temerrüt tarihi olan ——— tarihinden itibaren işleyen —————- ile açılmış —yıl vadeli ticari mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranıyla birlikte fiili ödeme tarihindeki ———- Satış kuru karşılığının tahsilinin talep edildiğini, ayrıca ———– tarihli raporuna dayalı olarak —– adet mağazanın — aylık tazminat süresi için eksik sigorta uygulaması yapılmaksızın hesaplanan kâr kaybı tutarı police azami teminatları üzerinde kaldığından police ile belirlenen azami teminat toplamı olan ——— müvekkili şirkete ödenmesi gerektiğini, ödenen kısmın tenzili ile bakıye ödenecek tazminatın ——— olması gerektiğini, aynı rapora göre —- adet mağazanın —– aylık tazminat süresi için eksik sigorta uygulaması yapılarak hesaplanan kâr kaybı tutarının ————- olup yapılan ödeme düşüldüğünde bakiye ödenecek tazminatın ——- olması gerektiğini, bu nedenlerle TTK 1427. madde ve TBK 76. madde hükümleri nazarında ———– tarihli özel ekspertiz raporuna dayalı olarak, raporda belirlenen en düşük tazminat tutarı ————– yarısı tutarındaki ————- hasar tazminatının, yargılama sonunda belirlenecek hasar tazminatından mahsup edilmek üzere, avans olarak ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yandan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin avans talebinin reddini, davanın asıl ve fer’ilerine ilişkin kalemlerinin tamamının reddine, dava masraf ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini, yeni 6100 sayılı HMK 329.maddesi (Önceki HUMK 421. 422.maddeleri gereğince) müvekkillerinin kendileri ile olan ücret sözleşmesinde kararlaştırılan vekalet ücretini tamamen ödemeye ve ayrıca HMK 329.maddesi gereğince davacı şirketin disiplin para cezasına mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN VE UYUŞMAZLIK KONULARININ TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
1-Davanın ve uyuşmazlık konularının tespiti: Dava, işyeri sigorta poliçesi kapsamında uğranılan kâr kaybının(zararın) tazmini istemine ilişkindir.
Davacı, davacı ile davalı şirket arasında düzenlenen ——————- isimli yasa dışı örgütün faaliyetleri nedeniyle uğradığı kâr kaybının davalı tarafça ödenmeyen kısmının tahsilini talep etmektedir.
Davalı ise, taraflar arasında düzenlenen sözleşmelerden doğan kâr kaybının davacıya ödendiğini, davacının ödeme yapılan bölüm dışında kâr kaybı talebinde bulunamayacağını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Dilekçeler teatisine göre taraflar arasında “sigorta poliçeleri düzenlendiği ve bu poliçeler kapsamında davacı tarafça davadan önce davalıya ödeme yapıldığı” hususunda uyuşmazlık bulunmadığı,
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın;
A)Davacının iddia ettiği şekilde iki ayrı teminat olup olmadığı,
B)Davacının sigorta konusu riziko adreslerinde meydana gelen eylemlere bağlanan kâr kaybı olup olmadığı, varsa kâr kaybı süresinin beş ay mı, yoksa davacının iddia ettiği şekilde on iki ay mı olduğu, bu kâr kayıplarının hiç veya yeterince karşılanıp karşılanmadığı, davacıya ödenen tazminatın eksik olup olmadığı, gerçek zararın karşılanıp karşılanmadığı,
C)Davacının sigorta konusu riziko adresleri dışında ticari faaliyette bulunulan ———–ülkesinin genelindeki terör dahil ekonomik, siyasi ve politik olaylara bağlanabilecek kâr kaybının bulunup bulunmadığı, varsa davalının bu kâr kaybını ödemek zorunda olup olmadığı, ödemek zorunda ise miktarının ne kadar olduğu noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
2-Poliçeler: Taraflar arasındaki poliçeler ve poliçelerin davamızla ilgili kısımları şu şekildedir:
A—————-
Davacı şirket ile davalı … şirketi arasında ——–tarihinde düzenlenen poliçelere ilişkin imzalanan ortak hükümleri, usul ve esasları düzenleyen çerçeve sözleşmedir.
a-) Fiziki Hasar / Yangın Ek teminatları için, hasar tazminatı yeni değer esasına göre hesaplanırken”Tüm mağazaların emtia değerleri % 10’a kadar fazlalık teminat içinde olup, % 20’ye kadar için prim alınarak otomatik kuvertür altındadır” hükmü bulunmaktadır.Toplam teminat (tüm mağaza toplamı ana poliçede) % 20 den fazla mal yoksa, mağazalardaki fazlalık teminat altındadır. (Proporsiyon yapılamaz.)
b-) Kâr Kaybı ( Sayfa 5’ten itibaren)
Alış faturası olmayan emtia, hesaplamaya dahil edilmeyecektir.
Hasar sonrası mal tedariki v.s.’nin gümrüklerde uzun süreyi aşan beklemeleri- kar kaybı süre uzamasına dahil değildir.
Ciro ve brüt kar oranı, ——— mali kayıtlarına göre yapılıp ———Yerel makamlarına beyan edilen ciro ve kayıtla desteklenecektir. (Madde 21)
c-) Her mağaza kapasitesine göre değerlendirilip hasar anında diğer mağaza ciroları ve mal transferleri imkanından sigortacı faydalanacaktır.
ç-)Uyuşmazlık halinde ————- Mahkemesi ve İcra Daireleri yetkilidir. (Madde 29)
B-Yangın Sigortası Poliçeleri Ve Bilgilendirme Formu (“Poliçe 1”): Her bir mağaza için toplamda 15 adrese dair teminatın toplandığı tek bir poliçe olup bu poliçe üzerinde yangın ve ek teminat bedelleri ile yangına bağlı kâr kaybı bedelleri ayrı ayrı gösterilmiştir. Örneğin; fiziki hasarlar için, sigorta bedeli: ——– Hasarlarında sigortacının sorumluluğu her bir hasarda ve poliçe süresinde toplam —————aşmayacaktır.”
Yangına Bağlı Kar Kaybı Klozu: Ticari faaliyetini kısmen veya tamamen durması veya aksaması nedeniyle oluşan kar kayıpları belirtilen bedele kadar teminat altına alınmıştır. (Poliçe son sayfası)
C———– Poliçesi Ve Bilgilendirme Formu ———- Bu poliçenin hüküm ve şartları aşağıdaki şekilde özetlenebilir:
• Poliçe Başlangıç Ve Bitiş: ——–
• Sigorta Bedeli: ————
• Sigorta Teminatı: Sabit Kıymet ——— %40 Kar Kaybı sigortalarında, kar kaybı teminatı sabit kıymet sigorta bedelinin %40’ı ile sınırlıdır.
• Muafiyet: ——–
• “Poliçede alınmış olması şartı ile, Deprem ve Yanardağ Püskürmesi riski hariç, diğer risklerinin gerçekleşmesi sonucu oluşan kâr kaybı hasarlarında 7 (yedi) gün muafiyet uygulanır.”
• Müşterek Sigorta: Bu sigorta %100 sigorta bedelinin %20 si sigortalı üzerindedir.
• Teminat Tanımı:———— hükümler saklı kalmak koşulu ile, işletmenin poliçede belirtilen yangın ve ek teminatlar nedeniyle zarara uğraması sonucu, ticari faaliyetin durması veya yavaşlaması nedeniyle hasarın meydana gelecek cirodaki azalmanın sonucu azalan karı ve devam eden sabit masrafları, poliçede belirtilen limitler ve muafiyetler dahilinde teminata alınır.”
3———————
A.1 maddesine göre: “Bu sigorta ile; bir ticari faaliyetin yürütülmesinde kullanılan taşınır ve taşınmaz değerlerde, bir yangın sigorta sözleşmesi kapsamında teminat altına alınan risklerin gerçekleşmesi ile ortaya çıkan hasar ve kayıplar sonucu, ticari faaliyetin kısmen veya tamamen durması veya aksaması nedeniyle oluşan kar kayıpları, sigortacı tarafından poliçede belirtilen sigorta bedeline kadar teminat altına alınmıştır.”
Bu düzenlemelerden Yangına bağlı kâr kaybı poliçesinin, teminat altına alınan risklerin gerçekleşmesi ile ortaya çıkan hasar ve kayıplar sonucu, ticari faaliyetin kısmen veya tamamen durması veya aksaması nedeniyle oluşan kar kayıpları içerdiği, finansal kayıp poliçesi gibi çalışmadığı, genel ticari risk ve kayıpları ile teminata konu rizikolara bağlı kar kayıplarını içermeyeceği anlaşılmaktadır.
Bu poliçe çerçevesinde geçerli bir kâr kaybı zararından söz edebilmek için poliçe özel şartları, klozlar ve genel şartlarında yer alan hükümler gereğince aşağıdaki şartların gerçekleşmiş olması gerekecektir:
•Kâr kaybı zararı; Poliçede listelenen olaylardan yangın sigorta sözleşmesi ve yangın sigortası genel şartları hükümleri uyarınca teminat altına alınmış riskin (ki ihtilaf bakımından terör ve buna bağlı hareketler) poliçede tanımlı riziko adreslerindeki yerlerde gerçekleşmesi ile ortaya çıkan fiziksel hasar ve kayıplar sonucu meydana gelmiş olmalıdır.
•Anılan rizikoların gerçekleşmesi sonucu, iş amacıyla sigortalı tarafından kullanılan poliçede tanımlı riziko adresleri/yerlerde ve buradaki emtiada hasar veya kayıp meydana gelmiş olmalıdır.
•Riziko adresindeki yerlere /emtiaya gelen hasar veya kayıplar, poliçede belirtilen riziko adreslerinde sigortalı tarafından yürütülen ticari faaliyetin kısmen veya tamamen durması veya aksamasına neden olmalıdır.
•Ticari faaliyetin kısmen veya tamamen durması veya aksaması, poliçede tanımlanan olay (ki ihtilaf bakımından “terör ve buna bağlı hareketler”) neticesinde gerçekleşmelidir. Kâr kaybı teminatı, poliçede tanımlanan ticari faaliyet ile, ve yangın sigortası poliçesi kapsamında teminat altına alınan yerler ile sınırlıdır.
•Sigortalanan olaylar (ki ihtilaf bakımından “terör ve buna bağlı hareketler”) nedeniyle meydana gelen hasar veya kayba karşı mülk üzerinde sigortalının menfaatini sigorta altına alan geçerli bir yangın poliçesi bulunmalı ve bu poliçe kapsamında talebin sigortacı tarafından Sigortacı tarafından tazmin edilmiş veya sorumluluğunun kabul edilmiş olmalıdır. Bu anlamda, Yangın poliçesi kapsamında, sahtekarlık, teminat dışında bir hal, bir ön şartın veya yükümlülüğün ihlali veya limitin tükenmesi dahil herhangi diğer bir nedenle sigortacı tarafından talebin karşılanmadığı durumda, kâr kaybı sigortası bakımından da geçerli bir talep oluşamayacağı anlaşılmaktadır.
4-Tazminat Hesabı: Bu konuda iki temel düzenleme olduğu görülmektedir.
a-)—————-Tazminatın Hesabı” B.6. maddesine göre aşağıdaki usul ve esaslara göre hareket edilecektir:
“SözleşmedeSigortacı tarafından Sigortalının ticari faaliyetinin özelliği gereği ayrı bir hesap tarzı belirtilmedikçe ve tanımlama yapılmadıkça,
Sigorta Tazminatı; cirodaki azalma ve iş maliyetindeki artış sonucu ortaya çıkan brüt kar kaybından, tazminat süresi içinde brüt kardan ödenmesi gereken, ancak hasar nedeniyle ödenmeyen veya tasarruf edilen işletme giderleri düşülerek hesaplanması gerekir.
Cirodaki Azalma Sonucu Meydana Gelen Brüt Kar Kaybı: Brüt kar oranının tazminat süresi içinde ve hasar sebebiyle azalmış olan ciro miktarına —————- uygulanmasından elde edilen miktarın esas alınmalıdır.
İşletme Maliyetindeki Artıştan Kaynaklanan Brüt Kar Kaybı: Cirodaki azalmayı önlemek amacıyla gerekli ve kabul edilebilir nitelikteki maliyet artışıdır. Ancak bu artışın, tazminat süresi içinde yapılmış olması ve azalması önlenen ciro miktarına, brüt kar oranının uygulanmasıyla elde edilecek tutarı aşmaması gerekir.Poliçede yer alan tüm hesaplamalarda Katma Değer Vergisi hariç tutulacaktır.
b-) Poliçe 2 özel şartları :
Sigorta Sözleşmesi 15 ve 21. Maddeler,
“Hasar tespiti çalışmalarında Sigortalının Türkiye’de bulunan kayıtları dikkate alınacak olup, varsa Irak’ta yerel makamlara verilen kayıtlarla desteklenecektir.” hükmünü içermektedir.
“Kâr Kaybı Klozu”nda, kâr kaybı sigortası bakımından hasar süreçlerinde tanım, hasar, usul ve esaslar kabul edilmiştir.
5-Tazminat Süresi: Genel Şartlar A.3 tazminat maddesine ve A.1 maddelerine yapılan atıfla;
“A.3- Tazminat Süresi: Sigortacı, A.l maddesinin ikinci fıkrasındaki şartların gerçekleşmesi kaydıyla, hasarın meydana geldiği andan, ticari faaliyetin durma veya aksamasının tamamen giderildiği ana kadar geçecek süre içinde ve poliçede belirtilen azami tazminat süresini aşmamak kaydıyla, meydana gelecek kar kaybından sorumludur. Azami tazminat süresi poliçeye yazılır.”
Bu madde anlamında, gerçekleşmesi aranılan ilgili genel şart A.1. maddesi ikinci fıkrasındaki şartlar ise şu şekildedir:“Sigortacının kar kaybı sigortası kapsamında ödeme yapması için sigortalının ticari faaliyeti yürütürken kullandığı bina, makine, donanım, demirbaş ve emtianın geçerli bir yangın sigorta sözleşmesinin teminat altına aldığı risklerin gerçekleşmesi sonucu hasara uğraması ve meydana gelen zararların ilgili sigortacı tarafından tazmin edilmiş veya sorumluluğunun kabul edilmiş olması şarttır.”
6-Hasarın kapsam ve tutar olarak tespitlerin değerlendirilmesi: Davacı tarafından —————- kayıtları dışında, ——— bulunan resmi kayıtlar bilirkişi incelemesine kadar dosyaya sunulmamıştır.
Davacı şirket işbu dava öncesinde ————– başvurmuş olup, bu heyet “uyuşmazlığın, hakemlere tanınan yasal süre içerisinde sonuçlandırılmasının mümkün olmadığı” gerekçesiyle dosyadan el çekme kararı vermiştir. Hakem kararında, ———— fiziksel hasarın olduğuna dair hiçbir delil, belge vs. Sunulmadığı, sigortalının fiziksel zarar sonrasında mağazalarının hiç birinin kapanmadığı beyanı dikkate alındığında, cirodaki azalmanın nedeninin sadece ——- ve bölgede yaşanan terör olayları nedeniyle azalan stokların tamamlanmasında güçlükten mi?” yoksa “fiziksel zarar ve stok tamamlama riski olmadığı halde alışveriş gücü yüksek halkın ve tüketicinin bölgeden göç edip genelde ekonomik gücü olmayan halkın o bölgede kalmasından mı?” kaynaklandığının anlaşılamadığı” şeklinde tespite yer verilmiştir.
Taraflar arasında imzalanmış olan ———— tarihli “Hasar Protokolü” nde, tarafların iddia ettikleri ve mutabık kaldıkları hususların ve mutabakatın kapsamının hukuken tespitinin, huzurdaki davadaki talebin değerlendirilebilmesi açısından önemli başlıkları içerdiği, zira, dosyada zararın hesaplanmasına dair eksper ve uzman görüşlerinde mutabakat içerisindeki kabullerin dikkate alındığı görülmektedir. Buna göre, davacı tarafından imzalanan———tarihli hasar protokolü ile ———mağazalarındaki fiziki hasarlar karşılığı yangın poliçesi azami limiti ———- ———- olduğundan ve ———mağazalarının fiziki zararları bu limiti aştığından yangın sigortası teminatı kalmadığı hususunda bir mutabakata vardıkları, ———– olaylar ile ilgili ihbar edilen 5 mağaza için envanter açığı olduğunun kabulü ile, fiziki hasarın bulunmadığı ———–mağazaları yönünden yangın sigortası kapsamında teminat dışında olup, kâr kaybı bakımından da yangın sigortası genel şartları 4.1. Maddesi uyarınca teminat dışında olması nedeniyle ödenmemesinde mutabık kalındığı, ————–yeni bir olay olarak———– ihbar edilen 5 mağaza için ilgili poliçede tanımlı sorumluluk limitlerinin aşımı nedeniyle teminat dışında olduğundan ödenmemesinde mutabık kalındığı, diğerlerinde ise fiziki hasar bulunmadığı———— olarak kabul edilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Sigorta Sözleşmesindeki teminatın konusu ve kapsamını tayin bakımından, davacı şirketin talebine konu riskin nitelendirilmesi, ihtilafın önemli başlıklarından birisi olup bu konuda dosya kapsamında aşağıdaki bilgiler paylaşılmıştır:
Ülkemiz dahil birçok dünya ülkesi,——— gibi uluslararası organizasyonlar ve de —- makamları tarafından —– tarihinden başlayıp davacı şirketin zararlarının doğduğu döneme kadar ———– tarafından terörist eylemler gerçekleştirildiği kabul ve beyan edilmektedir. ——–raporunda da zengin ahalinin ülkeyi terk ettiği, fakir halkın kaldığı ve bu halkın ise, halk evlerine yerleştirilmesi gibi Irak’ta genel ve bölgesel olarak ticari, ekonomik ve sosyal hayatta önemli bir ortam ve durum değişikliğinin söz konusu olduğu, bunun davacı şirketin mağazaları ile sınırlı bir durum olmadığı belirtilmektedir.
Dava dosyası kapsamından bir “politik risk”ten kaynaklı mali kayıpların söz konusu olmadığı, yani poliçelerin konusunun siyasi ve politik risklerden kaynaklanan mali kayıplar olmayıp, ——– riski olduğu ve bu risklerin de ————– poliçelerinde teminat altına alındığı anlaşılmaktadır.
Davacı şirketin talepleri bakımından, faaliyet gösterdiği ülkenin içinde bulunduğu genel ekonomik, siyasi ve politik durumundan kaynaklanan ticari riskleri/mali kayıpları ile sigortalı riziko mahallerine yönelik terör/halk hareketleri neticesi oluşan mali kayıpları ayrıştıramadığı anlaşılmaktadır. ————– işgalinin devamı,———- iç savaşının şiddetlenmesi, halkta alışveriş korkusunu ve ekonomik sıkıntıları beraberinde getirdiği için, hasar öncesinde bozuk olan —- ekonomisinin ———-savaşından beri normal hale gelmediği görülmektedir. Politik risk olarak nitelendirilmesi gereken satışların ülke genelinde canlanmamış olması poliçe kapsamına dahil olmaması gerekmektedir.
Davacı şirketin zarar talebi, iki ana başlık altında toplanmaktadır. Şöyle ki;
1-Sigorta konusu riziko adreslerde meydana gelen eylemlere bağlanan ve hiç veya yeterince karşılanmadığı iddia edilen kâr kayıpları,
2-Sigorta Konusu Riziko adresleri dışında ticari faaliyette bulunulan ülkenin, yani——– genelindeki ekonomik, siyasi ve politik olaylara (ki terör dahildir) bağlanabilecek kâr kayıpları.
Bu talepler kapsamında, taraflar arasındaki başlıca ihtilaf noktalarını aşağıdaki başlıklar altında toplamak mümkündür.
1-Poliçe teminatının ne olduğu, içeriği, sınırları ve yorumlanması,
2-Terör, Kargaşalık, Halk Hareketleri ve Kötü Niyetli Hareketler rizikosunun tanımı ve etkileri, söz konusu ihtilafta bunlardan hangisi veya hangilerinin gerçekleştiği,
3-Bu olaylara bağlı etkilerin, davacı şirketin Irak’daki mağazaları nezdinde dava açıldığı tarihte devam edip etmediği,
4-Kâr kaybı hesaplanması usul ve esasları (kâr kaybının ne şekilde hesaplanması gerektiği ve eksik sigorta uygulanıp uygulanmayacağı ve neticede ödenen tazminatın eksik olup olmadığı gibi) buna bağlı olarak ödenen tazminatın eksik olup, gerçek zararı karşılamamış olduğu hususlarıdır.
6-Uzman raporları: Dosya kapsamında iki temel uzman raporu bulunmaktadır. Bu raporlardan biri, davacı Şirketin talebi ile ilgili olarak açılmış hasar dosyası için atanmış sigorta eksperi———— tarihli sigorta ekspertiz raporu ——— diğeri, davacı şirket tarafından temin edilmiş ve eksik sigorta uygulaması hariç hükme esas alınabilmesi beyan ve kabul edilen —————
Tarafların beyan ve iddialarından da anlaşılacağı üzere, kâr kaybı hesabında değişken bir takım parametreler olup, buradan hareketle, yapılan inceleme ve değerlendirmede, davacı şirketin sunduğu———- varsayıma dayalı ve detaylı bir incelemeyi içermediği, herhangi bir hesap metodu ve yöntemi geliştirilmediği, sigorta sözleşmesi hüküm ve şartlarını yeterince dikkate almamış olduğu anlaşılmaktadır. Buna karşılık, dosya kapsamından anlaşıldığı kadarıyla, zararın kapsam ve tutarının belirlenmesi bakımından, poliçe özel ve genel şartları dikkate alınarak kapsamlı hesap metodolojisi ve yöntemini içeren değerlendirmenin, ——– Raporunda yer aldığı görülmektedir. Bunun yanında, ——— Raporu’nda davacı———- lehine olanlar dahil beyana dayalı ve resmi kayıtlardan yapılmış tespit ve kabulleri içeren çeşitli alternatif hesapları da içerdiği anlaşılmaktadır. Bu çerçevede, Mahkememizce atanan —————- oluşan bilirkişi heyetince her iki uzman raporu birlikte ele alınarak bilirkişi kurulunun görevlendirildiği hususlarda değerlendirme yapıldığı görülmüştür.
7-Kâr kaybı teminatın çalışma esasları ve kâr kaybı hesabına dair değerlendirme:
a)Fiziki Zarar – Kâr Kaybı İlişkisi: Sigorta sözleşmesi özel ve genel şartları ile sigortacılık uygulama ve teamüllerine göre kâr kaybı teminatının gündeme gelebilmesi için mutlaka yangın sigortası teminatları kapsamında bir fiziki zarar oluşmasına gerek bulunmaktadır.
——– kapsamında eksperin mağazaları tek tek incelediği dosya muhteviyatından anlaşılmaktadır. Buna göre tespit edilen fiziki zararların tespit edildiği ve yıllık —- Doları limitin tamamının ödenmesinde mutabık kalındığı anlaşılmaktadır. Bu limit, ———— tarihleri arasında talan edilen — mağaza zararı olup kalan ——— mağaza zararlarının ise talan olmayıp envanter açığı olduğu anlaşılmıştır. Böylelikle —— için yıllık azami ——— fiziki hasar tutarı ödenmiş ve bu mağazaların (9 adet) malları yerine koyamaması nedeniyle oluşan kâr kayıpları hesaplanması, sigorta sözleşmelerine ve genel şartlara göre uygun bulunmuştur.
Diğer yandan, bir sigorta sözleşmesinde, sigorta bedeli/limiti teminat kapsamı ve teminat dışını belirleyen unsurlardan biri olduğu ve sigorta şirketinin, sigorta limitinin üstündeki bedeli karşılamakla yükümlü olmadığı, bu durumda, yangın poliçesindeki limit tutarı kadar fiziki zarar karşılanmakla teminat sona ermiş olduğundan, limitin üzerinde kalan fiziki zararların ve buna bağlı kâr kaybının teminat dışında olduğu sonucuna varılmış olmasında, sigorta sözleşmesi özel ve genel şartları, ilgili mevzuat ve sigortacılık teamülleri bakımından bir aykırılık bulunmamaktadır.
Davacı şirketin ——–mağazaları için fiziki zararları sabit olup, davalı … şirketi ilgili poliçe kapsamında, sorumluluk limitinin tamamı olan ———– ödemiştir. Bu nedenle bu tutar üzerinde kalan davacı şirketin fiziki hasarlara dayalı talepleri, yangın sigortasına bağlı sigorta sözleşmesi teminatları dışında kalmaktadır.
b)Tazminat Süresinin ne kadar olması gerektiği: ——– ile, elde edilmiş bilgi ve belgelere göre ———mağazaları için, tazminat süresi olarak —– —- kabul edilmesinde ilgili olaydaki şartlara göre makul kabul edilmesi gerekmektedir. Talan sürecinin ilgili mağazalarda 15 günde sona erdiği, ancak mal teminindeki(gümrüklerde bekleme) zorluklarının gecikmeye neden olduğu, bunların ise teminat kapsamında olmadığı görülmektedir. Zira bu varsayımdaki kriterler; hasara uğrayan malların ne kadar süre içerisinde satılabileceği, yağmanın bittiği —— tarihinden itibaren değil, zararın ortaya çıkarılıp sayım yapıldığı —- tarihinden itibaren hesaplanması, — — itibariyle(olayların meydana gelmesinden —- satışlarda zaten ciddi bir düşüş olduğu tespit edilmesine rağmen, satışların yüksek olduğu bir önceki yıla ait grafik dikkate alınarak hesaplama yapılması, ayrıca ——– mağazaların normal ticari işleyişine geçiş sürecinin her bir mağaza için ayrı ayrı hesaplanması, bilirkişi kurulunca ilgili olay ve halin şartlarına uygun bulunmuş olup, Mahkememiz de aynı kanaate ulaşmıştır. Buna göre, ortalama sürenin —- gün belirlenmesine karşılık, kâr kaybı zararı hesaplanırken bu süre beş ay olarak benimsenmiş olması da, aslında davacı Şirketin itirazlarının ekspertiz noktasında dikkate alınmaya çalışarak, mevcut şartlara göre tanınabilecek hata payının da eklendiğinin göstergesidir. Keza, —- raporunu teyit eder nitelikte, davacı şirketin mağazalarında her şeyin normal olduğunu gösterir—– tarihli kamera görüntülerini içeren kayıtların da dosyada mevcut olduğu görülmektedir.
Davacı şirketin iddia ettiği, ilgili poliçe üzerinde yazılı azami tazminat süresi ise, raporun II. Bölümünde açıklanan ilgili genel şartlar A.3. maddesinde yer alan “poliçede belirtilen azami tazminat süresini aşmamak kaydıyla” ifadesi karşısında, mutlaka ödenmesi gereken olmayıp olayın özelliğine göre bir tavan olarak öngörülmüş süre olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, ——— raporunda ticari faaliyetin durma ve aksamasının tamamen giderildiği ana kadar geçecek süre 5 ay olarak makul bir şekilde tespit edilmiş olmakla, bu olayda artık azami tazminat süresinin esas alınması doğru olmayacaktır.
Bu nedenle, -aylık sürenin, ——- için hadiselerin başladığı —- tarihinden başlayarak — tarihinde dolacağı, ——– için de hadiselerin başladığı —– tarihinden başlayarak ——–tarihinde dolacağı yönündeki davacı itirazı, ticari faaliyetin durma veya aksamasının tamamen giderildiği ana kadar geçecek sürenin ——— devam ettiğine dair hiçbir delil sunamamış olması karşısında yerinde bulunmamıştır.
c)Tazminat Hesabının nasıl yapılması gerektiği: Kâr kaybı zararına dair hesaplamanın sadece belirli mağazalar için yapılmış olmasının, dosya kapsamında yapılan incelemede, fiziki hasar-kâr kaybı ilişkisinin aranması neticesinde, fiziki hasar anlamında fiziki hasarın olmadığı veya yangın sigortası sözleşmesi ile sigorta bedeli dahil ve bununla sınırlı olmamak üzere karşılanmayan fiziki hasarlara karşılık gelebilecek kâr kayıp tutarlarının sigorta sözleşmesi kapsamında karşılanmayacak olmasındankaynaklandığı anlaşılmaktadır. Bu anlamda, sigorta sözleşmesi özel ve genel şartlarına aykırı bir yorum veya uygulama olduğu düşünülmemektedir.
Brüt Kar Kaybı analizleri her mağaza için (toplam) 9 raporda incelenmiştir. Mağazalarda talan edilen demirbaş- emtia değerlerinin, o mağazaların önceki dönem trend değişikliği- düşüşü gibi parametrelere göre, olası satış sürelerinin bulunması ve muafiyetlerin şube bazında ele alınması uygun bulunmuştur. Davacı Şirketinin,—– (önceki olaydan 2ay sonra) —-mağazası talan hasarı yine eksperce incelenmiş ———- teminatı limiti dolduğu için ödeme yapılmamış, dolayısıyla yangına bağlı kar kaybı zararı hesaba alınmaması uygun bulunmuştur.
Davacı Şirketin kâr kaybı tazminatı belirlenirken eksik sigorta uygulanmaması gerektiği yönünden itirazına gelince,————–kâr kaybı hesabında her bir mağaza bazında, kâr kaybı dönem/gün sayısı belirlenerek, muafiyet süresi uygulanması neticesinde, mağazalar bazında, sigorta teminat limitine göre noksan sigorta olup olmadığının (pro-porsiyon durumu) tespit edilmesi uygulamasının doğru olduğu görüşüne varılmaktadır. Ayrıca, kâr kaybı hesabında eksik sigorta uygulanması dikkate alınmış olup, bu husus ilgili poliçe ve teminatın bağlandığı yangına bağlı kâr kaybı sigortası genel şartları A.6 maddesinden kaynaklanan bir gereklilik olmaktadır. Poliçe şartları çerçevesinde tarafların eksik sigorta uygulanmayacağına dair bir mutabakatı bulunmadığı gibi, sigortalı veya sigorta ettirenin sözleşmeyi bu şekilde değiştirdiğini rizikonun gerçekleşmesinden önce sigortacıya noter protestosu ile bildirimi bulunmadığından eksik sigorta hükmü uygulanması gerekecektir. Bu maddeye göre eksik sigorta hesabında sigorta bedeli (Brüt kâr) ve ciro tespit edilirken işyerinin tazminat süresine ilişkin tahmini cirosu esas alınacaktır. Ciro esas alınarak hesaplanan sigorta bedeli üçer aylık dönemler itibariyle revise edilecektir. Aksi kararlaştırılmadıkça sigorta bedelinin brut kâr oranının senelik ciroya veya tazminat süresi —— aydan fazla ise standart ciroya uygulanması sonucu elde edilen miktardan az olması halinde, tazminat aralarındaki orana göre azaltılacaktır. Davalı şirketin ödemesine esas aldığı digorta eksperi —– raporunda yer alan kâr kaybı hesabında ilgili genel şart maddesindeki kriterlerin dikkate alındığı, her bir mağaza bazında kâr kaybı dönem/gün sayısı belirlenerek muafiyet süresi uygulanması neticesinde yine mağazalar bazında sigorta teminat limitine göre eksik sigorta uygulaması yapıldığı anlaşılmaktadır. Çerçeve poliçedeki ———- yıllık kâr/brüt kâr kaybı teminatı, sigortalının verilerine göre limitinin yaklaşık bir katı üzerinde olduğu ortaya çıktığı için proporsiyon/eksik sigorta uygulanmıştır. Davacı tarafından değerlendirmeye konu edilebilecek farklı bir tespit ve hesap ortaya konulamamış olmakla, bu konuda hasar dosyası için atanmış eksper raporunda yer alan eksik sigorta hesap ve uygulanması esas alınmış olup anılan eksper raporunda yapılan tazminat hesaplamasındaki eksik sigorta uygulanması bakımından poliçe genel şartları ve 6102 sayılı TTK’nin ilgili hükümlerine aykırı olan bir husus tespit edilmemiştir.
ç)——— İcmal Raporu: Dava dosyasına davalı tarafça sunulan — tarihli ——— Raporu’nda;
—– tarihlerinde meydana gelen hasarlar ile ilgili mağaza bazında yapılan detaylı çalışmalardaki raporlardan bahisle———-Terör teminat limitine göre mağazalar itibariyle yapılan final analizleri Tablo-1’de gösterilmiş, % 20 ———- düşülüp, muafiyet uygulaması sonrasında tazminat tutarıTablo-2’de hesaplanmıştır. Teminat Limiti —- olduğundan tazminat tutarı ——————- günü arasında meydana gelen olaylar tek bir olayın devamı kabulü ile tek muafiyet düşülmesi durumu dikkate alınmıştır.
B) KÂR KAYBI” bölümünde, ———– başlığı altında;
1) Talan Edilen Emtianın Satılamamasından doğan Brüt Kar Kaybı: ————tarihleri arasında Irak’ın genelinde sigortalının ihbar ettiği teröre bağlı talan olaylarında ortalama stok birim değerlerine göre tespit olunan fiziki zararın reel yansıması;
Emtia Zararı—
Koasürans sonrası Emtia Zararı ——-
Olarak hesaplanmıştır.—- mağazada ciddi bir fiziki zarar bildirilmediği için hesaplamaya alınmamıştır.(muafiyet altı)
——— başlıklı bölümde, Mağazaların Teminat – ——- Gerçekleşen Brüt Karı ve—- ayları için öngörülen tutarlarına Tablo-4’de yer verilmiş, Tablo-5’de Mağazaların —- Dönemi Aylık Ortalama Satılan Malın Maliyetine Göre Satış Süresi Analizi yapılmıştır.
Mağazalar bazında eksik sigorta uygulanması durumunda, Brut Kâr’lardan bakıye tutarlar Tablo-6’da hesaplanarak Tablo.7’de muafiyet oranlarına göre hesaplanan muafiyet tutarları düşülerek -adet mağaza için muafiyet sonrası tazminat tutarı —– olarak hesaplanmıştır.
2) ————- Dönem Geçici Beyannamesine Göre yapılan İnceleme’de, Sigortalının —– Geçici Vergi beyannamesinin istendiği, bu belge doğrultusunda yapılan incelemeye yer verillmiş, Tablo.8’de sigortalı beyanına göre tüm mağazaların gelirlerine yer verilmiştir. Tablo 9.’da;
– 9 mağazanın toplam fiziki zarardan dolayı satamadığı malların muhtemel satış süresi ——
-Toplam tutar —–
– ——— olmak üzere
-Bakiye —- olarak tahmin edilmiş olup, — yılı poliçe teminatının tamamına göre noksan sigorta oranı: — uygulanması durumunda; olası tazminat tutarı —— olarak tahmin edilmiştir.
Raporun “Sonuç” bölümünde;
1)Sigortalınız ——- bulunan mağazalarda —- günlerinde meydana gelen olay sonucu oluşan teröre bağlı hasar talepleri incelenmiş ve fiziki hasar boyutu muafiyet öncesi — tek muafiyet uygulanması durumunda ise — olarak öngörülmüştür. —- —
2) Poliçede — saat klozu görülememiş olup gerçekleşen olaylar tek bir olayın devamı kabul edilebilir.
3) Final brüt kar kaybı analizi, geçmiş dönem aylık cirolarının duruş dönemindeki gerçekleşen ciro ile farkına göre hesaplanmış olan tutar —- olup proporsiyon halinde ——- inmektedir.
4) Sigortalı, her toplantıda belirttiği gibi —– günü—- daki ofisinde acentenizin de katıldığı son görüşmede de kar kaybı zararının —olduğunun ve —- limitin ödenmesini ısrarla talep etmiştir.
Görüşmelerde—–durumun normale dönmemesi ve terörün devam etmesinin politik bir risk olduğu oysa verilen teminatın sigortalı kıymetlere direkt verilen Zararlar ve bunun sonucu tekrar -saldırı olmadan-normal faaliyete geçilen süre içindeki brüt kar kaybını içerdiği hatırlatılmıştır.
5)Bu talebi de —- tamamındaki — hariç 14 ad mağaza için yapmaktadır.————-
—- ayındaki aynı mağazalar ve—– fiziki hasar talebi ———-Terör teminat limiti dolduğu için herhangi bir tazminat söz konusu değildir. Buna bağlı olarakta kar kaybı hesaplanmamıştır. —— mağazalarındaki Haziran ayı zararı envanter açığı kabul edilerek kâr kaybı dikkate alınmamıştır.
6) Sigortalı zarar talebini ilişikte sunulmakta olup sigorta poliçesi teminatlarına göre irdelenmesi ve proporsiyon sonuçları bilgi olarak ek’te sunulmaktadır. Bu tutar, final hasar analizindeki değerlendirilmeleriyle uyumlu olduğu görülecektir.
Sonuç olarak, ——– tarihli son toplantımızda ——- yapılmamasını –kendi zararlarının çok büyük olduğunu dikkate alınarak —- ödenmesinde mutabık kalacaklarını açıklamıştır.
Herhangi bir ———–devletince hazırlanmış resmi belge v.s. bulunmayan halk hareketleri sonucu sigortalının beyanına göre tutarları belirlenen zararların tazmini ve tüm bu seçeneklere göre konunun değerlendirilmesi–muafiyet ve proporsiyon uygulamalarıyla-tazminatın ödenmesi takdirinize sunulmaktadır.” ifadesine yer verilmiştir.
8-Bilirkişi kurulu kök raporu: Bilirkişiler———- tarafından düzenlenen —– tarihli kök raporda; “davacı Şirketin, birinci talebi olan kâr kaybı talepleri bakımından; bu grup talep konusu kâr kaybı, poliçede tanımlı riziko adresleri/yerlerde (——mağazaları) ve buradaki emtiada oluşan hasar veya kayıplar neticesi meydana gelmemiş olmakla, teminat kapsamında olmadığı, yangına bağlı kâr kaybı poliçesinin, davacı Şirket’in, genel ticari risk ve kayıpları ile teminata konu rizikolara bağlı tüm finansal ve ticari kayıplarını, davalı Şirketten sahip olduğu poliçeler kapsamında talep edemeyeceği, davacı Şirketin, Irak’ta riskler devam ettiği öngörüsüyle, poliçe azami teminat süresi için kâr kaybı talebinde bulunamayacağı yönünde kanaat bildirilmiştir.
9-Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazları: Davacı vekili ——- tarihli kök rapora itiraz dilekçesinde özetle, “huzurdaki davanın sigorta tahkim komisyonu) nezdindeki —— esas numarali başvuru dosyasinin devamı niteliğinde olduğunu, bilirkişi kurulunun, anılan dosyaya sunulu dilekçeleri ve delilleri incelemediğini; yangın poliçesi limitinin tükenmesi halinde kar kaybı sigortası bakımından da geçerli bir talep oluşmayacağı yönündeki görüşün yerinde olmadığını; müvekkilinin davalının eksperinin ————- raporundaki kabul ve tespitleri hiç bir şekilde kabul etmediğini, hasar tespitleri konusunda gerek eksper ve gerekse davalı sigortacı ile mutabakata varılmadığını; taraflar arasındaki tek mutabakatın yangın poliçesi terör teminatının——- ile sınırlı olması olduğunu; raporda terör ve halk hareketleri rizikosunun gerçekleştiği belirtilmiş olmasına rağmen, kendi içerisinde çelişkiye düşülerek, terör ve etkileri ile politik ve ticari risk kavramlarının birbirine karıştırıldığını; bilirkişilerin, zarar hesabında da gerekli ve yeterli inceleme ve değerlendirme yapmaksızın, dosyaya sunulu binlerce satır mali kayıtları ve tabloları hiç incelemeden, kayıtlar üzerinden ayrıca kar kaybı hesabı yaparak sunulu raporları denetlemeden, kar kaybı sigortası genel şartlarına uygun hesaplama içermeyen ——tarihli kar kaybı icmal ekspertiz raporunu esas almalarının yerinde olmadığını; bilirkişi kurulunun ——tarihli sigorta sözleşmesini tam olarak değerlendirememesi ve —— otorite boşluğunu gözardı ederek, davacı şirketin iddia ve talebini, —— bulunan resmi kayıtları ile de ispat etmesinin önem taşıdığını belirtmesinin hatalı bir değerlendirme olduğunu; bilirkişi kurulunun uygun bulduğu 5 aylık tazminat süresini hiç bir şekilde kabul etmediklerini; tazminat süresinin ———– için olayların başladığı tarihten başlamak üzere 12 ay olduğunu; bununla birlikte, bilirkişi kurulu tarafından, davacı şirketin ——–mağazaları için de 5 aylık süreyi esas alarak hesap yapılmamış olmasının yerinde olmadığını belirtmiştir.
10-Davacı vekili tarafından sunulan Prof. Dr. ———- tarafından hazırlanmış —– tarihli uzman görüşü: Mütalaada özetle;
“1. Uyuşmazlık konusu olayda zararın politik risk kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı; sigorta ettirenin malvarlığının terör örgütü niteliğine sahip bir grubun gerçekleştirdiği eylemler sebebiyle zarara uğradığı; sigorta sözleşmesinde terörden kaynaklanan zararların teminata dahil olduğu dikkate alındığında, terör sebebiyle sigorta ettirenin uğradığı zararların giderilmesinin gerektiği,
2. Kâr Kaybı Sigortası Poliçesinde kâr kaybı teminatında tazminat süresinin 12 ay olarak belirlenmesi suretiyle kâr kaybının tazmininin zaman bakımından sınırlandırıldığı; söz konusu sınırlandırma, sigorta himayesine getirilmiş bir sınırlandırma niteliğini taşıdığından, bu hususta ispat yükünün sigortacıya ait olduğu; dolayısıyla sigortacının, talep edilen zararların himayenin zaman yönünden sınırlandırıldığı sürenin dışında kaldığını somut delillerle ortaya koymak zorunda olduğu,
3.——-birbirinden bağımsız sözleşme niteliği taşıdığı; kâr kaybına ilişkin olarak yöneltilecek talepler bakımından Kâr Kaybı Sigorta Poliçesinde yer alan esasların uygulama alanı bulacağı; kâr kaybı taleplerinin poliçede her bir mağaza için belirlenen limitler dikkate alınarak hesaplanması gerektiği,
4. Sigorta ettirenin, rizikonun teminat kapsamında yer alan bir olaydan kaynaklandığını ve teminat süresi içerisinde gerçekleştiğini ortaya koymuş bulunduğu; buna karşılık sigortacının gerçekleşen olayın teminat haricinde yer aldığını veya sözleşmede belirlenen ve sigorta himayesini sınırlayan unsurlardan birinin gerçekleştiğini somut delillerle kanıtlayamadığı; bu nedenle tazminatın 12 aylık süre için hesaplanması gerektiği,
5.——– numaralı poliçeler kapsamında ————- yer alan mağazalar için yapılan ödemelere ilişkin olarak düzenlenen ibranamelerin her birinde açıkça “maddi hasara dair zarar tutarından söz edilmesi sebebiyle ibranamelerin fiili zararlara ilişkin olduğu, —- numaralı poliçe kapsamında kâr kaybı sigortası bakımından ———– için yapılacak ödemelere yönelik olarak hazırlanan ibranamede ise sigorta ettirenin ihtirazi kaydının bulunması karşısında, sigortacının kâr kaybı poliçesine ilişkin borcunu ifa ettiğinin kabul edilemeyeceği” sonucuna varıldığı bildirilmiştir.
11-Davalı vekilinin — tarihli Prof. Dr. ——tarafından hazırlanan uzman görüşüne itirazları: Davalı vekili dilekçesinde özetle “hukuki görüşte, sigorta uygulama ve teamüllerinde yer alan iki ayrı ve farklı çalışan teminat türünün karıştırıldığını; tazminat talebinin süresini (12 aylık azami tazminat süresi) sınırlayan klozun ve hatta eksper raporunda genel şartlar A.3. maddesine göre yapılan hesap neticesi belirlenen süreye ilişkin olarak, 6102 sayılı TTK md. 1409(2) çerçevesinde yapılan değerlendirmenin poliçede yer alan yangına bağlı kâr kaybı sigortasının çalışma usul ve esaslarına uymadığından, sigorta hukuku başta olmak üzere mevzuat ve sözleşme gereğince hukuken hatalı ve kabul edilemez bir değerlendirme olduğunu; poliçede azami tazminat süresinin 12 ay olarak belirlendiğini; bu sürenin azami süre olduğunu, her somut olayda kar kaybının meydana gelmesi için önce mal hasarının meydana gelmesi şart olduğuna göre, kurumun hacmi itibariyle kâr kaybının devam süresinin ne zamana kadar devam edeceğinin, yani kâr kaybının tamamen bertaraf edileceği tarihin ne olacağının uzmanlarca tayin edilmesi gerektiğini; dosyada mevcut gerek eksper raporu ve gerekse bilirkişi raporunda fiilen olayda devam ettiği sürenin tespit edildiğini; bu süre azami sürenin altında olduğunu; hukuki görüşün sayfa 12-son paragrafında, faaliyetin durma ve aksaması giderilerek normal faaliyete geçilmesi süresine kadar hesaplanır -şartı——-saldırılan devam ediyor, denilerek 12 ayın makul görüldüğünü; hukuki görüşe esas olacak olay hatalı tespit edilince, yapılan değerlendirme ve yorumun da, ihtilaf konusu ile bağlantısı bulunmadığını; sigorta eksperi tarafìndan, yapılan zarar tespiti ve hesabına binaen davalı şirketin, davacı şirkete ödemeyi yaptığını; sigorta eksperi tarafından yapılan son derece detaylı inceleme ve hesap karşısında, davalı şirketi tarafından teminat dışında kaldığını ispat etmesi gereken bir durumun söz konusu olmadığını; hukuki görüşün 3. maddesinde yangın poliçesi ile yangına bağlı kâr kaybı ilişkisinin tespitinde, yangın sigortası poliçesindeki terör limitinin, kâr kaybı sigortası poliçesi bakımından dikkate alınmaması gerektiği yönünden varılan sonucun Poliçe özel ve genel şartlarının dikkate alınmamış olması nedeniyle, hatalı ve eksik olduğunu; hukuki görüşün 5. maddesinde, Hasar Protokolününün sadece bir ibranameye indirilerek, buna göre hukuki niteliğin tartışılmasının hatalı ve yanlış olduğunu; adı üzerinde olduğu üzere, eksper incelemesi sırasında ortaya çıkan zarar kapsamı ve içeriği de dahil bîr çok önemli konuda tarafların mutabık kaldığını, ibraname ötesinde taraflar arasında karşılıklı yazılı kabul ve mutabakatlarını içeren, sigorta eksperinin de buna şahit olduğu bir anlaşma bulunduğunu; orada ver alan beyan ve kabullerin göz ardı edilerek, sadece ihtirazi kayıt üzerinden ve ibranın hukuki sonuçlarının açıklanması suretiyle tümden yok sayılmasının hukuki görüşün bilimsellikten uzak, sübjektif ve davacı iddialarını destekleyen bir ek dilekçe ötesinde bir anlam kazanmasına yol açtığını belirtmiştir.
12-Davalı vekilinin dosyaya sunduğu Prof. Dr. ——- tarafından hazırlanan uzman görüşü: Mütalaada özetle;
1- Dava konusu olayda Taraflar arasında, baştaki çerçeve sözleşmesinde kabul edilen esasları gerçekleştirmek üzere —–
2- Zarar Sigortasının niteliği gereği, Yangın Sigortası Sözleşmesinde rizikonun gerçekleşmesi sonucunda sigortalı yerlerde bulunan değerlerde (mal üzerinde menfaat/beklenen kâr) hasar veya kayıp meydana gelir.
3- Kar Kaybı zararının sigorta teminatına alınması için TTK md.1453 ayrı sözleşme yapılması gereği hükmünün getirilmiş olması sebebiyle, Sigortacı tarafından tanzim edilen ——- konmuş bulunan Kar Kaybı Klozu ile Kar Kaybının dar Yangın Sigortası poliçesindeki rizikonun gerçekleşmesi ile meydana geleceği gerçeğinden ayrılmadan, ancak Kanun gereği yapılan —— poliçesinde, yangın sigortası ile olması gereken sıkı ilişkiyi ve bu sigortanın uygulanma ilkelerinin gerektiği gibi koyduğu maddeler ve atıf yapılan genel şartlarla çok isabetli bir çözüm getirilmiştir. Özetle, Sigortacı düzenlediği ——– teminatını da verebilmek için TIK md. 1453’ün gerek kıldığı üzere Kar Kaybı Poliçesini ayrıca bir evrakta düzenlemiştir. Ancak Kar Kaybı Poliçesindeki bilgilerin Yangın Sigorta Poliçesine yaptığı atıflardan anlaşıldığı üzere bunlar birbirinden bağımsız iki ayrı poliçe değildir.
4- Sözleşmenin bütün şartları Davacı Sigortalı tarafından kabul edilmiş, bunun uygulaması da güneydeki mağazalarda meydana gelen hasar ve kar kaybı zararlarının sigortacı tarafından ödendiği görülmüş ve dava dilekçesinde de kabul etmiştir.
Dava konusu olayda —— bağlı olarak düzenlenmesi, zarar sigortasının önemli bir ilkesinin sağlanması gereğidir. Zarar sigortalarında, sigortacının ediminin temel unsurları olan riziko ve menfaatin somut olarak belirlenmesi muayyen hale getirilmesi gerekir. Bu unsurların sonucunda doğan yine belirli değerler üzerindeki hasar/kayıbı (zarar) teşkil eder. Bütün bu belirlemenin kökünde ise çok önemli kural: “illiyet bağı”dır. Sebep/sonuç bağlantısı, sigorta teminatının zikredilen unsurları ile doğan veya talep edilen zarar arasındaki illiyet bağının ispat edilmesi “sigortalı”‘ şirkete aittir.
5- Kar Kaybı Sigortası poliçesi şartlarında ve atıf yapılan ———- genel şartlarında, sigortacının sigorta teminatını ödemesi için: Kar kaybı zararının doğuş sebebi: Yangın sigortası poliçesindeki ve Kar Kaybı Sigortası poliçesinde olan (aynı) rizikonun gerçekleşmesi/sigortalı değerlerde hasar/kayıp meydana getirmesidir. Sigorta zararı anılan unsurların ve bunlarla arasındaki illiyet bağını ispat, bunu takiben doğan zararın poliçede gösterilen esaslara göre hesaplanması gerekir.
6- Dosyada bulunan hukuki görüşte, zarar sigortası kavramının özellikleri ve buna bağlı sigorta himayesinin kapsamına ait unsurlar ve kurallar belirtilip ispat külfetine de yer verilmeden, bazı şartların sadece lafzına bakarak fikir yürütülmesi ile çok hatalı sonuçlara varılmıştır. Bu görüşün incelenmesinde, taraflar arasında yapılan sigorta sözleşmesi (Yangın Sigortası ve Kar Kaybı sigortası poliçesi hükümlerine göre davalı … şirketinin savunma, tespit ve uygulaması ile güneydeki mağazalarda isabetli bir şekilde sigorta himayesi (sigortacının edimini) yerine getirmiş bulunmuş olduğu hususunda, davacının taleplerine mesnet olabilecek hiçbir hukuki görüş ileri sürülememiştir. Bunun sebebi, taraflar arasında yapılan kar kaybı klozlu yangın sigortası sözleşmesinde sigortacının sorumluluğunu gösteren şartların anlaşılamaması ve yanlış değerlendirilmesidir.
7- Davacının kuzeydeki mağazalara gelen hasar ve ona bağlı kar kaybı zararlarının karşılanması talebinin poliçe şartlarına aykırı olduğunu, sigorta teminatının kapsamında bu zararların dahil olmadığını çok kesin olarak gösteren şartların özetle tekrarlanması gerekirse;
Kar Kaybı Sigorta Poliçesinde yer alan———- atıfta bulunulan:
Madde A-l. Fıkra 2 metni:
“Sigortacının kar kaybı sigortası kapsamında ödeme yapması için sigortalının ticari faaliyeti yürütürken kullandığı bina, makine, donanım, demirbaş ve emtianın geçerli bir yangın sigorta sözleşmesinin teminat altına aldığı risklerin gerçekleşmesi sonucu hasara uğraması ve meydana gelen zararların ilgili sigortacı tarafından tazmin edilmiş veya sorumluluğunun kabul edilmiş olması şarttır. “
Yukarıdaki madde metni kay kaybı klozunun devreye girebilmesi için gerekli iki şartı izah etmektedir, i. Sigortalının ticari faaliyetini yürütürken kullandığı bina, makine, donanım, demirbaş ve emtiaya bir zarar gelmesi gerekmektedir (olayımızda ——–mağazalarında böyle bir zarar yoktur.) ii. Sigortacı tarafından bu zararın kabul edilmesi gerektiğidir. Ancak bu kabul edilme hali, Sigorta Poliçesi tanzim edilirken bu rizikonun teminat altına alınmamış olmasına ilişkindir, yoksa riziko gerçekleştikten sonra Sigortacının ödeme yapıp yapmama keyfiyeti değildir.
8- ————-yangın sigortası şartlarına göre bir hasar/zarar meydana gelmiş olsa dahi, ilgili sigorta bedelinin tamamı, ———mağazalarında kullanıldığından sigortacı bundan sorumlu olmayacaktır.
9- Yangın poliçesine göre sigortacının sorumlu olmadığı bir hasar/zarara bağlı kar kaybı zararı da sigorta teminatı dışındadır. Bu düzenlemenin “zarar*” sigortası kavramının hukuki sonucu olduğu yukarıda açıklanmıştır.
10- Hukuki Görüşte yapılan değerlendirmelerde, dava konusu sigorta poliçesi şartlarının anlaşılamadığı ve hatalı sonuçlara varıldığı ve böylece Davacı tarafın bu taleplerine hiçbir hukuki mesnet teşkil edemeyeceği” sonucuna varılmıştır.
13-Davacı vekilinin Prof. Dr. ——- tarafından düzenlen uzman görüşüne itirazları: Davacı vekilinin itiraz dilekçesinde özetle, hukuki mütalaanın 8-12 sayfalarında belirtilen görüşlerin “eksik inceleme ve değerlendirme yapıldığını” açıkça ortaya koyduğunu ve tamamen hatalı olduğunu; mevcutta —– tarihli Sigorta Sözleşmesi ve bu sözleşmeye bağlı olarak düzenlenmiş 20 adet sigorta poliçesi bulunduğunu; davalı sigortacının, bu 20 adet poliçeden 2 adet mesuliyet poliçesi ( 3.Şahıs ve işveren ) hariç 18 adet poliçeyi ———- poliçe numaralarını da belirterek, “Yangın Sigortası Poliçesi” başlığı altındaki özel yazılım toplu poliçede gösterdiğini, her bir mağaza için, her bir sigorta türünde verdiği teminatları üstlendiğini; bu özel yazılım toplu poliçenin adının “Yangın Sigorta Poliçesi” olması davalı sigortacının tasarrufu olduğunu; bu toplu poliçenin, tüm poliçeleri bir arada gösteren bir icmal olduğunu ve yangın sigortası poliçesi olarak nitelendirilemeyeceğini;, dört ayrı sigorta poliçesini bir arada gösteren “Yangın Sigortası Poliçesi” başlığı altındaki özel yazılı toplu poliçede yer alan “Yangına Bağlı Kar Kaybı Klozu”nun yangın sigortasının klozu olmadığını, özel yazılım poliçede yer alan Yangına Bağlı Kâr Kaybı Sigortasının bir klozu olduğunu; başka deyişle Yangına Bağlı Kâr Kaybı Sigortası Genel Şartlarının ilgili maddesinin bu toplu poliçede gösterildiğini; Yangına Bağlı Kâr Kaybı Sigorta Poliçesinin, Yangın Sigortası Genel Şartlarında olmayan bir kloza bağlı olarak değil, Yangına Bağlı Kâr Kaybı Sigortası Genel Şartları uyarınca düzenlenmiş ayrı bir poliçe olduğunu; poliçenin genel şartları, koşulları, tazminat hesabı ve teminatları ile primi, yangın sigortasından bağımsız olarak ayrıca belirlendiğini; dosyaya sunulu tüm dilekçelerde, ———– için kar kaybı zararı için eksik ödeme yapıldığını, gerçek zararın karşılanmadığını; —— için hiç ödeme yapılmadığını belirttiklerini; davacı sigortalının, rizikonun —– tüm mağazaları için gerçekleştiğini, son bulmadığını, bu nedenle 12 aylık tazminat süresinin esas alınması gerektiğini ve kâr kaybı zarar tutarını ispat ettiğini; tüm bunların aksini iddia eden davalı sigortacının bu iddialarını ispat etmesi gerektiğini belirtmiştir.
14-Taraf vekillerince sunulan hukuki mütalaaların değerlendirilmesi: Bilirkişi heyetince dosyaya sunulan kök rapora, her iki tarafça uzman görüşü sunulmuş olup, HMK’nin 293. Maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekmiştir.
Buna göre, çözülmesi gereken ilk sorun “İki Ayrı Bağımsız Poliçe Bulunup Bulunmadığı” hususudur.
A- Sigorta Sözleşmesi (“Çerçeve Sözleşme”): Davacı şirket ile davalı … şirketi arasında ——tarihinde düzenlenen poliçelere ilişkin imzalanan ortak hükümleri, usul ve esasları düzenleyen çerçeve sözleşmedir.
B- ———- Her bir mağaza için toplamda 15 adrese dair teminatın toplandığı tek bir poliçe: ———–
C- Kâr Kaybı Sigortası Poliçesi Ve Bilgilendirme Formu —–
Sigortanın Konusu:
A.1 maddesine göre: “Bu sigorta ile; bir ticari faaliyetin yürütülmesinde kullanılan taşınır ve taşınmaz değerlerde, bir yangın sigorta sözleşmesi kapsamında teminat altına alınan risklerin gerçekleşmesi ile ortaya çıkan hasar ve kayıplar sonucu, ticari faaliyetin kısmen veya tamamen durması veya aksaması nedeniyle oluşan kar kayıpları, sigortacı tarafından poliçede belirtilen sigorta bedeline kadar teminat altına alınmıştır.”
Bu poliçenin teminat altına alınan risklerin gerçekleşmesi ile ortaya çıkan hasar ve kayıplar sonucu, ticari faaliyetin kısmen veya tamamen durması veya aksaması nedeniyle oluşan kar kayıpları içerdiği, finansal kayıp poliçesi gibi çalışmadığı, genel ticari risk ve kayıpları ile teminata konu rizikolara bağlı kar kayıplarını içermeyeceği anlaşılmaktadır. Bu poliçe çerçevesinde geçerli bir kâr kaybı zararından söz edebilmek için poliçe özel şartları, klozlar ve genel şartlarında yer alan hükümler gereğince gerçekleşemesi gereken şartlar kök raporda belirtilmiştir.
Mal sigortalarına ilişkin TTK m. 1453’e göre, “(1) Rizikonun gerçekleşmemesinde menfaati bulunanlar, bu menfaatlerini mal sigortası ile teminat altına alabilirler.
(2) Rizikonun gerçekleşmesi sonucu doğan kazanç kaybı ile sigorta edilen malın ayıbından doğan hasarlar, aksine sözleşme yoksa sigorta kapsamında değildir. Mal bağlamında kazancın, makul sınırı aşan kısmı sigorta edilemez.
(3) Mal sigortası niteliğindeki grup sigortalarında; mal girmesi veya çıkması sebebiyle mal topluluğunda değişiklikler meydana gelmiş olsa bile, sözleşme bütün hükümleriyle geçerlidir.
(4) Mal topluluğu için yapılan mal sigortası, topluluğa dâhil münferit parçaları da kapsar.”
——– yangın sigortası poliçelerinin kapsamı, riziko, ek klozlar ve teminatlar düzenlenmiş, Kar Kaybı Sigorta Poliçesinde ise, kar kaybına sebep olacak riziko, zarar ve masraflardın her biri için sigorta bedeli, prim miktarı ve taksit tarihleri tespit edilmiştir.
Bilirkişi heyetince hazırlanan kök raporda da belirtildiği üzere her iki poliçenin lafzında yer alan ifadeler birlikte değerlendirildiğinde; kâr kaybı poliçesinin TTK m. 1453’e uygun olarak ayrı bir şekilde düzenlendiği, bu sebeple de iki ayrı bağımsız poliçenin varlığından bahsedilemeyeceği kanaatine varılmıştır.
15-Tazminat hesabı ile ilgili inceleme ve gerekçe: Tazminat hesabı yapılacak süre ve nasıl yapılacağı ile ilgili yukarıdaki 7-b ve 7-c bentlerinde belirtilen esaslar çerçevesinde bilirkişi heyetince hazırlanan ve —– tarihinde mahkememize ibraz edilen ———– tarihli ek raporda tazminat hesabı yapılmıştır.
Bilirkişi raporunun 6. Sayfasında belirtildiği üzere —————- hasarları için %80 – %20 müşterek sigorta(koasürans) şeklinde düzenlenmiştir. Sigortacı poliçe teminatının %80’inden sorumlu olduğu üzere, hasar tutarının da %80’inden sorumlu olacak, hasar tutarının %20’lik kısmı sigortalı üzerinde kalacaktır. Bu nedenle, hasar hesaplaması aşamasında sigortacının sorumlu olduğu %80’lik kısım üzerinden değerlendirme ve hesaplama yapılmıştır.
—–sayılı Kar Kaybı Sigorta Poliçesine göre, Deprem ve Yanardağ Püskürmesi riskleri hariç, diğer tüm risklerin gerçekleşmesi sonucunda oluşan kar kaybı muafiyeti 7 gündür. Hasar hesaplaması aşamasında, koasürans sonrası hasar tutarı, hasara konu gün sayısına bölünerek günlük hasar tutarı tespit edilmiş ve muafiyet günü olan 7 gün ile çarpılarak muafiyet tutarı tespit edilmiştir. Tespit edilen muafiyet tutarı tenzil edilerek hasar hesaplamasına devam edilmiştir.
Yapılan hesaplamalar sonucunda bazı mağazalarda tüm kesintiler ———–sonrasındaki hasar tutarı poliçe limitinin üzerinde yer almaktadır. Bu durumda poliçe limiti, tazminat bedeli olarak dikkate alınmıştır.
Tazminat süresi olayların başladığı tarihlerden itibaren 5 ay esas alınmıştır. Hem — hem —-Bölgesindeki mağazalarda oluşan zarar hesaplanmıştır. —- için —–mağazaları için ——- tarihleri esas alınmıştır. Eksik Sigorta Uygulanmış olarak hazırlanan özet hesap tablosu ve raporun 7 ve 8. Sayfalarında tablo halinde gösterilmiştir.
Davanın reddine karar verildiğinden tazminat hesabı ayrıca değerlendirilmemiştir.
16-Davacı vekilinin ek ve kök rapora itirazları: Davacı vekili ek rapordan sonra verdiği itiraz dilekçesinde özetle; “Bilirkişi raporunun ‘C – Kar Kaybı Sigorta Poliçesi ve Bilgilendirme Formu ——başlığı ve ‘Sigortanın Konusu’ alt başlığı altında raporun 6. Sayfasındaki kök rapora da atıf yapan değerlendirmelerin tamamen hatalı ve yanlış olduğunu, raporun kendi içinde çelişkili olduğunu, öncelikle Kar Kaybı Sigortası Genel Şartları A.1 maddesinden söz edilmesinin , yangın ve kar kaybı olarak iki ayrı poliçeden söz edilmesinin ve her iki poliçenin ayrı kapsamı, ayrı şartları, ayrı teminatları, ayrı primi olduğundan söz edilmesine rağmen, TTK 1453. Maddeye dayalı olarak iki ayrı bağımsız poliçeden bahsedilmeyeceğinin düşünülmesinin kendi içinde çelişkili olduğunu, ek raporun 6. Sayfasındaki bu değerlendirmelerin , bilirkişi kök raporundan sonra dosyaya kazandırılan dilekçelerin ve —– tarihli hukuki mütalaanın değerlendirilemediğini, bu değerlendirmelere karşı ————- tarihli dilekçelerdeki açıklamaların ve —– tarafından hazırlanan — tarihli Hukuki Mütalaayı tekrarla itiraz ettiklerini, —– tarihli çerçeve sözleşmeye dayalı olarak düzenlenen iki değil 20 adet sigorta sözleşmesinin olduğunu, müvekkili şirketin, — genelinde bulunan —- mağaza/alışveriş merkezi ve 1 adet deposunun , davalı sigortacı tarafından, —- tarihli çerçeve sözleşmeye —-dayalı olarak , ayrı ayrı düzenlenmiş, hepsi —- tarihli — adet yangın paket sigorta poliçeleriyle teminat altına alındığını, davalı … şirketinin , — tarihli çerçeve sözleşmeye dayalı olarak, — tarihinde — adet mağazayı kapsayan ————–adet Makine Kırılması Sigortası———– numaralı 1 adet İşveren Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi olmak üzere 4 adet poliçe daha düzenlendiğini, davalı … şirketinin —- tarihli Sigorta Sözleşmesine bağlı olarak ——- vadeli ———- adet mağazada gerçekleşebilecek Kar Kaybı rizikolarını teminat altına alındığını, içeriğinde yangın poliçeleri dışında farklı genel şartlara ve farklı teminatlara sahip Makine Kırılması, Elektronik Cihaz ve Kar Kaybı Sigorta Poliçelerinin de yer aldığı bir belgenin adı ne olursa olsun Yangın Sigorta Poliçesi olarak değerlendirilemeyeceğini, sigorta genel şartlan ayrı olan dört ayrı sigortanın bu özel yazılım belgede gösterildiğini, bu özel yazılım belgenin, 2 adet sorumluluk sigorta poliçesi hariç , tüm poliçeler teminatlarını bir arada gösteren bir icmal olduğunu, yangın sigorta poliçesi olmadığını, Klasik Ticari Paket Yangın Sigorta Poliçelerinin 15 adet olduğunun düşünüldüğünü, bilirkişi ek raporunun 5. sayfasında,’ İki Ayrı Poliçe Bulunmadığı’ başlığı altındaki, Kar Kayı Poliçesini ikinci poliçe olarak değerlendirmenin hatalı olduğunu, yangın Sigorta Poliçeleri (15 adet) ve Kar Kaybı Sigorta Poliçesi arasındaki tek bağlantının kar kaybı zararlarının , yangın sigorta poliçesi ile teminat altına alınmış olan risklerden birinin gerçekleşmiş olması sonucuna bağlı olduğunu,——–i incelendiğinde , bu poliçelerin hiçbir yerinde ‘Yangına bağlı Kar Kaybı Klozu’ adlı bir kloz bulunmadığı , dört ayrı sigorta poliçesini bir araya getiren ‘Yangın Sigorta Poliçesi’ başlığı altındaki özel yazılım toplu/icmal poliçede yer alan ‘Yangına ağlı Kar Kaybı Klozu’ yangın sigortasının klozu değil, özel yazılım poliçede yer alan Yangına Bağlı Kar Kaybı Sigortasının bir klozu olduğunu, Yangına bağlı Kar Kaybı Sigortası Genel Şartlarının ‘Sigorta Konusu’ başlıklı A.1 maddesi bu icmal poliçede ‘Kar Kaybı Klozu’ başlığı altında gösterildiğini, ayrıca Yangına ağlı Kar Kaybı Sigorta Poliçesi üzerinde yazılı 12 aylık tazminat süresi ve muafiyet tutarının da bu kloz içeriğinde gösterildiğini, Yangına Bağlı Kar Kaybı Sigortası Genel Şartlarının , Yangın Sigortası Genel Şartlarından ayrı ve bağımsız olarak ———————– tarafından hazırlanan , Yangın Sigortası poliçesinden farklı işleyişi ve ayrı teminatları olan, farklı bir genel şarta tabi, tazminat hesabı çok farklı olan ve karşılığında ciddi bir prim alınmış Kar Kaybı Sigortası Poliçesinin ayrı bir sigorta poliçesi olduğunu, yok sayılması ya da sadece bir evrak olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığını, davanın müvekkilinin —– bulunan 14 adet mağazasının kar kaybı rizikosuna karşı, davalı sigortacı tarafından düzenlenmiş —— numaralı ————–kapsamında ödenmesi gereken tazminata ilişkin olduğunu, davanın “müvekkilinin —– kuzeyinde bulunan 5 adet mağazasındaki kâr kaybı zararlarının hiç ödenmememiş olması ve Irak’ın güneyinde bulunan 9 mağazasındaki kâr kaybının ise eksik ödenmesi” neticesi, müvekkilinin gerçek (kâr kaybı) zararlarının karşılanmamış olması nedeniyle ikame edildiğini, kâr kaybı zararı gerçekleşmişse bu zararın Yangın Sigortası Genel Şartlarına göre değil , Yangına Bağlı Kar Kaybı Sigortası Genel Şartlarına göre ve Kar Kaybı Sigorta Poliçesi özel şartları ile poliçe teminatlarının ———- dikkate alınarak belirlenmesi gerektiğini, kâr kaybı sigorta poliçesinde ———-kaybı teminatı hariç —-kaybı teminatı olduğunu, Kâr Kaybı Sigorta poliçesinden ödenen —– kısmi tazminatın tenziliyle bakiye ———— kar kaybı teminatı(sigorta bedeli) kaldığını, Kâr Kaybı Sigorta Poliçesi sigorta teminatının/bedelinin sona ermediğini, rizikonun gerçekleşmiş olduğunu, bakiye teminatın tamamının ödenmesi gerektiğini, Yangın Sigorta Poliçelerindeki toplam Terör teminatı limitinin , Kâr Kaybı Sigorta Poliçesi teminat limitiyle bir ilgisinin olmadığını, fiziki zararlar için Yangın Sigorta Poliçeleri terör teminatı azami limitinin tükenmiş olmasının davaya konu Kâr Kaybı Sigorta Poliçesi limitlerinin de tükendiği anlamına gelmediğini, Yangın poliçeleri toplamı için, —-Terör riskleri için toplamda ———limit olduğunu, Yangına Bağlı Kâr Kaybı Sigorta Poliçesinin limitinin ise —— olduğunu, riziko gerçekleştiğinde ödenmesi gereken tazminatın —– olması gerektiğini, her iki sigorta arasındaki tek bağlantının, kâr kaybı sigortasından tazminat ödenebilmesi için yangın sigorta kapsamına alınmış bir rizikonun gerçekleşmiş olması gerektiği, bunun da (terör) somut hadise ile gerçekleştiğini, her iki sigorta arasında, poliçe limitleriyle ilgili bir bağlantının söz konusu olmadığını, davalı … Şirketinin her türlü iddiasını ispatla mükellef olduğunu, somut hadisede gerçekleşen ve bulmayan zarar verici olayın terör kargaşalık halk hareketleri ve kötü niyetli hareketler olduğunu, bu olayların politik ya da ticari riskle ilgisinin olmadığını, müvekkili şirketin bir tacir olmasına rağmen, sigorta sözleşmelerinde özel uzmanlığının olmadığını, Sigorta sözleşmelerinde özel uzmanlığı olanın davalı … Şirketin olduğunu, davalı … şirketinin ağırlaştırılmış özen yükümlülüğünün bulunduğunu, bilirkişi ek raporundaki 5 aylık tazminat hesabının, bilirkişi kök raporundaki değerlendirme ve tespitleri tamamen sakatladığını, bilirkişi kök raporunda esas alınan —– sadece Irak’ın güneyinde yer alan 9 mağaza için ——kar kaybı zararının hesaplandığını, bu tutarın davalı sigortacı tarafından ödendiğini, kök raporda bu hesabın uygun olduğunun belirtildiğini, bilirkişi ek raporundaki 5 aylık tazminat hesabında ise, müvekkilinin hem Irak’ın güneyindeki hem de kuzeyindeki toplam — mağazası için kar kaybı tazminatı hesaplandığını, bu hesapta —- mağaza zararları ayrı ayrı hesaplandığını , Irak’ın güneyindeki 9 mağaza için ——- (ödenenden fazla) kar kaybı zararının hesaplandığını, ek rapordaki hesapta, ayrıca —- mağazaları için de —– kaybı zararının hesaplandığını, bilirkişi ek raporundaki 5 aylık tazminat hesabıyla, —- raporunun eksik, yanlış ve hatalı olduğunun ortaya çıktığını, bu raporla bile, davalı sigortacının eksik tazminat ödediğinin sabit hale geldiğini, bilirkişi kurulunun 5 aylık tazminat hesabında direk olarak eksik sigorta uygulaması, eksik sigorta uygulanmamış hesabı göstermemelerinin, 14 adet mağaza için 12 aylık tazminat tutarını hesaplamamış olmaları mahkemenin takdir hakkını gasp olduğunu, bilirkişi ek raporundaki hesapta, sadece 5 aylık tazminat süresinin esas alınmasına itiraz ettiklerini,—– genelindeki tüm mağazalar için 12 aylık tazminat süresi esas alınarak hesap yapılması gerektiğini, poliçede azami 12 aylık tazminat süresi yazdığını, rizikonun daha az sürmesi halinde ne kadar sürdüyse o kadar süre tazminat hesabı için esas alınması gerektiğini, ancak rizikonun 12 ay ve daha fazla sürdüyse azami süre olan 12 ay tazminat hesabına esas alınması gerektiğini, tazminat hesabının 5 aylık süre esas alınarak ve —— tüm mağazalar için yapılması gerektiği tartışılsa dahi, bilirkişi ek raporundaki 5 aylık tazminat hesabına eksik sigorta uygulanması nedeniyle itiraz ettiklerini, tazminat hesabında eksik sigorta uygulanmaması gerektiğini, bilirkişi ek raporundaki 5 aylık tazminat hesabına “% 25 oranında faaliyet gideri tenzil edilmesi” nedeniyle itiraz ettiklerini, bilirkişi ek raporudaki 5 aylık tazminat hesabında, tüm hesap yapıldıktan sonra % 25 oranında faaliyet gideri tenzil edilmesinin doğru olmadığını ve mükerrer olduğunu, % 25 oranındaki bu tenzilatın Kar Kaybı Sigorta Poliçesi Özel şartlarına aykırı olduğunu, tazminat hesabının 12 aylık tazminat süresi esas alınarak yapılması ve eksik sigorta uygulanmadan yapılması gerektiğini, 12 aylık tazminat hesabının (eksik sigorta uygulanan ve uygulanmayan halleri) ——- Raporunda mevcut olduğunu” belirterek kök ve ek rapora itiraz etmiştir.
17-Davacı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi: Somut olayda; TTK’nin 1453. Maddesindeki kazanç kaybı zararının sigorta teminatına alınması için ayrı sözleşme yapılması gereğine uygun olarak iki ayrı poliçenin düzenlenmesi söz konusudur. Bir başka anlatımla; “rizikonun gerçekleşmesi sonucu doğan kazanç kaybı ile sigorta edilen malın ayıbından doğan hasarlar, aksine sözleşme yoksa sigorta kapsamında değildir.” şeklindeki anılan maddede belirtilen “aksine sözleşme yoksa” şeklindeki ifade dikkate alınarak kâr kaybı poliçesinin düzenlendiği(ayrı sözleşme yapıldığı, ayrı bir belge düzenlendiği) ve kazanç kaybı ile sigorta edilen malın ayıbından doğan hasarların da sigorta kapsamına alındığı görülmektedir.
Yangın Poliçesi Sigortalarında, yangın sigortası poliçelerinin kapsamı, riziko, ek klozlar ve teminatlar düzenlenmiş, Kâr Kaybı Sigorta Poliçesinde ise, kâr kaybına sebep olacak riziko, zarar ve masraflardın her biri için sigorta bedeli, prim miktarı ve taksit tarihleri tespit edilmiştir.
Kâr Kaybı Sigortası Poliçesi ve Bilgilendirme Formu ——— Sigortanın Konusu: A.l maddesine göre: “Bu sigorta ile; bir ticari faaliyetin yürütülmesinde kullanılan taşınır ve taşınmaz değerlerde, bir yansın sigorta sözleşmesi kapsamında teminat altına alınan risklerin gerçekleşmesi ile ortaya çıkan hasar ve kayıplar sonucu, ticari faaliyetin kısmen veya tamamen durması veya aksaması nedeniyle oluşan kâr kayıpları, sigortacı tarafından poliçede belirtilen sigorta bedeline kadar teminat altına alınmıştır.”
Kâr Kaybı Poliçesindeki “sözleşmenin konusunda” yer alan anılan ifadeler de dikkate alındığında kar kaybı poliçesinin, teminat altına alınan (bir yangın sigorta sözleşmesi kapsamında teminat altına alınan) risklerin gerçekleşmesi ile ortaya çıkan hasar ve kayıplar sonucu, ticari faaliyetin kısmen veya tamamen durması veya aksaması nedeniyle oluşan kâr kayıplarını içerdiği, finansal kayıp poliçesi gibi çalışmadığı, genel ticari risk ve kayıpları içermediği, bu sebeple de her iki poliçenin lafzında yer alan ifadeler birlikte değerlendirildiğinde; birbirinden bağımsız iki ayrı poliçenin varlığından bahsedilemeyeceği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacının “her halükârda 12 aylık kâr kaybı ödemesi yapılması gerektiği” yönündeki talebi ile ilgili olarak da; —- ayında —- Mağazalarının bulunduğu bölgede gerçekleşen olaylar nedeniyle, ——bulunan 9 mağaza için davacı Şirkete toplamda —– yangına bağlı kâr kaybı ödemesi yapılmış olduğu anlaşılmaktadır.
Davalı yanın —— fınansal ve vergisel kayıt tutulmadığı iddiası ile ilgili davacı yan herhangi bir somut bilgi ve belge sunamamıştır.
Bu nedenle, davalı tarafın tespit edebildiği esasları dikkate alarak yapmış olduğu ödeme, ödenen rakam ve ilgili riziko birlikte değerlendirdiğinde makul görülmektedir.
Ancak, davacı taraf sırf teminatın yüksekliği sebebi ile belgelenen zarar kapsamında yapılan ödemeden daha fazlasını isteyemez. Davacı iddiasını belgelerle somut olarak ispatlamakla yükümlüdür. Müsnet davada, davacı hem belge sunmamış, hem de dosyada mevcut belgelerin de azami şekilde kendi lehine olacak şekilde yorumlanarak ödeme yapılmasını talep etmiştir.
——-mağazaların normal ticari işleyişe geçiş süreci her bir mağaza için ayrı ayrı hesaplanarak, ortalama süre 116 gün belirlenmiş, buna rağmen kâr kaybı zararı hesaplanırken bu süre beş ay olarak kabul edilmiştir. Sonuçta —-bulunan 9 mağaza için davacı Şirket’e toplamda—- yangına bağlı kâr kaybı ödemesi yapılmıştır. —- mağazalarında meydana gelen fiziki zararlar karşılığında da tüm poliçe ve mağazalar için toplam üst limit olan ——olarak ödenmiştir.
Yangına Bağlı Kâr Kaybı Poliçesi’nde poliçe üzerinde yazılı tarihin kâr kaybı sigortalarında azami tazminat süresini gösterdiği, bu nedenle sigortacının her hâlükârda bu süre kadar ödeme yapmayacağı açıktır. Şayet riziko gerçekleştiğinde sigortacının otomatik olarak her zaman 12 aya tekabül eden kâr kaybı tutarını ödeyeceği kabul edilseydi, Yangına Bağlı Kâr Kaybı Poliçesi’nde ayrıca “Tazminat Süresi” başlığı altında, hangi süreler dikkate alınarak kâr kaybı tazminatının hesaplanacağı hususu düzenlenmezdi. Oysa gerek poliçe özel şartlarında ve gerekse Yangına Bağlı Kâr Kaybı Sigortası Genel Şartlarında yer alan A.3. maddesinde, tazminat süresinin anlamı ve özellikle azami süre vurgulanmıştır. Terör hareketlerinin devam etmesi sigorta edilen “riziko” değildir, sigorta edilen “riziko” terör eylemi sonucunda meydana gelen zarar ve kayıptır. Terör hareketlerinin devam etmesi “davacı halen devam ettiğini iddia etse dahi” sigorta edilen riziko ile alâkalı değildir. Bu bakımdan davacının “12 ay boyunca devam eden kâr kaybının ödemesi gerektiği” iddiası kabul edilmemiştir. Çünkü, kâr kaybı o an meydana gelmektedir. Bu süre rizikonun değil kâr kaybı yani zararın süresidir. Bu sürenin başlangıcı rizikonun gerçekleştiği an Yani Terör eylemi ile sigortalı değerlerde hasar ve kayıpların meydana geldiği andır. Rizikonun devam etmesi terör hareketlerinin devam etmesi sigorta edilen “riziko” değildir, sigorta edilen “riziko” terör eylemi sonucunda meydana gelen zarar ve kayıptır. Terör hareketlerinin devam etmesi sigorta edilen riziko ile alakalı değildir.
Yangına Bağlı Kâr Kaybı Poliçesi ve genel şartlarda yer alan hükümlere göre, davacı Şirket’e ancak tespit edilecek normale dönme süresine karşılık gelen süreyle sınırlı olarak bir kâr kaybı ödemesi yapılabilecektir. “Normale dönme” ise, yağmalanmış malların tekrar tedariki suretiyle raflarda satışa sunulması süresidir. Bu anlamda, — ayında —- Mağazalarının bulunduğu bölgede gerçekleşen olaylar sadece 13 gün devam etmiştir. Zarar hesabı yapılırken bilirkişi heyetince davalı şirket oluşan zarar etkilerini davacı Şirket lehine yorum yapılarak 5 ay olarak belirlemiştir. Zira bu tespit yapılırken, bilirkişilerce her bir mağaza müdürü ile yapılan görüntülü konuşmalar, davacı Şirket yetkilisinin beyanları ve geçmiş yıllara ait ciro trendleri ve noksan emtianın mevcut satış süresi gibi hususlar dikkate alınmıştır. Buna karşın davacı Şirket, Yangın Poliçesi kapsamında gerçekleşen riziko nedeniyle 12 ay boyunca kâr kaybı yaşadığını kanıtlar nitelikte hiçbir delil sunamamıştır. Davacı Şirketin kendi çektiği —– dönemine ait videolarda mağazaların içinde ürünlerin bulunduğu ve müşterilerin rahatlıkla alışveriş yaptığı görülmektedir. Ayrıca dış mekân çekimlerinde de insanların sokaklarda serbestçe yürüdüğü de görülmektedir. Bu nedenle davacı vekilinin kâr kaybının 12 ay boyunca yaşandığına ilişkin iddiası kabul edilmemiş, bilirkişi heyetinin belirlediği şekilde 5 ay olarak kabul edilmiştir.
18-Sonuç: Sonuç olarak; TTK m. 1453’e uygun şekilde, kazanç kaybı zararının sigorta teminatına alınması için ayrı sözleşme yapılması gereğine uygun olarak iki ayrı poliçenin düzenlenmesinin söz konusu olduğu; bir başka anlatımla “rizikonun gerçekleşmesi sonucu doğan kazanç kaybı ile sigorta edilen malın ayıbından doğan hasarlar, aksine sözleşme yoksa sigorta kapsamında değildir.” şeklindeki anılan maddede belirtilen “aksine sözleşme yoksa” şeklindeki ifade dikkate alınarak kâr kaybı poliçesinin düzenlendiği yani ayrı sözleşme yapıldığı, ayrı bir belge düzenlendiği, kazanç kaybı ile sigorta edilen malın ayıbından doğan hasarların da sigorta kapsamına alındığı, bilirkişi heyetince hazırlanan kök raporda ve ek raporda da belirtildiği üzere; her iki poliçenin lafzında yer alan ifadeler birlikte değerlendirildiğinde birbirinden bağımsız iki ayrı poliçenin varlığından bahsedilmeyeceği, tazminat hesabı yönünden “12 aylık kâr kaybı ödemesi yapılması gerektiği” yönündeki davacı itirazının doğru olmadığı, buna göre davacı Şirketin Irak’ta riskler devam ettiği öngörüsü ile poliçe azami teminat süresi için kâr kaybı talebinde bulunamayacağı, yangına bağlı kâr kaybı poliçesinin davacı Şirketin genel risk ve kayıpları ile teminata konu rizikolarına bağlı tüm finansal ve ticari kayıplarını davalı şirketten talep edemeyeceği, —– teminat kapsamında olmadığı, bu nedenlerle davanın tümden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın esastan REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 54,40 TL harcın davacı tarafından dava açılırken peşin yatırılan 340.518,03 TL harçtan mahsubu ile bakiye 340.463,63 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/4.maddesi uyarınca 3.400 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde ——— Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/02/2020