Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/632 E. 2018/111 K. 13.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/632 Esas
KARAR NO : 2018/111

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/05/2016
KARAR TARİHİ : 13/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … ile davalı … —in 28.08.2015 tarihînde taşeron sözleşmesi imzaladıklarım, sözleşme konusunun;— adresinde bulunan inşaat halindeki zemin dahil 13 katlı binanın dış cephe mantolama işlerinin yapılması işi olduğunu, işbu sözleşme gereğince yapılacak olan işlerin; Carbonlu Sistem Mantolama, Kat Silme İmalatı, Pencere Söve, Kaçak Silme İmalatı, Fuga imalatı, Fransız Balkon Kenarlarında Sütun İmalatı, Yan Cephe Balkonlarında ve Fransız Balkon Mermer Altlarına Dekoratif Denizlik İmalatı, Fransız Balkonlarında Sulun Başlangıç ve Bitişlerine Sütun Başlığı İmalatı ve Köşe Şutun İmalatı İşlerinde KDV hariç 182.520,04 TL karşılığında geçici keşif yapılmış ancak söz konusu işlerin kesin hesabının iş bitiminde yapılacak nihai keşif ile net olarak belirleneceği hususunda anlaştıklarını, işi 03.12.2015 tarihinde tamamladıklarını, davalının kesin hesabı yapmaya gelmediğini, davalının ödeme yapmaması üzerine İstanbul Anadolu —-İcra Müdürlüğünün —esas dosyasından 16.02.2016 tarihinde davalı aleyhine takip başlattıklarını, takibin davalı itirazı üzerine durduğunu, Davalı/borçlunun, İstanbul Anadolu—.İcra Müdürlüğünün —esas dosyasına yapmış olduğu vaki itirazın iptali ile takibin devamına, Davalı/borçlunun taşınır ve taşınmaz mallarına ihtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz uygulanmasına, kötü niyetli yapılan İtiraz nedeniyle %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalı/borçludan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, asıl işveren —İnş.Yat.Tic.A.Ş, adlı şirket ile —nın dış cephesini yapma konusunda anlaşmış ve bu işin yapımı içinde yukarıda bahsettikleri sözleşme ile … ile anlaştıklarını, davacının yapılan sözleşmedeki şartlara uymadığını, sözleşme ekinde yer alan ve binanın dış cephesinin nasıl olması gerektiğini gösteren proje fotoğraflarındaki dış cephe ve mantolama işine uygun olarak inşaatı tamamlamadığını, sözleşmede belirlenen 30 günlük sürede ve tekniğine uygun olarak işi yapmadığını, kusurlu yaptığım, kaidıki davacının süresinde bitiremediği için asıl işveren ile sorun yaşandığını, asıl İşveren — İnşaatın apartman maliklerine geç teslimden dolayı 600.000 TL cezi şart ödediğini, bu rakkamın 255.000 TL’sım müvekkilinin ödeme zorunda kaldığını, davacının, sözleşmeye aykırılıklar dan dolayı da işi müvekkiline tam ve eksiksiz teslim etmeyerek ve iskeleyi sökerek şantiyeden ayrıldığını, icra takibinin 201.18039 TL olmasına nazaran davacıya yapmış oldukları 86.605,00 TL ödemenin dikkate alınmamış olduğunu, müvekkiline yapılan icra takibinin haksız olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve dosya içeresinde toplanan delillerin bir bütün olarak irdelenmesi sonucu;
Dava, eser sözleşmesi kapsamında bakiye alacağın takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekilinin, müvekkili ile davalı arasında 28.08.2015 tarihinde taşeron sözleşmesi imzalandığını, sözleşme konusunun, inşaat halindeki zemin dahil 13 katlı binanın dış cephe mantolama işlerinin yapılması işi olduğunu, müvekkilinin işi 03.12.2015 tarihinde tamamladığını, davalının kesin hesabı yapmaya gelmediğini beyanla davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği,
Davalı vekilinin, müvekkilinin, asıl işveren ile dış cephe yapma konusunda anlaşmış ve bu işin yapımı içinde davacıyla anlaştıklarını, davacının yapılan sözleşmedeki şartlara uymadığını, apartman maliklerine geç teslimden dolayı 600.000 TL cezi şart ödendiğini, bu rakamın 255.000 TL’ sini müvekkilinin ödemek zorunda kaldığını beyanla davanın reddini savunduğu,
28/08/2015 tarihli sözleşme konusunun, belirtilen adreste zemin kat dahil 13 katlı apartmanın çelik çatı ve kaplamasının yapılması işi olduğu, yapılacak işin birim fiyatının belirlendiği ancak iş bitiminde yapılan işlerin bu birimler üzerinden belirlenmesinin kararlaştırıldığı, iskele kirasının yüklenici tarafından verilmesi halinde tutardan düşüleceği yazılmış ise de zaten edim yükümlüsü olan yüklenicinin ifa karşılığında ücret alacağının kararlaştırılmış olması sebebiyle bu hükmün işveren olarak hüküm altına alınmak istendiği kabul edilerek maddi hata bu şekilde anlaşıldığı, işin teslim süresinin 30 gün olarak belirlendiği, yükümlülüklerin gereği gibi yerine getirilmemesi halinde ceza şart ödeneceğinin kararlaştırıldığı, yapılacak işten teknik olarak yüklenicinin sorumlu olduğunun kararlaştırıldığı, sözleşme keşif bedelinin KDV hariç182.520,40 TL olarak belirlendiği görülmüştür.
Taraflarca dosyaya sunulan bilgi, belge ve yerinde yapılan inceleme neticesinde teknik bilirkişi tarafından düzenlenen 06.03.2017 tarihli kök raporda özetle;
Davalı tarafça davacıya yapılan toplam ödeme miktarının 85.606 TL, davalı tarafından ödenen iskele bedelinin toplam 30.466 TL olduğu, sözleşmeye konu mantolama ve diğer işlerin zemin dahil 13 katlı binada uygulanmış olduğu, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye göre, davacı yüklenici tarafından bitirilen sözleşme konusu işlerin imalatlarında meydana gelen kusurlar nedeniyle toplam iş bedeli 196.987 TL üzerinden % 5 nispetinde nefaset bedeli kesilmesinin uygun olacağı kanaati ile nefaset kesintisinin 196.987,00×0,05 = 9.849,35 TL olduğu, yapılan ödeme miktarı, iskele kira bedeli ve nefaset kesinti miktarı olarak toplam 125.921,35 TL’ nin takibe konu asıl alacaktan mahsubu neticesinde takibin 71.065,65 TL asıl alacak üzerinden takibi gerektiği tespit edilmiştir.
Bilirkişi raporuna yönelik davacı tarafça sunulan 13.03.2017 tarihli dilekçede, yalnızca nefaset kesintisine itiraz edildiği, asıl alacak miktarı üzerinden yapılan diğer kesintilerin kabul edildiği görülmüştür.
Taraflarca dosyaya sunulan itiraz dilekçeleri ve belgeler doğrultusunda alınan 07.11.2017 tarihli ek raporda özetle;
Davacı tarafından davalıya kesilen 24/10/2015 tarihli faturada mantolama bedeli 39,00 TL/m2 yerine 37,00 TL/m2 olarak davacı tarafından düzenlenmiş ve kabul edilmiş olduğu dikkate alınmak suretiyle keşif bedelinde 39,00 TL/m2 yerine 37,00 TL/m2 olarak düzeltildiğinde keşif bedelinin 176.270 TL + KDV olarak hesaplandığı, dava konusu taşınmaz mahallinde 12/12/2016 tarihinde icra edilen keşif icrası ve değerlendirme sonucunda onaylı mimari projesine göre yapılan binadaki cephe mantolama, söve ve silme imalatlarının tamamlanmış ancak kısmi kusurlara ilişkin 9.849 TL nefaset kesintisinin hesaplandığı, sair itirazların yerinde olmadığı,
Sonuç olarak, keşif bedelinin 176.270 TL + KDV, nefaset kesintisinin 9.849 TL, davalının yapmış olduğu toplam ödeme miktarının 85.606 TL, iskele kira bedelinin KDV dahil 35.949,80 TL, sözleşme bedelinin KDV dahil 207.999,07 TL, mahsup neticesinde davacı yüklenicinin 76.594,27 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Alınan beyanlar, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler, bilirkişi tarafından düzenlenen raporlar ve tüm dosya kapsamı itibariyle, taraflar arasında davaya konu apartmanın dış mantolama ve sair işlemlerinin davacı tarafça yapılması ve karşılığında ücretin davalı tarafça ödeneceğinin belirlenerek taraflar arasında eser sözleşmesinin kurulduğu, işbu sözleşme kapsamında davacı tarafça edim yükümlülüğünün iddiaya göre yerine getirildiği, bunun karşılığında bir kısım ödemenin davalı tarafça yapıldığı hususlarında ihtilaf bulunmadığı, taraflar arasındaki ihtilafın, davacının, yüklenici konumunda olduğu sözleşme gereği edimi gereği gibi yerine getirip getirmediği, getirmiş ise talep edebileceği ücret noktalarında toplanmaktadır.
Dava konusu olayda uygulanması gereken TBK’ nın 470 maddesinde, eser sözleşmesinin, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, işsahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşme olduğu, 477 maddesinde, eserin açıkça veya örtülü olarak kabulünden sonra, yüklenicinin her türlü sorumluluktan kurtulacağı ancak, onun tarafından kasten gizlenen ve usulüne göre gözden geçirme sırasında fark edilemeyecek olan ayıplar için sorumluluğunun devam ettiği, işsahibinin, gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal etmesi halinde eseri kabul etmiş sayılacağı hüküm altına alındığı, işbu bildirim veya ihbar yükümlülüğünün sözleşmenin 8 ve 9 maddelerinde de özel olarak hüküm altına alındığı görülmüştür.
Teknik raporda da belirtildiği üzere, davaya konu işin tamamıyla bitirildiğinin tespit edilmesine karşın, iş sahibi olan davalının, sözleşmeye konu edimin gereği gibi yerine getirilmediği noktasında davacıya yönelik herhangi bir ihbar veya bildiriminin olmadığı, bu kapsamda davalının, sözleşmeye konu eseri kabul etmiş sayıldığı ve bunun karşılığında yapılan iş gereği ücreti ödemekle yükümlü olduğu mahkememizce kabul edilmiştir.
Davacı tarafın kabule yönelik beyanı, davalının itirazı ve dosyada mevcut davacı tarafça düzenlenen fatura içeriği doğrultusunda düzenlenen ek raporda belirtilen toplam sözleşme bedelinin 207.999,07 TL olduğu yönündeki tespit dosyadaki mevcut bilgilerle uyumlu oluşu itibariyle mahkememizce de benimsenmiştir ancak, nefaset bedeli olarak belirlenen 9.849 TL’ nin kök raporda belirlenen sözleşme bedeli üzerinden hesaplanmış olduğu dikkate alınarak mahkememizce yapılan hesaplama neticesinde nefaset bedelinin (207.999,07 x 0,05 =) 10.399,95 TL olduğu, yapılan işlerin niteliği itibariyle yapılan işbu nefaset kesinti oranının mahkememizce de makul kabul edildiği, davalının yapmış olduğu toplam ödeme miktarının 85.606 TL, iskele kira bedelinin KDV dahil 35.949,80 TL olduğu, işbu kalemlerin (85.606 + 35.949,80 + 10.399,95 = 131.955,75 TL) sözleşme bedelinden mahsubu neticesinde davacı yüklenicinin (207.999,07 – 131.955,75 =) 76.043,32 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Davalının, işin geç teslimi ve eksik ifa nedeniyle yapmış olduğu masraflar olduğu yönündeki savunmasını destekler mahiyette hiç bir delil sunulmamış olması sebebiyle bu yöndeki savunmaya itibar edilmemiş, takipten evvel davalının temerrüdünün ispatlanamamış olması sebebiyle işlemiş faiz yönünden talebin reddine, 76.043,32 TL asıl alacak yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KISMEN KABULÜ ile KISMEN REDDİNE,
Davalının İAA —-.İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile,
Takibin 76.043,32 TL asıl alacak yönünden kaldığı yerden aynen devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Alacağın yargılama ile belirlenebilir nitelikte olduğu dikkate alınarak şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin reddine,
-Karar tarihinde alınması gerekli 5.194,51 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan (3.435,66+1.005,90) 4.441,56 TL harçtan mahsubu ile bakiye 752,95 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
-Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 725,30 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre belirlenen 268,36 TL sini ve davacı tarafça peşin olarak yatırılan 3.435,66 TL harç gideri toplamı 3.704,02 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve kabul oranına göre belirlenen 8.714,77 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davalı tarafından yapılan 300,00 TL yargılama giderinin davanın ret oranına göre belirlenen 189,00 TL nin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve ret oranına göre belirlenen 12.760,97 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/02/2018