Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/230 E. 2018/456 K. 10.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL ANADOLU
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/230
KARAR NO : 2018/456

DAVA : MENFİ TESPİT
DAVA TARİHİ : 24/02/2016
KARAR TARİHİ : 10/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı 24.02.2016 tarihli dava dilekçesinde özet olarak; müvekkil ile davalı arasında iş sahalarına göre mal alım ve satımı yapıldığını, bu kapsamda müvekkil şirketin, davalı şirketten malzeme satın aldığını ve bunun karşılığında toplam 109.000 TL değerinde üç adet çek verdiğini, davalı şirket ile imzalanan 03.07.2015 tarihli sözleşme ile malzemelerin teslim tarihinde teslim edilmemesi halinde 3 gün içerisinde verilen çeklerin elden iade edilmesi gerektiğinin kararlaştırıldığını, ancak müvekkil şirket tarafından istenilen malzemelerin zamanında teslim edilmemesi üzerine davalı şirkete 26.10.2015 tarihinde ihtar çekildiğini ve çeklerin elden teslim edilmesi gerektiğini bildirildiğini, çeklerin iade edilmemesi üzerine davalıya 03.12.2015 tarihinde de bir ihtar daha çekilerek iade edilmeyen çeklerin en geç 21.12.2015 tarihinde verilmesinin ihtar edildiğini, çeklerin halen müvekkiline teslim edilmediğini öne sürerek, müvekkilinin davalıya verdiği 3 adet çekin iptali ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa dava dilekçesi ve tensip zabtı tebliğ edilmiş süresinde cevap vermediği görülmüştür.
Bilirkişi — raporunda sonuç olarak, Davalı taraf ticari defterleri ibraz edilmediğinden inceleme yapılamamış, çek, tediye vasıtası olup, bu niteliği itibariyle bir borcun tasfiyesi amacıyla verildiğinin kabulü gerekir. Ancak çek keşidecisinin bu karinenin aksini kanıtlaması mümkündür. Somut olayda davacı, dava konusu çekleri, davalıya sipariş edilen malların avansı kabilinden verildiğini, malların teslim edilmemesi nedeniyle karşılıksız kaldığını iddia ettiğine göre, öncelikle bu çeklerin, avans kabilinden verildiğini kanıtlaması gerekmektedir. (Y.19.HD. 04.02.1997-E. 3881/K.848). Davacının incelenen ticari defterlerinde, bu çeklerin çıkış kaydı olmadığı gibi, davalıyla ticari ilişkiyi gösteren bir kayda da rastlanılmamıştır. Bununla birlikte dava konusu çeklerin keşidecisi, davacı şirket olmakla bu husus, davacı şirketi borçlandım niteliktedir. Bu nedenle çeklerin ticari defterlere kaydı olmasa bile davacının ticari defterindeki mal alış kayıtlarına göre bu çeklerin bedelsizliği hakkında değerlendirme yapmak mümkündür. Davacının incelenen ticari defterlerinde, davalı şirketten herhangi bir mal alış kaydı bulunmamaktadır. Davalı ise ticari defterlerini ibraz etmeyerek, bu çekler karşılığında davacıya mal teslim ettiğini de ispatlayamamış durumda bulunmaktadır. Bu durumda davacının, mal alımına dayalı olarak verdiği belirtilen dava konusu çeklerden dolayı davacının, davalı şirkete borcunun olmadığı sonuç ve kanısına varılmaktadır. Sonuç olarak Açıklanan nedenlerle, davacı şirket tarafından davalı şirkete verilen;Toplam 109.000 TL tutarlı çeklerden dolayı, davalı şirkete borcunun olmadığı sonuç ve kanısına varılmaktadır şeklinde raporunu mahkememize ibraz ettiği görülmüştür.
Dava, kambiyo senedi keşide eden davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ve kambiyo senedinin iptali istemine ilişkindir.
Banka kayıtları, davalı şirket tarafından yapılan fesih bildirilmi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı ile davalı arasında 03/07/2015 tarihinde alım satım sözleşmesi yapıldığı, bu sözleşme kapsamında davacının davalıya—-Bankası,—- Şubesi, 22/02/2016 tarihli, 32.000 TL bedelli,— no lu, 24/02/2016 tarihli 32.000 TL bedelli, — nolu, 26/02/2016 tarihli, 45.000 TL bedelli, — nolu çekleri verdiği, davalının sözleşmede kararlaştırılan edimi yerine getirmediği, ayrıca edimini yerine getiremeyeceği beyan ederek sözleşmeyi feshettiği, bu durumda çeklerin bedelsiz kaldığı ve bu çeklerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığı,
Mahkememizce bankalara müzekkere yazılarak çeklerin arkalı önlü suretlerinin getirtildiği, çek suretlerinin incelenmesinde, çeklerin davacı tarafından davalı lehine keşide edildiği, — ve — nolu çeklerin davalı tarafından dava dışı cirantalara ciro edildiği, —nolu çekin ise davalı tarafından bankaya ibraz edildiği,
Bu durumda davacının sözleşme kapsamında keşide edilen çeklerden dolayı davalıya borcunun bulunmadığı anlaşıldığından davanın bu yönden kabulüne, davalıdan sonra dava dışı hamile ciro edilen — ve — nolu çeklerin iptali talebinin reddine, davalıda bulunan—sayılı çekin iptaline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, Davacının — Bankası, — Şubesi, 22/02/2016 tarihli, 32.000 TL bedelli, — no lu, 24/02/2016 tarihli 32.000 TL bedelli, — nolu, 26/02/2016 tarihli, 45.000 TL bedelli, — nolu çeklerden dolayı davalı şirkete borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2—-Bankası, —Şubesi’ne ait 26/02/2016 tarihli, 45.000 TL bedelli, — nolu çekin İPTALİNE,
3-Diğer çeklerin iptali yönündeki talebin REDDİNE,
4-Alınması gerekli 7.445,79 TL den peşin olarak yatırılmış olan 1.861,45 TL’nin mahsubu ile, bakiye 5.584,34 TL nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, davacı tarafça sarf edilmiş 1.861,45 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
5-Davacı tarafça sarf edilmiş 29,20 TL başvurma harcı, 4,30 TL vekalet pulu, 748,90 TL posta gideri ve bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 782,40 TL’nin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettiğinden AAÜT uyarınca 11.470,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin huzurunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 10/05/2018