Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1384 E. 2018/155 K. 22.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL ANADOLU
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/1384
KARAR NO : 2018/155

DAVA : MENFİ TESPİT
DAVA TARİHİ : 06/12/2016
KARAR TARİHİ : 22/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün — E sayılı dosyası ile; 19.07.2016 düzenleme tarihli, 19.09.2016 vade tarihli, 60.000TL bedelli bono nedeni ile, hamil … tarafından; müvekkil ve diğer davalı ciranta … aleyhinde; 13,10.2016 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin dava konusu senetten ve bu senede dayalı olarak başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olmadığını ileri sürerek iş bu davayı açmıştır.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; Müvekkilinin çeşitli zamanlarda davalı tarafa parça parça elden borç para verdiğini ve davalılardan …’den talep ettiğinde davalı taraf müvekkile olan toplam borç tutarı kadar, 19.07.2016 düzenleme tarihli ve 10.09.2016 vadeli ve 60.000 TL lik senet verdiğini, bu senedin müvekkilinin toplam alacağına karşılık olarak verildiğini, bu senetle ilgili olarak İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’nün —-Esas sayılı dosyasından icra takibi yapıldığını, müvekkil senette iyiniyetli üçüncü şahıs olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, kambiyo senedinden ve bu senede istinaden başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Her ne kadar takip … tarafından başlatılmış ve takipte diğer davalı … de davacı gibi borçlu olarak bulunmakta ise de, keşideci olan davacının, borcun lehtar konumunda olan davalı … tarafından ödenmesi halinde, davalı …’e karşı sorumluluğunun söz konusu olabileceğinden davacının davalı …’e bu davayı açmakta hukuki menfaati bulunmaktadır.
Davacı davada, davalının oto kiralama sözleşmesinin alt kısmında bulunan kısmın davalıca bono haline getirilerek icra takibine konulduğunu, borcunun bulunmadığını iddia etmektedir. Davalı … ise iyiniyetli hamil olduğunu savunmaktadır.
Davacı tarafından ibraz edilen ve aracın davalı …’den kiralandığına dair delil olduğu ileri sürülen kaza tespit tutanağı ve eksper evraklarının incelenmesinde davacının davalılardan …’e ait araç ile 19/07/2016 tarihinde kaza yaptığı, davalı … oto kiralama ilişkisinin bulunduğunu inkar etmediği, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde herhangi bir yazılı kira sözleşmesi ibraz edilmemesine rağmen davacı ile davalı … arasında otomobil kiralama ilişkisinin bulunduğunun kabulünün zorunlu olduğu;
Taraflar arasındaki ilişkinin bu şekilde kabulünden sonrada davaya konu bononun incelenmesi ve değerlendirilmesi gerektiği, davaya konu bono aslının incelenmesinde, bononun üst tarafının forma kesim olmayıp, tırtıklı olması nedeniyle bononun başka bir belgenin eki iken o belgeden koparıldığına dair karine oluştuğu; bu husus ile az yukarıda açıklanan hususlar birlikte değerlendirildiğinde de, davalı …’in oto kiralama sözleşmesinin altında bulunan ve uygulamada teminat olarak düzenlenen bono kısmını sözleşmeden ayırarak senedi diğer davalıya ciro ettiği, bu durumda davacının bu senetten dolayı davalı …’e borcunun bulunmadığı;
Senedin, diğer davalı …’ye ciro edildiği, davalı …’e karşı ileri sürülen bu şahşi definin, …’ye karşı da ileri sürülebilmesi için, senedin davalı … tarafından davacının zararına olarak bilerek iktisap edilmesinin gerektiği, dava konusu senedin başka bir belgenin eki iken o belgeden koparıldığı hususunun senedin fiziken incelenmesinde fark edilebildiği, bu nedenle senetten dolayı davalı …’e karşı ileri sürülen bu defiinin davalı …’ye karşı da ileri sürülebileceği anlaşıldığından davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile; Davacının davalılara, … tarafından keşide edilen 10/09/2016 vade tarihli 19/07/2016 düzenleme tarihli 60.000,00 TL bedelli bonodan dolayı BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
-Bu bonoya istinaden İst. And. —- İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı takip dosyasından dolayı davalılardan —‘ye BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-Alınması gerekli 4.098,60 TL den peşin olarak yatırılmış olan 1.024,65 TL’nin mahsubu ile, bakiye 3.73,95 TL nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, davacı tarafından yatırılan 1.024,65 TL harcın davalılardan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
3-Davacı tarafça sarf edilmiş 4,60 TL vekalet pulu, posta gideri 200,40 TL olmak üzere toplam 205,00 TL’nin davalardan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettiğinden AAÜT uyarınca 6.950,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 22/02/2018