Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/652 E. 2019/100 K. 05.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/652
KARAR NO : 2019/100
DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ: 18/05/2016
KARAR TARİHİ: 05/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı arasında 08/08/2011 tarihinde ————- işine İlişkin sözleşme yapıldığını; davalı/ alt yüklenicinin sözleşme gereği üstlendiği işte çalıştırdığı her elemanın —– bildirimini yapmak ve sosyal güvenlik primi yatırmakla yükümlü olduğunu; ancak, davalı şirket sözleşmeden dolayı ana yüklenicinin yaptığı —– için tanzim edilen faturalardan yatırması gereken ——primini ödemediğini; bunun üzerine davalı/ ana yüklenici şirket hakkında yasal takip başlatıldığını; davacı şirket tarafından, davalı şirkete —-Noterliğinin — tarih ve —-yevmiye numarası ile ihtarname keşide edildiğini; davalı şirketin ihtarnameye cevaben —– borcu olmadığı gerekçesi ile borcu ödemeyi reddettiğini; taraflar arasında akdedilen sözleşme gereğince davalı alt yüklenicinin üstlendiği işi yaparken çalıştırdığı işçilerin —-prim borcunu tam ve eksiksiz olarak yatırma yükümlülüğünün davalı alt yüklenicinin sorumluluğunda olduğu açıkça ve ihtilafsız olarak düzenlendiğini; bu nedenlerle, davalının sorumluluğunda olan ancak davalı tarafça Ödenmeyip, davacı tarafça ödenmek zorunda kalınan 33.182,13 TL’nin davalı tarafından, davacı şirkete ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davada yetkili mahkemenin Bakırköy mahkemeleri olduğunu; zamanaşımı yönünden de itirazlarımn bulunduğu; davanın esası ile ilgili ise davacının, davalının prim borcu olduğuna ilişkin iddiasının haksız ve dayanaksız olduğunu; bu nedenlerle, her türlü fazlaya dair dava ve talep haklan saklı kalmakla, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine; yargılama giderleri ve avukatlık ücretlerinin de davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi———— tarihli raporlarında; Davacının kamu kurumundan yapım işi ihalesi aldığı ve —— tarihinde ilgili kuruma yüklenici olarak sözleşme imzaladığını, 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin ilgili hükümlerine göre davaya konu asgari işçilik tutarının muhatabının asil işveren, yani davacının olduğu, davalının ise ilgili işyeri dosyasında alt taşeron olduğunu, davacı ile davalı arasındaki —– tarihli Alt Yüklenici Sözleşmesinde davaya konu asgari işçilik bildirimden sorumlu olduğuna dair Herhangi bir hüküm bulunmadığı, davalı yükümlülüğünün “Çalıştırdığı işçilerin sosyal güvenlik primini yatırmak” ibbaret olduğunu, davalı şirketin, davacı ——- dosyasına çalıştırdığı işçilere ait ——-TL. İşçilik bildirdiği ve tahakkuk eden —–TL.’nı ödediği ve herhangi bir borcunun bulunmadığı ilgili kurum yazılarından anlaşıldığını, ayrıca asgari işçilik hesaplamasında davalı şirketin davacı asıl işveren dosyasına Alt Taşeron olarak çalıştırdığı işçilere ait——TL. işçilik tutarının mahsup edildiğinin sonuç ve kanaatine varmıştır.
Dava, davacı tarafından ödenen eksik işçilik priminin davalı alt yükleniciden tahsili istemine ilişkindir.
Davacı yüklenici ile davalı alt yüklenici arasında——- tarihinde———–imzalanmış olup, alt yüklenicinin sorumlulukları sözleşmenin 4.3. Maddesinde düzenlenmiştir.
Sözleşmenin 4.3.1. Maddesinde davalı alt yüklenicinin, çalıştırılan her elemanın sosyal güvenlik primini yatırmakla yükümlü olduğu hüküm altına alınmıştır.
———- yazılan müzekkere cevabında, gönderilen evrakların incelenmesinde, taraflar arasındaki sözleşmeye konu işin yapıldığı yerin ———– tarihinde işleme alındığı, 31/12/2011 tarihinden sonra iş yerinin faaliyetinin bittiği belirtilmiştir.
SGK tarafından yapılan incelemede sözleşmeye konu iş ile ilgili olarak 80726,16 TL fark işçilik miktarı üzerinden—–TL sigorta primi ve 31/03/2013 tarihi itibariyle 4607,03 TL gecikme cezası olmak üzere toplam 32861,18 TL borç tahakkuk ettirildiği, davacının bu bedele itiraz etmeksizin işleyen faizle birlikte 33182,13 TL olarak ödediği tespit edilmiştir.
Her ne kadar davalı, sözleşmeye konu yer ile ilgili prim borcunun bulunmadığına dair SGK tarafından düzenlenen 21/03/2016 tarihli yazıyı delil olarak göstermiş ise de, aynı yazıda, belirtilen hususların ibra anlamına gelmediği, ilişiksizlik belgesi niteliğinde olmadığı da belirtilmiştir.
SGK’ndan gelen müzekkere cevapları, iş yeri dosyası, sözleşme ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında ————– imzalandığı, davacının yüklenici, davalının ise alt yüklenici olduğu, davalı tarafından, işyerinde çalışan işçilerle ilgili olarak davacıya 48872,00 TL işçilik bildirildiği, tahakkuk eden 18662,40 TL primi ödediği, fakat ——– tarafından yapılan incelemede 80726,16 TL fark işçilik miktarı tespit edildiği ve toplam 32861,18 TL eksik işçilik primi ve gecikme bedeli tahakkuk ettirdiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 4.3.1. Maddesinde alt yüklenici olan davalının, çalıştırılan her elemanın sosyal güvenlik primini yatırmakla sorumlu olduğunun düzenlendiği, bu durumda iş yerinde çalışıp da bildirilmeyen işçilerin primlerinden davalının sorumlu olduğu, aksi yöndeki bilirkişi raporuna itibar edilemeyeceği, davacı tarafından ödemenin yapıldığı tarih itibariyle davalı lehine zenginleşme gerçekleştiği ve temerrüdün bu tarihte başladığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile 33.182,13 TL’nin— tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
2-Alınması gerekli 2266,68 TL harçtan peşin alınan 566,67 TL harcın mahsubu ile bakiye 1700,01 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA, Davacı tarafından yatırılan 566,67 TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
3-Davacı tarafça sarf edilmiş, 566,67 TL, 5,20 TL vekalet pulu, 1400,00 TL bilirkişi ücreti, 176,70 TL posta gideri olmak üzere toplam 2148,57 TL’nin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 3.981,86 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin huzurunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 05/02/2019