Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/776 E. 2022/640 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/776 Esas
KARAR NO: 2022/640
DAVA: Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 06/07/2015
KARAR TARİHİ: 15/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davacı şirketin dağıtıcı lisarısı ile —-faaliyet gösterdiğini, taraflar arasında —– tarihinde protokol akdedilmek suretiyle—– tesis edildiğini, davalı tarafın —– tarihli bir ihtarname ile sözleşmenin——-tarihinde feshedileceğini bildirdiğini, sözleşme gereği davalı tarafın cezat şart yanında şirketin uğradığı zararı da ödemesi gerektiğini, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle davacı şirketin kardan mahrum bırakıldığını, sözleşmenin feshini düzenleyen maddelerde sona erme halinde her türlü borcun muaccel olacağının kararlaştırıldığını belirterek davanın kabulünü talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davalının tankerinin davacının bildirdiği yerden mal teslim alışları sırasında sık sık aksaklıkların yaşandığını, bedeli peşin ödenmiş malların gecikmeli olarak yüklendiğini, bu nedenle zaman ve iş kayıpları yaşadıklarını, sözleşmenin baştangıcırıda mal teslimini —— ünitelerinden gerçekleştirdiği halde bir süre sonra davalının rızası hilafında——- ünitelerinden yükletmeye başladığını, davacının kendi markasının piyasa değerini yükseltmek için yeterli reklam yapmadığını, davacının çok sık personel değiştirip iletişime önem vermediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Davacı dava dilekçesi ile, taraflar arasında ——– sözleşmesi bulunduğunu, davalının dikey anlaşmaları süresinden önce feshetmesi sebebiyle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile kar mahrumiyeti ve cezai şart bedeli olmak üzere toplam ——– kısmının dava tarihinden temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava ettiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacının talebinin hukuken yerinde olup olmadığı ve miktarı noktasında toplandığı görülmüştür.
Davada taraf teşkili sağlanmıştır.
Tanık beyanları;
Tanık ——–Beyanında : Ben davalı ——- bulunan———- ilk açılışından devrine kadar istasyon sorumlusu olarak çalıştım. Bu sebeple taraflar arasındaki uyuşmazlık hakkında bilgi sahibiyim. Davacı firma davalı şirketin —– temin edecekti———bulunmaktadır, davacı firma yapılan anlaşma gereğince —- ——– edip davalının petrol istasyonuna temin edecekti, biz de bu sebeple tanıdığımız kişilere davalının işyerinde satılacak olan ürünlerin ——gelen ürünler ve bu kalitede ürünler olduğunu söyledik ve insanları bu şekilde davalının —— çektik, bir dönem başlangıçta davacı taraf —–tesisinden ——– daha sonra bir müddet ———– son olarak da—— dışındaki diğer dolum tesislerinden gelen akaryakıtlardan müşteriler memnun olmadı, bu konuda serzeniş ve sitemlerini bize dile getirdiler. Biz de onlara karşı mahçup duruma düştük, burda şunu da söylemem lazım ——getirilip doldurulacağı zaman kaçak yakıtın engellenmesi adına —— izin alınıp buna göre dolum yapılır, davalı şirketin işletmiş olduğu————-bitmek üzereyken biz davacıya ulaşmaya çalıştığımızda çoğu zaman ulaşamadık, bu sebeple davalının işletmiş olduğu —-depolarına dolum yapılamadı, bundan kaynaklı olarak sorunlar da yaşandı. Bunun dışında davacı taraf gerek teknik gerekse mali olarak davalı şirkete bir yardımda bulunmadı, mesela kurumların yapmış oldukları ——- ihalelerinde teklif verirken davacı mali olarak fiyatta bir kırma yapmadı bu sebeple biz de daha yüksek fiyatlar vermek durumunda kaldık, diğer firmalar bizim alışımızdan daha düşük fiyatlar teklif ettiler. Öyle zannediyorum ki taraflar arasındaki —— ilişkin ilişki ———- yılları arasında devam etmiştir. Davalı firma şirket hisselerini bir başkasına devredince ben de yeni ortaklarla çalışmadım, bundan sonraki süreç hakkında bilgi sahibi değil. Benim bilgim ve görgüm bundan ibarettir, tanıklık ücreti talebim yoktur dedi.
Davalı vekilinin talebi üzerine tanıktan soruldu: Davalı şirketin davacı ile olan mal alışı şu şekilde olmaktaydı; davalı firmanın ihtiyacına göre ihtiyaç hasıl olduğunda davacı tarafa banka kanalı ile havale yapılmakta, yakıt ihtiyacı bildirilmekte ve tanker——– iline gitmekte idi, fakat davacı firmanın———çalışanları düzgün bağlantı kuramadığı için tanker dolum için gittiğinde bir türlü sıraya giremiyor veya yakıt dolumları çok geç saatleri buluyordu, bu konu defalarca kez dile getirilmesine hatta davacı firmanın çalışanları değiştirilmesine rağmen bu sorun çözülemedi, bu ve buna benzer tedarik sorunları sürekli olarak yaşandı. İstasyon ilk kurulduğu sırada da sonraki aşamalarda da davacı firma istasyonun kurulumuna ilişkin herhangi bir maddi destek sağlamamıştır tüm masrafları davalı firma yapmıştır dedi.
Tanık ——— Beyanında :Ben davalı şirkette —- kısmında çalıştım. Davacı firmada davalıya——- temin eden şirketti, davacı tarafla özellikle ——- sistemi ile ilgili sorunlar yaşanıyordu, bundan kastım şudur ——— depolara yakıt depolanabilmesi için —— izin gelmesi gerekir, çünkü hangi fatura ile ne kadar miktarda ürün boşaltılacağı ancak bu izin ile yapılabilir, böylece kaçak akaryakıtın dolumunun önüne geçilmektedir. Davacı tarafla iletişimde problemler yaşıyorduk ulaşamıyorduk, bu sebeple depolara yakıt yüklenemiyordu. Davacı taraf ile yapılan anlaşma şuydu davacı —- tesislerinden temin ettiği akaryakıtı davalı firmaya verecekken ve başlarda da böyle yapmışken sonraları —– tesisinden temin etmiş olduğu ———- davalı firmaya temin etmeye başladı. Davalı firma ve bizler her ne kadar tabelada—– yazıyor ise de aslında ———- firmasının ürünlerinin satıldığı noktasında çevreye açıklamalarda ve beyanlarda bulunmuştuk buna göre de müşteriler geliyordu, fakat sonradan gelen ürünler farklı firmalardan olunca müşterilerden şikayetler almaya başladık, ———- kalitesizliğinden şikayet ediyorlardı. Bunun yanında davacı firmaya göndermiş olduğumuz paraya rağmen davacı firmanın çalışanları merkezden onay beklendiğini söyleyerek dolum için gönderdiğimiz tankerlerin geç dolmasına neden oluyordu bu ise——- zaten akaryakıt az olduğu için gönderildiğinden istasyonun bir süre ——- kalmasına neden olabiliyordu. Benim bilgim ve görgüm bundan ibarettir dedi.
Davalı vekilinin talebi üzerine tanıktan soruldu: Davalı firmanın işletmiş olduğu —— tüm yatırım masrafları davalı firma tarafından karşılandı, davacı şirketin herhangi bir katkısı olmadı. Davacı tarafın toplu alımlarda davalı şirkete herhangi bir desteği olmadı, bundan —— gibi diğer kurumların toplu alımlarında bir miktar indirim yapılması beklenirken davacı taraf böyle bir indirim de bulunmadı, davalı şirkete herhangi bir yardımı da olmadı. Burda yaşanan bir olayı da anlatmak istiyorum, ——— çıkmıştı, davalı firma da bu ihaleye katıldı, diğer teklif veren firmalar davalının davacıdan aldığı fiyattan daha aşağı fiyat teklif ettiler. Yani davalı daha pahalıya ürün almış oluyordu dedi.
Tanık —- Beyanında : Ben davalı ————yılları arasında çalıştım, taraflar arasında anlaşma gereğince davacı davalıya —— temin ettiği ——davalıya verecek iken davacı bazı zamanlarda başkaca akaryakıt dolum tesislerinden ——almak için bizi yönlendiriyordu ben tanker şoförüyüm bu olayı bizzat yaşayan kişi benim yani —– yüklenmesi gerekirken —— aldığımız da oluyordu davacının yönlendirmesi nedeniyle bu ise davalı şirketin müşterileri ile sorun yaşamasına neden oluyordu çünkü —–daha kaliteliydi diğerinden alındığında müşteriler üründen memnun kalmıyor ve serzenişte bulunuyorlardı, yine davacının———-bulunan sevkiyatçısı geç geldiği için biz mağdur oluyorduk ben erken saatlerde————-tesisinde bulunuyordum fakat az evvel de söylemiş olduğum gibi davacının ———– daha geç saatlerde geldiği için ben ————-geri dönemiyordum beklemem gerekiyordu bu da hem zaman kaybına yol açıyordu hemde ürünü geç getirmekten dolayı sıkıntılar yaşıyorduk bu ve buna benzer sorunlar yaşanıyordu özellikle toplu alım yapan şantiyeler —— geç gelmesinden dolayı şikayet ve serzenişlerde bulunuyorlardı, az önce de söylediğim gibi akaryakıtın kalitesi düşük diye de yine müşteriler şikayetlerde bulunuyorlardı. Benim bildiğim kadarıyla davalı şirketin ——yapılırken davacı tarafın herhangi bir katkısı olmadı davalı kendi imkanlarıyla tesisi yaptı.
Davalı vekilinin talebi üzerine soruldu: —-sevkiyat ofisi vardır ——–diğer firmalardan almış olduğu ürünleri aracılık yapar ve satar, ——— olduğu yerdir bu firmalar temin ettikleri ürünleri biraz daha düşük kalitede olarak davalıya veriyordu,——–daha kaliteli oluyordu, ——– yönlendirmesi ile ürün veriliyordu ——-ürün verilmesini söylerse o kalite bizim tankere dolduruluyordu davalı firmanın da asıl muhatabı olduğu ——-diğer firmalarla doğrudan bir bağlantısı yoktur. dedi.
Dosyaya kazandırılan bilirkişi raporlarında ;
—– Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle;
Faturaların davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenmiş—– arası muhtelif tarihlerde faturalardan oluştuğu, Davalı tarafin, önceleri mal teslimlerinin —- sonrasında işe——–yaptırıldığına dair savunmasının denetlenebilmesi amacıyla fatura ekindeki ürün teslim fişleri incelenmiştir. Buna göre ; davalı şirket vekilinin —–havale tarihli dilekçesi ekinde sunduğu ————- firmasından mal teslimine ilişkin olup diğerlerinin tamamı —– mal teslimine ilişkin olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
——— Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle:
—– Esas sayılı dosyasında bulunan belgelerin incelenmesinin sonuçları; Bilirkişi incelemesine taraflar arasında düzenlenmiş olan taahhütnmame sunulmadığı için, davalı firmanın alım taahhüdünde bulunmuş olduğu miktar tespit edilememiştir. Bu nedenle de sözleşme yılları içerişinde alınmış olan ürün miktarları ile taahhüt edilen miktar karşılaştırılamamış ve hesaplama yapılamayacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
—- Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle:
Davacı ——dava dilekçesinde, hesaplanacak kar mahrumiyetinden ve cezai şarttan dağan alacaklarının —– başlangıç tarihi olan —- tarihinden,—— davalı yan tarafından haksız olarak fesih edildiği ——– tarihine kadarki dönem için şimdilik ——- bedel talep etmiştir. Taraflar arasında imzalanan—- tarihli Protokolde ve—— tarihli —- Sözleşmesinde,davalı/bayi ———-belirli bir miktarda mal alım taahhüdü bulunmamaktadır. Bu nedenle, davacının, —– başlangıç tarihi olan —- tarihinden, —— davalı tarafından fesih edildiği —— tarihine kadarki dönem için kar mahrumiyeti ve cezai şart talep etme hakkı bulunmamaktadır. Davacı taraf,dava dilekçesinde ayrıca,davalı yan tarafından bayilik sözleşmesinin fesih edildiği —-tarihinden ——- sona erdiği —– tarihine kadarki dönem için ise şimdilik —– cezai şart ve kar mahrumiyeti talebinde bulunmuştur. Yukatıda, bayilik sözleşmesinin fesih edildiği —— tarihinden bayilik sözleşmesinin sona erdiği —- tarihine kadar ki dönem için davacının ———- kar mahrumiyeti zararı olduğu hesaplarmıştır.Sayın mahkemece davalı/bayice feshin haksız olduğunun kabul edilmesi halinde, davacının,davalıdan isteyebileceği kâr mahrumiyeti zararı, davacının aynı bölgede aynı şartlarla yeni bir ——- kurabilmesi için gerekli olan makul süreyle şınırlıdır. Bu makul sürenin tespiti ise ancak —— bulunduğu bölge olan —- yaptırılacak bir araştırma ya da alınacak bir bilirkişi raporuyla mümkündür. Davacı,bu dönem için cezai şart talebinde de bulunmuştur——davalı/bayinin tek taraflı olarak sözleşmeyi feshetmesi halinde bayinin ,——- ve ek protokolle kaleme alınacak olan ceza-i şartı ödeyeceği belirtilmiştir.Bu madde yazılan, cezai şartın miktarın belirlenmesine ilişkin ek protokolün varlığı iddia ve ispat edilmemiştir. Dolayısıyla cezai şart miktarı taraflarca belirlenmediğinden,davacının,davalı/bayiden cezai şart isteme hakkı bulunmadığının sonuç ve kanaatine varılmıştır.
——–tarihli bilirkişi raporunda özetle:
Davalının ileri sürdüğü hallerin varlığını ispatlaması halinde, bu hususların varlığı ve taraflar arasında imza edilmiş sözleşme ilişkisinin selameti ve sürekliliği, dürüstlük ilkesince artık davacıdan beklenemez bir hal aldığında, davalı bayinin sözleşmeyi feshi haklı görülebileceği, Davacı—– kar mahrumiyetinin yapılan hesaplama neticesinde—- ibaret bulunduğu, —–, davalı —–sözleşmeyi tek taraflı olarak fesih etmesi halinde bayinin, ——–aralarında kararlaştırılacak ve ek protokolle kaleme alınacak olan cezai şartı ödeyeceği belirtildiği fakat bu maddede yazılan cezai şartın miklarının belirlenmesine ilişkin ek protokolde, kar mahrumiyeti durumunda, cezai şart mikları taraflarca belirlendiğine ilişkin düzenlemeye rastlanılmadığından, davacı —– davalı bayisi —— cezai şarta ilişkin değerlendirme yapılması mümkün olmadığı, sonuç ve kanaatlerine varılmıştır.
—-tarihli bilirkişi raporunda neticeten:
Davacının—– yapmış olduğu bildirimlerine ve Öngörülen bir yıllık makul süre göz önüne alınarak yapıian hesaplamaya göre davalının davacıdan talep edebileceği kar mahrumiyeti tutarının ——— olacağı,
Davacının cezai şart talebi ile İlgi itirazı sonucunda sözleşmede eve ek protokole göre cezai şartın varlığında bir tereddüt olmadığı, fakat cezai şart miktarının ve/veya cezai şart hesaplama yönteminin belirtilmediği,
Davacının, davalının günlük ortalama çekiş (satış) miktarı göz önüne alınarak —–hesabına göre hesaplama yapılması talebi doğrultusunda nihai hukuki değerlendirme Sayın Mahkemenin takdirinde olmak üzere kök rapordaki hesaplama kriterlerine göre ortalama ——– miktanna göre cezai şart tutarının ——olacağı,
Davacının bilirkişi raporlarına karşı beyanlarında kıstelyevm hesabı ile belirlenmesi gerektiği yönündeki itiraz doğrultusunda, —-verileri dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre sözleşmenin feshinden bitiş tarihine kadar ——günlük süre zarfında davalının —-günlük ortalama alımına göre — kar üzerinden——– talep edebileceği,
Sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Islah ;
Davacı vekilinin —– tarihli dilekçesi; Sözleşmeden ve kanundan kaynaklanan her türlü zarar ziyanın tazmini haklarımız ile fazlaya ilişkin tüm talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla, taraflar arasındaki ————- süresinden önce feshi nedeniyle müvekkil şirketin kar mahrumiyetinden doğan alacağımızın ———– başlangıç tarihi olan —- tarihinden, bayilik sözleşmesinin davalı yan tarafından haksız olarak fesih edildiği—– tarihine kadar ki dönem için —— bedel ile yine davalı yan tarafından bayilik sözleşmesinin fesih edildiği —- tarihinden bayilik sözleşmesinin süresinin sona erdiği — tarihine kadar ki dönem için ise cezai şart alacağımızı —- olacak şekilde toplam —— dava tarihinden itibaren temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsili talebi
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava sözleşmenin feshinden kaynaklı kar mahrumiyeti ve cezai şart alacağına ilişkindir.
Davacı —– Davalı —-arasında —-tarihinde “Protokol” akdedilmiştir.
Davacı —-ile Davalı —–arasında —– tarihinde —–akdedilmiştir. Sözleşmenin konusu ——mevkiinde bulunan—— numarasıyla kayıtlı taşınmaz üzerinde ——- kurumsal kimliği altında———-ilişkindir.
Sözleşmenin süresi; Sözleşme yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 4 yıl süre ile geçerli olup bu itibarla iş bu sözleşme süresi sonunda kendiliğinden sona erer” şeklinde tanzim edilmiştir.
Davalı —–Davacıya gönderdiği—- gönderilen ihtarname ile——- tarihi itibari ile sözleşme ve protokolü fesih ettiği bildirilmiştir.
Davalı/bayi ——gerek davacı —- çektiği fesih ihbarnamesinde gerekse davaya cevap dilekçesinde, normalde mal teslimlerinin ——– ünitelerinden gerçekleştirildiği halde, kendilerinin rızası hilafına —–de yükletildiğini, hu ürün değişikliğinin getirdiği müşteri şikayetleri nedeniyle sıkıntılar yaşandığını, müşteri kaybına uğradıklarını, ——markasının piyasa değerini yükseltici reklam, ürün kalitesini arttırmak, daha iyi şartlarda ürün satışı yapmak gibi pazarlama destek unsurlarım gerektiği gibi ve yeterince önem vermediğinden, müvekkilinin satışlarını geliştirme maksatlı yaptığı yatırım ve işlemlerin beklenilen getiriyi sağlamadığını,———- mal teslim alışlarında sık sık aksaklıklar yaşandığını, bedeli ödenmiş olan malların tankere,— görevlilerinin ilgisizliği ve savsaklaması nedeniyle gecikmeli olarak yüklendiğini, bu nedenle zaman ve iş kaybı yaşandığını, —— çok sık personel değiştiğini ve bayilerle iletişime önem verilmediğini, kendileri özelinde fıyatlandırmayla ilgili soru ve taleplerin zamanında karşılanmadığı ve geri dönüşler yapılmadığından, toplu (kamu ihaleleri) satış imkanlarının kaçırıldığını,——- ilgili bir muhataba ulaşılamadığından veya ulaşıldığında yeterli ilgi ve desteği bulamadıklarından iş ve satış gerçekleştirme imkanlarını kaçırıp zarara uğradıklarını bu nedenlerle sözleşmenin fesh edildiği beyanında bulunmuşlardır.
Taraflar arasındaki —– sürekli borç ilişkisi doğuran sözleşmelerdendir. Sürekli borç ilişkisi, tarafların birbirine karşı güven, dürüstlük kurallarına uyulmasını, borçlunun ifa fiilinde özel bir dikkat ve özen göstermesini gerekli kılar. Bu güven, iyi niyet ve özen ilişkisi sarsılırsa, bu durum taraflara sözleşmeyi fesih için özel bir neden yaratabilir. Bu sebeple, kanunda ve sözleşmede bir fesih hakkı öngörülmese bile, sürekli borç ilişkilerinde taraflara haklı sebepler varsa bu sözleşmeleri fesih hakkı tanınmaktadır. Sözleşme borç ilişkisin o vakte kadar süresi içinde ilişkisinin devamı dürüstlük kurallarına göre artık beklenemeyecek bir hal almış ise, böyle bir haklı sebebin varlığı kabul edilmektedir Davalının ileri sürdüğü bu hallerin varlığını ispatlaması halinde, bu hususların varlığı, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin devamı, dürüstlük kurallarına göre artık davalıdan beklenemeyecek bir hal almış olacağından, davalı/bayinin sözleşmeyi feshi haklı olacaktır.
Taraflar arasında imzalanan ——- tarihli ———–, ürünlerin ————-yükleneceğine dair bir hüküm bulunmadığı gibi davacının davalının dosya içerisinde feshin nedenine ilişkin belirttiği konularda bir taahhüdünün bulunmadığı dikkate alındığında tanık beyanlarına itibar edilmemiş sözleşme ilişkisinin devamı, dürüstlük kurallarına göre artık davalıdan beklenemeyecek bir hal aldığı hususunun dosya kapsamında davalı tarafından ispat edilemediği bu nedenlerle mahkememizce feshin haksız olduğu ve davacının kar mahrumiyeti ve cezai şart talep edebileceği değerlendirilmiştir.
Davacı ——dava dilekçesinde, hesaplanacak kar mahrumiyetinden ve cezai şarttan doğan alacaklarının bayilik sözleşmesinin başlangıç tarihi olan —- tarihinden, —– davalı yan tarafından haksız olarak fesih edildiği —– tarihine kadarki dönem için şimdilik —-bedel talep etmiştir.
Taraflar arasında imzalanan — tarihli — tarihli ——– davalı/bayi——– belirli bir miktarda mal alım taahhüdü bulunmamaktadır. Bu nedenle, davacının, bayilik sözleşmesinin başlangıç tarihi olan ——-tarihinden, bayilik sözleşmesinin davalı tarafından fesih edildiği ——–tarihine kadarki dönem için kar mahrumiyeti ve cezai şart talep etme hakkı bulunmadığı ancak fesih tarihinden itibaren sözleşme bitimine kadar olan dönemde talep edebileceği değerlendirilmiştir.
Davacı —- davalı bayii ——— isteyebileceği kar marjı mahrumiyeti zararının, davacının aynı bölgede benzer şartlarda yeni bir bayii oluşturabilmesi için gerekli olan makul süreyle sınırlı olacağı bu sürenin kabul görecek normal ekonomik seviyede ve yeni bir arayışta oluşabilecek bayii ağında pazarlama stratejisi, yatırını, ve rekabet seviyesi de dahil —– alınacak ruhsat vb, süreler göz önüne alındığında bir yıl baz alındığında davacının talep edebileceği kar mahrumiyetinin yapılan hesaplama neticesinde —– cezai şart alacağının —– olduğu, davacının ıslah dilekçesi ile —- kar mahrumiyeti,—- cezai şart olmak üzere toplam ——–talep ettiği anlaşılmakla taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile,
1——- kar mahrumiyeti, ——- cezai şart alacağı olmak üzere toplam —- dava tarihi olan ——-tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Kanunun 2/2 maddesi kapsamında ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 10.325,50 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 426,94 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 9.898,56 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yatırılan 426,94 TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 10.037,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davalının dosyada sarf ettiği tüm yargılama giderlerinin DAVALININ ÜZERİNE BIRAKILMASINA,
6-Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 23.673,48 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde ———–Adliye Mahkemesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/09/2022