Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/196 E. 2019/590 K. 28.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/291
KARAR NO : 2019/561
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ: 09/03/2017
KARAR TARİHİ: 21/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkil şirketin, davalı şirkete emtiaların uluslar arası fuarlara taşımasını çeşitli zamanlarda üstlendiğini, davalıya verilen taşıma İşlemi karşılığında, muhtelif tariflerde faturalar düzenlendiğini, müvekkil şirket davalı taraf ile olan ticari ilişkisi nedeniyle cari hesabında davalı taraftan toplam —-TL alacaklı olduğunu, davalı tarafın bakiye 60.482.80TL’yi ödemekten imtina etmesi üzerine müvekkilin haklı fatura ücreti alacağının tahsili amacıyla İstanbul Anadolu 24.İcra Müdürlüğümün ——— E.sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu şirketin itirazı üzerine takibin durduğunu, davalı şirkete hizmet vermiş olan müvekkil şirket bu hizmet karşılığında navlun ticareti faturaları düzenlediğini, hesap ekstresi, ticari ilişki ve alacağa ilişkin belgeler ticari defter ve kayıtlarla alacağın varlığının sabit olduğu, bu nedenlerle davalı borçlunun İstanbul Anadolu 24.İcra Müdürlüğü’nün———E.sayılı dosyasına yapmış olduğu yetki itirazının reddine, borca itirazın iptali ile icra takibinin devamına, değerin %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Müvekkilin şirkete gönderilen ödeme emrindeki adresten dolayı yetkili Mahkemenin İstanbul Çağlayan Mahkemeleri olduğunu yetki itirazın bulunduğu, davacı taraftan gönderilen ödeme emrinde takibin dayanağı olarak cari hesaba dayandığı, mahkeme huzurdaki davada ise alacağın navlun alacağı ve faturaya dayandığını, fatura konusu mal ve hizmetin müvekkil şirket tarafından alındığına ilişkin irsaliye veya hizmete ilişkin teslim tutanağı ibraz etmesi gerektiğini, davacıdan navlun alacağını doğuracak taşıma hizmetini almadığını, davacının bunu ispatlaması gerektiğini, bu nedenlerle haksız ve dayanaksız davanın tümden reddine, haksız ve dayanaksız takip nedeni ile davacının %20 icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi ——— tarihli raporunda; Davacı tarafın icra takibine konu yapılan ve cari hesapta bulunan altı adet faturadan hizmet alımlarının tespiti ile beş adet fatura bakiyesi 11.652,45 TL’nin takip tarihi itibari ile davacı alacağı olabileceği, diğer taraftan kalan ——— nolu 48.830,53 TLlik tutarlı fatura; yerinde incclemede ticari defterde davalı cari hesaplarında kaydı görülse de fatura içeriği hizmetin davalı tarafından alındığına dair yeterli bilgi/belge/kayıt bulunmaması nedeniyle davacı alacağı olamayacağı, sonuç ve kanaatine varmıştır.
Bilirkişi ——— tarihli raporunda; ——— TL ve ———- nolu —-TL bedelli faturanın davacıya teslim edildiği veya taşıma hizmetinin davalı şirkete verilmiş olduğuna ilişkin imzalı somut bir belge bulunmamakta ise de bu hizmetlerin davalıya verildiğinin mütalaa edildiği, taraflar arasında uyuşmazlığa konu olan 3. Navlun faturasının ———-nolu 48.830,35 TL tutarlı fatura olduğu fakat bu faturaya ilişkin taşıma belgelerinde davalı şirketin ismi geçmemiş olsa bile taraflar arasındaki mail yazışmalarına istinaden söz konusu taşımanın davalı şirket adına yapılmış olabileceği yönünde mahkemede kanaat oluşması halinde davacı şirketin davalı şirketten cari hesaba ilişkin bakiye alacağının İstanbul Anadolu 24. İcra Müd. ——-E sayılı dosyasından takip —– tarihi itibari ile ——– TL davacının alacaklı olacağı ve itirazın iptali gerekeceği, mahkemede uyuşmazlığa konu taşımaların davalı şirket adına yapılmamış olabileceği yönünde kanaat oluşması halinde ise tarafların cari hesaplarında karşılıklı olarak kayıt altına alınmış olunan faturalara istinaden İstanbul Anadolu 24. İcra Müd. ———— E sayılı dosyasından takip 13.12.2016 tarihi itibariyle davacı şirketin 60.482,80 TL tutarından kabul edilmeyen 3 adet faturanın tenzil edilmesi ile 60.482,80 – 2.101,85 -899,96 – 48.830,35 = 8.650,64 TL alacaklı olacağı ve itirazın iptali gerekeceği, sonuç ve kanaatine varmıştır.
Bilirkişi ——– tarihli raporu ile; Dosyada sunulu 3 adet fatura ve 3 adet ——– Senedi üzerinde yapılan inceleme ve Hava Yük Senetlerinin düzenlendiği tarihler itibariyle, hava yolu taşıyıcılarının kargo acentelerine uyguladığı satış fiyatları yanı sıra, acentelerin müşterilerine kar marjı koymak suretiyle piyasa genelindeki satış fiyatları da gözetilerek, davacı …Ş.’nin düzenlediği faturaların piyasa rayiç değerlerinde kadri maruf olduğu, Şayet Mahkeme fiyatların daha kapsamlı irdelenmesi konusunda karar verecek olursa, ———— temsilciliklerini üstlenen Genel Satış Acentelerine müzekkereler yazmak suretiyle, ihtilaf konusu dönemlere ait piyasada uygulanan satış fiyatlarını talep edebilecekleri, bu hususun Mahkemenin takdirinde olduğu görüş ve kanaatine varılarak değerlendirmiştir.
Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Davacı cari hesaptan kaynaklanan 60482,80 TL alacağının tahsili için davalı hakkında genel haciz yolu ile takip başlatmış olup, davalı süresinde sunduğu itiraz dilekçesi ile icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmiştir.
Davacı tarafından süresinde açılan iş bu dava ile davalının itirazının iptali talep edilmektedir.
Her ne kadar davalı tarafından icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş ve mahkememizin yetkisine karşı ilk itirazda bulunulmuş ise de, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunduğu, davacının sözleşmeden kaynaklanan alacağının tahsilini talep ettiği, para borcunun TBK.nun 89’uncu maddesi uyarınca alacaklının ikametgahında ödenmesi gereken borçlardan olduğu, davacı alacaklının Mahkememiz yargı sınırları içerisinde ikamet ettiği, bu nedenle takibin başlatıldığı ve davanın açıldığı icra dairesi ve mahkememizin yetkili olduğu anlaşıldığından davalının icra dairesinin yetkisine yapmış olduğu itiraz ve mahkememizin yetkisine yapmış olduğu ilk itiraz yerinde görülmemiştir.
Tarafların ticari defterleri üzerinde, BA ve BS formları üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacı tarafından düzenlenip de davalı kayıtlarına yer alan faturaların ———–tarihli 3 adet toplam —- TL bedelli faturalar olduğu, taraf defterleri arasındaki uyumsuzluğun davalının defter ve kayıtlarında yer almayan (a)— tarihli— nolu ——- TL bedelli, (b) —- tarihli—- nolu —-TL bedelli, (c) —- tarihli —- nolu —-L bedelli 3 adet faturalardan kaynaklandığı,
Bu durumda taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacı tarafından davalı adına düzenlenen 6 adet toplam 70982,80 TL bedelli fatura konusu hizmete dair sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığı, fatura konusu taşıma işinin davacı tarafından yapılıp yapılmadığı, davacının alacağa hak kazanıp kazanmadığı, kazanmış olması halinde miktarının ne kadar olduğu hususlarında toplandığı,
———— tarihli 3 adet toplam ——- TL bedelli faturaların davalı kayıtlarında yer alması nedeniyle davacının bu faturalara konu taşıma hizmetini verdiğini ispat ettiği, bu nedenle davacının 3 adet fatura bedeli toplamı —-TLsına hak kazandığı
(a) ——– tarih—- nolu —- TL bedelli, (b) —– tarihli — nolu ——— TL bedelli, (c) —–tarihli — nolu ———- TL bedelli 3 adet faturanın ise davalı kayıtlarında yer almaması nedeniyle fatura konusu hizmete dair sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığı, fatura konusu taşıma işinin davacı tarafından yapılıp yapılmadığı, davacının alacağa hak kazanıp kazanmadığı, kazanmış olması halinde miktarının ne kadar olduğu hususlarının araştırılması gerektiği,
(a) —– tarihli—– nolu——- TL bedelli fatura içeriğinin alıcısının Kadjo Favstin, varış yerinin Abidjan olduğu, taşıma belgesinde ihracatçının davalı şirket olarak belirtildiği ve davalının 2016 yılının Haziran ayına ilişkin BS formunda, Fildişi Sahili ülkesinden Kadjo Favstin adına düzenlenmiş 1 adet KDV hariç 23974,00 TL tutarlı faturayı beyan etmiş olduğu, davalının, Kadjo Favstin isimli kişiye satmış olduğu bu malın taşıma işinin başkası tarafından yerine getirildiğinin iddia edilmediği gibi bu eşyanın başka kişi tarafından taşındığına dair bir delil de ibraz edilmediği, ayrıca davalı tarafından aynı alıcıya satılan malın davacı tarafından taşınmasına ilişkin faturaların davalının defterlerinde kayıtlı olduğu, bu nedenle fatura konusu işin davacı tarafından yapıldığını kabul etmek gerektiği,
(b) —- tarihli ——- nolu— TL bedelli fatura içeriğinin alıcısının ——– olduğu, taşıma belgesinde ihracatçının davalı şirket olarak belirtildiği ve davalının 2016 yılının Haziran ayına ilişkin BS formunda, Fildişi Sahili ülkesinden ———– adına düzenlenmiş 1 adet KDV hariç 8593,00 TL tutarlı faturayı beyan etmiş olduğu, davalının, ——- isimli kişiye satmış olduğu bu malın taşıma işinin başkası tarafından yerine getirildiğinin iddia edilmediği gibi bu eşyanın başka kişi tarafından taşındığına dair bir delil de ibraz edilmediği, ayrıca davalı tarafından aynı alıcıya satılan malın davacı tarafından taşınmasına ilişkin faturaların davalının defterlerinde kayıtlı olduğu, bu nedenle fatura konusu işin davacı tarafından yapıldığını kabul etmek gerektiği,
(c) —-tarihli—nolu—————— TL bedelli fatura kapsamında taşınan malın göndericisinin —–emtianın varış yerinin — olduğu, fatura ekindeki taşıma belgelerine göre taşıma işinin —– tarihinde gerçekleştiği, davacı tarafından ibraz edilen —— tarihli elektronik posta yazışmasında davalı şirket yetkilisi tarafından Mali ülkesine yapılan taşıma ile ilgili olarak yazışma yaptıkları, taşıma ilişkisinin elektronik posta yazılmalarında da doğrulandığı, taraflar arasında Mali ülkesine yapılan başka bir taşıma ilişkisi bulunmadığından yazışmaların fatura konusu taşıma işi ile ilgili olarak yapıldığını kabul etmek gerektiği, bu nedenle davacının fatura konusu taşıma hizmetini verdiğini ispatladığı,
Her ne kadar davacı davalının kayıtlarında yer almayan bu üç adet fatura ile ilgili taşıma edimini yerine getirdiğini ispatlamış ise de, taşıma hizmetinin bedeli konusunda tarafların uzlaştıkları bir bedel bulunmadığı, fakat bilirkişi ———-l tarafından düzenlenen rapora göre davacının, davalının kayıtlarında yer almayan bu üç fatura ile ilgili olarak düzenlediği faturadaki taşıma hizmet bedellerinin, taşıma işinin gerçekleştiği tarihteki piyasa genelindeki rayiçlere uygun olduğu anlaşıldığından davacının davalının kayıtlarında yer alan 3 adet fatura bedeli toplam —-TL.nin yanı sıra, davalının kayıtlarına yer almayan fakat içeriği taşıma hizmetinin verildiği ispatlanan 3 adet fatura bedeli de olmak üzere davacının davalıdan 60482,80 TL alacaklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Davalının defterlerinde yer alan 3 adet fatura bedeli 8682,15 TL bakımından alacak likit olduğundan icra inkar tazminatına sadece bu kısım için hükmedilmiş, diğer kısmın ise yargılama ile belirlenmesi nedeniyle likit olmadığından icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, İstanbul Anadolu 24. İcra Müdürlüğünün——- Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının 60.482,80 TL asıl alacak bakımından İPTALİ ile takibin 60.482,80 TL asıl alacak bakımından DEVAMINA,
-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi UYGULANMASINA,
-Alacağın likit olan kısmı 8.650,64 TLnin %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
2-Alınması gerekli 4131,58 TL harçtan peşin alınan 730,49 TL harcın mahsubu ile bakiye 3401,09 TL’nin davalılardan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA, Davacı tarafından yatırılan 730,49 TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
3-Davacı tarafça sarf edilmiş, 31,40 TL başvuru harcı, 4,60 TL vekalet pulu, 2329,50 TL bilirkişi ücreti ve sair yargılama gideri olmak üzere toplam 2365,50 TLnin davalılardan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 7003,11 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin huzurunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 21/05/2019