Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/250 E. 2021/597 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/250 Esas
KARAR NO: 2021/597
DAVA: İflas (İflasın Ertelenmesi)
DAVA TARİHİ : 29.02.2016
KARAR TARİHİ: 15.09.2021
Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Ertelenmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirketlerin, ortakları ve yetkilileri aynı olan grup şirketleri olduğunu, —- ticari faaliyetlerini sürdürdüklerini, davacılardan—- ticari faaliyetine —— yılında ticari faaliyetine başladığını, şirketlerinin kendi adlarına kayıtlı taşınmazları üzerine kurulu fabrikalarında ciddi —- bulunan ve sürekli büyüme gösteren öncü şirketler olduklarını, son zamanlarda dünya deri piyasasında yaşanan olumsuzluklar neticesi deri fiyatlarının düştüğünü ve —– ekonomik dalgalanmalar ve devamında piyasalarda meydana gelen daralma ve bu olumsuzluklarla birlikte şirketlerin bazı alacaklarını tahsil edememesi sonucu şirket öz varlığının büyük kısmını yitirdiğini, bu sebeplerle şirketlerin finansal dengesinin bozulduğunu, yaşanan dar boğaz küçülme ile aşılmaya çalışılmış ise de gelinen noktada firmaların borca batık olduğunu, iyileştirme projesi içeriğinde mali tablo ve analizler ile açıklandığı üzere —-tarihi itibariyle müvekkil şirketlerin borca batık durumda olduğunu, temel ve tali tedbirlerin uygulanması ile borca batıklıktan çıkabileceklerini iddia ederek, İİK 179/b. hükmü gereği, verilecek tedbir kararı ile birlikte tedbir kararından sonra müvekkil şirketlerin taşınır-taşınmaz malları ve 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyati haciz de dahil olmak üzere haczinin engellenmesine, şirketlerin banka hesapları ve 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerindeki blokelerin ihtiyati hacizler de dahil olmak üzere kaldırılmasına, şirketlerin ticari faaliyetinin devamı ve iyileştirme projesinin sağlıklı devamı için gerekli elektrik, su, doğalgaz gibi ihtiyaçlarının kesilmemesi yönünde —-kararı verilmesini, müvekkil şirketlerin şimdilik İİK 179 maddesi ve TTK 324. maddesi gereği 1 yıl süre ile iflasının ertelenmesine, iflasın ertelenmesi kararı ile birlikte, İİK 179/b. hükmü gereği, nihai iflasın ertelenmesi kararı ile birlikte amme alacakları da dahil olmak üzere, müvekkil şirkel aleyhine haciz, ihtiyati haciz, ihtiyati tedbir, icra ve iflas takiplerinin yapılmamasına, verilecek tedbir tarihinden önce başlatılan haciz, ihtiyati baciz, ihtiyati tedbir, icra ve iflas takiplerinin durdurulmasına, rehin ve ticari işletme rehininin paraya çevrilmesi ve ipoteğin paraya çevrilmesi takiplerinin durdurulmasına, satış ve muhafaza işlemlerinin engellenmesine, dava tarihinden önce muhafaza altına alınan menkullerin yediemin sıfatı işle müvekkil şirketlerin yetkililerine teslimine, İİK 179/b. hükmü gereği, iflasın ertelenmesi kararı ile birlikte müvekkil şirketlerin taşınır – taşınmaz malları ve 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyati haciz de dahil olmak üzere haczinin engellenmesine, şirketlerin banka hesapları ve 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerindeki blokelerin ihtiyati hacizler de dahil olmak üzere kaldırılmasına, şirketlerin ticari faaliyetinin devamı ve iyileştirme projesinin sağlıklı —– ihtiyaçlarının kesilmemesi yönünde “ihtiyati tedbir” kararı verilmesine, İİK 179/a maddesi gereği şirketlere kayyım atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
ALACAKLI-MÜDAHİL İSTEMLERİ : Müdahil vekilleri, vermiş oldukları müdahale dilekçeleri ile davacı şirketin iflasına karar verilmesini ve tedbir kararlarının kaldırılmasını talep etmişlerdir.
DAVANIN VE ÇEKİŞMELİ KONULARIN TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
1-Davanın ve çekişmeli konuların tespiti: Dava, İİK’nin 179, 179 a-b ve TTK’nin 376 ve 377’inci maddeleri uyarınca davacı şirketlerin iflasının bir yıl süre ile ertelenmesi istemine ilişkindir.
Davanın başlangıcında taraflar arasındaki uyuşmazlık “davacı şirketin dava tarihinde borca batık durumda olup olmadığı, davacı şirketlerin iyileştirme projesi kapsamında mali durumunun düzelip düzelmeyeceği, şirketlerin aktifinin borçlarını karşılayacak duruma gelmesinin mümkün olup olmadığı” noktalarında toplanmaktadır.
2-Hukuki açıklama: İflasın ertelenmesi, borca batık durumda bulunan şirket tarafından sunulan somut öngörüler içeren, ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi çerçevesinde bu durumdan kurtulması kuvvetle muhtemel bulunan kooperatiflerle sermaye şirketleri için öngörülmüş bir hukuki korunma yolu olup, alacaklıların durumunu zorlaştırma ve bir şirket tasfiyesi yolu değildir.
İflasın ertelenmesi için; şirketin borca batık durumda olması, sunulacak ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi kapsımında şirketin mali durumunu düzeltebileceğine ilişkin somut veriler ileri sürmesi ve fevkalade mühletten yararlanmamış olması gerekir.
Borca batıklık; şirketin aktifinin şirketin borçlarını karşılayamaması hali olup, TTK’nin 376. maddesinde gösterilen şekilde varlıkların rayiç değerine ve İİK’nin 178(1). maddesinde belirtilen alacaklılar listesinde gösterilenler ile gerçek anlamda tespit edilebilecek diğer borçların tutarına göre belirlenmelidir. Borca batıklığın tespitinde aktiflerin satış değeri dikkate alınmalıdır.
İflasın ertelenmesi projesinin ciddi ve inandırıcı sayılabilmesi için proje unsurlarının şirketin borca batıklıktan kurtularak sürdürülebilir bir mali yapıya kavuşmasına imkan verecek nitelikte olması zorunludur.
İyileştirme projesi sadece şirketin mevcut işleyişinin devamı ve tedbir kararlarıyla borca batıklıktan kurtulabileceğine ilişkin olmamalı, TTK’nun 376(2) maddesindeki nakit sermaye konulması, dış kaynaktan nakit girişi, sermaye artışı, yeni ortak alınması, şirketin mevcut işleyişi sonucu şayet mümkün ise kar ve nakit akışı gibi nesnel ve gerçek kaynakları ve önlemleri içermeli, İİK’nun 179. maddesinde aranan ciddi ve inandırıcı özellikleri haiz olmalıdır.
Borca batıklığın ve iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının tespiti, özel ve teknik bilgiyi gerektirmekle bu konuda bilirkişi görüşüne başvurulması zorunlu olduğu gibi projenin ciddi ve inandırıcılığı öncelikle ve özellikle sermaye ve karlılığın ne şekilde arttırılacağı ve borca batıklıktan kurtulmanın ne şekilde sağlanacağı somut, belgelere dayalı ve gerçekçi bilgi ve öngörülerden yola çıkılarak tespit edilmelidir.
Erteleme isteyen davacı şirketin mali durumu yargılama sonuna kadar her aşamada mahkemece incelenmeli ve iyileştirme projesinin uygulanabilir olup olmadığı denetlenmelidir.
3-Deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hukuki nedenler ve sonuç: İİK’nin 179 ve devamı maddeleri ile 6102 sayılı TTK’nin 376. ve 377. maddeleri ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 2004 sayılı İİK nun 179/a maddesinde “mahkemenin, iflasın ertelenmesi isteminde bulunulması üzerine, envanter düzenlenmesi ve yönetim kurulunun yerine geçmesi ya da yönetim kurulu kararlarını onaması için derhal bir kayyım atayacağı, ayrıca şirketin ve kooperatifin malvarlığının korunması için gerekli diğer önlemleri alacağı, son fıkrada ise, kayyımın her üç ayda bir şirketin projeye uygun olarak iyileştirme gösterip göstermediğini mahkemeye rapor edeceği” düzenlenmiştir. Kanunun 181. maddesi gereğince somut olayda uygulanacak olan 160. maddesinde; “iflas isteyen alacaklının ilk alacaklar toplantısına kadar olan bütün masraflardan sorumlu olduğu”, 166. maddede ise; “kararın ilânı düzenlenmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 74. Maddesinde; iflas isteme, davaya vekalette “özel yetki verilmesi gerektiren haller” arasında sayılmıştır.
Somut davada, davacı şirketler iflas erteleme talebi ile —- tarihinde işbu davayı açmış olup, davacılar vekilinin vekeletnamesinde, iflas erteleme davası açma yetkisinin bulunduğu anlaşılmış, mahkememizce, ilânların yapılmasına, bilirkişi incelemesine ve rapor alınmasına karar verilmiş, ilânlar yaptırılmış, her bir davacı şirket için — olmak üzere toplam—iflas avansının —- tarihinde Mahkeme veznesine yatırıldığı, aynı günlü ara kararla ihtiyati tedbir kararları alınarak kayyım atanmıştır.
Davacı şirketlerin — incelenmesinde; davacı şirketlerin— anlaşılmıştır.
Davacı şirketler hakkında—– tarihinde verilen ara kararla İİK’nin 179/b maddesinde belirtilen tedbirlerden yararlandırıldığı, aynı zamanda denetim kayyımı tarafından denetlenmesine karar verildiği, denetim kayyımı olarak —– atandığı, davacı şirketlerle ilgili denetim kayyımı heyeti tarafından belirli sürelerde şirketin durumu ile ilgili kayyım raporları düzenlendiği, Mahkememizin —- denetim kayyımlığı görevine son verildiği, denetim —- görevinin devamına karar verilmiştir.
— tarihli duruşmada; “Dosyanın incelenmesinde, davacı şirketler hakkında İİK’nin 179/a ve 179/b maddeleri uyarınca verilen ihtiyati tedbir kararının işbu duruşma tarihi itibariyle —- yılı geçtiği anlaşılmaktadır.
İflas erteleme kurumu, bilançosu borca batık sermaye şirketleri ve kooperatifleri, borca batıklıktan kurtulma ümidinin olması halinde kanun koyucu tarafından tanınmış bir haktır. Ekonominin dinamiği olan bu kurumların yüklendikleri görev sadece bu şirketlerin kendileriyle değil toplumla da ilgilidir. Yapılan işlerin kendileriyle ilişkili bir çok şirket, kurum, işçi vb. çevreleri ilgilendirmesi nedeniyle bu durumdaki şirket ve kooperatiflere imkan tanınması halinde borca batıklıktan kurtulabilecek iseler, iflaslarının kanunda tanınan haklar çerçevesinde ertelenmesine karar verilmelidir. Mahkemelerce verilen iflas erteleme kararları yargı yolundan geçmeden veya geçerek kesinleşmiş veya kesinleşme aşamasında erteleme sürelerinin dolması nedeniyle yapılan uzatma talepleri yeni bir dava değil, kanunda çerçevesi çizilen iflas erteleme kurumu içerisinde bir taleptir.— karar sayılı kararı bu yöndedir. Bu görüş Mahkememizce de benimsenmiştir.
İflas erteleme süresi İİK.nun 179/b.maddesi gereğince iflas erteleme ve uzatma sürelerinin toplamı —- sayılı yasanın 3. maddesi ile bu süre toplamda — yıla indirilmiştir. Dava tarihi itibariyle bahsi geçen — yıllık süre usuli kazanılmış hak niteliğindedir.
Davacı şirketler için verilen ilk tedbir kararının üzerinden beş yıllık üst süre duruşma tarihi itibariyle dolmuş bulunduğundan yüksek —– sayılı ilâmı ve benzer içtihatları da gözönüne alınarak bu dosyada her iki davacı şirket hakkında Mahkememizce bu dava nedeniyle alınan tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına,
Atanan kayyımın görevine son verilmesine,” şeklindeki ara kararla; Mahkememizin —– tarihli ara kararı ile verilen tedbir kararları kaldırılmış ve atanan denetim kayyımının görevine son verilmiştir.
Mahkememizce, davacı şirketin dava tarihinde borca batık durumda olup olmadığı, davacı şirketin iyileştirme projesi kapsamında mali durumunun düzelip düzelmeyeceği, şirketin aktifinin borçlarını karşılayacak duruma gelmesinin mümkün olup olmadığının tespiti için gerekli deliller toplanıp, alanında uzman bilirkişi heyetinden şirketin taşınmazlarının bulunduğu yerlere talimatlar da yazılarak rapor ve ek raporlar alınarak uyuşmazlığın çözümü yoluna gidilmiştir.
Buna göre;
a) Dava tarihinde davacı şirketlerin borca batık olup olmadığı hususunda inceleme ve gerekçe: Mahkememizce bilirkişiler —-bilirkişi heyeti vasıtasıyla davacı —- inceleme yapılarak davacı şirketlerin dava tarihi itibariyle rayiç değerleri hesaplanarak borca batık olup olmadığının tespiti yapılmış, bilirkişiler tarafından düzenlenen — tarihli bilirkişi raporunda; —- olduğu, davacı şirketin mali tablolar üzerinden, rayiç değerlere göre yapılan incelemeler sonucunda borca batık olduğu, şirketin ödenmemiş sermayesi olmadığı,
Davacı — itibariyle mali tablolarında— olduğu, davacı şirketin mali tablolar üzerinden, rayiç değerlere göre yapılan incelemeler sonucunda şirketin borca batık olduğunun tespit edildiği, şirketin ödenmemiş sermayesi olmadığı —– yönünde görüş bildirilmiştir.
Bu bilirkişi raporları dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetime elverişli ve yeterli bulunduğundan mahkememizce de hükme esas alınarak aynen benimsenmiş ve davacı şirketlerin dava tarihinde borca batık olduğu kanaatine varılmıştır.
b) Davacı şirketlerin iyileştirme projesi kapsamında mali durumunun düzelip düzelmeyeceği, şirketin aktifinin borçlarını karşılayacak duruma gelmesinin mümkün olup olmadığı hususunda inceleme ve gerekçe: Mahkememizce, bilirkişi incelemeleri yaptırılarak bilirkişi raporları alınmış ve denetim kayyımlarından kayyım raporları alınarak, davacı şirketin iyileştirme projesi kapsamında mali durumunun düzelip düzelmeyeceği, şirketin aktifinin borçlarını karşılayacak duruma gelmesinin mümkün olup olmadığı hususunda incelemeler yaptırılmıştır.
Davacı şirketin — bulunan taşınır ve taşınmazlarının rayiç değerinin tespiti amacıyla —– talimatlar yazılarak alanında uzman bilirkişiler vasıtasıyla incelemeler yaptırılıp raporlar alınarak şirketin taşınır ve taşınmaz mallarının rayiç değerinin tespiti yapılmıştır.
Güncel durum itibariyle iflasın ertelenmesi koşullarının oluşup oluşmadığı, şirketin borca batık olup olmadığı, ilk davanın açıldığı tarihe göre alacaklıların durumunun daha kötüye gidip gitmediğinin tespiti, iyileştirme pojesindeki satış ve kârlılık ve borçların ödenmesi yönünden hedeflerin yakalanıp yakalanmadığı, şirketin istikrarlı biçimde faaliyetinin sürüp sürmediği hususlarında her biri kendi alanında uzman —— oluşan her biri kendi alanında uzman iki kişilik bilirkişi heyeti aracılığıyla inceleme yaptırılıp rapor alınmıştır.
Bilirkişiler tarafından düzenlenen —– olarak tespit edildiği, bir başka ifadeyle, erteleme talep eden şirketin aktiflerin muhtemel satış fiyatları üzerinden hazırlanan bilançoya göre borca batık durumda olduğu,
Her ne kadar şirket —- borca batık gözüküyor ise de, şirketin —– hesabındaki —– yılından gelen durağan bir alacak olduğu, yine şirketin çekli borçlarının ve banka kredi borçlarının neredeyse tamamının —- rağmen, şirketin bu borçlara kur değerlemesi yapmadığı, dolayısıyla —- şirketinin borca batıklığının hesaplananın çok üzerinde olduğu, fakat şirket mevcut haliyle dahi borca batık çıktığından, belirtilen hususlar hakkında detaylı inceleme yapılmasına gerek bulunmadığı,
Erteleme talep —– olarak tespit edildiği, bir başka ifadeyle, erteleme talep eden şirketin aktiflerin muhtemel satış fiyatları üzerinden hazırlanan bilançoya göre borca batık durumda olduğu,
Erteleme talep eden —- yılı itibariyle faaliyetlerine son vermiş gözüktüğü, her ne kadar şirket —– yılından bu yana gelen durağan bir alacak olduğu, bu alacak tutarının tahsil kabiliyetinin bulunmadığı kabul edildiğinde, şirketin borca batıklığının bu miktarda artacağı, dolayısıyla —- batıklığının hesaplananın çok üzerinde olduğu, fakat şirket mevcut haliyle dahi borca batık çıktığından, belirtilen hususlar hakkında detaylı inceleme yapılmasına gerek bulunmadığı…” yönünde görüş bildirilmiştir.
Yukarıda belirtildiği üzere, iflasın ertelenmesi İİK madde 179-179 b’de düzenlenmiş olup buna göre; şirketin borca batık olması, yani aktifinin pasifinden az olması gerekmektedir.
Borca batıklık kavramı alacaklıların alacaklarını alamaması, şirketin borç ve taahhütlerini karşılayamaması durumudur.
Sermaye şirketlerinde şirket yönetim kurulu tarafından şirketin mali durumunun iyileşebileceğini gösterir proje mahkemeye sunularak iflasın ertelenmesi istenebilmektedir. Şirket tarafında düzenlenen proje de şirketin mali durumunun iyileştirilmesi için düşünülen tedbirler ve kaynaklar belirtilmektedir.
İflasın ertelenmesine karar verilebilmesi için; erteleme talebinde bulunan şirketin borca batık durumda olması ve mali durumunu iyileştirmesinin mümkün olması gerekir. İyileştirmenin mümkün olup olmadığının tespiti için erteleme talebinde bulunan şirket iyileştirme projesi sunarak, projede iyileştirmenin nasıl yapılacağı ve öngörülen tedbirlerin kaynağı da belirtilmelidir. İflasın ertelenmesinde kural olarak —— gerekmektedir. Sermaye koyma borcunu tam olarak yerine getirmeyen şirketin iyileştirme projesi inandırıcı ve ciddi bulunmaz ———
İflas erteleme süresi; İİK’nin 179/b maddesinde belirtildiği üzere azami bir yıldır. Bu süre kayyımın vereceği raporlar dikkate alınarak mahkemece uygun görülecek süreler kapsamında uzatılabilir. Ancak uzatma süresi toplam dört yılı geçemez.
—-yani belirsiz emarelere dayalı olarak, somut verilere dayanmayan ve ihtimaller çerçevesinde iyileşmesi beklenen şirketlerin iflasının ertelenmesine karar verilemez.
—— belirtildiği üzere; iflasın ertelenmesine karar verilebilmesi için erteleme talebinde bulunan şirketin borca batık durumda olması ve mali durumunun da iyileşme ümidinin bulunması gerekir. İflasın ertelenme talebi üzerine ”borca batık durumda olan şirketin mali durumunun iyileştirme ümidinin bulunmaması” halinde ise, şirketin iflasına karar verilmelidir.
Dosyaya sunulan bilirkişi raporlarının incelenmesi sonucunda;
Davacı —– borca batık olduğu, her ne kadar ——— yılından gelen durağan bir alacak olduğu gözüküyor ise de, şirketin çekli borçlarının ve banka kredi borçlarının neredeyse tamamının—-borç olmasına rağmen şirketin bu borçlara kur değerlendirmesi yapmadığı, dolayısıyla —- borca batıklığının hesaplananın çok üzerinde olduğu, şirketin revize edilen iyileştirme projesindeki satış ve kârlılık hedeflerine ulaşamadığı gibi ulaşmasının da mümkün gözükmediği, davacı borçlu şirketin yapısal iyileşmesinin artık mümkün olmadığı, sunulan iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olmadığı, şirketin devam eden faaliyet zararıyla faaliyetine devam etmesi borca batıklığını artıracağı, şirketin bu durumda faaliyetine devam etmemesi gerektiği, diğer bir deyişle, davacı ——iyileşme ümidinin bulunmadığı, İİK’nin 179/b-5. Maddesi uyarınca iflas koşullarının oluştuğu kanaatine varılmıştır.
Davacı —- borca batık olduğu, yine şirketin — yılından itibaren faaliyetlerine son verdiği, —– yılından bu yana durağan bir alacak olduğu, bu alacak tutarının tahsil kabiliyetinin bulunmadığı, bu durumda şirketin borca batıklık miktarının artacağı, dolayısıyla —— borca batıklığının hesaplananın çok üzerinde olduğu, şirketin revize edilen iyileştirme projesindeki satış ve kârlılık hedeflerine ulaşamadığı gibi ulaşmasının da mümkün gözükmediği, şirketin yapısal iyileşmesinin artık mümkün olmadığı, sunulan iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olmadığı, şirketin devam eden faaliyet zararıyla faaliyetine devam etmesi borca batıklığını artıracağı, şirketin bu durumda faaliyetine devam etmemesi gerektiği, diğer bir deyişle, davacı —— iyileşme ümidinin bulunmadığı, İİK’nin 179/b-5. Maddesi uyarınca iflas koşullarının oluştuğu kanaatine varılmıştır.
c)İhtiyati tedbirlerin kaldırılması ile ilgili gerekçe: İhtiyati tedbirlerin kaldırılması ile ilgili olarak —— tarihli duruşmada değerlendirme yapılmış olup, buna göre davacı şirketler hakkında İİK’nin 179/a ve 179/b maddeleri uyarınca verilen ihtiyati tedbir kararının işbu duruşma tarihi itibariyle —- yılı geçtiği anlaşılmaktadır.
İflas erteleme kurumu, bilançosu borca batık sermaye şirketleri ve kooperatifleri, borca batıklıktan kurtulma ümidinin olması halinde kanun koyucu tarafından tanınmış bir haktır. Ekonominin dinamiği olan bu kurumların yüklendikleri görev sadece bu şirketlerin kendileriyle değil toplumla da ilgilidir. Yapılan işlerin kendileriyle ilişkili bir çok şirket, kurum, işçi vb. çevreleri ilgilendirmesi nedeniyle bu durumdaki şirket ve kooperatiflere imkan tanınması halinde borca batıklıktan kurtulabilecek iseler, iflaslarının kanunda tanınan haklar çerçevesinde ertelenmesine karar verilmelidir. Mahkemelerce verilen iflas erteleme kararları yargı yolundan geçmeden veya geçerek kesinleşmiş veya kesinleşme aşamasında erteleme sürelerinin dolması nedeniyle yapılan uzatma talepleri yeni bir dava değil, kanunda çerçevesi çizilen iflas erteleme kurumu içerisinde bir taleptir. —- sayılı kararı bu yöndedir. Bu görüş Mahkememizce de benimsenmiştir.
İflas erteleme süresi İİK.nun 179/b.maddesi gereğince iflas erteleme ve uzatma sürelerinin toplamı —– yıla indirilmiştir. Dava tarihi itibariyle bahsi geçen 5 yıllık süre usuli kazanılmış hak niteliğindedir.
Davacı şirketler için verilen ilk tedbir kararının üzerinden beş yıllık üst süre duruşma tarihi itibariyle dolmuş bulunduğundan yüksek —— ilâmı ve benzer içtihatları da gözönüne alınarak bu dosyada her iki davacı şirket hakkında Mahkememizce bu dava nedeniyle alınan tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına, denetim kayyımının görevine son verilmesine karar verilmiş, karar ——- duruşmada açıklanmıştır.
ç)Sonuç: Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, incelenen bilirkişi heyet ve kayyım raporlarına göre; davacı şirketlerin borca batık olduğu, dosyaya sunulan iyileştirme plânına göre borca batıklıktan kurtulmasının mümkün olmadığının tespit edildiği, bilirkişi raporlarında da batıklık miktarı nazara alındığında iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olarak kabul edilemeyeceği, iflasın ertelenmesindeki amacın salt borçların yapılandırılması ya da borç yapılandırma sayısı olmayıp yapılandırılan bu borçların düzenli olarak ödenmesi gerektiği, davacı şirketler tarafından bu hususun yerine getirilmediği, bu nedenlerle davacı şirketlerin borca batıklığının ve kurtulma ümidi olmadığının itibar edilen bilirkişi heyeti ve kayyım raporları ile tereddüte yer verilmeyecek şekilde saptanmış bulunmasına göre davacı şirketlerin iflas erteleme isteminin reddi ile İİK’nin 179/b-5. Maddesi uyarınca davacı şirketlerin iflasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacıların iflasın ertelenmesi isteminin reddi ile;
a)Borca batık olduğu belirlenen — davacı —- İFLASINA,
b)Borca batık olduğu belirlenen— —— davacı—- İFLASINA,
2-İİK’nin 165(1)maddesi uyarınca iflasın —-itibariyle açılmasına,
3-İİK’nin 166(1)maddesi uyarınca iflasın açıldığının derhal —–ilgili diğer yerlere bildirilmesine,
4-İİK.nun 166(2)maddesi uyarınca —- gerekli bildirim ve ilânların derhal yapılmasına,
5-Kısa karardan sonra gerekçeli kararın bir örneğinin de — gönderilmesine,
6- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 59,30 TL harcın, davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 29,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 30,10 TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7- Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
8- Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacılar— müdahil — müdahil —— yüzlerine karşı, diğer müdahillerin yokluklarında, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük yasal süre içinde ————– Adliye Mahkemesinin ilgili —— istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulünce anlatıldı.15.09.2021