Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/868 E. 2020/11 K. 14.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/868 Esas
KARAR NO: 2020/11
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 30/07/2015
KARAR TARİHİ: 14/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin, davalı şirket tarafından————— ordusuna satılan ———————-isimli———- araçlarla ilgili olarak araçları kullanacak askeri personele su altı kurtarma, tahliye ve ilk yardım konularında eğitim verilmesi, söz konusu eğitim için eğitimi verecek personel ve malzemenin ———— ulaşımı, konaklama, ülke içi ulaşım ve diğer masrafların davalı şirket tarafından karşılanacağı hususunda davalı şirketle anlaştığını, bu anlaşma uyarınca müvekkil şirketin————— ayında ——- askeri personele gerekli eğitimleri verdiğini ve yine anlaşma gereği davalı şirkete teslim edilen ve ———— getirilerek müvekkil şirkete teslim edilmesi gereken (davacı dilekçesinde ayrıntısı gösterilen) ekipman ve malzemelerin, davalı şirketin gümrüğe yanlış beyanda bulunması sebebiyle müvekkil şirkete teslim edilmediğini, davalı şirketin şifahi olarak müvekkiline, söz konusu malzemelerin davalı şirket fabrikasında bulunan serbest bölgede kaldığı, ancak gümrükten geçirilemediğinin beyan edildiğini, müvekkil şirketin söz konusu şirkete ait ekipmanların müvekkil şirkete teslim edilmesi için müvekkil tarafından ——– tarihinde davalı şirket yetkilisi ———- tarihinde —————— ulaşılmış ise de cevap alınamadığını, dava konusu ekipmanların bakımı gerektiren, muhafaza şartlan uygun olmayan yerlerde bekletilmesi halinde deforme olan ve kullanılamaz hale gelecek malzemeler olduğunu, bu nedenle gümrükte kaldığı söylenen ekipman ve malzemelerin müvekkiline aynen iadesinin mümkün olmadığından, bedeli olan ——– TL’nin davalıdan ticari faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin otomotiv ve savunma sanayisinin öncü kuruluşlarından olup otobüs, minibüs, küçük otobüs gibi ticari araçların yanı sıra askeri araçları da ürettiğini ve ihraç ettiğini, bu kapsamda üretimi olan ——- araçlardan ————— satışı yapılan araçların —– tarafından kullanımı ile ilgili verilecek eğitim işini davacı şirketin üstlendiğini, eğitimle ilgili tüm malzeme tedariği ve diğer işlemlerin tamamen davacıya ait olacağını, müvekkilin malzemeleri nakil etme götürme ve geri getirme yükümlülüğünün bulunmadığını, ancak eğitim öncesi davacı şirketin malzemelerin yurtdışına çıkışı İle İlgili gümrük prosedürünü tamamlayamadığını ve işin gecikmesi ve aksaması durumunun ortaya çıktığını, bu nedenle bir kısım malzemelerin müvekkil tarafından ———–götürüldüğünü ve davacı şirketin burada malzemeleri kullanarak eğitim verdiğini, eğitim sonrası ise davacı şirket yetkililerinin malzemeleri temizlediğini, paketleyip ———- dönüşünün sağlandığını, davacının delilleri arasındaki faturalar da buna ilişkin olup malzemelerin müvekkiline teslimini gösteren belge olmadığını, davacının teslim hususunu ayrıca ispat etmesi gerekeceğini, malzemelerin bekleme ile bozulmuş olabileceği şeklindeki davacı iddialarının kabulünün mümkün olmadığını, zira tüm malzemelerin davacı şirket yetkililerince temizlenerek uygun şekilde paketlendiğini, malzemelerin hiçbirinin bekleme ile bozulacak nitelikte olmadığını, kaldı ki müvekkil şirket yetkililerinin tüm ikazlarına rağmen davacının kötü niyetle malzemeleri almadığını, müvekkil şirketin davacı iddiası gibi malzemeleri götürme ve getirme şeklinde bir taahhüdünün bulunmadığını, ayrıca talep edilen bedel, malzemelerin hiç kullanılmamış yeni malzemelerin bedeli olup bunların kullanılmış malzeme olduğu dikkate alındığında talebin fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davalıya teslim edilen malzeme bedelinin, tahsili talebine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkili şirketin, davalı şirket tarafından ——- satılan ————–araçlarla ilgili olarak araçları kullanacak askeri personele su altı kurtarma, tahliye ve ilk yardım konularında eğitim verilmesi, söz konusu eğitim için eğitimi verecek personel ve malzemenin ——– ulaşımı, konaklama, ülke içi ulaşım ve diğer masrafların davalı şirket tarafından karşılanacağı hususunda davalı şirketle anlaştığını, bu anlaşma uyarınca müvekkil şirketin —— ayında ———– —————- personele gerekli eğitimleri verdiğini ve yine anlaşma gereği davalı şirkete teslim edilen ve —————– getirilerek müvekkil şirkete teslim edilmesi gereken (davacı dilekçesinde ayrıntısı gösterilen) ekipman ve malzemelerin, davalı şirketin gümrüğe yanlış beyanda bulunması sebebiyle müvekkil şirkete teslim edilmediğini, söz konusu malzeme bedelinin müvekkili şirkete ödenmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin sunmuş olduğu dava dilekçesinden de anlaşılacağı üzere, dava konusu ekipmanların nakil görevini davalı şirketin üstlendiği, ekipmanların ——- nakli ve tekrar eğitim sonunda —— naklinin davalı şirket tarafından gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Dolayısı ile davacı vekilinin beyanlarından da anlaşılacağı üzere taraflar arasındaki ilişki gereğince, ekipmanların davalı şirkete teslimi, mülkiyetin devri veya kullandırma amaçlarını gütmemekte, bilakis eşya taşıma işinin görülmesi amacına ilişkindir. Buna göre; ekipmanların ————- getirilmesinin akabinde davacı şirkete teslim edilmesi gerekmektedir.
Her iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde temerrütün sonuçları 6098 sayılı TBK’nın 123-126 maddeleri arasında düzenlenmiştir. Bu hükümlere genel olarak bakıldığında, borçlunun asli edim yükümlülüğünü zaman yönünden ihlal ederek temerrüde düşmesi halinde alacaklıya, temerrüdün genel sonuçlarına nazaran ek ve seçimlik haklar tanınmış olduğu görülecektir. TBK’nın 125. maddesi ile koruma altına alınan bu seçimlik haklar madde metninde şu şekilde belirtilmiştir:
Temerrüte düşen borçlu, verilen süre içinde, borcunu ifa etmemişse veya süre verilmesini gerektirmeyen bir durum söz konusu ise alacaklı, her zaman borcun ifasını ve gecikme sebebiyle tazminat isteme hakkına sahiptir. (f.1)
Alacaklı, ayrıca borcun ifasından ve gecikme tazminatı isteme hakkından vazgeçtiğini hemen bildirerek, borcun ifa edilmemesinden doğan zararın giderilmesini isteyebilir veya sözleşmeden dönebilir. (f.2)
Sözleşmeden dönme hâlinde taraflar, karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulurlar ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebilirler. Bu durumda borçlu, temerrüde düşmekte kusuru olmadığını ispat edemezse alacaklı, sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilir.(f.3)
Görülmektedir ki, TBK 125. temerrüde düşen borçlunun, ifa ve gecikme tazminatı ödemek zorunda kalmasının yanında alacaklıya, bu haktan vazgeçerek ifa etmeme sebebiyle tazminat talep etme, yani sözleşmeyi feshederek müspet zararının tazminini isteme veya sözleşmeden dönerek menfi zararının tazminini talep etme haklarını tanımaktadır.
Ancak taraflar arasındaki sözleşme ile söz konusu ekipmanların davalı tarafa devri ve bunun karşılığında davalı tarafın ise davacıya bir bedel ödeme borcu yükleyen bir sözleşmeden veya davalının nakil işini ifası karşılığında davacı yanın bir edim yükümlülüğünden bahsetmek mümkün olmayıp bu kapsamda TBK 125 hükmünün uygulanması ve bu doğrultuda davacının ifa ve gecikme tazminatı talep etmesinin yanında , bu haktan vazgeçerek ifa etmeme sebebiyle tazminat talep etme, yani sözleşmeyi feshederek müspet zararının tazminini isteme veya sözleşmeden dönerek menfi zararının tazminini talep etme haklarını kullanması mümkün olmayıp davacı tarafın davalı yandan talep edebileceği bir alacağı bulunmadığı anlaşılmakla davanını reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE;
2- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 55,40 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 544,52 TL peşin harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 489,12 TL’nin talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafın kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 4.782,75 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
5-Taraflar tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair karar gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisnde ———— nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı okundu. Usulen anlatıldı. 14/01/2020