Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/451 E. 2020/520 K. 21.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
ESAS NO: 2016/451 Esas
KARAR NO: 2020/520
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14.11.2012
KARAR TARİHİ : 21.10.2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı sürücü ———–tarihinde seyir halinde iken davacıya çarparak yaraladığı, bu nedenlerle bakım, iyileştirme, tedavi giderleri ve yapılan bütün maddi masraflar için — işten uzak kalma ve kazanç kaybı nedeniyle —-kalıcı iş göremezlik ve iktisadi geleceğin sarsılması için —, bakıcı parası olarak — maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek en yüksek yasal faizi ile birlekte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, — manevi tazminatın davalı — olay tarihinden itibaren işleyecek en yüksek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı — cevap dilekçesinde, işbölümü itirazında bulunarak davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, davanın davalı şirketin merkezi olan– Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, sigortanın en fazla – — sorumlu olduğunu, tedavi masraflarından ——- sorumlu olduğunu, beyan etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde, olay gün ve saatinde görev başında olan polis memuru olduğunu, kusursuz olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
ISLAH: Davacı vekili— harç tarihli ıslah dilekçesi ile, maddi tazminat taleplerini; bakıcı ve tedavi gideri olarak – geçici iş göremezlik olarak – sürekli iş göremezlik olarak — ekonomik geleceğin sarsılması olarak —- yükseltmiştir.
DAVANIN AŞAMALARI: Davanın tevzi edildiği ———– sayılı dosyasının devredildiği ——- sayılı dosyasından verilen—3 tarihli görevsizlik kararı üzerine dosya kapatılan——– esasına kaydedilmiş olup, bu mahkeme tarafından da — tarihinde yargı yolunun caiz olmadığı ve taraf ehliyeti— yokluğu nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine yüksek———-sayılı ilâmındaki “dava dilekçesine göre davalı sürücünün salt kişisel kusuruna dayanılması nedeniyle KTK hükümlerinin uygulanması gerekliliği” nedeniyle bozulmuş,———- kapatılması nedeniyle dosya Mahkememiz —- esasına devrolunmuş ve Mahkememizce davanın esası incelenerek karar ihdas edilmiştir.
BİRLEŞEN DOSYANIN TEFRİKİ VE GÖNDERME KARARI:——— dosyasından verilen – tarihli birleştirme kararı uyarınca asliye hukuk dosyası mahkememizin — esas sayılı dosyamız ile birleştirilmiş ise de, mahkememizin —tarihli duruşmasının -nolu ara kararı uyarınca ———— sayılı emsal ilâmından açıkça anlaşıldığı üzere, asliye hukuk mahkemesi ile asliye ticaret mahkemesi aynı düzey ve sıfatta hukuk mahkemesi olmadığından ilgili davaların birleştirilemeyeceği” gerekçesiyle birleştirilen dosyanın tefrik edilmesine karar verilmiş, tefrik edilen dosya Mahkememizin — esasına kaydolunmuş ve Mahkememizin — tarihli gönderme kararı ile dosya —- Hukuk Mahkemesi’ne iade edilmiştir.
DAVANIN VE UYUŞMAZLIK KONULARININ TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
1-Davanın ve uyuşmazlık konularının tespiti: Dava, trafik kazası nedeniyle oluşan kalıcı iş gücü kaybı, geçici iş gücü kaybı, bakım-tedavi masrafları ve ekonomik geleceğin sarsılmasına dayalı maddi tazminat ve yaralanma nedeniyle oluşan haksız fiile dayalı manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Maddi tazminat davasının dayanağı TBK’nin 54. Maddesi, manevi tazminat davasının dayanağı TBK’nin 56. maddesidir.
Ön inceleme duruşmasına kadar sunulan yazılı ve duruşmadaki sözlü beyanlara göre, taraflar arasındaki uyuşmazlığın,
a- ——–mahkemelerinin yetkili olup olmadığı,
b- Davaya konu trafik kazasında davalı sürücü—- kusurlu olup olmadığı, kusurluysa kusur oranının ne kadar olduğu,
c- Davacının, kaza nedeniyle oluşan bakım ve tedavi masraflarını davalılardan isteyip isteyemeyeceği, isteyebilecekse miktarının ne kadar olduğu,
ç-Davacının kaza nedeniyle iş gücü kaybına uğrayıp uğramadığı, uğramışsa iş gücü kaybı nedenyile isteyebileceği maddi tazminat miktarının ne kadar olduğu,
d-Davacının ekonomik geleceğinin sarsılıp sarsılmadığı, sarsılmışsa bu hususa ilişkin davalılardan maddi tazminat talep edip edemeyeceği, edebilecekse miktarının ne kadar olması gerektiği,
e-Davalı —-maddi tazminattan sorumlu olması halinde sorumluluk miktarının ne kadar olduğu,
f-Davacının kaza nedeniyle TBK’nin 56/1. Maddesi uyarınca manevi tazminata hak kazanıp kazanmadığı, kazanmışsa miktarının ne kadar olması gerektiği noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
2- Yetki İtirazı Yönünden İnceleme: Davalı —- vekili cevap dilekçesi ile davanın davalı şirketin merkezi olan——— Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini beyanla, yetki itirazında bulunmuştur.
6100 sayılı HMK’nun 6/1.maddesinde; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişiliğin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” hükmü yer almaktadır. Bu hüküm aksine kesin yetki kaydı olmayan tüm davalar için genel yetki kaydıdır.
Trafik kazası aynı zamanda haksız fiil teşkil eden bir eylem olduğundan 6100 Sayılı HMK’nun 16. maddesinde ise “Haksız fiilden doğan davalarda haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesidir yetkilidir” hükmü yer almaktadır.
Uyuşmazlık, ——– kaynaklandığından ve bu sigorta türü 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunun 110. maddesinde düzenlendiğinden diğer bir yetki kuralı da bu yasada yer almakta olup, buna göre “Motorlu araç kazalardan dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinin birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir” hükmü yer almaktadır. Aynı hüküm ZMSS genel şartlarının C.7. maddesinde de tekrar niteliğinde yer almaktadır.
Somut olayda olduğu üzere bir davada birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa davacı bu mahkemelerden birinde dava açma hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa o zaman seçme hakkı davalı tarafa geçmektedir, ————–
Dava konusu uyuşmazlıkta, trafik kazası— meydana gelmiş olup, HMK’nin 16.maddesi uyarınca Mahkememiz yetkili olduğundan davalı —– itirazının reddine oy birliğiyle karar verilmiş, ara karar duruşmada açıklanmıştır.
3-Kazanın oluşumu ve davalı sürücünün kusur oranı: Dosya kapsamına göre, —günü saat -sıralarında davalı sürücü — plaka sayılı — ilçesinde——— istikametine doğru seyretmekte iken olay mahalline geldiğinde, seyir yönüne göre sol taraftan yola giren ve seyir şeridine kadar yürüyüşünü sürdüren davacı yaya —- çarpması neticesi dava konusu kaza meydana gelmiştir.
Tarafların kusur oranının belirlenmesi için Mahkememizce resen seçilen bilirkişi —– ve diğer bilirkişiler tarafından düzenlenen kök ve ek raporlarda dava konusu trafik kazasında davalı sürücünün %75 oranında, davacı yayanın %25 oranında kusurlu olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Kusur oranına ilişkin bilirkişi raporuna yapılan itirazlar üzerine, dosya davalı sürücünün kusur oranının tespiti için —- gönderilmiş, üzç uzman tarafından düzenlenen —— tarihli bilirkişi raporunda; “…Davalı sürücü sevk ve idaresindeki motosiklet ile seyri sırasında yola gereken dikkatini vermemiş, görüş alanını “yaya trafiği itibariyle” etkin şekilde kontrol etmemiş, teyakkuzla seyrini sürdürmeye önem ve özen göstermemiş, mevcut hızı ile mahale yaklaşmış, seyir yönüne göre sol taraftan kavşak alanını takiben sağ tarafa geçmek adına kaplamaya intikal eden ve yolu tamamlamak üzere olan yayayı zamanında farkedemeyip tedbirsizce çarparak sebebiyet verdiği kazada dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket etmiş olmakla asli derecede kusurludur.
Davacı yaya … iki yönlü taşıt trafiğine açık yoldan “sağ taraftan yaklaşan davalı sürücü yönetimindeki vasıtaya rağmen” karşı tarafa geçmek üzere kontrolsüzce kaplamaya girerek güvenliğini tehlikeye düşürmüş kendisine yaklaşan vasıtadan korunma tedbiri alamayıp sadmesine maruz kalarak sebebiyet verdiği kazada tali derecede kusurludur.
Sonuç olarak;
Davalı sürücü —- % 75 (yüzde yetmişbeş) oranında kusurlu olduğu,
2) Davacı yaya —% 25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu olduğu” yönünde kanaat bildirilmiştir.
——— tarafından düzenlenen raporla Mahkememizce resen seçilen bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen rapor dosya kapsamına uygun, denetime elverişli ve yeterli bulunmakla oybirliğiyle hükme esas alınmıştır.
Bu itibarla, dava konusu kazanın oluşumunda, davalı sürücü .—- oranında, davacı yaya — ise % 25 oranında kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
4- Davacının maluliyet oranına ilişkin inceleme ve gerekçe: Davacının maluliyet oranı ile ilgili olarak, İ—– tarafından düzenlenen—- tarihli raporuna göre davacının % 62 oranında sürekli iş göremezliği ve iyileşme süresinin 9 ay olacağı yönünde kanaat bildirilmiştir.
——— tarafından düzenlenen bu rapor dosya kapsamına uygun, denetime elverişli ve yeterli bulunmakla hükme esas alınmıştır.
5- Davacının ekonomik sosyal durumu ve aylık kazancı: Davacı—- tarihinde yapılan ekonomik sosyal durum araştırmasına göre, görevli polislere verdiği beyanında; ——–adresinde ikamet ettiğini, ev hanımı olduğunu, menkul ya da gayrimenkul malının bulunmadığını, ikamet ettiği evin eşine ait olduğunu, kira vermediğini, bakmakla mükellef kimsesinin olmadığı, eşinin inşaat işçisi olduğunu ve aylık —— civarında gelirinin bulunduğunu bildirdiği anlaşılmaktadır.
Yapılan sosyal ekonomik durum araştırması ve Yargıtay kararları gereğince davacının gelirinin kamu düzeninden olan yasal dönemsel asgari ücretler üzerinden kabul edilerek maddi zararının hesaplanması gerektiği kanaatine varılmıştır.
6- — tarafınan yapılan ödemeler yönünden inceleme: ——– sayılı müzekkere cevabında; ——— tarihinde geçirdiği trafik kazası ile ilgili olarak, davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığının bildirildiği anlaşılmıştır.
7-Bakım ve Tedavi Masraflarının Hesaplanması: Davacı vekili dava dilekçesinde ve ıslah dilekçesinde özetle;—– bakıcı ve tedavi giderlerinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyada mevcut — sayılı epikriz raporuna göre; davacı — tarihinde ——— sıralarında—— getirildiği, sağ hemitoraksta —- kaburga kırığı tespit edildiği, toraks dreni konulduğu, sağ femur başı fraktürü ve pubis kol fraktürü tespit edildiği,bacağın askıya alındığı, 2. Cerrahi Kliniğine yatışının yapıldığı, kan transfüzyonuna rağmen htc düşüklüğü nedeni ile ameliyata alındığı, splenektomi yapıldığı —- tarihinde torokotomi ile kot stabilizasyonu yapıldığı — diyafram onarımı ve———-tarihinde—– tarihinde ———–kırık cerrahisi uygulandığı —- adet plak ve —-vida konulduğu, yara debiridmanı ve pansumanı yapıldığı —hastanın kendisinden grefit alınıp kullanıldığı ——— çıkışının yapıldığı anlaşılmıştır.
——– kararında; mevcut belgelere göre; E cetveline göre %62 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (İş göremezlik süresi) nin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa edilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun yeniden düzenlenen 98.maddesi: “Trafik; kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde——– kapsama girenler yönünden genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmetlerine ilave sağlık hizmetlerini belirler, protez ve ortezler için farklı birim fiyatı tespit eder. Bu sağlık hizmetleri sağlık uygulama tebliğindeki istisnai sağlık hizmetleri kapsamına dâhil edilmez” hükmüne,
6111 sayılı Kanun’un Geçici 1. Maddesi; “Bu Kanun’un yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri——- tarafından karşılanır” hükmüne,
———– sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Trafik kazaları Nedeniyle ilgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline ilişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 4(1). Maddesi: “MADDE 4 -(1) (Değişik:RG-31/12/2016-29935 3. Mükerrer) Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde——— tarafından karşılanır” hükmüne amirdir.
Trafik kazası neticesi kamu hastanesine – ambulansı ile götürülen davacı———- acil serviste, yoğun bakımlarında, Genel Cerrahi servisi ve Ortopedi Kliniklerinde yapılan ve yukarda özetlenen tedavisi ile ilgili herhangi bir tedavi gideri ödemesi yapmayacağı harcamaların —- yer alan hükümler doğrultusunda karşılanacağı açıktır.
Dava dosyasında tıbbi tedavi gideri ve bakım giderlerine yönelik herhangi bir fatura bulunmamaktadır.
Bu deliller ve belirlemelere göre, dosya davacının trafik kaztası nedeniyle tedavi giderlerinin hesaplanması için doktor bilirkişi —— tevdi edilmiş olup, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda;
“Davacının— tarihinde hastaneden çıkışının yapıldığı dikkate alınırsa, kaburga kırıklarının maksimum 3 ay femur kırığının ise 4 ayda iyileştiği kabul edildiğinde taburcu edildiği —- tarihinde kaburga kırıklarının iyileşme süresinin dolduğu, kemik kırığının iyileşme süresinin——– sonu dolacağı, başka bir deyişle 3 ay süre ile davacıya bakım gerekebileceği düşünülmüştür. Operasyon tarihinden sonra 4 ayda fizik tedavi yapılabilirse de dosyada fizik tedavi fatura gideri tespit edilememiştir.
Davalının bağlı tanıları trafik kazası olacağından hastanelerde yukarıdaki kanun maddeleri kapsamında ücret ödemeyeceği, ortopedi kontrollerinin 30 günde bir yapılması sebebiyle de taburculuk tarihinden itibaren ikametgahına yakın——–kere gitmiş olabileceği düşünülmüştür.—-bendinde belirtilmiş olup,– sayılı — kararında açılış ücreti – kilometre başına ücret —- olarak belirlenmiştir. Davalının ikametgahı ile ——— kere gittiğinde taksi tutarı —
Kaza tarihinde yürürlükte olan Bakıma Muhtaç Özürlülerin Tespiti ve Bakım Hizmeti Esaslarının Belirlenmesine ilişkin Yönetmelik’in 13.maddesinin d fıkrasında “akrabaları tarafından günde 24 saat süreyle bakılan bakıma muhtaç özürlüler için 1 aylık net asgari ücret tutarında ödeme yapılır” düzenlemesi mevcuttur. Kişinin kamudan herhangi bir bakım yardımı almadığı dava dosyasından anlaşılmış olup, kendisinin tam gün tuttuğu bakıcıya ödeyeceği tutarın da maksimum aylık net asgari ücret kadar olabileceği düşünülmüştür. — yılı net asgari ücret tutarı ilk altı ay bürüt — yaşından büyükler için———
Sonuç itibarıyla davalının hastalığı sırasınca yapmış olduğu tıbbi tedavi, bakım ve ulaşım giderlerinin ——— olduğu kanaatine varılmıştır.” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi tarafından düzenlenen rapor, dosya kapsamına uygun, denetime elverişli ve yeterli bulunmakla hükme esas alınmış ve davacının bakıcı ve tedavi giderleri sigorta poliçesinde ayrıca teminat altına alındığından ve karar verilen kısmın tamamı teminat kapsamında olduğundan, ——- bakıcı ve tedavi giderlerinin her iki davacıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılmıştır.
8- İş Gücü Kaybına İlişki Maddi Zarar Miktarının Hesaplanması: Zorunlu mali sorumluluk sigortası, motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişiye karşı olan sorumluluğunun belli limitler dahilinde karşılanmasını amaçlayan ve kanun gereği yapılması zorunlu kılınan sigorta türüdür. Zorunlu mali sorumluluk sigortasına ilişkin olarak 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu hükümleri ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçe Genel Şartları uygulanır.
ZMSS ile işletenin veya sürücünün kusurlu davranışı vereceği zararlar teminat altına alınmaktadır. ——– rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortacının ödeyeceği tazminat KTK.m.91 hükmünün atfıyla aynı Kanunun 85/1. maddesi hükmü uyarınca sigorta ettiren işleten tarafından motorlu aracın işletilmesi sonucunda ortaya çıkan maddi zararlar ile kişinin yaralanması veya ölmesi gibi bedeni zararlara ilişkindir.
——–uyarınca sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.
Sigortacının sorumluluğu işletenin KTK.m.85/1’ deki sorumluluğu ile eşdeğerdir.
KTK.m.91 uyarınca bir şeye zarar verilmesi halinde işletenin sorumluluğu bu zararı gidermede hangi kapsamda ise sigortacının da sorumluluğu o kapsamda olmalıdır.
—zarar giderim durumlarında sınırlı sorumluluk ilkesi, gerçek zararın giderilmesi ilkesi, kusur oranında sorumluluk ilkesi söz konusudur.
—– ilişkin tarife ve poliçelerde gösterilen ve sigortacının sorumlu olduğu azami limiti gösteren meblağların, zarar görene ancak uğradığı gerçek zarar miktarı kadar ödenmesi gerekir.
Motorlu aracın neden olduğu riziko sebebiyle üçüncü kişilere ait şeylere veya bedenlerine verilen zarardan ötürü sigortacı poliçede gösterilen limit meblağının tamamını değil, üçüncü kişinin maruz kaldığı gerçek zarar miktarını araştırıp saptanması ve işbu hesaplanan tazminat bedelden —– doğrultusunda güncelleme değerinin tenzili sonrası tazmini gerekmektedir. Kısmi ödemeler sigorta şirketinin sorumluluğunu ortadan kaldırmamaktadır.
Davalı ———– sorumluluk sigortacısı olup, sigortalısının kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davacının maddi zararından sorumludur.
Sigorta sözleşmesi uyarınca, —— düzenlenmiştir. Uyuşmazlık konusu kaza — tarihinde meydana gelmiş olup, kaza tarihi itibariyle —- yürürlükte olduğundan tazminat şartları sağlandığı takdirde davalı şirketin zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatı sunma yükümlülüğü mevcuttur.
Poliçede sakatlanma ve ölüm için kişi başına—— bedelle teminat sunulmuştur.
————- tarihinde geçirdiği trafik kazası ile ilgili olarak, davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığının bildirildiği anlaşıldığından peşin sermaye değeri tenzili yapılmamıştır.
Davalı —— plaka nolu —- sürücüsü olmak ile kazanın meydana gelmesindeki kusuru oranında, 818 sayılı BK m. 41/1 uyarınca davacının maddi zararından sorumludur.
Kaza tarihine göre yüksek—— uygulaması uyarınca davacının maddi kazancının hesaplanmasında —–Yaşama Tablosu dikkate alınmış ve progresif rant yöntemi olarak adlandırılan hesaplama yöntemi kullanılması gereklidir.
–doğumlu davacı, kazanın gerçekleştiği — yaşında kabul edilerek— işaretli yaşam tablosuna göre muhtemel bakiye ömrü—- kadar yaşayacaktır.
——- bu konuda yerleşmiş içtihatlarında aktif olarak çalışabilme yaşı – olarak kabul edilmekte buna göre —— dönemde geçecek süre gereğince hesaplama yapılacaktır.
Bilinen dönem kazancı arttırma ve eksiltme olmadan yapılacaktır.
Bilinmeyen aktif dönemdeki en son bilinen günlük kazanç bulunarak — kararı doğrultusunda esas alınan —- hesaplama usulü doğrultusunda %10 arttırım ve %10 indirim uygulama tekniği kullanılacaktır.
Bilinmeyen pasif dönem için net asgari ücret esas alınacak ve yine Yargıtay uygulamaları doğrultusunda Asgari Geçim İndirimsiz (AGİ)’siz ücret esas alınacaktır.
Yukarıdaki bilgi ve ilkeler uyarınca aktüerya hesabının yapılması için dosya aktüer bilirkişi —— tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından denetime elverişli olarak düzenlenen raporda davacının aktif dönemi kazancı — pasif dönem kazancı— olarak, %62,0 maluliyet ve %75 kusur oranı uygulanarak yapılan hesaplamada geçici iş göremezlik zararı—–sürekli iş göremezlik zararı — toplam zararı —- olarak hesaplanmıştır.
Davacı vekilince —— için yeniden hesaplama yapılması istenmediğinden aktüerya bilirkişisi tarafından düzenlenen rapor, geçici iş göremezlik zararı ve sürekli iş göremezlik zararı yönünden dosya kapsamına uygun, denetime elverişli ve yeterli olmakla hükme esas alınmıştır.
Buna göre, davacının meslekte kazanma gücü/efor kaybından doğan toplam maddi zararı — olup, kaza tarihi olan —–belirlediği poliçe limitleri sakatlanma ve ölüm için kişi başına — olarak belirlendiğinden ve davacının uğradığı zarar poliçe limitini aşmaktadır. Bu nedenle davalı —-olabilecektir.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 99. maddesinde; “Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar…” demektedir.
Dosya içerisinde davacının dava konusu trafik kazası nedeniyle uğradığı işgücü kaybına ilişkin olarak davalı — başvuru yaptığına dair herhangi bir belge bulunmadığından davalı—–oluşan zararın — kısmından dava tarihi olan — tarihinden tahsil tarihine kadar işlemiş ve işleyecek yasal faizi ile birlikte, diğer davalı——– ise zararın tamamından kaza tarihi olan ——– tarihinden tahsil tarihine kadar işlemiş ve işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır.
9- Ekonomik Geleceğin Sarsılması Tazminatı Talebi Yönünden İnceleme ve Değerlendirme: Davacı vekili dava dilekçesinde ve ıslah dilekçesinde özetle; dava konusu trafik kazası nedeniyle müvekkilinin ekonomik geleceğinin sarsılması nedeniyle toplam —— maddi tazminat isteminde bulunmuştur.
Ekonomik geleceğin sarsılması tazminatı talep edebilmek için davacının; artist, sanatçı, spiker gibi fiziğinin güzelliği ve düzgünlüğünü kullanarak para kazanan biri olması gerekmekte olup, dosya kapsamından ev hanımı olduğu anlaşılan davacının, fiziksel güzelliği veya fiziksel düzgünlüğü ile para kazanan birisi olmadığı anlaşıldığından davacının ekonomik geleceğin sarsılması talebinin reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılmıştır.
10- Manevi tazminat miktarının hesaplanması ile ilgili inceleme ve değerlendirme: 6098 sayılı TBK m. 56. Maddesine göre hakim bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Bu para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. ————gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Tarafların ekonomik sosyal durumu 5. Bentte açıklanan şekilde tespit edilmiştir.
Yukarıda anlatılan ölçütler göz önüne alınarak davacının kaza nedeniyle duyduğu acı ve elem, davacının sürekli iş göremezlik raporuna göre bundan sonraki yaşamına eskisi gibi devam edemeyecek olması, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, davalı sürücünün % 75 kusurlu olması, davalının sorumluluğunun niteliği gözönünde tutularak olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun olarak, davacı için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde —–manevi tazminata hükmedilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve davaların kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalılar ——— açılan bakım ve tedavi masraflarına ilişkin maddi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile;
a)— maddi tazminatın —- tarihinden tahsil tarihine kadar işlemiş ve işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
b)Fazlaya ilişkin — istemin reddine,
2-Davalılar —— karşı açılan iş gücü kaybına ilişkin maddi tazminat davasının KABULÜ ile;
a)—-maddi tazminatın, davalı — kısmı ile sınırlı olmak kaydıyla — tarihinden, diğer davalı —— tamamından sorumlu olmak kaydıyla —— tarihinden tahsil tarihine kadar işlemiş ve işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
b)Davalı—–yönünden faizin başlangıç tarihinin kaza tarihi olarak belirlenmesine ilişkin istemin reddine,
3-Davalılar —— karşı açılan ekonomik geleceğin sarsılmasına ilişkin —- maddi tazminat isteminin REDDİNE,
4-Davalı —karşı açılan manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile;
a)—manevi tazminatın —tarihinden tahsil tarihine kadar işlemiş ve işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı —- alınarak davacıya verilmesine,
b)Fazlaya ilişkin — manevi tazminat talebinin reddine,
5-Maddi tazminat davası yönünden; Harçlar Kanunu’na göre alınması gerekli 15.342,18 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 300 TL peşin harç ile 851,53 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 1.151,53 TL harçtan mahsubu ile bakiye 14.190,65 TL’nin tarafların sorumluluk oranına göre hesaplanan 9.477,43 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, kalan 4.713,22 TL’sinin davalı—– alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından peşin harç ve tamamlama harcı olarak yatırılan toplam 1.151,53 TL harcın tarafların sorumluluk oranına göre hesaplanan 769,06 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, kalan 382,47 TL’sinin davalı —- alınarak davacıya verilmesine,
7-Manevi tazminat davası yönünden; Harçlar Kanunu’na göre alınması gerekli 3.415,50 TL harcın davalı —- alınarak Hazineye gelir kaydına,
8-Davacı tarafından sarf edilen 2.894,03 TL yargılama giderinin, davanın kabul ret oranına göre hesaplanan 2.618,11 TL’sinin, tarafların sorumluluk oranına göre 1.748,54 TL’sinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, kalan 869,57 TL’sinin davalı — alınarak davacıya verilmesine, 275,92 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı —–arafından sarf edilen 50 TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre hesaplanan 45,23 TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına, geriye kalan 4,77 TL’nin davacıdan alınarak davalı—-verilmesine,
10-Davalı … tarafından sarf edilen 8 TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre hesaplanan 7,23 TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına, geriye kalan 0,77 TL’nin davacıdan alınarak davalı —— verilmesine,
11-Kabul edilen maddi tazminat davası yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1. Maddesi uyarınca davacı lehine takdir olunan 24.171,75 TL vekalet ücretinin tarafların sorumluluk oranına göre hesaplanan 16.143,45 TL’nin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, kalan 8.028,30 TL’sinin davalı —— alınarak davacıya verilmesine,
12-Reddedilen maddi tazminat davası yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/4. Maddesi uyarınca davalılar —-takdir olunan 3.550,49 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
13-Kabul edilen manevi tazminat davası yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10/1, 10/4, 13/1.maddeleri uyarınca davacı lehine takdir olunan 7.300,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
14-Ret edilen manevi tazminat davası yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10/1, 10/2, 10/4, 13/1, 13/2.maddeleri uyarınca davalı … lehine takdir olunan 7.300,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı—– verilmesine,
15- Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili, davalı —-vekili ve davalı –ekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde ——- Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/10/2020