Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/290 E. 2021/110 K. 17.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
ESAS NO : 2016/290 Esas
KARAR NO: 2021/110
DAVA : İflas (İflasın Ertelenmesi)
DAVA TARİHİ: 07/03/2016
KARAR TARİHİ: 17/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Ertelenmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin —- yılından beri üretim alanında faaliyet gösterdiğini, sadece yurt içinde değil yurt dışında da üretim yaptığını ve ülkesine döviz girdisi sağladığını, son dönemde ülke ekonomisindeki dalgalanmalar, döviz kurlarının artması, piyasadaki talep düşüklüğü, artan ham madde fiyatları ve maliyetler nedeniyle finansal dar boğaza düştüğünü iddia ederek; ihtiyatı haciz, haczen muhafaza altına alma tedbirleri de dahil olmak üzere rehinle temin edilmiş veya edilmemiş, finansal kiralama sözleşmesine konu olan malları ve borçları ile 6183 sayılı kanuna tabi kamu alacakları da dahil bütün alacaklar bakımından, başlamış tüm icra takip ve işlemlerinin durdurulmasına, muhafaza altına alınmış malların yediemin olarak şirket müdürüne teslimine, İİK 179/b. hükmü gereği, verilecek tedbir kararı ile birlikte tedbir kararından itibaren amme alacakları da dahil olmak üzere, müvekkili şirket aleyhine haciz, ihtiyatı haciz, ihtiyati tedbir, icra ve iflas takiplerinin yapılmamasına, davacı şirketin üretim faaliyeti kapsamında ki tüm demirbaşlarının mütemmim cüz ve teferruatlarının, şirket bürolarında bulunan, ——— malzemelerin muhafaza altına alınmasının önlenmesine, alınanların şirket müdürüne yediemin olarak teslimine, şirketin banka hesaplarında bulunan paraların ve hesapların üzerine alacaklılar tarafından ihtiyati haciz veya icrai haciz yolu ile her türlü el atmanın ve haciz ihbarnameleri ile konulan tüm hacizlerin önlenmesine, müvekkiline karşı takas, mahsup, hapis hakkı, temlik gibi defilerin kullanılmasının önlenmesine, üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının üzerine konulabilecek hacizlerin önlenmesi ile verilmiş olan teminat mektupları da dahil tüm teminatların paraya çevrilmesinin önlenmesine, şirketin banka hesapları ve 3.kişilerdeki hak ve alacakları üzerindeki blokelerin ihtiyati hacizler de dahil olmak üzere kaldırılmasına, şirketin ticari faaliyetlerinin devamı ve iyileştirme projesinin sağlıklı devamı için gerekli elektrik, su, ——- gibi ihtiyaçlarının kesilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, TTK 324, İİK 179, 179/a ve 179/b maddeleri çerçevesinde 1 yıl süre ile iflasın ertelenmesine, iflasın ertelenmesi kararı ile birlikte müvekkili şirket aleyhine haciz, ihtiyati haciz, ihtiyati tedbir, icra ve iflas takiplerinin yapılmamasına, tedbirden önce başlatılan haciz, ihtiyati haciz, ihtiyati tedbir, icra ve iflas takiplerinin durdurulmasına, rehin ve ticari işletme rehininin paraya çevrilmesi ve ipoteğin paraya çevrilmesi takiplerinin durdurulmasına, satış ve muhafaza işlemlerinin engellenmesine, dava tarihinden önce muhafaza altına alınan menkullerin yediemin sıfatı ile müvekkili şirket yetkililerine teslimine, iflasın ertelenmesi kararı ile birlikte müvekkili şirketin taşınır – taşınmaz malları ile 3.kişilerdeki hak ve alacakları ihtiyati haciz de dahil olmak üzere haczinin engellenmesine, şirketin banka hesapları ve 3.kişilerdeki hak ve alacakları üzerindeki blokelerin ihtiyati hacizler de dahil olmak üzere kaldırılmasına, şirketin ticari faaliyetinin devamı ve iyileştirme projesinin sağlıklı devamı için gerekli elektrik, su, doğalgaz gibi ihtiyaçlarının kesilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
MÜDAHİL İSTEMLERİ : Müdahil vekilleri, vermiş oldukları müdahale dilekçeleri ile davacı şirketin iflasına karar verilmesini ve tedbir kararlarının kaldırılmasını talep etmişlerdir.
DAVANIN VE ÇEKİŞMELİ KONULARIN TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
1-Davanın ve çekişmeli konuların tespiti: Dava, İİK’nin 179, 179 a-b ve TTK’nin 376 ve 377’inci maddeleri uyarınca davacı şirketin iflasının bir yıl süre ile ertelenmesi istemine ilişkindir.
Davanın başlangıcında taraflar arasındaki uyuşmazlık, “davacı şirketin dava tarihinde borca batık durumda olup olmadığı, davacı şirketin iyileştirme projesi kapsamında mali durumunun düzelip düzelmeyeceği, şirketin aktifinin borçlarını karşılayacak duruma gelmesinin mümkün olup olmadığı” noktalarında toplanmaktadır.
2-Hukuki açıklama: İflasın ertelenmesi, borca batık durumda bulunan şirket tarafından sunulan somut öngörüler içeren, ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi çerçevesinde bu durumdan kurtulması kuvvetle muhtemel bulunan kooperatiflerle sermaye şirketleri için öngörülmüş bir hukuki korunma yolu olup, alacaklıların durumunu zorlaştırma ve bir şirket tasfiyesi yolu değildir.
İflasın ertelenmesi için; şirketin borca batık durumda olması, sunulacak ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi kapsımında şirketin mali durumunu düzeltebileceğine ilişkin somut veriler ileri sürmesi ve fevkalade mühletten yararlanmamış olması gerekir.
Borca batıklık; şirketin aktifinin şirketin borçlarını karşılayamaması hali olup, TTK’nin 376. maddesinde gösterilen şekilde varlıkların rayiç değerine ve İİK’nin 178(1). maddesinde belirtilen alacaklılar listesinde gösterilenler ile gerçek anlamda tespit edilebilecek diğer borçların tutarına göre belirlenmelidir. Borca batıklığın tespitinde aktiflerin satış değeri dikkate alınmalıdır.
İflasın ertelenmesi projesinin ciddi ve inandırıcı sayılabilmesi için proje unsurlarının şirketin borca batıklıktan kurtularak sürdürülebilir bir mali yapıya kavuşmasına imkan verecek nitelikte olması zorunludur.
İyileştirme projesi sadece şirketin mevcut işleyişinin devamı ve tedbir kararlarıyla borca batıklıktan kurtulabileceğine ilişkin olmamalı, TTK’nun 376(2) maddesindeki nakit sermaye konulması, dış kaynaktan nakit girişi, sermaye artışı, yeni ortak alınması, şirketin mevcut işleyişi sonucu şayet mümkün ise kar ve nakit akışı gibi nesnel ve gerçek kaynakları ve önlemleri içermeli, İİK’nun 179. maddesinde aranan ciddi ve inandırıcı özellikleri haiz olmalıdır.
Borca batıklığın ve iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının tespiti, özel ve teknik bilgiyi gerektirmekle bu konuda bilirkişi görüşüne başvurulması zorunlu olduğu gibi projenin ciddi ve inandırıcılığı öncelikle ve özellikle sermaye ve karlılığın ne şekilde arttırılacağı ve borca batıklıktan kurtulmanın ne şekilde sağlanacağı somut, belgelere dayalı ve gerçekçi bilgi ve öngörülerden yola çıkılarak tespit edilmelidir.
Erteleme isteyen davacı şirketin mali durumu yargılama sonuna kadar her aşamada mahkemece incelenmeli ve iyileştirme projesinin uygulanabilir olup olmadığı denetlenmelidir.
3-Deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hukuki nedenler ve sonuç: İİK’nin 179 ve devamı maddeleri ile 6102 sayılı TTK’nin 376. ve 377. maddeleri ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 2004 sayılı İİK nun 179/a maddesinde “mahkemenin, iflasın ertelenmesi İsteminde bulunulması üzerine, envanter düzenlenmesi ve yönetim kurulunun yerine geçmesi ya da yönetim kurulu kararlarını onaması için derhal bir kayyım atayacağı, ayrıca şirketin ve kooperatifin malvarlığının korunması için gerekli diğer önlemleri alacağı, son fıkrada ise, kayyımın her üç ayda bir şirketin projeye uygun olarak iyileştirme gösterip göstermediğini mahkemeye rapor edeceği” düzenlenmiştir. Kanunun 181. maddesi gereğince somut olayda uygulanacak olan 160. Maddesinde; “iflas isteyen alacaklının ilk alacaklar toplantısına kadar olan bütün masraflardan sorumlu olduğu”, 166. maddede ise; “kararın ilânı düzenlenmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 74. Maddesinde; iflas isteme, davaya vekalette “özel yetki verilmesi gerektiren haller” arasında sayılmıştır.
Somut davada davacı şirket iflas erteleme talebi ile —— tarihinde işbu davayı açmış olup, davacı vekilinin vekeletnamesinde, iflas erteleme davası açma yetkisinin bulunduğu anlaşılmış, mahkememizce, ilânların yapılmasına, bilirkişi incelemesine ve rapor alınmasına karar verilmiş, ilânlar yaptırılmış, —– iflas avansının ———- tarihinde Mahkeme veznesine yatırıldığı, aynı günlü ara kararla ihtiyati tedbir kararları alınarak kayyım atanmıştır.
Davacı şirketin ——- incelenmesinde; davacı ————– tarihinde verilen ara kararla İİK’nin 179/b maddesinde belirtilen tedbirlerden yararlandırıldığı, aynı zamanda denetim kayyımı tarafından denetlenmesine karar verildiği, denetim kayyımı olarak ——— atandığı, davacı şirketle ilgili denetim kayyımı tarafından belirli sürelerde şirketin durumu ile ilgili kayyım raporları düzenlendiği, Mahkememiz ——- tarihli ara kararı ile; “davacı şirketin işletilmesi ile ilgili elektrik, su, doğalgaz, telefon, kira, işçi ücretleri gibi masraflarla ilgili ihtiyati tedbir kararı verilmesinin iflasın ertelenmesi müessesesinin doğasına aykırı olduğundan Mahkememiz —— tarihli ara kararından sonraki tarihlere ilişkin olarak elektrik, ——– karar verildiği, yine Mahkememiz —– tarihli duruşmasının——- nolu; “İflasın ertelenmesi davalarının bir yıl için açıldığı, dolayısıyla kayyımların görevinin de bir yıl olarak belirlenmesinin bu tür dava niteliğine daha uygun olduğu anlaşılmakla, takdiren işbu dosyadaki kayyımın değiştirilmesine,
Bu nedenle kayyım —— görevine son verilmesine,
Yeni denetim kayyımı olarak ———seçilmesine,
İİK.nun 179/a mad.göre şirketlerin———— devamına, ancak kayyımın şirket mallarının ve alacaklarının menfaatinin korunması, şirket envanterlerinin yapılması iyileştirme tedbirlere nezaret etmeleri, yönetim kurulu ve diğer organlarının, işlemlerinin denetiminde görevli ve yetkili olmasına,
İşletme faaliyetinin kayyımın gözetiminde yönetim kurulu tarafından sürdürülmesine ve davacı şirketin alacağı tüm kararların kayyımın onayına tabi tutulmasına,
Kayyımdan 3’er aylık süreler halinde iyileştirme projesi işleyişini ve projeye göre iyileştirme gösterip göstermediğini ve şirketlerin mali durumu ile ilgili olarak rapor ibraz etmesine,
Kayyımın şirketin hesap ve faaliyetlerini ——— denetlemesine ve denetim ile ilgili olarak tutanak tanzim edip özel dosyalarında saklamasına,
Davacıya ait tahakkuk eden hak ediş ödemeleri bankalar vasıtası ile gelen paraların kayyımın onayı ile davacıya iadesine,
Bankalardaki hesaplardan para çekme yetkisinin kayyımın muvafakatı ile yönetici tarafından yapılmasına, şirket kasasına yapılacak ödemelerin de derhal şirkete ait banka hesabına yatırılmasına,…” ara kararı ile kayyım ——– denetim kayyımlığı görevine son verildiği, yeni denetim kayyımı olarak———–atandığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce, davacı şirketin dava tarihinde borca batık durumda olup olmadığı, davacı şirketin iyileştirme projesi kapsamında mali durumunun düzelip düzelmeyeceği, şirketin aktifinin borçlarını karşılayacak duruma gelmesinin mümkün olup olmadığının tespiti için gerekli deliller toplanıp, alanında uzman bilirkişi heyetinden rapor ve ek raporlar alınarak uyuşmazlığın çözümü yoluna gidilmiştir.
Buna göre;
a) Dava tarihinde davacı şirketlerin borca batık olup olmadığı hususunda inceleme ve gerekçe: Mahkememizce bilirkişiler ———– oluşan bilirkişi heyeti vasıtasıyla davacı şirketin tesis, makinalar, demirbaşlar, taşıtlar, haklar, özel maliyetler, stoklar, gayrimenkuller ve belgeler üzerinde inceleme yapılarak davacı şirketin dava tarihi itibariyle rayiç değerleri hesaplanarak borca batık olup olmadığının tespiti yapılmış, bilirkişiler tarafından düzenlenen —— tarihli mali tablolar üzerinde yerine konulması neticesinde şirketin rayiç değerli ——— hesaplanmıştır. Şu halde, şirket borca batıktır. Ödenmemiş sermaye yoktur…” yönünde görüş bildirilmiştir.
Bu bilirkişi raporları dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetime elverişli ve yeterli bulunduğundan mahkememizce de hükme esas alınarak aynen benimsenmiş ve davacı şirketin dava tarihinde borca batık olduğu kanaatine varılmıştır.
b) Davacı şirketin iyileştirme projesi kapsamında mali durumunun düzelip düzelmeyeceği, şirketin aktifinin borçlarını karşılayacak duruma gelmesinin mümkün olup olmadığı hususunda inceleme ve gerekçe: Mahkememizce, bilirkişi incelemeleri yaptırılarak bilirkişi raporları alınmış ve denetim kayyımlarından kayyım raporları alınarak, davacı şirketin iyileştirme projesi kapsamında mali durumunun düzelip düzelmeyeceği, şirketin aktifinin borçlarını karşılayacak duruma gelmesinin mümkün olup olmadığı hususunda incelemeler yaptırılmıştır.
Davacı şirketin —– bulunan taşınır ve taşınmazlarının rayiç değerinin tespiti amacıyla ——– Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemeleri ile ———- Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemelerine talimatlar yazılarak alanında uzman bilirkişiler vasıtasıyla incelemeler yaptırılıp raporlar alınarak şirketin taşınır ve taşınmaz mallarının rayiç değerinin tespiti yapılmıştır.
Güncel durum itibariyle iflasın ertelenmesi koşullarının oluşup oluşmadığı, şirketin borca batık olup olmadığı, ilk davanın açıldığı tarihe göre alacaklıların durumunun daha kötüye gidip gitmediğinin tespiti, iyileştirme pojesindeki satış ve kârlılık ve borçların ödenmesi yönünden hedeflerin yakalanıp yakalanmadığı, şirketin istikrarlı biçimde faaliyetinin sürüp sürmediği hususlarında her biri kendi alanında uzman Mali Müşavir —– Nitelikli Hesaplamalar Uzmanı Doç. Dr. ——— oluşan her biri kendi alanında uzman iki kişilik bilirkişi heyeti aracılığıyla inceleme yaptırılıp rapor alınmıştır.
Bilirkişiler tarafından düzenlenen —- tarihli bilirkişi raporunda; “Borçlu şirketin —— olarak hesaplandığı, diğer bir anlatımla, erteleme talep eden şirketin borca batık durumda olduğu,
Borçlu şirket vekilinin —- tarihli dilekçesine ekli olarak sunulan revize iyileştirme projesinin — yer alan özkaynak değişim tablosunda, borçlu şirketin —- olacağının yani şirketin — tarihi itibariyle borca batıklıktan çıkacağının belirtildiği, revize projede — tarihi itibariyle borca batıklıktan çıkılacağı belirtilmesine rağmen —- tarihi itibariyle halen —– borca batık durumda olunmasının tek başına, sunulan revize iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olmadığını gösterdiği,
7226 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun Geçici 1. maddesi ve bu Kanun’a göre alınan 2480 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı uyarınca duran 86 günlük süre dikkate alınarak yapılan hesaplamalarda, borçlu şirketin erteleme tedbirlerinden faydalanabileceği en son tarihin— olarak tespit edildiği, —- dönem kârı elde eden şirketin, iflasın ertelenmesine özgü tedbirlerden faydalanabileceği maksimum tarih olan —— tutarındaki borca batıklığı bertaraf etmesinin mümkün olmadığı…” yönünde görüş bildirilmiştir.
Yukarıda belirtildiği üzere, iflasın ertelenmesi İİK madde 179-179 b’de düzenlenmiş olup buna göre; şirketin borca batık olması, yani aktifinin pasifinden az olması gerekmektedir.
Borca batıklık kavramı alacaklıların alacaklarını alamaması, şirketin borç ve taahhütlerini karşılayamaması durumudur.
Sermaye şirketlerinde şirket yönetim kurulu tarafından şirketin mali durumunun iyileşebileceğini gösterir proje mahkemeye sunularak iflasın ertelenmesi istenebilmektedir. Şirket tarafında düzenlenen proje de şirketin mali durumunun iyileştirilmesi için düşünülen tedbirler ve kaynaklar belirtilmektedir.
İflasın ertelenmesine karar verilebilmesi için; erteleme talebinde bulunan şirketin borca batık durumda olması ve mali durumunu iyileştirmesinin mümkün olması gerekir. İyileştirmenin mümkün olup olmadığının tespiti için erteleme talebinde bulunan şirket iyileştirme projesi sunarak, projede iyileştirmenin nasıl yapılacağı ve öngörülen tedbirlerin kaynağı da belirtilmelidir. İflasın ertelenmesinde kural olarak “şirkete yeni mali kaynaklar bulunması” gerekmektedir. Sermaye koyma borcunu tam olarak yerine getirmeyen şirketin iyileştirme projesi inandırıcı ve ciddi bulunmaz———-
İflas erteleme süresi; İİK’nin 179/b maddesinde belirtildiği üzere azami bir yıldır. Bu süre kayyımın vereceği raporlar dikkate alınarak mahkemece uygun görülecek süreler kapsamında uzatılabilir. Ancak uzatma süresi toplam dört yılı geçemez.
Fiktif yani belirsiz emarelere dayalı olarak, somut verilere dayanmayan ve ihtimaller çerçevesinde iyileşmesi beklenen şirketlerin iflasının ertelenmesine karar verilemez.
——— ilâmında belirtildiği üzere; iflasın ertelenmesine karar verilebilmesi için erteleme talebinde bulunan şirketin borca batık durumda olması ve mali durumunun da iyileşme ümidinin bulunması gerekir. İflasın ertelenme talebi üzerine ”borca batık durumda olan şirketin mali durumunun iyileştirme ümidinin bulunmaması” halinde ise, şirketin iflasına karar verilmelidir.
Dosyaya sunulan bilirkişi raporlarının incelenmesi sonucunda; davacı şirketin rayiç özvarlığının —- tarihinde —- olduğu, yani davacı şirketin borca batık durumda bulunduğu, şirketin iyileştirme projesinde — tarihi itibariyle borca batıklıktan çıkarak rayiç özvarlığını —— ulaştırmayı hedeflediği, ancak erteleme talep eden şirketin — tarihinde halen —- borca batık olduğu, diğer bir anlatımla şirketin rayiç özvarlığının———arttığı, şirketin revize edilen iyileştirme projesindeki satış ve kârlılık hedeflerine ulaşamadığı gibi ulaşmasının da mümkün gözükmediği, davacı borçlu şirketin yapısal iyileşmesinin artık mümkün olmadığı, sunulan iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olmadığı, şirketin devam eden faaliyet zararıyla faaliyetine devam etmesi borca batıklığını artıracağı, şirketin bu durumda faaliyetine devam etmemesi gerektiği, diğer bir deyişle, davacı şirketin iyileşme ümidinin bulunmadığı anlaşılmakla davacı şirketin İİK’nin 179/b-5. Maddesi uyarınca iflas koşullarının oluştuğu kanaatine varılmıştır.
c)Sonuç: Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, incelenen bilirkişi heyet ve kayyım raporlarına göre; davacı şirketin borca batık olduğu, dosyaya sunulan iyileştirme plânına göre borca batıklıktan kurtulmasının mümkün olmadığının tespit edildiği, bilirkişi raporlarında da batıklık miktarı nazara alındığında iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olarak kabul edilemeyeceği, iflasın ertelenmesindeki amacın salt borçların yapılandırılması ya da borç yapılandırma sayısı olmayıp yapılandırılan bu borçların düzenli olarak ödenmesi gerektiği, davacı şirket tarafından bu hususun yerine getirilmediği, bu nedenlerle davacı şirketin borca batıklığının ve kurtulma ümidi olmadığının itibar edilen bilirkişi heyeti ve kayyım raporları ile tereddüte yer verilmeyecek şekilde saptanmış bulunmasına göre davacı şirketin iflas erteleme isteminin reddi ile İİK’nin 179/b-5. Maddesi uyarınca davacı şirketin iflasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1- Davacının iflasın ertelenmesi isteminin reddi ile;
Borca batık olduğu belirlenen ——— numarasında kayıtlı davacı ——– İFLASINA,
2- İİK.nun 165(1)maddesi uyarınca iflasın ———– günü —— itibariyle açılmasına,
3- İİK.nun 166(1)maddesi uyarınca iflasın açıldığının derhal —— ile ilgili diğer yerlere bildirilmesine,
4- İİK.nun 166(2)maddesi uyarınca ——- gerekli bildirim ve ilanların derhal yapılmasına,
5- Mahkememizce bu dava nedeniyle alınan tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına,
6- Atanan kayyımın görevine son verilmesine,
7- Kısa karardan sonra gerekçeli kararın bir örneğinin de ——– gönderilmesine,
8- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli her bir dava için 59,30 TL harcın, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 29,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 30,10 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
9- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
10- Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilleri——– yüzlerine karşı, diğer müdahil tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 10 günlük yasal sürede———– istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/02/2021