Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1209 E. 2018/1072 K. 08.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1209 Esas
KARAR NO : 2018/1072

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 25/10/2016
KARAR TARİHİ : 08/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı sigortalı……. alıcısına gönderdiği 5 palet muhteviyatı 82 koli, net 2.041,72 Kg, brüt 2.320,00 Kg …….emtiasının nakliyesini müvekkili …… sigorta ettirdiğini, ……. raporundaki bilgilere göre söz konusu emtianın Türkiye’ den Almanya’ ya kadar karayolu ile taşınması işini ………… üstlendiğini, ….. ise daha sonra…… ile birleştiğini ancak …… maillerinden görüleceği üzere…… markasını kullanmaya devam ettiğini, …….isimli şirketin …. ait olduğunu, diğer davalı………. ise fiili taşıyıcı/Alt taşıyıcı olduğunu, taşıma konusu emtiaların …raporundaki bilgilere göre 11/11/2014 tarihinde alıcının Almanya’daki adresine vardığında hasarlı olduğu görülerek alıcının emtiaları kabul etmediğini, emtiaların bir süre nakliyeci firmanın Almanya’ daki deposuna kaldırıldığını fakat daha sonra hasar tespiti yapılmak üzere Türkiye’ ye iade edildiğini Expertiz raporuyla belirlenmiş olan 28.584,05 EUR sigorta tazminatından 2.500,00 EURO sovtaj bedeli düşülerek 26.084,05 EUR ve bu rakama %10 sigorta ilave bedeli eklenerek 28.692,45 EUR sigorta tazminatının 01/10/2015 tarihinde davacı tarafından sigortalıya ödendiğim, TTK m. 1472/1 gereğince davacı … firmasının, sigortalının yerine geçerek alacaklı/davacı sıfatını elde ettiğini, sigortalıdan Tazminat Makbuzu ve Temlikname de alındığını ve TBK hükümlerine göre de sigortalının yerine geçtiğini, söz konusu hasarın taşıma sırasında meydana gelmiş olduğundan, alacağın tahsili davalılar aleyhine İst.Anadolu ………………. icra Müd.nün 2015/22034 E. sayılı dosyasıyla icra takibi açıldığım, davalı borçluların itiraz ettiklerini, Davalı borçluların itirazlarının iptali ile takibin devamın» sağlamak ve sonuç olarak alacağı tahsil edebilmek için bu davayı açtıklarını; Davalılardan ……. itiraz dilekçesinde itiraz gerekçesi belirtmediğim, davalı ……… ise dosyanın diğer borçlusu {………} tarafından taşıma işinin kendilerine verildiğini kabul ve beyan etmişse de kendileri tarafından yapılmış olan taşımadan kaynaklanan bir hasar (zarar)’ ın gerçekleşmemiş olduğunu ve CMR belgesinde hasara ilişkin kayıt bulunmadığım iddia ve beyan ettiğini, …. ayrıca emtianın teslim tarihinden itibaren bir seneden fazla zaman geçtiğini ve kendilerine bir ihbar yapılmadığım da beyan ettiğini; Öncelikle taşıma konusu mallann alıcısına teslim edilmediğinden CMR belgesinde hasara ilişkin kayıt bulunmasının mümkün olmadığını- ………….. alt taşıyıcısı olduğunu, asıl taşıyıcı olan ….. e bildirim yapılmış olmasının yeterli olduğunu, … görevlileri ile davacı … ve sigortalı ……… arasında bu konu ile ilgili sürekli olarak mail yazışmaları yapıldığını mallann alıcı adresine ulaştığı 11/11/2014 tarihinden itibaren …….’ ın hasardan haberi olduğunu, hasarın davacı tarafından öğrenildiği tarihten itibaren asıl taşıyıcı olan …….. ın bilgisinde olduğunu, alıcısının malları reddetmesinin ardından izlenen yolun da davacı …-Sigortalı …………. …… arasındaki mail yazışmaları ile mutabakat sağlanarak belirlendiğini, malların Türkiye’ ye getirildiği tarihin Temmuz 2015 olduğunu, davalılar aleyhine Kasım 2015′ te takip açıldığını,….soz konusu taşıma işinin diğer davalı yani ……………. tarafından kendilerine verdiklerim itiraz dilekçesinde beyan ve kabul edildiğini, belirterek itirazlarının iptaline, takibin devamına, asıl alacağa olay tarihi olan 1.10.2015 tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine, davalı borçluların icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Davalı ………. vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dışı (sigortalı) ……. ait 5 palet muhteviyatı 82 koli, net 2.041,72 kg, brüt 2 320 00 kg …….emtiasının Türkiye’den Almanya’ya kadar karayolu taşımasının müvekkili şirketçe üstlenildiğini, fiili taşımanın diğer davalı tarafından yerine getirildiğini, expertız raporuna göre emtiaların 11.11.2014 tarihinde alıcının Almanya’daki adresine vardığında hasarlı olduğunun görüldüğünü ve alıcı tarafından kabul edilmediğini; hasar tespiti yapılmak üzere Türkiye’ye iade edildiğini ve bu durumla ilgili hak düşürücü sürelerde ihbarda bulunulup bulunulmadığının araştırılması gerektiğini, davacının talep hakkının zamanaşımına uğradığını; dava konusu zararın poliçe kapsamında olup olmadığının bilirkişi aracılığıyla tespitinin gerektiğini, kusurun tespitinin gerektiğini her halükarda davacı tarafından talep edilen zarar tutarının fahiş olduğunu, zarar sorumlularının yalnızca gerçek zarardan sorumlu tutulabileceğini, talep edilen faiz tutarının haksız olduğunu, ayrıca alacak iddiasının yargılamaya muhtaç olması sebebiyle icra inkar tazminatına ilişkin yasal şartların oluşmadığını, huzurdaki davaya CMR hükümlerinin uygulanacağını, TTK hükümlerinin uygulama alanı bulmayacağım, davacı tarafın huzurdaki davanın temeli olarak dayandığı “ekspertiz raporu”nun davacı tarafından hazırlatılan bir rapor olduğunu, taraflı olan bu raporun doğrudan hükme esas alınmasının mümkün olmadığını, sözü edilen rapor öncesinde veya sonrasında ilgilileri ile paylaşamadığını, eksik ve taraflı bilgilerle oluşturulmuş olduğunu, mahkemece hem hasara konu olayın gerçekleşme şekli, kusurluluk durumu ve zararın tespiti açısından uzman bilirkişi heyetinden rapor aldırılması gerektiğini, sigorta şirketleri tarafından hazırlatılan ekpertiz raporlarında konu her açıdan sınırlar ve yorum metodu zorlanarak sigorta şirketleri lehine sonuçlar çıkarılmakta olduğunu, zaman zaman esasında hasar poliçe kapsamında olmamasına veya poliçe kapsamında olsa bile sınırlı bir sorumluluk haddi söz konusu olmasına rağmen ilgili sigortalının portföy hacmi göz önüne alınarak lütuf ödemesi(…………) yapılabildiğini, Yargıtay kararlarında da zarar sorumlularının yalnız ve sadece gerçek zarardan sorumlu tutulabileceklerini, lütuf/hatır ödemesi( …) olarak kabul edilebilecek ödemelerin rücu hakkı vermeyeceğini, işbu davada davacının öncelikle hukuken halef olma sıfatının gerçekleşmiş olması gerekli olduğunu, bu hususun tespiti için ise dava konusu zararın dava dışı sigortalı ile davacı arasındaki nakliyat sigorta poliçesi kapsamında olması gerektiğini, davacının sigortalısı ile yaptığı sözleşmede dava konusu hasara neden olan ……. bırakılmamış olmasının zorunlu olduğunu, kusurluluk durumunun tespiti açısından mahkemece bilirkişi raporu aldınlmasını, yükün mutad taşımadaki olası manevra ve sarsıntılarda dahi hasarlanabileceğini, dolayısıyla ekstra ambalajlama gerektiğinin yükün sahibi(gönderici) tarafından taşıyıcıya bildirilmiş olması gerektiğini ancak somut olayda gönderici tarafından, yük üzerine nakliye ya da araca yükleme sırasında uyarıcı bir yazı ya da işaret konulmadığı gibi, yük hakkında da taşıyıcıya herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, taşıyıcıya atfedilebilecek bir kusur olmadığım, yükleme ve istiflemenin gönderici tarafından yapıldığını, olası bir sorumluluk halinde sayılan nedenlerle gönderenin de müterafik kusurunun da varlığı dikkate alınarak tazminat miktarının tespitinin gerekli olduğunu, davacının CMR Konvansiyonu madde 27 uyarınca, tazmin İsteminin tebliğinden itibaren ancak yıllık %5 faiz talep edebileceğini, Haksız davanın REDDİNE karar verilmesini, Davanın ….ne, …… …… ihbarı arz ve talep etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, icra takibine konu edilen hasar olayı ile ilgili olarak süresinde ve usulüne uygun olarak yapılmış bir ihbar mevcut olmadığını, dava konusu uyuşmazlığa CMR konvansiyonu hükümlerinin uygulanması gerektiğini, ilgili konvansiyonun 30.maddesinde “Alıcı, taşıyıcı ile beraber durumlarını kontrol etmeden veya zarar, ziyan ve hasarın açıkça görüldüğü hallerde teslimi anında veya açıkça görülmediği hallerde teslimden yedi gün içinde” hasan taşıyıcıya bildirmesi gerektiğini hüküm altına aldığım, müvekkili şirkete yapılan herhangi bir ihbar olmadığını, bir delil de bulunmadığım, bir seneden fazla bir süre sonra müvekkili aleyhine icra takibine girişildiğini, CMR hükümleri (md.30) uyarınca müvekkilden tazminat talebinde bulunulamayacağını, iddia edilen zararın tespit edilmesi gerektiğini, sigorta teminatı kapsamında olup olmadığının incelenmesi ve tespiti gerektiğini, davacı yanın icra takibinde talep ettiği alacağın rücuen tazminata dayanmakta olup davacının hukuken halef olma sıfatını elde etmiş olması, iddia edilen hasara neden olan rizikonun teminat dışı bırakılmış olmaması gerekmekte olduğunu, gerçek zararın ispatınm gerekmekte olduğunu, dosya kapsamında yer alan CMR belgesi de dahil olmak üzere tüm belgelerde iddia edilen hasar olayına ilişkin resmi bir tutanak bulunmayıp varsayımlar yapılmak sureti ile tanzim ettirilen ekspertiz raporuna dayanılarak müvekkilinden alacak talep edilmesinin mümkün olmadığını, taşıma konusu emtiaların alıcının adresine vardığında hasarlı olduğuna ve alıcının emtiaları kabul etmediğine dair durumla ilgili herhangi bir resmi tutanak bulunmamakta olduğunu, davacı yanca sunulan ve delil olarak dayanılan ekspertiz raporunun 8 sayfasında da hasarın yalmzca fotoğraflar ile belgelendirildiğinin ayrıca bir tutanağın ya da tanzim edilmiş bir belgenin bulunmadığının belirtilmek olduğunu, CMR belgesinde de herhangi bir hasar notu bulunmadığını, davacının aksini ispatla mükellef olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydı ile ………’nde yapılan kontroller sırasında araçtan tahliye edilen paletlerin dağıtılarak kolilerin gelişi güzel açılarak Kontrol edildiği iddiasının dikkate alınması durumunda da kaçınılmazlık faktörü nedeni ile bu konuda müvekkili şirketin sorumluluğuna gidilmesinin mümkün olmayacağını, diğer davalı ….. tarafmdan taşıma işi verilen malların müvekkili şirket elemanlarının gözetimine dahi izin verilmeksizin araca yüklenmiş, yığılmış ve istiflenmiş olduğunu, taşıma işi esnasında herhangi bir kaza ve benzeri bir durum olmadığını, davaya konu edilen emtialarla birlikte aynı araçla taşınan diğer emtialarda herhangi bir hasar durumunun olmadığını, davanın ….’ ye ihbarım talep etmiştir.
İhbar olunan……vekilinin vermiş olduğu dilekçesinde özetle; İhbar olunan olarak davada dahili davalı sıfatı taşımadıklarını, taraf sıfatı kamu düzenine ilişkin olduğundan hakkında usul yasası hükümlerine göre dava açılamayan kişi ihbar talebi ile davalı sıtatı kazanamadığından aleyhe hüküm kurulamayacağını, davalı … müvekkili şirket nezdinde …. Poliçe Numaralı 14.03.2014 Başlangıç ve 01 01 2015 bitiş tarihli……Taşımları için Taşıyıcı Sorumluluk Sigortası ile sigortalı olduğunu, sigorta şirketinin sorumluluğunun her halükarda poliçede yazılı limitlerle sınırlı olduğunu, dava konusu hasara ilişkin başvuru üzerine…. numaralı hasar dosyası açıldığını, dava konusu hasara ilişkin yapılan ekspertiz incelemesinde de tespit edildiği gibi taşıma konusu emtiaların taşıma sırasında Gümrük İdaresi denetimine tabı tutulduğunu, emtiaların Gümrük İdaresi kontrolünde araçtan boşaltılarak kontrol edilip, Gümrük İdaresi kontrolünde yeniden araca yüklendiğini, dava konusu hasarın da, Gümrük ldaresi’nın kontrolü ve denetiminde yapılan yükleme ve istifleme işlemleri sebebiyle meydana geldiğim, kabul anlamına gelmemek kaydıyla birlikte, bir an için, dava konusu hasarın nakliyecinin önlemesine imkan bulunmayan bir hal sebebiyle meydana gelmediği kabul edilse dahi, bu durumda da müvekkili şirketin dava konusu hasardan sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, müvekkili şirket nezdindeki…. no.lu poliçenin “Teminat Dışı Kalan Haller” başlıklı bölümün 19. maddesinde, “Emtianın yanlış yükleme veya istiflenmesi sonucu oluşan hasarlara dayalı talepleri teminat dışı olarak gösterildiğini, Poliçe özel şartlarının öncelikli olarak uygulanması gerektıgı ancak müvekkili şirketin her halükarda yanlış yükleme veya istif hatasından kaynaklanan hasarlara ilişkin sorumluluğu bulunmadığını, beyan etmiştir.
İhbar olun …… vekili vermiş olduğu dilekçesinde özetle; dava dilekçesinin tebliğ edilmediğini, dosya konusu talepler ve davanın ihbar sebebinin anlaşılamadığını, davada ihbar olunan sıfatı ile davaya dahil olduklarından haklarında hüküm kurulmamasını, delillerin tebliğine kadar beyanda bulunma haklarının saklı olduğunu, ihbar dilekçesi sebebiyle doğabilecek sorumluluğu kabul etmediklerini, beyan etmiştir.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri anlaşılmış ve taraflar arasında çekişmeli bulunan vakıaların ispatına yönelik getirtilmesi gereken delillerin ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmış olduğu anlaşılmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE :Dava, hukuki niteliği itibariyle, CMR hükümlerine tabi taşıma sırasında, taşınan emtiada meydana geldiği iddia edilen hasar bedelini kendi sigortalısına ödemiş olan davacı sigortacı tarafından, davalı taşıyıcılar aleyhine rücu amaçlı başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca iptali ve icra inkar tazminatının tahsili isteğine ilişkindir.
Davacının dava dışı sigortalısı……. ye 28.692,45 Euro sigorta tazminatı karşılığı (98.337,63 TL asıl alacak ve 1.131,56 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam) 99.469,19 TL ödediği ve bu tutarın tahsili için İAA …. İcra Dairesinin 2015/22034 Esas sayılı takip dosyası ile icra takibine giriştiği ve davalı borçluların takibe ayrı ayrı itiraz da bulunması üzerine iş bu davayı ikame eylemiş bulunduğu anlaşılmıştır.
Dava da, dava dışı sigortalı …..Almanya daki alıcıya gönderdiği 5 paket muhteviyatı 82 koli ve net 2.041,75 Kg …… emtiasının karayolu ile taşınması işinin …. üstlenmiş bulunduğu,…. ise daha sonra … ile birleştiği, diğer davalı …. Ltd .Şti.nin alt taşıyıcı olduğu, dava konusu ürünlere ait 24/10/2014 tarihli paketleme listesinin düzenlendiği, emtianın alıcı firma tarafından teslim alındığı sıra da yapılan kontrol de emtia karton kolilerinin araç içersinde devrilmiş ve dağılmış olduğunun görülmesi üzerine alıcının emtiayı ret ederek durumu sigortalı yetkililerine bildirdiği dava dosyası kapsamı ile anlaşılmış ve dava dosyasında yükleme yeri ve teslim yerlerinin biri akit, iki ayrı ülke de gerçekleşmesi nedeni ile CMR 1.maddesi gereği CMR hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmıştır.
Somut olaydaki taşıma da da mallar alıcı tarafından teslim alınmadan iade edilmiş olup,davacı sigortacı sigortalısına hasarlı olan malların bedelini ödemiştir ve sigortalı şirketin gönderidiği emtiaların sigorta ettirmekte menfaati bulunmakta olduğu, bu şekilde dava da davacının TTK’nın 1472. maddesi uyarınca sigortalının haklarına halef olduğu, dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Dava dosyasında davalı taşıyıcılar tarafından ambalaj yetersizliği,yükleme ve istif hatasına ilişkin her hangi bir çekince konulmamıştır. Bu nedenle davalılar CMR 17/1 gereğince malları teslim aldığı andan teslim tarihine kadar bunlar da meydana gelen hasardan sorumlu olup davalıların savunuşu aksine artık somut olay da CMR 17/2 ve 17/4 maddelerinin uygulanma alanı bulunmamaktadır. Artık ambalaj yetersizliği, yükleme ve istif hatasının hasara sebep olduğunu ispatla yükümlü bulunan davalılar olup(TMK 6, HMK 190) davalılar tarafından her hangi bir delil ibraz edilmiş değildir.
Nitekim bilir kişiler tarafından ibraz edilen ek ve kök raporda da hasar sebebinin ambalaj yetersizliği olmadığı bu sebeple de CMR 17/5 maddesinde düzenlenen hususların uygulanma alanı bulunmadığı kanaatine varıldığı ve CMR 23 gereğince davalıların ayrıca sorumlu bulunduğu rapor edilmiştir.
Bilir kişiler tarafından CMR 23 ve 25 maddeleri gereğince davacının sorumlu bulunduğu hasarlı emtia tutarı belirlenmiş ve davalıların sorumlu olduğu tutarın 97.065,60 TL olduğu rapor edilmiştir.
Bu kapsamda bilir kişilerce CMR hükümleri gereğince yapılan tetkik de CMR 23/3 gereğince taşıyıcıların azami sorumluluğunun parçaların brüt ağırlığının kg başına 8.33 SDR birimini aşamayacağı ve CMR 25/1 A’ya göre belirlenecek tazminat miktarının üst sınırı geçemeyeceği düzenlemeleri nazara alınarak raporun tertip edilip davalılar sorumluluk miktarının belirlendiği anlaşılmış rapor bu yönü ile dosya kapsamına uygun bulunmuş ve raporun denetime elverişliliği ve hüküm kurmaya yeterliliği gözetilerek rapor gereğince 97.065,60 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Davalılar tarafından davanın devamında her ne kadar Gümrük idaresi yetkikililerin sorumlu bulunduğu savunulmuş ise de dosya da Gümrük idaresinin taşıma konusu emtiaları boşalttığına dair davalılar tarafından her hangi bir delil ibraz olunmadığı gibi Gümrük idaresinin savunulan gibi bir müdahalesi olsa dahi bunun taşıma sırasında gelişen hadise olması nedeni ile ürünlerin yeniden burada istifinin doğru yapılmasının davalılar sorumluluğun da bulunacağından davalıların bu yöne taalluk eden itirazlarına itibar edilmemiştir.
Davacı tarafından dava da sigortalıya yapılan ödeme tarihinden tarihinden faize hükmolunması talep edilmiş ise de CMR’nin 27.maddesi uyarınca, temerrüt faizi, ödeme talebinin taşıyana yazılı olarak bildirildiği tarihten başlayacağı dosya kapsamında böyle bir istekte bulunulmamış olduğundan faiz tahakkuku, dava açıldığı tarihten itibaren yapılması gerektiği somut olayda da davacının, icra takibine girişmeden önce davalı taşıyıcıya yazılı ihtarname tebliğ ettiğini kanıtlayamadığından, faizin icra takip tarihinden itibaren yürütülmesine hükmedilmiş, takip öncesi işlemiş faize ilişkin itirazın iptali talebi bu nedenle reddedilmiştir.
Nihai olarak davacı tarafından her ne kadar icra inkar tazminatı talep edilmiş ise de icra inkar tazminatına hükmolunması için İİK 67/2 gereğince alacağın likit bulunması gerekmektedir. Oysa somut olayda davacı alacağın varlığı sigorta poliçesi ve CMR hükümleri gözetilerek yapılan yargılama neticesinde anlaşıldığından, belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısı ile alacak likit olmadığından icra inkar tazminatının reddine karar verilerek
aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1a-)Davalı borçluların İAA…… İcra Müd. 2015/22034 Esas sayılı takip dosyasında vaki İTİRAZLARIN KISMEN İPTALİ ile, takibin 97.065,60 TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA,
1b-)Alacağın varlığı sigorta poliçesi ve CMR hükümleri gözetilerek yapılan yargılama neticesinde anlaşıldığından, belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısı ile likit olmadığından icra inkar tazminatının reddine,
1c-)Takip tarihinden itibaren 97.065,60 TL asıl alacağa işleyecek ve 3095 sayılı Yasanın 2/2. maddesi uyarınca avans esasına göre hesaplanacak temerrüt faizinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-)Karar tarihinde alınması gerekli 6.630,55 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.201,34 TL (İcra Müd. Harcı 497,35) toplam 1.698,69 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.931,86 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-)Davacı tarafından yapılan tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.917,20 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre belirlenen 1.859,68 TL sini ve davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.201,34 TL harç gideri toplamı 3.061,02 TLnin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-)Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ……. deki esaslara göre ve kabul oranına göre belirlenen 10.515,25 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davalı…….Şirketi tarafından yapılan 425 TL yargılama giderinin davanın red oranına göre belirlenen 12,75 TL nin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-)Davalı….. tarafından yapılan 150 TL yargılama giderinin davanın red oranına göre belirlenen 4,50 TL nin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
7-)Davalı ……….kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli … deki esaslara göre ve ret oranına göre belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-)Davalı…… kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli …. deki esaslara göre ve ret oranına göre belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-)Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.