Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/452 Esas
KARAR NO : 2022/960

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 08.04.2010
KARAR TARİHİ : 21.12.2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalıların, müvekkili kooperatifin eski yönetim kurulu üyeleri olduklarını, son olarak 22.05.2006 tarihli genel kurul toplantısı ile 3 yıllığına yönetim kurulu üyeliğine seçildiklerini, ancak bu toplantıdan sonra kendilerince kooperatifler kanunu ve yasal mevzuat ihlal edilerek genel kurul toplantısı düzenlenmediğini ve kooperatif üyelerinin başvurusu üzerine o tarihteki denetim kurulu üyelerince yönetim kurulu tarafından kooperatifin toplantıya çağırılmaması ve kooperatifin tüm işlerinin ortada bırakılması üzerine Kooperatifler Kanununun verdiği yetki çerçevesinde—— başvuruda bulunarak 16.05.2009 tarihinde olağanüstü genel kurul toplantısı tertip edildiğini ve bu toplantıda görevlerini yerine getirmeyen kooperatifi aciz içinde bırakan davalı yönetim kurulu üyelerinin görevden alınarak yeni yönetim kurulu üyeleri seçildiğini, 16.05.2009 tarihinde seçilen yeni yönetim kurulu üyelerince seçim sonrası yapılan araştırmada kooperatif merkezi olarak gösterilen yerin boş bir daire olduğu, dairede kooperatife ait hiçbir belge veya evrakın bulunmadığının tutanak ile tespit edildiğini, davalılara ihtarname keşide edilerek yönetim kurulu üyesi olarak uhdesinde ve yasal sorumluluklarında olan kooperatif ticari defter ve belgelerinin ihtarın tebliğine müteakip 10 gün içeresinde tutanakla taraflarına teslimi, aksi takdirde ilgililer hakkında ceza davaları açılacağının ihtar edildiğini, davalıların bu ihtara rağmen kooperatif ticari defter ve kayıtları kooperatife teslim etmediklerini bu sebeple haklarında —— Asliye Ticaret Mahkemesinde “Defter teslim ve zayi” davası açıldığını, müvekkillerinin kooperatifteki yönetim kurulu değişikliğinden sonra yapılan araştırmalarda davalıların eylemleri ile kooperatifi zarara uğrattığını, üyelerini mağdur ettiğini tespit ettiklerini ve kooperatifin 22.11.2009 tarihli genel kurul toplantısı ile davalılar hakkında hukuk ve ceza davaları açılmasına karar verildiğini, davalı yönetim kurulu üyeleri tarafından kooperatif üyelerinden genel kurul kararları ile oldukça yüksek ödemeler toplandığını, ancak bu ödemelerin kooperatif inşaatlarına aktarılmayarak inşaatların eksik bırakıldığını, davalı yönetim kurulu üyelerince kooperatif üyelerinden çevre düzenlemesi adı altında yüksek bedeller toplandığını, ancak toplanılan bu paraların çevre düzenlemesi işinde kullanamayarak kooperatif zarara uğratıldığını, davalı yönetim kurulu üyelerinin inşaatların yapımı ile ilgili olarak——- ile sözleşme tanzim ettiklerini ve inşaatların bu firmaca yapımını sağladıklarını, ancak yapılan inşaatların kalitesiz ve standartların çok altında ikmal edilmiş ve bu inşaatlar için çok fahiş ödemeler yapıldığını, davalılarca müteahhit firmaya yapılan fahiş ödemeler ve inşaatların kontrol edilmemesinden kaynaklanan zararın tazmin edilmesi gerektiğini, kooperatif üyelerince genel kurul kararları doğrultusunda düzenli ödeme yapılmasına rağmen müteahhit firmaya usulsüz para aktarmak suretiyle kooperatifin ——- olan yükümlülüklerini yerine getirilmeyerek kooperatifi 86.000,00 TL ana para, 114.000,00 TL faiz borcu altına soktuklarını, davalılarca bu borcun tazmin edilmesi gerektiğini, kooperatifin kuruluşundan bu yana——Dairesine hiçbir ödeme yapılmayarak kooperatif 160.000,00 TL anapara, 150.000,00 TL faiz borcu altına sokarak kooperatifin zarara uğratıldığını, davalılarca bu faiz borcunun tazmini gerektiğini, davalıların kooperatif adına başta kooperatif avukatı—— ile usulsüz, fahiş, sonu belirsiz ve kooperatifi ağır yükümlülükler altına sokan bir sözleşme imzalayarak ve bu sözleşmeden sonra avukata ödeme yapmayarak kooperatifi zarara uğrattığını, davalıların kooperatiften ayrılan veya ihraç edilen üyelerle ilgili hesaplaşmaları yapmayarak kooperatifi zarara uğrattıklarını—— tarafından açılan alacak davasında davacı kooperatiften 4.310,00 -TL anapara ve faiz, yargılama gideri talebinde bulunduğunu, davalılarca bu davada ödenecek bedelin tazmini gerektiğini, davalıların kooperatif kanunu ve ana sözleşmeye aykırı olarak kooperatife fazla üye kayıt ederek kooperatifi zarara uğrattıklarını, bu yönüyle oluşan kooperatif zararının kendilerinden tazmini gerektiğini belirterek, davalıların kooperatif hisselerinin ve kooperatifçe kendilerine tahsis edilen konutların 3. şahıslara devir ve temlikin ileride davacı müvekkili kooperatif açısından telafisi imkânsız durumların ortaya çıkmasının önlenmesi için davalılara ait konutlara tedbir konulmasına, fazlaya ilişkin haklan saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL zararın dava tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken tahsiline, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Dava dilekçesinin davalı —— 26.04.2010 tarihinde, davalı —— 28.04.2010 tarihinde, davalı ——- 26.04.2010 tarihinde tebliğ olunduğu, usulüne uygun yapılan tebligata rağmen davalılar tarafından davaya cevap verilmediği anlaşılmıştır.
DAVANIN TESPİTİ, İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, yönetici sorumluluğundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Davacı tarafın 06.07.2022 tarihli duruşmaya mazeretsiz olarak katılmaması nedeniyle HMK’nin 150. Maddesi uyarınca dosya yenileninceye kadar işlemden kaldırılmıştır.İşlemden kaldırılan dosya, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmediğinden HMK’nin 320/4. Maddesi yollamasıyla HMK’nin 150/5. Maddesi uyarınca davanın 06.10.2022 tarihi itibariyle açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıda şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın H.M.K.’nin 150. maddesi uyarınca 06/10/2022 tarihi itibariyle AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gereken 80,70 TL harcın, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 148,50 TL harçtan mahsubu ile arta kalan 67,80 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nin 333. Maddesi gereğice bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde —— Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.