Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/288 E. 2021/778 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/288 Esas
KARAR NO : 2021/778
ASIL DAVA DOSYASINDA:
DAVA: Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07.03.2016
BİRLEŞEN — SAYILI DAVA DOSYASINDA:
DAVA: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13.05.2016
KARAR TARİHİ: 24.11.2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan), Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA DOSYASINDA:
1-İddia: Davacı —- dava dilekçesinde özetle, davalı firma ile — tarihli eser sözleşmesi ile davacı firmanın — bulunan şantiyesi için —- teslim edilmesi hususlarında anlaşıldığını, —- olarak belirlenmiş olduğunu ve davalı yüklenici firmaya ——adet çekin ödendiğini, eser sözleşmesi gereğince imal edilen malların davalı yüklenici tarafından —- davacıya ait şantiyeye gönderildiğini ancak montaj aşamasında —– maliyeti düşürmek amacıyla uygun olmayan malzemeden üretildiği ve bazı parçaların eksik olduğunun görüldüğünü belirterek kapıların kapanmaya başladıklarında kendi ağırlıklarını taşımayıp palet birleşim yerlerinden açılarak yere düştüğünü bu durumun davalı yüklenicinin montaj elemanlarınca da kabul edildiğini ve davacı firma yetkilileri ile imza altına alınarak — tutanak tutulduğunu, davacı aynı dilekçesinde davalı firmanın teslim ettiği malların eksik ve ayıplı çıkması nedeniyle işi zamanında ve tam olarak teslim edemediğini, ayıpların davalı tarafından giderilmediğini müvekkil firmanın bu sebeple işi başkasına yaptırmak zorunda kalındığını, bunun da davacı firmaya —– tutarında ek maliyet çıkardığını, bu zararın —- numaralı ihtarnamesi ile davalı firmaya bildirildiği ve talep edildiği ancak davalı tarafından ödenmediği, davalının elinde —- ödeme tarihli — bedelli çekinin mevcut olduğu belirtilerek keşideci davacı müvekkil olan —- bedelli çekin bankaya ibrazı halinde ödenmemesi, İİK’nın 72/2 maddesi doğrultusunda çekin takibe konu edilmemesi yönünde tedbir kararı verilmesi ayrıca davacının davalıya —- bedelli çek dolayısıyla borçlu olmadığından tespitine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davacı —- vekili,—- tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan — tarihli —— davalı firma ile — bulunan şantiyesi için —- sonunda teslim edilmesi hususunda anlaştıklarını ve sözkonusu malların —–edildiğini, malların yurtdışına çıkış işlemlerinin davacı tarafından aynı gün gerçekleştirildiğini, ürünlerin —– ulaşmasının zaman aldığını,—- teslimi hususunda davalı firma çalışanı— tüm masraflarının davacı tarafından karşılanmak sureti ile —– gönderildiğini, montaj yapılmak istendiğinde, kapıların kendi ağırlığını taşımayarak palet birleşim yerlerinden açılarak yere düştüklerini, montaj işi için görevlendirilen davalı firma çalışanları tarafından —– maliyetinin düşürülmek amacıyla uygun olmayan malzemeden üretildiğini ve eksik parçaların olduğunun bildirildiğini ve eser sözleşmesine konu malların montajı için davalı tarafından gönderilen montaj elemanları ve davacı firma yetkililerince bu hususun tutanak altına alındığını, konunun davalı firma yetkililerine—– bildirildiğini ve ayıp ihbarının süresinde yapıldığı hususunun tanıklar beyanıyla ispatlanabileceğini, davalı firma yetkililerince —- gönderilen sözleşmeye konu malların—-yaptırdıklarını, ayıplı imal edilen ürünlerin yeniden imal ettirilmesi gerektiğinin davacı firmaya davalı firma yetkilileri tarafından bildirildiğini ancak ayıplı imal edilen malların ayıpsız şekilde yeniden imal ettirilmesi ve —– gönderilmesine yanaşmayarak davacı firmayı oyaladığını, —- üstlendiği işini teslim etmek zorunda olduğundan ayıplı olduğunu ve değiştirilmesi gereken malları üretimi hususunda —– firmasına giderek üretim aşamasında bizzat işin başında bulunmak suretiyle eser sözleşmesine konu ayıplı olan ürünleri yeniden imal ettirdiğini ve toplam —- sevkiyatını yaptırdığını, işin başkasına yaptırılması sebebiyle davacının uğradığı zarar —- numaralı ihtarname ile davalı firmaya bildirilerek zararın talep edildiğini belirterek —- satışı düzenlediğini, taraflar ——— içeren eser sözleşmesi olduğunu, ürünlerin davacı firmanın işi için —–üretilmiş ve montajının gerektiğini,—- düzenlenmemiş olduğunu ticari nitelikteki eser sözleşmelerine —- eser sözleşmesine dair hükümlerinin uygulanması gerektiğini, —— olmadığını, taraflar arasında imzalanan — tarihli eser —maddesinde teslimden itibaren ——– içinde bildirilmeyen itirazların dinlenmeyeceği şeklinde düzenlemiş ise de ayıbın eser teslim edilmeden —— anlaşıldığını, davalı firmaya durumun bildirildiğini, davalı firmanın ayıbı kabul ettiğini, durumun yazılı tutanak altına alınmasına, görsel kayıt altına alınmasına rıza gösterdiğini, “ayıplı malların yeniden üretilmesi gerektiğinin” bizzat davalı firma tarafından bildirilmesine rağmen daha sonra imal ettirmeye yanaşmadığını ve davacı firmayı oyaladığını, montajın —– yapılıyor olması nedeniyle ayıp tespitinin adli makamlara yaptırılamadığını ancak davalı firmanın kabul ve onayı ile görsel kayıt ve yazılı tutanak altına alındığını, —- tarihinde montaj aşamasında fark edilen ayıplar gerek davacı firma gerekse davalı montaj elemanları tarafından aynı gün davalıya bildirildiğini, —- gönderilen —eserin ayıplı kısımları olduğunu ve dava dışı—–firmasına davacı firma tarafından yaptırıldığını, davalı firmanın personeli tarafından montajının gerçekleştirilmesi suretiyle eserin tesliminin sağlandığını belirterek davanın kabulünü istemiştir.
2-Savunma: —– cevap dilekçesinde özetle, davacı taraf, —— anlaşıldığını ancak sipariş edilen ürünlerin gizli ayıplı olduğundan dolayı zarara uğradıklarını bu nedenle son ödemesi gereken —— bedelli çekin ödenmemesi veya borçlu olmadığının tespitini talep ettiğini hukuki mesnetten uzak davanın reddi gerektiğini belirterek, ürünlerin ayıplı olduğu iddiasını kabul etmemekle birlikte davacının ayıp ihbarına ilişkin yasal sürelere uymadığından davanın reddini gerektiğini, davaya konu ürünlerin —– mayıs ayında faturasının kesildiği ve teslimin gerçekleştiği, bu zamana kadar kullanılmış olmasına rağmen davacı şirket tarafından ayıp ihbarında bulunulmadığı,—- ihtarname ile ayıp ihbarında bulunulduğu, —- teslim sırasında açıkça belli olan ayıplar yönünden ayıbın —– içerisinde satıcıya bildirilmesi gerektiğini, malda açık ayıp olmasa bile malı satım ve teslim alan tacirin —- içinde malı incelemek ve incelettirmekle yükümlü olduğunu, yapılan inceleme de malın ayıplı olduğunun tespit edilmesi halinde bu ayıbın aynı süre içerisinde satıcıya bildirilmesi gerektiği şeklinde düzenlendiğini belirtmiş, davalı aynı dilekçesinde açık ayıp niteliğinde olmayan ve—– günlük inceleme süresinde tespit edilemeyen kullanımla ortaya çıkan ayıplar yönünden de —- atıfta bulunulduğu olağan gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde hemen satıcıya bildirilmesi gerektiği davacının bu ihbar sürelerine uymamış olduğundan malın satın alındığı hali ile kabul ettiğini, —-maddesi delil sözleşmesi kısmında teslimden itibaren —- içinde bildirilmeyen itirazlar dinlenmeyecek olup edimin eksiksiz ve ayıpsız teslim edildiğinin varsayılacağı kararlaştırılmıştır şeklinde olduğu ——- kararında alıcının usulüne uygun ayıp tespiti yaptırmadığı gibi süresinde de ayıp ihbarında bulunulmaması nedeniyle ürünleri mevcut haliyle kabul etmiş sayılması gerektiği kararının olduğu ifade etmiş, davalı davacı tarafın ayıp iddialarına ilişkin olarak —–tutulduğu, davalı şirket çalışanlarında şahit olarak imza attırıldığını dilekçesinde belirterek tutanakta ürünlerin ayıplı olduğuna dair herhangi bir tespitin olmadığını, davacın malların ayıplı olduğunu ispat etmekle mükellef olduğunu,—- tarihinde farkına vardığını iddia ettiği ayıp ile ilgili süresinde ihbarda bulunmadığını, buna rağmen davalı müvekkil şirket tarafından—- firmasından sipariş edilerek ve ödemesi yapılarak bir parti mal daha gönderildiğini ve davacı tarafın memnuniyetsizliklerinin giderildiğini, davacının ayıplı ürünler nedeniyle yeniden mal aldığı iddialarını yersiz olduğunu, davacının aldığı malların sözleşme konusu ve davalı tarafından yüklenilen işin parçası olduğuna dair herhangi bir somut delilin bulunmadığını cevabı dilekçesinde belirterek davanın reddini talep etmiştir.
BİRLEŞEN —- SAYILI DAVA DOSYASINDA:
3-İddia: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılmış olan,—- tarihli eser sözleşmesine karşılık olarak davacı tarafından, davalıya —–teminat amaçlı olarak çek verildiğini, söz konusu teminat çekinin teminat işleri ortadan kalkınca karşı taraftan—- tarihli ihtarname ile geri istendiğini; ancak, karşı tarafın iade talebine olumlu yanıt vermediği gibi çeki takibe koyduğunu, davacı şirketin tüm araçlarına yakalama kararı uygulatarak banka hesaplarına haciz ve bloke konulduğunu, taraflarca icra mahkemesine başvurulduğunu ve teminat amaçlı olarak verilmiş olan çeke dayalı takibin durdurulmasının talep edildiğini, takip alacaklısı davalı şirket vekilinin cevap dilekçesinde davalı şirket yetkilisinin takip konusu çekin sözleşmenin teminatı olarak verildiğini gösteren belgeyi hiçbir zaman imzalamadığını beyan ettiği, davacı tarafından yapılan araştırmada kendisine sözü geçen belge verilirken yan odaya geçildiğini ve muhtemelen söz konusu belgeyi— imzaladığını tahmin ettiği ve sonradan — yapılan telefon ve mail görüşmelerinde — durumu kabul ettiğini, bunun üzerine firma yetkilisi — hakkında nitelikli dolandırıcılık sebebiyle ———— suç duyurusunda bulunulduğunu, gelinen aşamada davacının borçlu olmadığı bir çek sebebiyle tamamen mağdur olduğunu, davacının takip konusu kambiyo senedi sebebiyle davalı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını, takibe konu edilen çekin eser sözleşmesinde belirtilmiş olan montajın yapılmasının teminatı olarak verildiğini ve söz konusu imalat ve montajında yapıldığını, bu nedenlerle, davacının söz konusu çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti ile karşı tarafın takip konusu meblağın %20’si oranında inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
4-Savunma: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle, davacının, dava konusu çekin teminat amacıyla verildiği iddiasının gerçek olmadığını, davacının, dava dilekçesi ekinde sunduğu eser sözleşmesi ile yüklendiği işi dahi tam olarak yapmadığını, davacının ayıplı ifası dolayısıyla davalı tarafından işin bir kısmının başka firmalara yaptırıldığını ve işin montajını yeni personel istihdam etmek suretiyle tamamlattırdığını, davalı şirketin davacının ayıplı ve geç ifası dolayısıyla uğradığı zararlar ve işin başkasına yaptırılması sebebiyle uğranılan zararlar yüzünden davalı şirket tarafından, davacı şirket aleyhine—– dosyası üzerinden dava açıldığını, bu davanın derdest olduğunu, açıklanan nedenlerle, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN AŞAMALARI:
5-Birleştirme kararı: —– kararla mahkememiz dosyası ile birleştirilmiş, yargılamaya mahkememizin —— sayılı dosyası üzerinden devam olunmuştur.
DAVANIN VE UYUŞMAZLIK NOKTALARININ TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
6-Davaların tespiti: Asıl dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemine, birleşen dava, eser sözleşmesi nedeniyle teminat olarak verilen çek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemlerine ilişkindir.
7-Asıl davadaki taraflar arasında çekişmesiz olan hususların ve taraflar arasında uyuşmazlık bulunan konuların tespiti: Asıl davada, davacı taraf; davacı ile davalı arasında —– tarihli eser sözleşmesinin akdedildiğini; bu sözleşmeyle davalının, sözleşmede belirtilen — imal edip montajını yapmayı borçlandığını; davacının da iş bedeli olarak —– ödemeyi borçlandığını, davacının davalıya, iş bedeline istinaden, —— çek verdiğini, eser sözleşmesine istinaden davalı tarafından imal edilen kapıların,——da bulunan davacıya ait şantiyeye gönderildiğini; kapıların montajı yapılırken —- gizli ayıplı olduklarının anlaşıldığını, davacının taleplerine rağmen ayıpların davalı tarafından giderilmediğini, bu nedenle davacının, kapıların bir kısmını dava dışı başka bir firmaya yeniden yaptırmak, bir kısmını da tamir ettirmek zorunda kaldığını, ayıplı kapıların bir kısmının aynısının — firmasında temin edilerek — gönderildiğini, bu yüzden davacının birçok masraf yapmak zorunda kaldığını, ek maliyete katlandığını ve bu nedenle toplam — zarara uğradığını, bu hususu davalıya, —— tarihli noter ihtarnamesi ile bildirerek uğranılan zararların tazmininin talep edildiğini, ancak davalının, davacının uğradığı zararları ödemediğini, davacının davalıdan — tazminat alacağı bulunduğundan henüz davalıya ödenmemiş olan — bedelli çekin ödenmesinin önüne geçilmesi için asıl davanın açıldığını iddia ederek “davacının davalıya, —— bedelli çek dolayısıyla borçlu olmadığının tespitine” karar verilmesini talep etmektedir.
Asıl davada, davalı, her şeyden önce davacının yasal süresi içinde ayıp ihbarında bulunmadığını, ayıplı oldukları iddia edilen ürünlerin — ayında davacıya teslim edilmiş olmasına rağmen, davacının — ihtarnamesi ile ayıp ihbarında bulunduğunu, kaldı ki bir an için davacının ürünlerin ayıplı olduğunu — tarihinde yapılan montaj sırasında fark ettiği kabul edilse dahi ayıp ihbarını, ihbar süresi geçtikten sonra —– tarihli ihtarnameyle yaptığından ihbarın süresinde yapılmadığının kabul edilmesi gerektiğini, davalı tarafında imal edilip davacıya teslim edilen kapıların ayıplı olmadıklarını fakat buna rağmen müşteri memnuniyeti için ayıplı oldukları iddia edilen kapıların——-sipariş edilerek ve kendileri tarafından ödemesi yapılarak ——- davacıya ——-olarak gönderildiğini, bu nedenlerle davanın reddini talep etmektedir.
Buna göre, ön inceleme duruşmasına kadar, taraflar arasında;
“a)Taraflar arasında eser sözleşmesi akdedilmiş olduğu,
b)Bu sözleşmeye istinaden davalı/yüklenici tarafından sözleşme konusu kapıların ve ekipmanlarının imal edilip davacıya teslim edildiği ve davacının —- bulunan inşa alanına gönderildiği,
c)—- bulunan dava dışı şirkete ait inşaat halindeki binaya kapıların montajlarının yapımına başlandığı,
ç)Davacı tarafından ayıplı olduğu iddia edilen kapıların, dava dışı —- yaptırılıp, davacının yaptığı bina inşaatına gönderildiği,
d)Davacı tarafından davalıya sözleşme bedeline istinaden toplam— bedelli çek verildiği,
e)Bu çeklerden —— adedinin bedelinin davalı tarafından tahsil edildiği, fakat — bedelli olan çekin bedelinin henüz tahsil edilmediği” noktalarında uyuşmazlık bulunmadığı,
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın;
a)Davalının yaptığı imalatların ayıplı-eksik olup olmadığı,
b)Dava dışı —- tarafından giderilen ayıplı imalatların bedelinin davacı tarafından mı, yoksa davalı tarafından mı ödendiği,
c)Ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı,
ç)Davalının imalatları ayıplı-eksik ise davacının bu nedenle zarara uğrayıp uğramadığı, zarara uğramışsa uğradığı zararın miktarının ne kadar olduğu,
d)Davacının iş bedelinin ödenmesi için vermiş olduğu —– tutarlı çek bedelini davalı/yükleniciye ödememe hakkına sahip olup olmadığı, bu çekten dolayı davacının borçlu olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
8-Birleşen —- esas sayılı dosyasındaki davada; taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların tespiti: Birleşen davada, davacı—— aralarında akdedilmiş olan eser sözleşmesinde “sözleşme ile üstlenilmiş olan işlerin gereği gibi yapılmasının” teminatı olarak davalı ——– verdiğini, davacı/yüklenicinin sözleşme ile üstlenmiş olduğu imalat ve montaj işlerini gereği gibi yapmasına ve söz konusu teminat çekinin işlevinin ortadan kalkmasına rağmen davalı/işverenin bu çeki iade etmeyerek haksız ve kötü niyetli şekilde icra takibine koyduğunu iddia ederek birleşen davaya konu——bedelli teminat çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmektedir.
Birleşen dava davalısı—— çekin eser sözleşmesinin teminatı olarak verilmediğini, sözleşmede bu çeke atıfta bulunulmadığı gibi çekin üzerinde de teminat olarak verildiğine dair bir ibare bulunmadığını, dolayısıyla davacının bu çekin eser sözleşmesine teminat olarak verildiğini ispat edemediğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmektedir.
Buna göre, birleşen davada, taraflar arasındaki uyuşmazlığın;
“A)Davaya konu — bedelli çekin davacı/yüklenici tarafından davalı/işverene, aralarında akdedilmiş olan —- tarihli eser sözleşmesinin teminatı olarak verilip verilmediği,
B)Davaya konu çek, birleşen dava davalısı olan işverene teminat olarak verilmiş ise, davalı/işverenin bu çeki takibe koymakta haklı olup olmadığı” noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
9-İcra dosyasının incelenmesi:— icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı —- ticari temerrüt faizi olmak üzere toplam —- tahsili için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibe başlandığı anlaşılmıştır.
10-Tanık ifadeleri:
10-a)Davacı-birleşen dava davalısı—-Talimat sayılı dosyasında ——Ben daha önce davacı şirketin çalışanıydım, davacı şirkette proje yöneticisi olarak çalışıyordum. —- işten ayrıldım. Davacı şirketin çalıştığı şantiye çok uluslu bir şantiyedir. Davalı şirketle davaya konu anlaşma yapıldıktan sonra anlaşmada kararlaştırılan ürünlerin sahaya teslimatı yapıldı ancak gelen kapılar bizim beklediğimiz kapılar değildi, olması gereken —– yapılmış kapılar olması gerekirken çok daha ince olan metal kapılar gelmişti, ayrıca farklı ebatlardaydı, bunların bir kısmını biz düzelttik, ——- kapıları asmaya çalıştığımızda kapılar koparak aşağı düştü, ‘belki sadece bu kapıdan kaynaklı bir sıkıntı vardır’ diyerek başka kapılardan da asmayı denedik ancak aynı sıkıntılar bu kapılarda da yaşandı, çalışanların can günvenliği tehlikiye giriyordu, bu kapıları davalı —- çalışanları deniyordu. Kapıların koptuğunu görünce ben davalı şirket çalışanlarından sahada bulunan kapılardan numune almalarını istedim, biz de davacı şirket olarak ayrıca kendimiz de numune aldık. Kapıları denediklerinde kapının koptuğunu görünce davalı şirket sorumlusunu aradılar, ancak davalı şirket sorumluları telefonlara da cevap vermiyorlardı, ben bu kapıları ‘can güvenliği sıkıntısı yaşanıyor, takamam’ diyerek davacı şirkete haber verdim, davacı şirket de davalı şirket ile görüştüğünde zaten kapıların —- olmadığını, sadece bu renge boyandığını davalı şirket de kabul etti. —- ——-fabrikasıydı. Zamanında kapıları teslim edemediğimiz için fabrika da mağdur oldu, kapıları kapatamadığımız için bu firma oldukça sorunlar yaşadı. Davalı —– imajını düşürdü. Davalı şirketin teslimatı her anlamda eksikti, zaten teslim edilen ürünler ayıplıydı. Ben en son ayıplı olan bu kapıları konteynıra koyarak sahada bıraktım. Davacı şirket davalı şirketle görüşerek bu kapıların ayıpsız olanla değiştirilmesini istedi, ilk önce davalı şirket bunu yapacağını söyledi, fakat daha sonra ‘elimdeki işleri bırakıp bu kapıları yapamam’ deyince davacı şirket ile davalı şirket arasında sorunlar yaşandı ve mahkemelik oldular. Daha sonra kapılar başka bir firmadan tedarik edildi ve—- gönderildi, — oldukça masraflıydı. —– ücretini de davacı şirket ödedi, davalı şirket buna yanaşmadı. Bunun dışında sadece gümrük masrafı olarak da davacı şirket yaklaşık —— civarında bir para ödedi. Bu miktarı tam olarak hatırlayamıyorum, hatırladığım kadarıyla böyleydi, eksik veya fazla olabilir. Davalı şirket çalışanları ilk gün geldiklerinde yanlarında hiç paraları yoktu, bu çalışanlar da mağdurdu, davalı şirket çalışanları bir an önce işi bitirsinler diye bizzat ben ve patronum da bu çalışanlara para verdik. Yangın kapıları ile ilgili olarak da şunları söyleyebilirim. Olması gereken yangına dayanıklı kapı olması gerekirken kapı arasına çok az bir yalıtım malzemesi koymuşlar, adete bir teneke kadar ince kapıydı. Diğer kapıların da kapı kolları eksikti, kapı kollarını bizzat ben alarak taktım. Kapıların açılma yönleri yanlıştı. Projede olması gereken birisi içeri diğeri dışarı açılması gerekiyordu, ancak böyle değildi. Teslim edilen kapı ölçüleri ile kapı özellikleri projede kararlaştırılan ile çok farklıydı. Kapıların malzemesinin ugun olmaması sebebiyle montajının yapılamayacağına dair davalı şirketten gelen montaj ustaları ile bir tutanak imzaladık, bizim iş bitim tarihimizi yaklaşık ——geciktirdi, kapıların bitmemesi davacı şirketi ve çalışanlarını sıkıntıya uğrattı, davacıya maddi anlamda yük oldu, bizim kapıların montajını geç yapmamızdan dolayı diğer yüklenici firmalar da oldukça sorunlar yaşadı. Malzeme o kadar kötüydü ki işini aldığımız firmaya rezil olduk, davacı şirketin prestiji sarsıldı…” şeklinde beyanda bulunmuştur.
10-b)Davacı-birleşen dava davalısı —–tanığı —— tarihli duruşmada verdiği ifadesinde—— beri çalışıyorum, —- yapmaktadır, —yapmaktadır,—- teminini ve işçiliğini de —-malzemeleri temin —– yapar, davaya konu —- fabrikasının —– almıştır, duvar hariç tüm işlemlerini — yapmıştır, davaya —— davalı —- anlaşılmıştı, biz oraya gittik diğer işlerimizi temin ederken, kapılar oraya geldi kapılar ile birlikte—— geldi onlar da montaja başladı ve biz de onlara yardım ettik, ——–kancalarından kurtularak kendiliğinden düştü, orda biz hemen kapıda böyle olduysa —- kapılarda nasıl olacağını düşünüp hemen patronu aradık çünkü —kapılarda vardı bunların sağlamlık hususunda da güvenimizi —- anlaşmanızda aluminyum mu yoksa —- yere düştü, aynı zamanda kaza tehlikesi atlattık, bu sebeple bütün kapıların dayanıksız olduğunu tespit ettik, anlaşmada kapıların alüminyum olduğu söylenmişti ama gelen kapının malzemesi ise sac olup çok dayanaksızdı, daha sonra davalı firma ile konuşulduğunu ve bu zararı da karşılamayacağını ilettiğini ve arkasından aynı malzemeden başka bir firmadan —-niteliğe sahip kapı üretimi yapıldı —-kapıların yeniden yapılıp takılması ve ———boyunca orada bekletildik, bunların hepsini davacı şirket karşılamıştı, davalı hiçbirşey karşılamadı, uçak ile nakliye olduğundan aşırı derece maliyetli olduğunu biliyorum, ayrıca ikinci ek bina için anlaşma yapacaktık ancak bu kapı olayından dolayı çalıştığım şirketin imajı bozulmuş ve bu sebepten dolayı söz konusu şirket ikinci işi bize vermedi…” şeklinde beyanda bulunmuştur.
10-c)Davacı-birleşen dava davalısı—- sayılı dosyasında —- şirketinde kaynakçı olarak çalışırım, davadan bilgim vardır, davalı şirketten alınan kapılar takılırken ben de orada çalışıyordum, gelen kapıların hiçbiri oradaki montaja uygun olmadı, alüminyum kapı siparişi verilmiş ancak gelen kapıların malzemesi tenekeden yapılmış, alüminyum rengine boyanmıştı. Kapıları takar takmaz bir kaç metre dahi yükselmeden hemen yere düştü ve kopup birbirlerinden ayrıldılar, davalının yaptığı hiçbir kapı yerine uygun olmadı, takmaya çalışılanlar da yere düşerek, kullanılamaz hale geldi, —– yapılarak —— niteliğine sahip getirilip montajı yapıldı, bu süreç yaklaşık tam hatırlamamakla birlikte — bulmuştur.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
11-Kök bilirkişi raporu: Bilirkişiler makine mühendisi —- tarafından düzenlenen —tarihli bilirkişi raporunda; teknik yönden yapılan incelemeye ilişkin olarak raporun ilgili bölümünde; “Davalı — eser sözleşmesi ile davacı firmanın —- teslim edilmesi hususlarında anlaşıldığı,
—-olarak belirlenmiş olduğunu ve davalı firma tarafından —- tarihinde eser sözleşmesi karşılığı davacı firma adına kesildiği ve ürünlerin bu tarih itibari ile tesliminin gerçekleştiği, bunun karşılığında davalı yüklenici firmaya —-adet çekin ödendiği,
Sözleşme gereğince imal edilen malların davalı yüklenici tarafından —-davacıya ait şantiyeye gönderildiği, ancak montaj aşamasında ——– kapıların maliyeti düşürmek amacıyla uygun olmayan malzemeden üretildiği ve bazı parçaların eksik olduğunun görüldüğü belirterek kapıların kapanmaya başladıklarında kendi ağırlıklarını taşımayıp palet birleşim yerlerinden açılarak yere düştüğü bu durumun davalı yüklenicinin montaj elemanlarınca da kabul edildiği ve davacı firma yetkilileri ile imza altına alınarak —- tarihinde tutanak tutulduğu,
Davacının davalı firmanın teslim ettiği malların eksik ve ayıplı çıkması nedeniyle işi zamanında ve tam olarak teslim edemediği, ayıpların davalı tarafından giderilmediği davacı firmanın bu sebeple işi başkasına yaptırmak zorunda kaldığı bunun da davacı firmaya —- tutarında ek maliyet çıkardığını, yapılan bu harcamalar neticesinde sözleşme gereğinin yapıldığı belirlenmiştir.
Dava konusu imalatlar ile ilgili dosyasında yer alan belgeler incelenerek yapılan araştırmalar doğrultusunda —- tarihli tutanakta bahsi geçen imalat kusurunun — ekipmanlarından kaynaklı olduğu —– bu tespit doğrultusunda imalatın ayıplı olduğu, imalatların —- çalışır hale getirilmesi öncesinde anlaşılmasının imkansız olması nedeniyle de gizli ayıp niteliğinde olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
—-
Davalı/yüklenicinin ayıplı imal edip teslim etmiş olduğu, — davacı/işveren tarafından— karşılığında yaptırıldığı dava dosyasında yer alan —- faturadan anlaşılmış olmakla, söz konusu ayıplı imalat maliyetinin; davalı firmanın teklifi ekinde belirtilen ebatlar dikkate alınarak —- herhangi bir değişime gerek olmadığı kabulü ile)—- olduğu bu tutarında eser sözleşmesinin imza altına alındığı — olduğu hesaplanmıştır.
——— oluşan zararın bedeli eser sözleşmesinin imza altına alındığı —-olarak hesaplanmıştır. Davacı firma tarafından — fatura karşılığı—- bedel karşılığında yaptırıldığı dava dosyası eklerinden anlaşılmıştır.” şeklinde görüş bildirilmiştir.
12-Birinci ek raporu: Tarafların kök rapordaki teknik ve mali belirlemelere itirazları nedeniyle dosya ——- numaralı “Dosyanın tarafların beyan ve itirazları doğrultusunda, özellikle asıl dava davacısının iddiasına konu ——ödemelerden asıl dava davacısının neden sorumlu olmadığı hususunda ek rapor düzenlenmek üzere aynı bilirkişi heyetine günsüz olarak tevdiine” şeklindeki ara kararı ile aynı bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyetince düzenlenen ve sadece teknik ve mali incelemeler hususunda değerlendirilen —- tarihli bilirkişi ek raporunda; “Davacı/birleşen davalı itiraz olarak; davacı/işverrenin uğradığı zararın ———olarak hesaplandığını, Bilirkişinin davacının zararını belirlerken sadece————-hesaplamış olduğunu, davalının ayıplı imal edilip teslim edilmiş olduğu —— imalatı sebebiyle davacının yapmak zorunda kaldığı ve faturalandırdığı diğer zorunlu masraf kalemlerini dikkate almadığını; dava dosyasında faturalarıyla birlikte yer aldığı üzere, işin başka bir firmaya yaptırılması nedeniyle ekstra maliyet olarak toplamda — harcama yapılmak zorunda kalındığını; dolayısıyla da davacının———uğramış olduğunu iddia etmiştir.
—- yer alan —- tarafından davacı/birleşen davalının bu itirazı incelenmiş olup; dava dosyası içeriğinde —— tarafından düzenlenen — tutarında, —tarafından düzenlenen ——- tutarında, —tutarında, ——- muhtelif personel adına ödendiğini gösterir — tutarında personel giderini gösterir toplam — karşılığı gider evraklarına rastlanılmıştır.
Bu gider evrakları üzerinde yapılan incelemelerde——– kayıt altına alındığı görülmüş olup diğer faturalar ile personel ücret bordrolarını —– gösterir evrakların şirket kayıtlarına gider olarak işlendiğinin dava dosyasında yer alan evraklardan anlaşılamadığı, imalat olarak yapılan harcamalara ilişkin olarak beyan edilen —harcamanın ise makul olduğu bunlardan hareketle kayıtlı olduğu faturalar üzerindeki ifadeden anlaşılan —- karşılığı harcamanın şirket kayıtlarına işlendiğinin tespiti halinde toplam —- tutarın kök raporun—— belirtilen —- zarara ek harcama olarak kabul görebileceği kanaate ulaşılmıştır…
Davalı/birleşen davacı itiraz olarak; kök raporun Teknik Kısmında davalı/birleşen davacıın yaptığı işlerdeki ayıbın gizli ayıp olarak nitelendirildiğini; oysaki ayıpların açık ayıp olarak nitelendirilmesi gerektiğini iddia etmiştir.
Davalı/birleşen davacının bu itirazları, kurulumuzda görevli—– tarafından incelenmiş olup; kök raporunun ——nolu kısmında açıklandığı üzere, ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu kanaatine varılmıştır. Dolayısıyla da davalı/birleşen davacının bu itirazı yerinde görülmemiştir——-
Kök raporumuzda varmış olduğumuz sonuç ve kanaatler kısmında belirtilen hususlardan yalnızca davacı bileşen davalının itirazı neticesinde dava dosyasında yapılan tetkiklerde — zararı haricinde kayıtlı olduğu anlaşılan — tutar harcamanın yanı sıra — karşılığı harcamanın şirket kayıtlarına işlendiğinin tespiti sonrası toplam ———-olarak kabul görebileceği kanaatine ulaşılmıştır. ” şeklinde görüş bildirilmiştir.
13-İkinci ek bilirkişi raporu: —-davacı-birleşen dava davalısı vekilinin kök rapora itirazlarıyla ilgili olarak yapılan değerlendirme sonucunda, birleşen davacının davasına konu bononun teminat bonosu olduğunun kabul edilerek bilirkişi tarafından rapor tanzim edildiği, bu noktada heyetteki mali müşavir bilirkişi tarafından taraf ticari defter ve kayıtlarında bononun bulunup bulunmadığı hususunun irdelenmediği, bulunuyorsa bonunun ne amaçla alındığının gösterilmeden yaşamsal deneyimle teminat bonosu olduğunun kabul edildiği anlaşılmakla, hukuki nitelendirilmesi mahkememize ait olmakla bu kez birleşen davacının davasına konu bononun teminat bonosu olmadığı varsayımına göre tarafların ticari defter ve kayıtları irdelenmek suretiyle ek rapor düzenlenmesi için,
Ayrıca asıl davadaki çekin, davacı ve davalının ticari defterleri irdelenerek, eksik ve ayıplı teslim edildiği bildirilen hizmetin uyuşmazlık konusu edilen çeke denk gelip gelmediğinin saptanması, davacının iddiasına konu faturaya dayalı olarak çekin verilip verilmediği hususlarında inceleme yapılması gerektiği anlaşılmakla, dosyanın anılan konularda inceleme yapılarak ek rapor düzenlenmesi için aynı bilirkişi heyetine tevdiine,
Mali müşavir bilirkişinin tarafların defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapması gerektiğinin ihtarına” şeklindeki ara kararı uyarınca dosya aynı bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen ikinci ek raporda; “Davacı -Birleşen Dava Davalısı—–HMK. 219/1.2 maddesi gereği davalı taraf dava konusu olan defterlerin ilgili sayfalarının onaylı örneklerini dilekçe ile dava dosyasına sunması halinde —- tedbirleri kapsamında—–bir seçenek olarak…” bu boyutta da yapılabileceği, sonuç ve kanaati ile—– incelemeye esas belgeleri e-posta yolu tarafımıza ulaştırılması veya mahkemeye sunmaları talep edilmiş fakat rapor yazım tarihine kadar herhangi bir belge sunulmadığı üzere, defter ve belgelerin sunulmayacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır.—
—takdirin de olmak üzere, davacı-karşı davalı —- firmanın, sayın mahkemenin ara kararında belirtilen hususların tespiti yönünde, evrak sunmalarının kabulü halinde incelenmek için noter onaylı sunabilecekleri evraklar aşağıdaki gibidir;
Davalı- karşı davacı— firma ile ticari ilişkinin bulunduğu, ——– tarihli kapanış fişinde Davalı-karşı davacı bakiyesinin bulunduğu—-ticari defterlerde kayıtlı olduğu gösterir sayfaların —
——- tarafından, katlanıldığı iddia edilerek, talep edilen — yönünden ise;
——–yaptırılan işe ilişkin faturaların ve yapılan ödemelerin kayıtlı olduğu yevmiye defter sayfasının onaylı sureti / varsa sözleşme
—-
—-


—-
Faturaların asılları ile kayıtlı olduğu yevmiye defter sayfalarının onaylı suretleri ve fatura bedellerinin ödendiğine ilişkin dayanak belgeleri —-
—- ——-
10. Dikkate alınmasını istediğiniz/heyet tarafından değerlendirilmemiş her türlü evrak ile kayıtlı olduğu yevmiye defter sayfası)
11.— bedelli çek ile — bedelli çekin kayıtlı olduğu yevmiye maddesinin bulunduğu yevmiye sayfasının —- eksiksiz sunulması halinde gerekli incelemenin yapılarak kesin bir kanaate varılabileceği,
—Birleşen—- firmanın teminat olarak karşı firmaya verdiğini iddia ettiği, davacı-Karşı davalı —- tarafından takibe konulan çek sebebiyle, borçlu olmadığının tespite ilişkin olduğu,
Davalı- Karşı davacı —- defter ve belgelerinin incelenmesi yönünde hüküm kurması halinde, firmanın istanbul yargı çevresi dışında bulunduğu üzere takdirin sayın mahkemenin olduğu” şeklinde görüş bildirilmiştir.
14-Üçüncü ek bilirkişi raporu: —– kararı uyarınca davacı-birleşen dava davalısı vekilinin sunduğu evraklar daha önce incelenmediğinden, dosya dördüncü kez aynı heyete gönderilmiş olup, bilirkişi heyetince düzenlenen — Ek raporda;
——
2.1.1 Asıl Dava Davacı- Birleşen Dava Davalısı Yasal Defterlerin Tasdikine İlişkin Bilgiler:
Davacı yanın, —- ettirmiş olduğu ticari defterlerin bilgileri tablodaki gibidir.
Defterin Nevi
Yılı
Açılış Tasdik Yapan Makam
Açılış Tasdik Tarih ve Nosu
Kapanış Tasdiki
Yevmiye Defteri
—–
Defteri Kebir
—-
Envanter Defteri
———-
Tabi Değil
Defterin Nevi
Yılı
Açılış Tasdik Yapan Makam
Açılış Tasdik Tarih ve Nosu
Kapanış Tasdiki
Yevmiye Defteri
——-
Defteri Kebir
——-
——

—-
Tabi Değil
2.1.2 Asıl Dava Davacı- Birleşen Dava Davalısı Ticari Defterlerinin Usulüne Uygunluk Yönünden; ——- dönemlerindeki açılış onayları, defterlerin kullanılacağı faaliyet döneminin ilk ayından önceki ayın sonuna kadar,
Kapanış Tasdiki: Yevmiye defterinin kapanış onayı, izleyen faaliyet döneminin altıncı —- ayının sonuna kadar, yaptırılması gerekmektedir.
Davacı şirkete ait, — yıllarına ait yevmiye, defteri kebir ve envanter defterlerinin açılış onaylarının yasal süresinde olduğu, yevmiye defterlerinin dönem sonunda yaptırılması gereken kapanış onayının yasal süresinden olduğu, ——
özelllikleri itibariyle;
Davalı şirkete ait —– yıllarına ait ticari defterlerin; —- göre, usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varılmıştır.
3.TESPİT VE DEĞERLENDİRME:
3.1 Asıl Dava Davacısı —- tarafından, Asıl Dava Davalısı ——– olmak üzere
Toplam —–adet çekin sipariş avansı olarak keşide edildiği,—– çekin, Asıl dava davacısı firma tarafından— tarihinde bankası tarafından ödendiği,—- bedelli çekin,—tarihinde bankası tarafından ödendiği, — tarihinde —– tarafından ödendiği —Asıl dava davacısı, tarafından menfi tespiti istenen —-bedelli çek olduğu, iş bu çek bedelinin ödendiğine dair herhangi bir bir kaydın bulunmadığı/ sunulmadığı,
3.4 Asıl dava davalısı/ Birleşen dava davacı- tarafından, İşveren konumundaki- asıl dava davacısı/ birleşen dava davalısı- firmaya, teminat amaçlı verilen —- bedelli çekin asıl dava davacısı/ birleşen dava davalısı firma ticari defterlerinde kayıtlı olduğuna dair herhangi bir belgenin sunulmadığı,
3.5 Heyetimizce imzalanarak —– sunulan ek raporun ikame giderlere ilişkin olarak “ Davacı/birleşen davalının itirazı incelenmiş olup; dava dosyası içeriğinde —-tarafından düzenlenen — tutarında, —- tutarında, — Tarihlerinde— tarafından düzenlenen ——- muhtelif personel adına ödendiğini gösterir—- tutarında personel giderini gösterir toplam — karşılığı gider evraklarına rastlanıldığı, bu gider evrakları üzerinde yapılan incelemelerde de—- altına alındığının görüldüğü diğer faturalar ile personel ücret bordrolarını——–gösterir evrakların şirket kayıtlarına gider olarak işlendiğinin dava dosyasında yeralan evraklardan anlaşılamadığının ifade edildiği, imalat olarak yapılan harcamalara ilişkin olarak beyan edilen — harcamanın ise makul olduğu bunlardan hareketle kayıtlı olduğu faturalar üzerindeki ifadeden anlaşılan—- harcamanın şirket kayıtlarına işlendiğinin tespiti halinde toplam — tutarın kök raporun ——harcama olarak kabul görebileceği “ ifade edilmiş ancak ticari defter kayıtlarına ilişkin herhangi bir belge sunulmamıştır.” şeklinde görüş bildirilmiştir.
14-Yeni atanan———-en son rapor ve taraf vekillerinin dilekçelerinden, mali müşavir bilirkişi —- tarafından, istenen uyuşmazlıkların çözümünü sağlamasının mümkün olmadığı anlaşılmakla bilirkişi heyetindeki mali müşavir bilirkişinin değiştirilmesine, yeni mali müşavir bilirkişi olarak —– atanmasına, bilirkişi için —ücret taktirine, bilirkişi ücretinin —-dava davacısı tarafından karşılanmasına, yatırmayan tarafın mali müşavir bilirkişi incelemesinden vazgeçmiş sayılacağının ihtarına,
Bilirkişiden —– numaralı ara kararında belirtilen “davacı-birleşen dava davalısı vekilinin kök rapora itirazlarıyla ilgili olarak yapılan değerlendirme sonucunda, birleşen davacının davasına konu bononun teminat bonosu olduğunun kabul edilerek bilirkişi tarafından rapor tanzim edildiği, bu noktada heyetteki mali müşavir bilirkişi tarafından taraf ticari defter ve kayıtlarında bononun bulunup bulunmadığı hususunun irdelenmediği, bulunuyorsa bonunun ne amaçla alındığının gösterilmeden yaşamsal deneyimle teminat bonosu olduğunun kabul edildiği anlaşılmakla, hukuki nitelendirilmesi mahkememize ait olmakla bu kez birleşen davacının davasına konu bononun teminat bonosu olmadığı varsayımına göre tarafların ticari defter ve kayıtları irdelenmek suretiyle,
Ayrıca asıl davadaki çekin, davacı ve davalının ticari defterleri irdelenerek, eksik ve ayıplı teslim edildiği bildirilen hizmetin uyuşmazlık konusu edilen çeke denk gelip gelmediğinin saptanması, davacının iddiasına konu faturaya dayalı olarak çekin verilip verilmediği hususlarında,
Yine, taraf vekililerinin bu celse okunan dilekçeleri irdelenmek suretiyle inceleme yapılmasının istenmesine,
Mali müşavir bilirkişinin tarafların defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapması gerektiğinin ihtarına,
Davacı vekili inceleme gününde defterleri sunamadığı taktirde bilirkişi heyetinin davalı-birleşen dava davacısının ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapmasının istenmesine, davacı-birleşen dava davalısının defterleri üzerinde de inceleme yapılması gerektiğinin saptanması halinde —- değerlendirilmesine,—–
Bilirkişi incelemesinin sadece mali müşavir bilirkişi tarafından yapılmasına, diğer bilirkişilerin rapora katılması gerekip gerekmediğinin daha sonra değerlendirilmesine” şeklindeki ara kararı uyarınca dosya yeminli mali müşavir bilirkişi —- tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından davamıza konu çeklerle ilgili tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen —– tarihli bilirkişi raporunun ilgili bölümünde;
“a)Asıl Davadaki ——— Saptanması: Taraflar aralarında hazırladıkları — tarihli eser sözleşmesi gereğince üretilecek mallara istinaden ödeme koşullarını belirlemiş ve üretici firma da——– kesmiştir. Söz konusu faturalar dava dosyasında mevcuttur. İşveren—- fatura karşılığı olarak ve——-fatura tutarına bedel olarak — adet farklı tarihlerdeki çekleri üretici firma—- vermiştir. Söz konusu çeklere ait detay bilgiler aşağıya çıkarılmıştır.
Buna göre;—- tarihinde asıl dava davacısı— tarafından, asıl dava davalısı —-Firmasına,
VADE ÇEK NO TUTAR BANKA
—–
—-


TOPLAM:—-
Olmak üzere, Toplam:—— adet çekin sipariş avansı olarak teslim edildiği tespit edilmiştir. —————-
Sonuç olarak; fatura karşılığı teslim edilen hizmetin, uyuşmazlık konusu edilen çekler ile aynı olduğu ve birebir örtüştüğü tespit edilmiştir.
b) Davacı-Birleşen Dava Davalısı vekilinin son celsede sunduğu, dördüncü ek raporda bilirkişiler tarafından cevaplanması istenen bilgi ve belgelere göre yapılan incelemeler:
1) ——
Davacı-Birleşen Dava Davalısı Vekili dilekçesinde Özetle;
Bilirkişi Heyetinin Tespit ve Değerlendirmeler kısmında müvekkil şirket tarafından davalı şirkete—–tarihinde — adet çek keşide edildiğini, bu çeklerden —-Yevmiye defterlerinde yer aldığını,—— Yevmiye defterlerinde yer aldığını ve ödemeye ait dekont ile kayıtları dosyaya sunduklarını belirterek davalıya karşı borçlarının bulunmadığı iddia ve beyanında bulunmuştur.
Tarafımdan —–Yapılan İncelemelerde;
Dava konusu çek bedelinin ödendiğine dair —— tarihli banka dekontu görülmüş olup, ayrıca dava dosyası içerisindeki —- yevmiye defterinin —- tarihli çek ödeme emri ile yine—–yer alan yevmiye kayıtlarıyla —- tarihli çekin ödendiğine dair kayıt doğrulanmıştır. Kısaca çek ödenmiştir.
2) Davacı-Birleşen Dava Davalısının Yaptığı Harcamalara ait kayıtlarla İlgili:
Davacı-Birleşen Dava Davalısı Vekili dilekçesinde devamla; Bilirkişi heyetinin mahkeme dosyasına sunmuş oldukları ticari defterleri incelemediklerini, —- yevmiye defterini tam incelemiş olmaları halinde tüm harcamaların —— defterlerinde kayıt altında olduğunu açıkça görebileceklerini, dava dosyasında bulunmasına rağmen, tekrardan —– yevmiye defterindeki harcamaların yer aldığı kısımları işaretleyerek dilekçe ekinde ibraz ettiklerini beyanında bulunarak, dava konusuyla ilgili detaylı açıklamalarda bulunduğu görülmüştür.
Davacı-Birleşen Dava Davalısı vekilinin dilekçesinde beyan ettiği hususlar, dosyaya sunulan yevmiye defter kayıtları üzerinden tarafımızdan dikkatlice incelenerek aşağıdaki tespitlere ulaşılmıştır.
—– Yevmiye Defterine Kayıtlarıyla İlgili Olarak:
Dosyaya sunulan Davacı-Birleşen Dava Davalısının;
a) Yevmiye Kayıtlarının —– verildiği ve bankadan ödendiğine ilişkin kayıtların yer aldığı beyanı – Doğrulanmıştır. Kayıtlar dosyada mevcuttur.
b) Yevmiye Kayıtlarının —– mahsuben ödemenin kaydının yer aldığı beyan – Doğrulanmıştır. Kayıtlar dosyada mevcuttur.
c) Yevmiye Kayıtlarının—– tutarlı faturanın bankadan ödemesine ilişkin kaydın yer aldığı beyanı – Doğrulanmıştır. Kayıtlar dosyada mevcuttur.
d) Yevmiye Kayıtlarının—– kasadan yapılan — tutarındaki ödemeye ilişkin kayıt- Doğrulanmıştır.—ödemeye ilişkin —– Yevmiye Defterinde kaydı bulunmadığından, yapılan ödeme kayıtlardan Doğrulanamamıştır.
e) Yevmiye Kayıtlarının —-aturanın ödemesine ilişkin kayıt yer aldığı- Doğrulanmıştır. Kayıtlar dosyada mevcuttur.
f) Yevmiye Kayıtlarının —- Personel giderlerine ilişkin kayıtların yer aldığı- Doğrulanmıştır. Kayıtlar dosyada mevcuttur.
—- Yevmiye Defterine Kayıtlarıyla İlgili Olarak:
a) Yevmiye Kayıtlarının——- tarafından düzenlenen faturanın ödenmesine ilişkin kayıtların yer aldığı – Doğrulanmıştır. Kayıtlar dosyada mevcuttur.
b) Yevmiye Kayıtlarının ——- Personel giderlerine ilişkin kayıtların yer aldığı- – Doğrulanmıştır. Kayıtlar dosyada mevcuttur.
3) Davacı-Birleşen Dava Davalısının Personel Giderleri İle İlgili Olarak Yapılan İnceleme:
Davacı-Birleşen Dava Davalısı —– olarak dosyaya sunduğu cevaba cevap dilekçesi eklerinde yer alan ve—- bordrolarından hareketle hesaplanan: —- tutarındaki işçi ücret giderleri incelenerek doğrulanmıştır. Vekilin ifadesine göre, bu —–, istihdam edilmek durumunda kalınan personel için yapılan maaş ödemeleri olarak tespit edilerek dosyaya konulmuştur. Söz konusu tutarın detayı dosyadan alınan bilgiler dâhilinde aşağıya çıkarılmıştır.¸
2.1.2. Davacı-Birleşen Dava Davalısının —–Yapmış Olduğu Ödeme ve Giderler Olarak Karşı Taraftan Alacaklı Olduğu Tutarın Hesaplanması:
Davacı/birleşen davalının itirazı da dikkate alınarak;
– Dava dosyası içeriğinde —– dekont ile —-
– —tarafından düzenlenen—–
– —- tarafından düzenlenen —-
– —- Tarihlerinde —
——tutarında da ulaşım gideri
– İstihdam edilmek durumunda kalınan personel adına yapılan —–tutarındaki personel gideri ile birlikte,
Toplam: —– karşılığı gider ve ödeme evrakına dayalı harcama ve gider yapıldığı tespit edilmiştir.
Buna göre yukarıdaki durumları özetleyen tablo aşağıya çıkarılmıştır:¸
Yukarıdaki tablodan da görüleceği üzere, personel giderleri dâhil Toplam: —- karşılığı gider ve ödeme rakamına ulaşılmaktadır. Ancak bilirkişi heyetince hazırlanan kök raporun sekizinci sayfasında belirtilen —- zararın ek harcama olarak kabul görebileceği de düşünülerek bu rakamın da toplam rakama eklendiğinde, yukarıda verilen Toplam: —— rakamına ulaşılmaktadır.
Sonuç olarak, davacı-birleşen davalının, davalı taraftan, kök raporda ifade edilen ayıplı mal teslimi dolayısıyla yapmış olduğu harcama ve giderlerden dolayı talep edebileceği rakam: —
Bu konuda takdir, sadece Sayın Mahkeme Heyetine aittir.
SONUÇ:
1- ASIL DAVA AÇISINDAN: ——–
Şirket Defter Kayıtları Üzerinden Yapılan İncelemelerde;
Davacı şirket tarafından, davalı şirkete — tarihinde keşide edilen —– adet çekin tamamının ödendiği, bu çeklerden—defter kayıtlarında yer aldığı, —– yevmiye defter kayıtları içinde bulunduğu ve davacının ödemeye ait dekont ile dosyaya sunduklarını defter kayıtlarının incelenmesi sonucunda; —– tutarındaki çekin ödenmiş olduğu, davacının davalıya karşı borcunun bulunmadığının tespit edildiği,
Sonuç ve kanaatlerine varılmıştır.
2- BİRLEŞEN DAVA AÇISINDAN: (Davacının, davalının ayıplı mal teslimi dolayısıyla yaptığı gider ve harcamalar dolayısıyla davalıdan talep edebileceği rakam açısından)
Yukarıdaki bölümlerde detayları verilen hesaplamalar sonucunda; davacı-birleşen davalının Toplam: —- karşılığı gider ve ödeme evrakına dayalı harcama ve gider yaptığının tespit edildiği, bu rakama — tutarındaki personel giderlerinin de dâhil olduğu, bilirkişi heyetince hazırlanan kök raporun sekizinci sayfasında belirtilen —-zararın ek harcama olarak kabul görebileceği de düşünülerek ve bu rakamın da toplam rakama eklendiğinde : Toplam: —- rakamına ulaşıldığının tespit edildiği,
Sonuç olarak, Davalı-birleşen davacıdan, kök raporda da ifade edilen ayıplı mal teslimi dolayısıyla yapmış olduğu harcama ve giderlerden dolayı talep edebileceği rakamın: — olduğu, bu rakama —- işçilik bedelinin dahil edilip, edilmemesi kararının ise tamamen mahkemenin takdirinde olduğu,
Sonuç ve kanaatlerine varılmıştır.” şeklinde görüş bildirilmiştir.
15-Davalı-birleşen dava davacısı —– ürettiği kapıların ayıplı olup olmadığı, ayıplıysa gizli ayıplı olup olmadığı, ayıp ihbarının yapılması gerekip gerekmediği, gerekiyorsa süresinde yapılıp yapılmadığı hususunda inceleme ve değerlendirme: Davacı-birleşen dava davalısı — davalı firma ile — sözleşmesi imzalanarak davacı firmanın —- teslim edilmesi hususlarında anlaşıldığını, —- belirlenmiş olduğunu ve davalı firma tarafından —- tarihinde eser sözleşmesi karşılığı davacı firma adına kesildiğini ve ürünlerin bu tarih itibari ile tesliminin gerçekleştiğini, bunun karşılığında davalı yüklenici firmaya —-adet çekin ödendiğini, sözleşme gereğince imal edilen malların davalı yüklenici tarafından —- davacıya ait şantiyeye gönderildiğini ancak montaj aşamasında —— kapıların maliyetini düşürmek amacıyla uygun olmayan malzemeden üretildiğini ve bazı parçaların eksik olduğunun görüldüğünü, sözleşme konusu kapıların kapanmaya başladıklarında kendi ağırlıklarını taşımayıp —– birleşim yerlerinden açılarak yere düştüğünü, bu durumun davalı yüklenicinin montaj elemanlarınca da kabul edildiğini ve davacı firma yetkilileri ile imza altına alınarak —— tarihinde tutanak tutulduğunu, davacının davalı firmanın teslim ettiği malların eksik ve ayıplı çıkması nedeniyle işi zamanında ve tam olarak teslim edemediğini, ayıpların davalı tarafından giderilmediğini, davacı firmanın bu sebeple işi başkasına yaptırmak zorunda kaldığını, bunun da davacı firmaya —- tutarında ek maliyet çıkardığını, yapılan bu harcamalar neticesinde sözleşme gereğinin yapıldığını belirtmiştir.
Yukarıya alıntılanan davacı-birleşen dava davalısı—- şirketinin tanıklarının beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; —- tarihli tutanakta bahsi geçen imalat kusurunun kepenk kapı sistemi ekipmanlarından kaynaklı olduğu——-teminin uygunsuzluğu veya yanlış montaj gibi) kanaatine varılmıştır. —- —- tarafından bu yönde yapılan tespit dosya kapsamına uygun, denetime elverişli ve yeterli bulunmuş, bu tespit doğrultusunda davalı-birleşen dava davacısı —- imalatının ayıplı olduğu, imalatların ——çalışır hale getirilmesi öncesinde anlaşılmasının imkansız olması nedeniyle de gizli ayıp niteliğinde olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Davalı-birleşen dava davacısı —- vekili, ürünlerin ayıplı olması halinde de ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını savunmaktadır. TBK’nin 477/3. Maddesi uyarınca, iş sahibinin eserdeki ayıbın sonradan ortaya çıkması durumunda, gecikmeksizin durumu yükleniciye bildirmek zorunda olduğu hüküm altına alınmıştır. Bu hüküm uyarınca iş sahibi olan davacı-birleşen dava davalısı —- kapıların ayıplı olduklarının ortaya çıkmasından itibaren uygun bir süre içinde ayıp ihbarında bulunduğunu da ispat etmesi gerekmektedir.
Dava dosyasında bulunan — tarihinde taraflarca imza altına alındığı itiraza mahal olmayan yüklenici ——-ifadelerinin yer aldığı, sözleşme tarihinden itibaren —– teslim süresi olan ürünlerin davalı firma tarafında süresinde teslim edildiğini gösterir işveren ve yüklenici arasında düzenlenmiş herhangi bir teslim tutanağına rastlanılmamış olmakla birlikte davacı şirket vekilinin — tarihli cevaba cevap dilekçesinde davalı firmanın —- tarihli faturalar ile ürünleri süresinde teslim ettiğini belirtir ifadesi bulunduğu, ürünlerin davalı tarafından zamanında teslim edildiği ancak — tarihli sözleşmede bahsi geçen ürünler olmadığını gösterir—– Maddesinde belirtilen “sözleşmeye konu işin bitirilmesinden itibaren —- içerisinde yazılı itirazın yapılmaması kesin kabul anlamına gelir.“ ifadelerine istinaden bu süreler dahilinde herhangi bir tutanağın düzenlenmediği veya satıcı firmaya herhangi bir ihbarda bulunulmadığı, ürünlerin yurtdışına intikalinin — tarihinde davacı firma tarafından gerçekleştirilmiş olduğu ancak ürünlerin —- zaman aldığı, ürünlerin—– ulaşmasından sonra ise davalı firma tarafından gönderilen montaj elemanlarınca montajı yapılmak istenildiğinde sorunlar yaşandığı ve bu durumun—- tarihinde davalı ve davacı firma yetkililerince tutanak düzenlenerek imza altına alındığı görülmüştür. Buna göre ayıpların varlığı— tarihinde ortaya çıktığı anlaşılmıştır. Davacı, davalıya —– tarihli ihtarnamesi ile ayıp ihbarında bulunmuştur. Bu durumda her ne kadar davacının yasal süresi içinde ayıp ihbarında bulunmamış olduğu düşünülebilir ise de, sözleşme konusu ürünlerin yurtdışına intikalinin —- tarihinde davalı/yüklenici tarafından gerçekleştirilmiş olduğu ancak—- ulaşmasının zaman aldığı, ürünlerin —– ulaşmasından sonra ise davalı/yüklenici tarafından gönderilen montaj elemanlarınca montajı yapılmak istenildiğinde sorunlar yaşanmaya başlanıldığı ve bu durumun —- tarihinde davalı/yüklenici ve davacı/işveren çalışanlarınca tutanak düzenlenerek imza altına alındığı anlaşılmaktadır. Bu tutanağın altında davalı şirket çalışanlarının da imzası olduğuna göre ayıp ihbarının ihtarname tarihinde değil, tutanağın düzenlendiği tarihte yapıldığının kabulü gerekir. Kaldı ki, böyle bir durumda artık, ayıp ihbarının yasal süresinde yapılmadığını ileri sürmek aynı zamanda, dürüstlük kuralları ile de bağdaşmaz ve dolayısıyla da TMK’nin 2. Maddesi anlamında hakkın kötüye kullanılması anlamına gelir. Hakkın kötüye kullanılmasını ise kanun korumaz. Yine belirtmek gerekir ki, davacı/işveren, ayıplı ifa nedeniyle davacı/yükleniciyi sorumlu tutmuş ve bu sorumluluk kapsamında, uğramış olduğu zararın genel hükümlere— istinaden tazminini talep etmiştir—– Doktrindeki büyük çoğunluk tarafından kabul edilen görüşe göre ise, genel hükümlere istinaden tazminat talebinde bulunan davacı/işverenin yasal süresi içinde ayıp ihbarında bulunması zorunluluğu yoktur. Zira genel hükümlerde —- böyle bir zorunluluk öngörülmemiştir. Bütün bu sebeplerler, ayıp ihbarının yasal süresi içinde yapıldığı kanaatine varılmıştır.
16-Davacı —— zararının bulunup bulunmadığı, bulunuyorsa miktarının ne kadar olduğu hususunda inceleme ve değerlendirme: Davalı/yüklenicinin ayıplı imal edip teslim etmiş olduğu, ——- kapı kepenk imalatının davacı/işveren tarafından —— karşılığında yaptırıldığı dava dosyasında yer alan —–numaralı faturadan anlaşılmış olmakla, söz konusu ayıplı imalat maliyeti makine mühendisi bilirkişi —-tarafından kök raporda; “davalı firmanın teklifi ekinde belirtilen ebatlar dikkate alınarak — dolgulu—– kullanılacağı —- herhangi bir değişime gerek olmadığı kabulü ile); —- olduğu, —-olduğu bu tutarında eser sözleşmesinin imza altına alındığı —– olarak hesaplanmıştır.
Davacı vekilinin sunduğu faturadan, davacı— firmasının kapıları— numaralı fatura karşılığı dava dışı—-bedel karşılığında yaptırdığı anlaşılmıştır.
Davacı —- tarihli dilekçesinde, —-Dava dosyası içerisinde de faturalarıyla birlikte yer aldığı üzere işin başka bir firmaya yaptırılması sebebiyle ekstra maliyet olarak toplamda —– harcama yapmak zorunda kaldığı açıktır. Müvekkil şirketin ayıplı mal sebebiyle uğradığı zararlar dava dilekçesinde belirtildiği üzere aşağıda tekrardan liste halinde belirtilmiştir.
Yapılan Harcamanın Muhteviyatı
Tutarı
Alüminyum kapı ———- profili için sağlanan taşıma kasası ve nakliyesi
———
—–
—-

—- montajı sırasında eksik malzemelerin tedariği için yapılan ödemeler —-yollanan yetersiz iş gücünden dolayı teknisyenlere sağlanan ekstra personel ve iş gücünün firmaya maliyeti
—–
TOPLAM
—-
Davalı taraf ayıplı mal teslim etmemiş ya da ayıp ihbarında bulunulduktan sonra ayıbı gidermiş olsa idi davacı yukarıda belirtilen ek masrafları yapmak zorunda kalmayacaktı. Müvekkil şirket sorumlu bulunduğu işi eksiksiz olarak yapıp teslim edebilmek için davalı şirketin ayıplı mal teslimi sonrasında onarım ve yeniden imal işini başka bir firmaya yaptırmak zorunda kalmış ve yukarıda belirtildiği üzere toplamda —- ekstra masraf yapmak zorunda kalmıştır.—- şeklinde ayrıntılı olarak açıkladığı üzere toplam —- ekstra masraf yapmak zorunda kaldığını iddia etmektedir.
Bu hususta, makine mühendisi bilirkişi—- tarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen—-tarihli ek raporun ilgili bölümünde, “Kurulumuzda yer alan Teknik Bilirkişi tarafından davacı/birleşen davalının bu itirazı incelenmiş olup; dava dosyası içeriğinde — Fatura Numarası ve —tarihinde —- tarafından düzenlenen — tutarında, — tutarında,— —- tutarında da ulaşım gideri ile muhtelif personel adına ödendiğini gösterir— tutarında personel giderini gösterir toplam —- karşılığı gider evraklarına rastlanılmıştır.
Bu gider evrakları üzerinde yapılan incelemelerde —-altına alındığı görülmüş olup diğer faturalar ——– gösterir evrakların şirket kayıtlarına gider olarak işlendiğinin dava dosyasında yer alan evraklardan anlaşılamadığı, imalat olarak yapılan harcamalara ilişkin olarak beyan edilen —–harcamanın ise makul olduğu bunlardan hareketle kayıtlı olduğu faturalar üzerindeki ifadeden anlaşılan — harcamanın şirket kayıtlarına işlendiğinin tespiti halinde toplam — tutarın kök raporun —- harcama olarak kabul görebileceği kanaate ulaşılmıştır.” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Aynı konuda yani davacının uğradığı zarar miktarı hususunda mahkememizin yeniden istemi üzerine yine makine mühendisi bilirkişi —- tarafından yapılan düzenlenen—– ikinci ve üçüncü ek raporlarda hesaplama yapılamadığından bu kez dosya yeni atanan mali müşavir bilirkişi —- tevdi edilmiş ve mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen —tarihli bilirkişi raporunda, davacı — kayıtlı harcamaları tek tek incelenerek; — tarafından düzenlenen — —- tarafından düzenlenen ——— tarafından düzenlenen — olmak üzere toplam —– olduğu tespit edilmiştir. Bilirkişi tarafından yapılan bu tespitin dosya kapsamına uygun, denetime elverişli ve yeterli olduğu görülmüş ve hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
Davacı —- numaralı fatura karşılığı dava dışı — bedel karşılığında yaptırdığı da kanıtlanmış olduğundan bu—–zararı olduğunun kanıtlandığı kanaatine varılmıştır.
Buna göre davacı — nedeniyle uğradığı toplam zararın —-olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı taraf bunun dışında istihdam edilmek durumunda kalınan personel adına yapılan — tarihleri arasında — tutarındaki personel gideri harcama da yaptığını iddia etmektedir.
Ancak, davacı —dosyasındaki talebi —-tutarındaki çeke dayalı olarak, asıl alacak olarak —olduğuna ve bu miktar davacı — alacağından az olduğu için, davacının zararına dahil olduğunu iddia ettiği —– personel gideri harcaması yönünden alacaklı olup olmadığına ilişkin inceleme yaparak kanaat belirtilmesine gerek görülmemiştir.
17-Asıl dava yönünden değerlendirme ve sonuç: Davacı ——– asıl davada; davacının davalıya keşide ettiği —-bedelli çek dolayısıyla borçlu olmadığının tespitini talep etmektedir.
Ancak, davacı —- zamanda karşı tarafın keşide ettiği çek nedeniyle —– çekten dolayı — takip başlatmıştır.
Buna göre, davacı—- bu menfi tespit davasında, ben ayıplı imalat nedeniyle kapıların başka firmaya yaptırılması nedeniyle ödediğim—-kapıların taşınması ve yerine takılması nedeniyle — masraf yaptığını, bu zararının bir nevi mahsubunu talep etmektedir.
Mahkememizce davacı —– alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Buna göre davacı, davasında haklı olduğundan davacının davalıya keşide ettiği —- bedelli çek dolayısıyla borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir.
18-Birleşen —–esas sayılı dosyasındaki dava yönünden değerlendirme ve sonuç: Birleşen davada, birleşen dava davacısı —- aralarında akdedilmiş olan eser sözleşmesinin — teminatı olarak davalı —— davacı/yüklenicinin sözleşme ile üstlenmiş olduğu imalat ve montaj işlerini gereği gibi yapmasına ve söz konusu teminat çekinin işlevi ortadan kalkmasına rağmen davalı/işverenin bu çeki iade etmediğini ve haksız olarak takibe koyduğunu iddia ederek — bedelli teminat çeki dolayısıyla borçlu olmadığının tespitini talep etmektedir.
Davalı —-bedelli çekin eser sözleşmesinin teminatı olarak verilmediğini, sözleşmede bu çeke atıfta bulunulmadığı gibi çekin üzerinde de teminat olarak verildiğine dair bir ibare bulunmadığını, dolayısıyla davacının bu çekin eser sözleşmesine teminat olarak verildiğini ispat edemediğini savunmaktadır.
Taraflar arasındaki sözleşmede davaya konu çekin açıkça —– olduğuna dair bir belirleme yoktur. Bu durumda çekin üzerinde “teminat senedidir” yazsa bile önemi bulunmamaktadır. Zaten çekin üzerinde böyle bir ibare de yoktur.
Bu nedenle davaya konu çek illetten mücerret olduğundan birleşen dava davacısının, davaya konu çekin teminat senedi olduğunu kanıtlayamadığı kanaatine varılmıştır.
Birleşen dava davalısı-alacaklı —–şirketi, icra takibinde davaya konu çekten dolayı asıl alacağının —- olduğunu iddia etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, birleşen dava davalısı-alacaklı—birleşen dava davacısı-borçlu —- alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Bu durumda, birleşen dava davacısı, icra takibindeki asıl alacak olan —- tutarında borçlu olmadığını kanıtlayamadığından birleşen davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
ASIL DOSYADA;
1-Davanın KABULÜ ile, davacı —- bedelli çekten dolayı davalı —–borçlu olmadığının tespitine,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 3.688,74 TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 922,19 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.766,55 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 922,19 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 2.205,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 7.820,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
BİRLEŞEN —- SAYILI DOSYASINDA;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 59,30 TL harcın, davacı tarafından dava açılırken birleşen dava dosyasına yatırılan 6.301,60 TL peşin harçtan mahsubu ile fazla yatan 6.242,30 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 2.405 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarf edilen 45,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca takdir edilen 34.280,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı-birleşen dava davalısı vekili ve davalı-birleşen dava davacısı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde —— Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar okundu, ana hatlarıyla anlatıldı. 24.11.2021