Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1346 E. 2018/1321 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1110
KARAR NO : 2018/1322
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 28/09/2016
KARAR TARİHİ : 27/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ve davalı şirket arasında geçmişten gelen ticari ilişki nedeniyle davacı şirketin davalı şirketten cari hesap alacağı oluştuğunu, alacağın tahsili için İstanbul Anadolu 7. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı icra takibi başlattıklarını, davalının haksız yere itiraz ettiğini beyan ederek itirazın iptaline, takibin devamına, davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine talep ve dava etmiştir.
Duruşma günü davalı tarafa usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesine rağmen davaya cevap verilmemiştir.
Bilirkişi ——– tarafından düzenlenen 03/07/2017 tarihli rapora göre davacının kendi ticari defterlerine göre davalıdan 13.338 TL alacağının kayıtlı olduğunu fakat davacının bu alacağının somut delillerle ispatlayamadığını belirtmiştir.
Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Davacı, davalıdan olan alacağının tahsili için İstanbul Anadolu 7. İcra Müdürlüğü’nün —— Esas sayılı dosyasında davalı aleyhinde icra takibi başlatmış olup, davalının itirazı ile icra takibi durmuştur. Davacı taraf süresinde açmış olduğu bu dava ile itirazın iptalini ve takibin devamını talep etmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri iddiasını ispata mecburdur. Bu hüküm, kaynak İsviçre Medeni Kanunu’ndaki şekli gibi, “bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o vakıayı ispat etmelidir” şeklinde anlaşılmalıdır.
Somut olayda davacı, icra takibine konu alacağını cari hesap bakiyesine dayandırmış, davalı ise akdi ilişkiyi ve borcu inkâr etmiştir. Bu durumda, taraflar arasındaki akdi ilişkinin varlığını ispat yükü davacı taraftadır.
Öte yandan ticari defterlerle ispat ise 6100 sayılı HMK.nun 222. maddesinde düzenlenmiştir. Bir tarafın ticari defterlerinin ibrazının istenebilmesi ve talep edilmesine rağmen ticari defterlerin ibraz edilmemesinin defter sahibinin aleyhine sonuç doğurması, anılan kanun hükmünün 5. Fıkrası uyarınca, ancak karşı tarafın münhasır delil olarak bunlara dayanmasına bağlıdır. Aynı husus Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 12/10/2016 Tarihli. 2014/11-1159 E. 2016/967 K. S.lı kararında da vurgulanmış olup, HMK.nun “Tarafların belgeyi ibraz etmesi” başlıklı 220. Maddesinin ticari defter ve belgelerin ibrazında da uygulanması görüşü benimsenmemiştir.
Davacı, davalının ticari defterlerine münhasır delil olarak dayanmış değildir; defterler dışında da deliller bildirmiş ve bunları mahkeme huzuruna getirmiştir. Davacı dava açarken davalının defterlerine münhasıran dayanmadığından, davalının ticari defterlerini hazır etmemesinin aleyhine sonuç doğurması yukarıda bahsedilen içtihat uyarınca mümkün değildir.
Ne var ki, davacı yemin deliline dayanmış olup, bu hakkını kullanacağını beyan ettiğinden, davalı şirkete —– Başkanı bulunduğum—–. ile ——- tarafından, davacı ..– uçak bileti alımı için hiçbir zaman telefonla talimat vermediğime ve bu nedenle de davacıya borcunumun bulunmadığına” şeklinde yemin etmek üzere meşruhatlı davetiye çıkarılmıştır. Davalıya usulüne uygun yemin davetiyesi gönderilmesine rağmen davalı duruşmada hazır bulunmamıştır. Bu nedenle davacının iddiasını ispat ettiği anlaşıldığından davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile İstanbul Anadolu 7. İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının KISMEN İPTALİ ile takibin 13.338,00 TL asıl alacak DEVAMINA,
Asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faiz UYGULANMASINA,
2-Alınması gerekli 911,11 TL harçtan peşin alınan 235,11 TLharcın mahsubu ile bakiye 676,00 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA, Davacı tarafından yatırılan 51,60 TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
3-Davacı tarafça sarf edilmiş, 24,30 TL, 3,75 TL vekalet pulu, 900,00 TL bilirkişi ücreti, 145,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 1073,55 TL.den davanın kabul oranına göre 1040,09 TL.nin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 2180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,

Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin huzurunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 27/12/2018