Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1398 E. 2022/90 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1398 Esas
KARAR NO: 2022/90
DAVA: Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ: 09/12/2016
KARAR TARİHİ: 15/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davanın dava dilekçesinde özetle, davacının davalı şirkette— sahibi olduğunu, şirket müdürünün—- hissedarlı ortağı —olduğunu, Davalı —- şirketin kuruluşundan beri şirketin temsilcisi olduğunu ve usulsüz işlemler yaptığını, şirket çeklerini kendini borçlandırarak başka firmalara ciro ettiğini, şirketi borçlandırıcı işlemler yaptığını, — alınan belgelerdeki adreslerdeki mecurları kendi adına kiraladığını ancak şirket merkezi ve şubesi olarak gösterdiğini, mecurların kiraları ödenmediği için mal sahipleri tarafından bu mecurlar boşaltılmak zorunda kalınmış ve şirket ve şubenin kuruluş adreslerinde faaliyetin devamının yok olduğunu, Şirketin de çalışanlarının sigortalarının ödenmediğini ve ——borç oluşturulduğunu, davacının yapılandırma yaparak kendi hissesi içerisindeki borçları ödeme taahhüdünde bulunduğunu, Mal aldığı firmalara ödeme yapmadığı için sürekli hacizler geldiğini, bankadan aldığı kredilerde davacıyı da şahsi borçlu yaptığını ve bankadan da hacizler gelmeye başladığını, şirket adına ara aldığını belirtmesine —- şirket kredisini kullanarak kendi adına araç aldığını, Yukarıda saydıkları dışında daha bir çok usulsüz işlemler yaparak şirketi batırdığını ve hacizlerle karşı karşıya bıraktığını, Yaptığı hataları gizlemek için müvekkilini tehdit hakaret gibi suçlarla savcılığa şikayet ettiğini, şikayetlerin sonuçsuz kaldığını, bu kez taraflarınca davalı hakkında şikayette bulunduklarını, Müvekkilinin şirket olmasına rağmen davalı —– kendini ve müvekkilini taraf göstererek —–tarihli ihtarname ile sanki müşterisi gibi para talep ettiğini, buna cevabi ve talepleri bildirilen —– tarihli ihtarname ile şirket müdürlüğünden ayrılmasının talep edildiğini, Davalının şirket müdürlüğünden ayrılmadığı gibi şirketi usulsüz faturalar keserek daha çok borçlandırmaya soktuğunu, davalı şirketteki ortaklıktan çıkartılmasına karar verilmesini talep ettiği görüldü.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davalı — tarihli beyan dilekçesinde özetle, Davacının — adresinde bulunan —- yerinde kar ortağı olarak çalışmaya başladığını, davacının bedel ödemeden şirketin—- yapıldığını, işyerinin satışa sunduğu ——–tarafınca imal edilerek davacıya teslim edildiğini, Davacının bu ürünleri yıllarca sattığını elde ettiği gelirden malzeme parası olarak talep ettiği miktarı ödemediğini, bu nedenle kendisine —tarihinde ihtarname keşide ettiğini, bu süreler içinde toptancılara tüm ödemeleri kendisinin yaptığını, davacının ürünleri parasını ödemediği gibi sahibi olduğu işyerine kendisini sokmadığını, imalathanenin de kilidini değiştirerek ürün imal etme imkanını elinden aldığını, Davacı hakkında —- dosyası ile dava açıldığını, Davacının şirket borçlarından kaçınmak amacı ile —- tarihinde iş yerini anlaşmalı olarak yakını——- isimli kişiye devrettiğini, bu konuda yetkisi olmadığı halde devir işlemini gerçekleştirdiğini ve şirketin zarara uğramasına neden olduğunu, Belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, davacının haklı sebeple şirket ortaklığından ayrılması istemine ilişkindir.
Davada taraf teşkili sağlanmış taraf tanıkları dinlenilmiştir.
Davalı Tanığı —- beyanında: Ben davalı iş yerinde—– olarak hamur ustası olarak — çalıştım, — işten ayrıldım , ben taraflar arasında—— olduğuna dair bir bilgim yoktur, ben çalıştığım dönem boyunca maaşımı —- aldım, işi idare eden —- ben davalı şirketin gereksiz harcama yaptığına şahit olmadım, davalı şirketi bir tane —— aracı vardı, kredi ile alınıp alınmadığını bilmiyorum, davalının kendisi için şirketi borçlandırdığına şahit olmadım dedi.
Davacı vekilinin gösterdiği belge üzerine soruldu: Belge altındaki imza bana aittir, bir seferliğine maaşımı —– aldım, maaşlarımı — veriyordu,—-maaşımı alma sebebim de —- kasada durmasıdır, çünkü —bana ben olmadığım zamanda maaşımı kasadan alabileceğimi söylemişti, dedi.
Davacı Tanığı —- beyanında: Ben davacının ağabeyi olurum, davalı —– kadar ortaklıkta herhangi bir sıkıntı yoktu, evlendikten sonra ortaklığıa alacaklılar gelmeye başladı, daha sonra davalı davacıya dükkanın anahtarlarını bana vereceksin, dükkandan çıkacaksın dedi, borçları ben yaptım ben ödeyeceğim dedi, kızkardeşim buna direndi, adamlarla imalatın yapıldığı yere geldi, kızkardeşim polis çağırdı, bununla ilgili şikayet dosyaları bulunmaktadır, işe engel olmaya çalıştı, elektiriği kesti, ben davalı —- biz aile olarak gereken iyiniyeti gösterdik dedi.
Davacı vekilinin sorusu üzerine soruldu: Davalı—-kardeşimin çalıştığı imalathaneye gelip, bana dükkanın anahtarlarını teslim edeceksin aksi halde seni bitiririm, babanın malvarlığına el koyarım , babam zaten üzüntüden vefat etti dedi.
Davalı vekilinin sorusu üzerine soruldu: ——— isimli birisine devretmedi, dükkanın mülk sahibi —- devretti, —– davacının arkadaşıdır fakat dükkanı devreden dükkan sahibidir, çünkü kira borçları birikmişti dedi.
Davacı Tanığı: —- yılında ——– aldı, ben davacının çalıştığı şubede çalışıyordum, işler çok iyi gidiyordu, sonra davalı evlendikten sonra aralarında sürtüşme başladı, davalı —- yanında çalışmamı istemediği için benim sigortamı kesti, ben çalışmaya devam ettim, çünkü —-hanımın çalıştığı şubede işi ben yürütüyordum, ben tezgahtardım, şirkette toplam –usta vardı, — şube vardı, imalathane ayrı idi, aralarında zıtlaşma oldu, zıtlaşmanın sebebini bilmiyorum dedi.
Davacı vekilinin sorusu üzerine soruldu: Dükkanın üzerine hacizler gelmeye başlayınca dükkan davacı tarafından—- isimli kişiye devredildi, aralarında sürtüşme olduğu dönemde, davalı — çalıştığı dükkana geldi, dükkandan çıkmamızı istedi, —- ise karakola gidip şikayetçi oldu, ben o sırada bir tehdit görmedim, ben —–yönelik bir tehtid olup olmadığını bilmiyorum dedi.
Davalı vekilinin sorusu üzerine soruldu: Sürtüşme olana kadar benim maaşım da dahil olmak üzere bütün ödemeleri —–yapıyordu, sürtüşme olduktan sonra ise ödemeler karıştı, özellikle benim —– kesildikten sonra ben ödemeleri —hanımdan aldım, sürtüşme —yılında başladı, bu tarihten sonra ben maaşımı — değil diğer kişilerden aldım, — yılından sonra imalathane ödemesini—-yapmaya başladı dedi.
Davacı — beyanında: Ben komşu işyeri sahibiyim, tarafları tanırım, davalı şirketin — vardı, ben de bu şubelerden birine komşuydum, ben bir seferinde davacı — olmadığı sırada, davalının birkaç adamla —–gelip, — kullanıldığı bir tartışmaya şahit oldum, bu —- yanındaki kişiler yapıyordu, —– duymadım, bu ——davacının kızlarını hedef alıyordu, davacının kızları da o sırada dükkandaydı, davacının bir kaç sefer benden para istediğine şahit oldum, kendisine birkaç kere yardımcı oldum, aralarındaki sürtüşmeyle ilgili detaylı bilgim yoktur, son zamanlarda kendisine sürekli haciz geliyordu, ben —-isimli kişiyi tanımam, yine bu dükkandaki ödemelerin kim tarafından yapıldığını bilmiyorum dedi.
Tanık —-: Ben tarafların her ikisini de tanırım, ben—- yıldır — yanında çalışırım, kendisi—- işletiyordu, Davacı—–ortak oldu, davacı birinci şubede duruşordu ben de ikinci şubede—- beraber duruyordum, daha sonra üçüncü şube açıldı, iş yapmayınca üçüncü şube kapandı, —- evlendi, borçlar gelmeye başladı, düğün masrafları derken bu defa davacının ortaklıktan olan alacağını almak için ısrar etmesi üzerine araları açıldı, bunun üzerine davacı —- bulunduğu dükkandaki gelirleri davalı —- vermememeye başlandı bu şekilde —- ay devam etti, davacı kendi bulunduğu dükkanı işletmeye devam etti fakat imalat yapılan—–kapısını kilitledi daha sonra davacı imalat dükkanına kilit vurduğu için davalı —-başka yerlerden satınalmaya başladı, davacı işletmiş olduğu dükkanı —bayana devretti, —- bu süreçte bir kere davalı —işlettiği dükkana geldiğini gördüm, kendisi davalı—- etti, hakaret etti, aralarındaki başka kavgaya şahit olmadım, davacı —- yapmış olduğu borçtan ——- çalıştığım dükkana yani —– işletilen dükkana geliyorlardı, davalı da bunun üzerine işleri yürütemediğinden dükkanı kapatmak zorunda kaldı dedi.
Davacı vekilinin talebi üzerine tanıktan soruldu :—- mal sahibine borcu vardı, fakat bu borç davacı—bulunduğu dükkandaki paraları vermeyince oluşmaya başladı, ayrıca şu anda davalı —- —— malzemeleri ile —– ismi ile başka şahıs tarafından işletilmeye devam edilmektedir dedi.
Tanık —-beyanında: Tarafları tanırım, taraflardan — eski kiracım olur, benim dükkanımı — satın aldığımda davalı ——- işletiyordu, bu dükkanda —– yapıyordu, ben—- yaptığımda ortağı olup olmadığını bilmiyordum, ben sözleşmeden kaynaklanan kira bedelini—alıyordum, fakat bir süre sonra bana artık kira bedelinin —-dükkanından alacağımı söyledi, ben de bu vesileyle — tanıştım, ve kiraları bu tarihten sonra —- almaya başladım, kiraları — ödemeye başladığı tarih yaklaşık olarak —geliyordu, ben aralarında bir sorun olup olmadığını bilmiyordum, fakat daha sonra —- birkaç sorun olduğunu duydum, fakat bu sorunlara birebir şahit değilim, dedi.
Davacı vekilinin sorusu üzerine soruldu: Ben kira kontratını — yaptım, fakat bir müddet kiraları—-ödedi, bundan sona ise — kiraları ödeyemeyeceğini söyleyince —– yılında ben bu yeri sattım, satana kadar—–kiraları aldım, dedi.
Davalı vekilinin sorusu üzerine soruldu: Davalı — dedi, ben de bunun üzerine— sözleşme yaptım, fakat davalı —- bu konuda yazılı bir talebi yoktu, —- yapmamı istedi, çünkü kendisi bunu üzerine gelecek haciz ve icralardan kaçmak için istediğini söyledi, — kiraları ödemeye başladığı tarihten itibaren dükkandaki ——tabelası inmişti dedi.
Davalı şirketin ticari kayıt ve belgelerine ulaşıldıktan sonra mali bilirkişiye inceleme yaptırılmış olup —– tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle;
Davalının ticari defter kayıtlarında tespit edilen Dönem Karlarının; —- olduğu, —– olmamasından dolayı bu dönemle ilgili kar/zarar durumunun belirlenemediği, Davalı şirketin ticari defter kayıtlarından tespit edilebilen kar/zarar durumunun ve ilgili — sunulan —- Beyannamelerinde belirtilen matrahlar göz önüne alındığında merkez ve iki şubeden oluşan davalı şirketin karlı yönetilmediği, davalı şirketin karlılığının tespiti için — istenmesinin — takdirinde olduğu, Dava konusu olayda davalı şirket hakkında ilgili — gerekli inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra —- terk işlemi yapıldığı, Dava konusu olayda davalı şirketin ortaklarınca tasfiye kararı alınmadığı, davalı şirketin başka bir adreste de faaliyet göstermediği, çoğunluk hissesine sahip davalı —– halen şirket müdürü ve tek yetkilisi olduğu, davacının ortaklıktan çıkma talebi olduğu,—- resen terk edilmesi hukuki açıdan sona ermesi anlamına gelmemektedir. Bu şirketlerin sona ermesi ancak —kaydının silinmesi ile hüküm ifade etmediği, dolayısı ile davalı —–hukuken halen varlığını sürdürdüğü, gerek gerçek ve tüzel kişilere olan borç ve alacaklarından gerekse —– kaynaklanan borçlarından dolayı şirket ortaklarının sorumlu olduğu, Dava dosyasında mevcut delillerin incelenmesi sonucunda Dava konusu olayda davacı ortak ile davalı ortak arasında tamir edilmeyecek husumet oluştuğu, güven ortamının kalmadığı, şirket ortaklığını çekilmez kılacak nitelikteki husumetin devam dolayısı ile davacının ortaklıktan ayrılma talebinin haklı nedenlere dayandığı, Davacının sadece ortaklıktan çıkma talebinde bulunduğu, uğradığı zararları ve ortaklık payı ile ilgili açacakları davasını saklı tuttuğundan bu yönde bir değerlendirme yapılamayacağı, Davalı Şirketin; —- borcu olduğu, —— borcunun olduğu, davalının iki kuruma borcunun toplam —- davacının talebinin haklı görülmesi ile ortaklıktan çıkarılması kararı verilmesi halinde ——–olan borçlardan dolayı hissesi oranında sorumluluğunun devam edeceğinin sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Dosya içeriğine uygun denetlenebilir bilirkişi raporu hükme esas alınarak dava konusu olayda davacı ortak ile davalı ortak arasında tamir edilmeyecek husumet oluştuğu, güven ortamının kalmadığı, şirket ortaklığını çekilmez kılacak nitelikteki husumetin devam ettiği dolayısı ile davacının ortaklıktan ayrılma talebinin haklı nedenlere dayandığı anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davacı tarafından davalı şirket aleyhine açılan dava yönünden;
1-Davacının —- kayıtlı davalı —— ÇIKMASINA,
2-Davalı——açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
3- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 80,70 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 29,20 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 51,50 TL’nin davalı —– tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4- Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL harcın davalı ——alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5- Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 2.320,00 TL yargılama giderinin davalı —–alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6- Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı — alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7- Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALI —VERİLMESİNE,
8-Davalı—-rafından sarf edilen 271,90 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı —– VERİLMESİNE,
9-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı —yüzüne karşı HMK 345/1.maddesi uyarıca tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde—-Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/02/2022