Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/745 E. 2018/313 K. 05.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İstanbul Anadolu
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/745 Esas
KARAR NO : 2018/313

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/06/2016
KARAR TARİHİ : 05/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigortanın 22.09.2006/2007 tarihleri arasında geçerli olan işveren mali sorumluluk poliçesi tanzim ettiğini, poliçede bedeni zararlar için şahıs başına 40.000.USD, kaza başına 120.000.USD teminat verildiğini, işçi Recep’ in geçirdiği kaza sonucu İstanbul Anadolu —-[ş Mahkemesi’ nin —-.Esas nolu dosyası İle Davacı —- aleyhinde maddi ve manevi tazminata hükmettiğini, iş davasının Davalı —-‘ ya ihbar edildiğini, iş mahkemesi ilamının konu edildiği takibin davalı — ya bildirildiğini, Davalı —-‘ nun ödeyeceği kısım için kısmi ibra tanzim edildiğini, ancak Davalı —-‘ nun ödeme yapmaması üzerine icra takibi başlatıldığını, mülga TTK 1292 maddesine göre mahkeme kararının kesinleştiği tarihin riziko tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği, TTK1427/+ maddesine göre, borç muaccel olunca ihtara gerek kalmaksızın sigortacının temerrüde düşeceğini itirazın iptali, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.

Davalı taraf duruşmaya gelmedeği gibi her hangi bir cevap vermemiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve dosya içeresinde toplanan delillerin bir bütün olarak irdelenmesi sonucu;
Dava, işveren mali sorumluluk poliçesi kapsamında dava dışı işçiye ödenen meblağın rücuen tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İAA —-. İş Mahkemesinin —- E-K sayılı dosyası ile yapılan yargılamada, dava dışı —-‘ in davalı iş yerinde çalışmakta iken geçirmiş olduğu iş kazasına dayalı olarak dosyamız davacı aleyhine açmış olduğu maddi ve manevi tazminat davası neticesinde, 20.291 TL maddi tazminat ve 14.000 TL manevi tazminat yönünden davanın kabulüne dair vermiş olduğu kararın Yargıtay 21. HD’ nin 2016/9428-2017/10089 E-K sayılı ilamı ile onandığı,
Davacı tarafça işbu alacağa ilişkin olarak Zonguldak —- İcra Dairesinin —- Esas sayılı dosyasına toplam 78.423,15 TL ödeme yapıldığı,
Davaya konu İAA —- İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı takip dosyası ile, davacının 78.423,15 TL asıl alacak ve 870,17 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 79.293,32 TL yönünden davalı hakkında takip başlattığı, davalı tarafça, 26.05.2016 tarihinde davacı vekiline yapılan 57.318,59 TL’ lik ödeme nedeniyle davacı tarafça ibralaşıldığından bahisle ödeme emrine itiraz dilekçesi sunduğu,
İtiraz dilekçesine ekli ibraname, feragatname ve makbuz başlıklı belgenin incelenmesinde, poliçe kapsamında toplam 57.318,59 TL’ nin tahsil edildiği, İş Mahkemesi kararı ve dayanağı icra dosyasına dayalı olarak başlatılan işbu takip nedeniyle ödeme miktarı kadar alacaktan feragat edildiği, bakiye alacak için yasal hakların saklı tutulduğu davacı vekilince imza altına alındığı görülmüştür.
Alınan beyanlar, dosyaya sunulan işbu bilgi ve belgeler itibariyle, davacı tarafından dava dışı işçiye icra yoluyla ödenen toplam 78.423,15 TL’ nin poliçe kapsamında olduğu, bu kapsamda davalının, takipten sonra ve davanın açılmasından evvel 57.318,59 TL’ yi davacıya ödediği hususlarında ihtilaf olmadığı, dosyaya konu olaydaki ihtilafın, asıl alacak ve işlemiş faiz miktarı ile ibranamenin tüm alacağı kapsayıp kapsamayacağı noktalarında toplanmaktadır.
Poliçe limitinin 40.000 USD olarak belirlendiği ancak, davacının, dava dışı işçiye yapmış olduğu ödeme tarihi itibariyle esas alınacak kur (2,82 TL) bedeline göre talep edilen davaya konu değerin poliçe limitinde kaldığı değerlendirilmiştir.
Davcının, poliçe kapsamında talep edebileceği asıl alacak miktarının 78.423,15 TL olduğu, ödeme tarihinden takip tarihine kadar olan 100 günlük süre için işlemiş faizin bilirkişi raporunda denetime elverişli şekilde belirlendiği üzere 1.759,68 TL olduğu ancak davacı talebinin 870,17 TL olduğu, toplam 79.293,32 TL’ lik alacak için davalının yapmış olduğu 57.318,59 TL’ nin mahsubu neticesinde davacının 21.974,73 alacak yönünden takibinde haklı olduğu değerlendirilmiştir.
Yapılan bu değerlendirme neticesinde açılan davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KISMEN KABULÜ ile KISMEN REDDİNE,
Davalının, İAA —- İcra Müd. —- esas sayılı dosyasında yapmış oludğu itirazın kısmen iptali ile takibin 21.974,73 TL asıl alacak yönünden aynen kaldığı yerden devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Alacağın belirlenebilir nitelikte likit olması sebebi ile hükmedilen meblağ üzerinden hesaplanacak %20 orranında icra inkar tazminatını hakksız yere itiraz eden davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
-Karar tarihinde alınması gerekli 1.501,09 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan (597,72+396,47) 994,19 TL harçtan mahsubu ile bakiye 506,90 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
-Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 778,00 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre belirlenen 482,36 TL sini ve davacı tarafça peşin olarak yatırılan 597,72 TL harç gideri toplamı 1.080,08 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve kabul oranına göre belirlenen 2.636,88 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/04/2018