Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1000 E. 2020/420 K. 16.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi

GEREKÇELİ KARAR
(AÇILMAMIŞ SAYILMASINA)
ESAS NO : 2015/1000 Esas
KARAR NO : 2020/420

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 11/09/2015
KARAR TARİHİ : 16/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkillerinden —– davalı şirketin 24.03.2001 tarihli olağan genel kurul toplantısına katılımlarının vekaletnamelerin geçersizliğinden bahisle engellendiğini, diğer davacıların temsilcilerinin yapmış olduğu şirketi toplantıya çağıran yönetim kurulunun yetkisiz olduğuna ve genel kurulun yapılamayacağına dair itirazlarından hiç söz edilmeksizin toplantı tutanağının düzenlendiğini, Toplantı Tutanağının 4. maddesinde bir kısım davacılar temsilcisi sıfatı ile —-şirket bilançosuna ve denetleme raporuna itiraz ve muhalefet ettiğinin belirtilip, bilahare bilanço ve gelir tablolarının oy birliğiyle tasdik edildiğinden söz edildiğini, yine yönetim ve denetim kurulu üyelerinin oy birliği ile ibra edildiği tutanakta yazılı olmasına rağmen, müvekkillerinin bu konudaki şiddetli itirazlarından da bahsedilmediğini, hisse sahipliği sıfatı müvekkillerinden …’a paylarını devretmiş olmaları nedeniyle sona ermiş olması gereken —-şahısların hissedar sıfatı ile genel kurula katılıp oy kullandıklarını, esasen şirketi genel kurula çağıran yönetimin yetkisinin baştan yoklukla malûl olduğunu ileri sürerek, davaya konu genel kurulun ve alınan tüm kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili, davacılardan ….—— Yönetmeliği’ne aykırı görüldüğünden bakanlık komiserince kabul edilmediğini, bir kısım davacılar vekili —— 4. maddenin görüşülmesi esnasında şirket bilançosuna ve denetleme raporuna itiraz ettikten sonra oylamaya geçilmeden toplantıya terk etmesi nedeniyle kararların oy birliğiyle alınmasında bir çelişki bulunmadığı, şirket pay defterindeki kayıtlar esas alınarak düzenlenen hazirun cetvellerinin yasaya uygun olduğunu, davacıların tüm iddialarının dayanağı bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
DAVANIN TESPİTİ, İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir.
Dava, niteliği gereği basit yargılama usulüne tabidir.
Davacı vekilinin hazır bulunduğu 21/08/2001 tarihli duruşmada yeni duruşma günü 19/10/2001 tarihine ertelenmiş, davacı vekilinin yeni duruşma günü olan 19/10/2001 tarihli duruşmaya gelmemesi nedeniyle dava dosyası HMK’nın 150. maddesi uyarınca işlemden kaldırılmıştır.
Davacı vekilinin yenileme talebi üzerine 23/10/2001 tarihli yenileme tensip tutanağı ile dosya yeniden işleme alınmıştır.
Davacı vekiline 16/09/2020 tarihli duruşma zaptı tebliğ olunmasına rağmen davacı vekilinin 16/09/2020 tarihli duruşmaya mazeretsiz olarak katılmaması nedeniyle HMK’nin 150. ve 320/4. maddeleri uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davanın HMK.’nin 320/4. maddesi uyarınca 16/09/2020 tarihi itibariyle AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2- Harçlar yasasına göre alınması gereken 54,40 TL harcın, peşin olarak yatırılan 11,24 TL harçtan mahsubu ile bakiye 43,16 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı tarafından sarf edilen 3,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- HMK’nın 333. Maddesi gereğice bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, 6100 sayılı HMK geçici 3/2. maddesi uyarınca Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı HUMK’nun 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam edileceğinden HUMK 432/1. Maddesine göre kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal sürede Yargıtay temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı