Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1554 E. 2020/365 K. 08.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1554 Esas
KARAR NO : 2020/365
DAVA : Kooperatif
DAVA TARİHİ : 18/01/2001
HÜKÜM TARİHİ : 08/09/2020
Birleşen —– sayılı dava dosyası;
DAVA TARİHİ :18/05/2001
BİRLEŞME KARAR TARİHİ :20/03/2002
HÜKÜM TARİHİ :08/09/2020
Birleşen —- Dava dosyasında;
Birleşen—– sayılı dava dosyası
DAVA :Kooperatif
DAVA TARİHİ:20/08/2001
BİRLEŞME KARAR TARİHİ:23/12/2001
HÜKÜM TARİHİ :08/09/2020
Birleşen —– sayılı Dava Dosyasında;
Mahkememizde görülmekte olan —-Üyelik Tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Mahkememizin —- dava dosyasında:
Davacılar tarafından ikame edilen —- tarihli dava dilekçesinde;
Davacıların davalı —- gerçek üyeleri olduğunu tasfiye kurulunun üyeler hakkındaki tutumunun davaya neden olduğunu, davacıların —– yıllarında —- davet üzerine üye olarak katıldıklarını, genel kurullarda oylarını kullandıklarını, —–aleyhine evvelde açılan davalarda yapılan yargılamalarda alınan raporlarda üye olduklarının tespitini tüm ödemeleri eksiksiz olarak yaptıklarını halen davalı kooperatifte oturduklarını, davacıların —– gerçek üyesi bulunduğunun tespitini talep ettikleri anlaşılmıştır.
Davalı vekili —-havale tarihli cevap dilekçesi ile, ferdi mülkiyete geçmeyen Tasfiye Halindeki —-inşaatını gerçekleştirdiğini, ancak davalı —- zimmet ve görevi suiistimal suçlarından mahkum olduğunu, eski yönetici —- arasındaki yönetim mücadelesinde yönetimi elinde tutmak isteyen bu kişilerin karşılıklı olarak usulsüz üye kayıtlarını sürdürdüklerinden fiili konut sayısı üzerinde ortak sayısı oluştuğunu ve böylece gerçek üyelerin kim olduğu yolunda uyuşmazlık çıktığını, —– gerçek üyelerinin tespiti amacıyla —–sayılı üyelik tespit davası dosyasında bulunan bilirkişi raporları ve bozmadan önceki ——Karar sayılı kararda — —-ortağı olarak belirlendiğini, bu — kişinin dışındakilerin —-ortağı olmadıklarını, — kişi dışındakilerin üyeliklerini mahkeme kararları ile belirlendiğini, davacılardan — bu kişiler arasında olduğunu, bunlar dışı davalılar davasının red edilerek üye olmadıklarına karar verildiği ve kararın kesinleştiğini, ortada kesin hüküm bulunduğunu, celp edilecek —– dosyası incelendiğinde davacıların kötü niyetli olduklarının ortaya çıkacağını, tüm bu nedenlerle, davacılardan —- —-üyesi olduklarından, onlar hakkında açılan davanın kabulüne, diğer kişiler hakkında ise —-üyesi olmadıklarına dair kesin hüküm bulunması nedeniyle, davanın reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
—– tarihli birleşen dava dosyasında; Davacı vekilleri dava dilekçesinde açık kimlikleri bulunan davacıların Tasfiye Halindeki —–gerçek üyeleri olduğunu, tasfiye kurulunun bu üyeler hakkındaki olumsuz tutumunun bu davanın açılmasına sebep olduğunu, davacıların —-yıllarında akdedilen —- davet üzerine üye olarak katıldıklarını ve alınan kararlarda oylarını kullandıklarını, —- Mahkemelerinde —–aleyhine açılan davalarda da alınan mufassal bilirkişi raporlarında üye olduklarının tespit olduğunu, gerek eski yönetimin gerekse tasfiye kurulunun talep ettiği ödemeleri de eksiksiz yaptıklarını, bunun sonucu olarak hemen hepsinin —- konutlarında oturduklarını, oturdukları konutlarının eski yönetim tarafından kendilerine tahsis edilmesi üzerine kendi meskenleri olduğu inancıyla yaptıkları imar ve ihya inşaat masraflarını ayrıca dava esnasında belgelerle kanıtlayacaklarını, davacıların fiili ikamet durumlarının korunabilmesi için ihtiyati tedbir kararı isteminin sorunlu olduğunu beyan ile, davacıların davalı —– gerçek üyeleri olduklarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili —- tarihli cevap dilekçesi ile, ferdi mülkiyete geçmeyen Tasfiye Halindeki —– —–inşaatını gerçekleştirdiğini, ancak zimmet ve görevi suiistimal suçlarından mahkum olduğunu, eski yönetici —–arasındaki yönetim mücadelesinde yönetimi elinde tutmak isteyen bu kişilerin karşılıklı olarak usulsüz üye kayıtlarını sürdürdüklerinden fiili konut sayısı üzerinde ortak sayısı oluştuğu ve böylece gerçek üyelerin kim olduğu yolunda uyuşmazlık çıktığım, —– gerçek üyelerinin tespiti amacıyla —–sayılı üyelik tespit davası dosyasında bulunan bilirkişi raporları ve bozmadan önceki —- olarak belirlendiğini, bu —– kişinin dışındakilerin —–ortağı olmadıklarını, tasfiye kurulunun, —- yılından bu yana davacıların işgal ettikleri daha fazla oturabilmek amacıyla tasfiyeyi sürümcemede bırakmak kötüniyetiyle yapılan hile ve desiselerle uğraştığını, sonuçlanan üyelik tespit davalarının ardından kendilerine verilen görevi tamamlama noktasına geldiklerini, celp edilecek ———–dosyası incelendiğinde davacıların kötü niyetlerinin ortaya çıkacağını, —– tasfiyesinin gecikmesinden yarar umanların bunu sürümcemede bırakmak için sahte belgeler düzenlemekten çekinmedikerini. bu konuda —- ile açılmış dolandırıcılık davasının devam ettiğini, yine —– Sayılı dosyasının bulunduğunu, Mahkemeye sunulan ve taraflarına örnekleri tebliğ edilmemiş olan belgelerin de muhtemelen sonradan düzenlenmiş belgeler olduğunu, zira —– ait evrakların taamının—– karan ile —–teslim alınarak —–tasfiye Kuruluna teslim edildiğini, bu evraklar dışındaki evrakların geçersiz ve sahte olduğunu, sunulan ve sunulacak belgeleri kabul etmediklerini, davacılardan bazılarının Mahkemece üyelikleri tespit edilmiş bulunan kişilerle isim benzerliği taşıdıklarını, bu nedenle Nüfus kayıtlarının dikkate alınmasını bazı davacıların üyeliklerini başka kişilere devrettiklerini, bu üyeliklerin devir alanlar adına karar verilmesini, devredenlerin kötü niyetle mükerrer olarak üyelik talebinde bulunduklarını, aynı konuda açılan —–sayılı dosyanın derdest olduğunu, birleştirme hususunun Mahkemenin takdirinde olduğunu, beyan ile davacılar hakkında —–üyesi olmadıklarına dair kesin hüküm bulunması nedeniyle davanın reddine davanın reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dosyasında —- tarihli karar ile dava dosyasının —- sayılı dava dosyasında birleştirilmesine karar verilmiştir.
Birleşen—- sayılı Dava dosyası;
Davacı, —tarafından ikame edilen davada —–üyesi bulunduğu belirtilerek davalı —– üyesi olduğunun tespiti istemi ile davanın açıldığı, mahkemece dava dosyasının —–dava dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği davanın devamında davacı tarafından feragat dilekçesinin ibraz edilmiş olduğu anlaşıldı.
Birleşen —- sayılı dava dosyasında;
Davacı —-ikame edilen davada davacı —- yapmış oldukları delil sözleşmesi ile davalı —–üyeliğini devir aldığını, ortaklık senedi düzenlendiğini —- teslimine karar verildiği, halen oturduğunu, devir bedelini —- nolu makbuz ile ödediğini, tasviye memurları tarafından üyeliğinin kabul edildiğini, daha sonra yönetim kurulunun hataları bakımından bir çok dava açtığını belirterek davanın —–dava dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde davacının —–üyeliğinin bulunmadığını, gerçek üyelerinin—- üyelik tespiti kararı ile tespit edildiğinin bu davada verilen kararın kesinleştiğini, —- ortağının belirlendiğini, davacının kesin hüküm nedeni ile yeni bir dava hakkının olmadığını belirleterek davanın —- dava dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir.
—- tarihli kararı ile dava dosyasının mahkememiz dava dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Birleşen —- sayılı dava
dosyası;
Davacılar tarafından — havale tarihli dava dilekçesinde davacıların —–davet üzerine katıldığını, üye olarak oylarını kullandıklarını —–dava dosyalarındaki bilirkişi raporlarında üye olduğunun tespit edildiğini gerek eski yönetime gerek tasfiye kuruluna ödemeleri eksiksiz yaptıklarını, halen davalı kooperatifine oturduklarını belirtilerek davalı —– üyesi bulunduklarını tespiti amacı ile davayı ikame etmişlerdir.
Davalı —–tarafından sunulan cevap dilekçesinde ise davacı taleplerinin evvelde —–sayılı dosyasındaki savunmaları içerdiği bu dava dosyasının kesin hüküm teşkil ettiği, davacı iddialarının asılsız olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
—- Karar sayılı karar ile — tarihinde dava dosyasının —-sayılı dava dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPARLANAN DELİLLER:
1——- numaralı kararı ile onanmış ve aynı daire tarafından —- tarihinde karar düzeltme talebi reddilerek karar —-tarihinde kesinleşen dava —-
2—— sayılı karar sureti,
3——Karar tarihli
4——dava dosyası,
5—- sayılı üye tespit dosyası,
6—- üye tespit dosyaları,
7—— sayılı kararı,
8—— sayılı dosyası,
9—– sayılı üye tespit dosyası,
10——sayılı üye tespiti dosyası,
11—– sayılı sicil dosyası,
12—–,
13- —- sayılı dava dosyası,
14- —- sayılı kararı,
15- ——Kararı
16—–dosyaları, —- tutanakları ,—–raporları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Asıl ve birleşen davalar; —–üyeliğinin tespitine ilişkindir.
Davacılar tarafından ikame edilen asıl ve birleşem davada; uyuşmazlığın davacıların —–üyesi bulunup bulunmadığına yöneldiği, davalı tarafından davacılardan sadece —– —-üyesi bulunduğunun kabul edildiği —–üyesi diğerlerinin istemine karşı çıkıldığı aynı zamanda kesin hüküm itirazında bulunulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılamada öncelikli olarak dava şartlarının bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerektiği anlaşılmakla, ——- —- mahkememiz dava dosyası içerisine alınmıştır.
Dava dosyasının irdelenmesi ile de mahkememizin asıl ve birleşen dava dosyasının davacıları ile asli müdahiller arasında yer alan————tarafından mahkememize ikame edilen davanın evvelde de ayrıca ikame edildiği, bu davada davacıların davasının yapılan yargılama sonucunda reddine karar verildiği, verilen kararın yapılan temyiz incelemeleri sonrasında kesinleşmiş olduğu görülmüştür.
Mahkememizce ——–dava dosyasında saptanan maddi vakıaların ve maddi vakıalara dayalı toparlanan delillerin mahkememize dava ikame eyleyen ortaklar için kesin hüküm teşkil etme ihtimali, diğer ortaklar için ise —–kayıtlarının güçlü delil teşkil edeceği hususları gözetilerek dava dosyasının incelenmesinde mahkeme yargılamasının uzun yıllar sürdüğü taraf ve müdahilleri için değişen ve gelişen aşamalarda —-kayıtlarına dayalı inceleme yapıldığı, nihayetinde tasfiye halindeki davalı —– bağımsız bölümden oluşan taşınmaz mal varlığından oluştuğu, yönetici —– yönetim mücedelesinde yönetimi ellerinde tutmak için karşılıklı olarak ve usulsüz üye kayıtlarıyla üyelere dağıtılacak —– bağımsız bölümün çok üstünde ortak sayısı oluşturdukları, —- gerçek üyelerinin kimler olduğu hususunda ciddi şüpheler doğmuş ve yönetimlerle üyeler arasında uyuşmazlık çıktığı toparlanan delillere göre kesinleşen mahkeme kararı ile anlaşılmıştır.
Yine söz konusu mahkeme dava dosyasında bozmadan sonra yapılan incelemede —-başkanı olan —- ihraç edilip ihraç karanda kesinleştiğinden davasının reddine karar verildiği ve ayrıca kesinleşen kararda —- asil üyesi olarak davası kabul edilenlerin hak ve vecibelerinin eşit olduğu, ödemelerinin eksik olması, üyelik hakkını etkilemeyeceği esasları gözetilerek hüküm tesis edildiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 114. md.1. Fıkrası İ bendi gereğince kesin hüküm dava şartları arasında yer almaktadır. Kesin hüküm; davanın tarafları hukuki sebepten ve konusunun aynı olması halidir. Dava şartları kamu düzenleri olduğundan yargılamanın her safhasında mahkememizce gözetilmesi gerekmektedir, bu noktada mahkememiz dava dosyası içerisine alınan — Esas sayılı dava dosyasında davacılar———— tarafından ayrı ayrı davanın açıldığı söz konusu dava dosyasında —-üyesi bulunduğu konusunda ileri sürülen hukuki sebeplerle mahkememize davanın açıldığı anlaşılmakla söz konusu davacıların davasında ——–dava dosyasının kesin hüküm teşkil ettiği anlaşılarak bu davacıların iddialarının HMK 114/1 İ gereği dinlenilebilir bulunmadığından davacıların davasının HMK’nın 115/2 md. gereğince usulden reddine karar verilmesinin yasal zorunluluk arz eylediği anlaşılmıştır.
Yine davacılardan —- devraldığını iddia ettiği üyelik dışındaki tüm hususların ——— sayılı dava dosyasında ileri sürüldüğü anlaşılmakla davacı ——— yönelttiği davanın bu yönleri itibari ile kesin hüküm nedeni ile reddine karar verilmesinin yasal zorunluluk arz ettiği anlaşılmıştır.
Diğer taraftan asıl ve birleşen davalar ile asli müdahiller arasında yer alan ————- tarafından ikame edilen davanın davacıların dava devamında feragat ettiğine dair beyan dilekçesi sundukları dosya kapsamı ile anlaşılmıştır.
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir (HMK md. 307). Feragat, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragatin hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Feragat, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. (HMK md. 309/1, 2, 4). Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir (HMK md. 310). Feragat, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur (HMK md. 311). Feragat beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir (HMK md. 312/1).
Davacıların değinilen yasal hükümler nedeni ile feragat etttiklerini bildirmeleri ile feragatin davayı sona erdiren taraf usul işlemi olması ve feragat beyanından sonra yargılamaya devam edilmesi sözkonusu olamayacağından davadan feragat eden davacılar yönünden feragate göre hüküm fıkrasında belirtilen şekilde karar tesis edilmiştir. Diğer taraftan mahkememize uyuşmazlığın çözümü için rapor tanzim eden —– kayıtlı aktüerya/işgöremezlik/destekten yoksun kalma konularında uzman bilirkişi —– tanzim ettiği raporda, rapor içeriğinin denetimi ile açıkça anlaşıldığı üzere davası kesin hüküm nedeni ile reddedilen kişiler dışında kalan üyeler hakkında incelemenin çoğunluğunun fotokobi belgelere dayalı olarak yaptığı ve bilirkişinin —– aktüer bilirkişisi olarak kayıtlı olduğu anlaşıldığından bilirkişi tarafından ibraz edilen rapor mahkememizce titizlikle denetlenerek rapor içeriğinden tayin ve tespit olunan vakıalar dışında pek çok noktada ayrılınalarak karar tesisisin gerektiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya arasına alınan;—–sayılı dava dosyasında davacılar vekillerinden —- yargılandığı, nihayetinde vekilin mahkememiz dava dosyası kapsamına aslı gibidir yazılarak sunulan belgelerin asıllarının ortada bulunmadığı ve bu belgelerin mahkememize ibraz edilmediği görülmüştü.
Davacılar bir kısım vekillerinin —- sayılı yasanın 56.Maddesi gereğince mahkum edildiği bilahare söz konusu belgelerin fotokobi bulunduğu ve aslı da ortada bulunamadığından davacı vekilinin beraatine karar verildiği ve kararın bu şekilde kesinleştiği anlaşıldığında bilirkişinin fotokobi belgelere dayalı olarak tertip ettiği rapora itimat etme imkanın bulunmadığı, yine rapor içeriğinde kesin hüküm yönünden değerlendirmenin olmadığı anlaşılarak bilirkişinin ibraz ettiği raporun bu yönlerden de hükme esas alınmasının mümkün olmadığı anlaşılmıştır.
Dava dosyasında yargılama devamında rapor ve ek rapor ibraz eden bilirkişiler Kooratif üyelik tespiti konusunda uzman —– tarafından ibraz edilen rapor ile —- ibraz ettiği raporların mukayeseli denetimi ile yargılamanın geldiği aşama ve tahkikat aşamasının süre geldiği zaman itibari ile yeniden rapor alınmasının dosya kapsamına katkı sağlamayacağı,zira rapor içeriklerindeki teknik ve hukuki vakıalardaki yanılgıların mahkememizce sıkı denetimle ortadan kaldırılabilmesinin hak ve nezafete daha uygun olacağı kanaatine varılarak davalı vekilinin yeniden rapor alınmasına yönelen taleplerinin yargılamanın geldiği aşama ve bir kısım tarafların mahkememizin taraf teşkili noktasında ara kararlarına rağmen taraf teşkilinin tamamlanmasına imkan edecek bilgi ve belgeleri ibraz etmemesine ve neticeten dahil edilmeyen kişiler yönünden verilecek sonuç hüküm gözetilerek usul ekonomisi de dikkate alınarak tahkikat yargılaması sonlandırılarak karar tesis edilmiştir.
—– davalı tarafından ikame edilen davada yapılan incelemede —- Esas sayılı dava dosyasının kesinleşmesi sonrası ——-sayılı dava dosyasının incelenmesi ile davacının —– üyelikten doğan borcu nedeni ile ihraç edildiği ancak bu ihraç kararının anasözleşmeye aykırılık içerdiği, bu nedenle ihraç kararının isabetsiz olduğu anlaşılarak davacının —-üyeliğinden ihracına dair kararın iptal edildiği, davacının bu şekilde —-üyesi bulunduğu nitekim davalı vekili tarafından ibraz edilen cevap dilekçesinde de bu kişinin —-üyeliğinin kabul edildiği anlaşılmakla —— sayılı dava da verilen kararın kesin hüküm teşkil etmeyeceği anlaşılmış, bilirkişi—–tarafından ibraz edilen son raporda bu kişinin üyeliğini —– devrettiği bu nedenle —-üyesi bulunmadığı rapor edilmiş ise de yukarıda da değinildiği gibi devre konu ibraz edilen belgenin aslının bulunmadığı ve bu belgenin doğruluğu yönünden —– sayılı davada yargılama yapılmış ve bu belgeye itibar edilmemiş, bu yönü itibari ile—- sayılı dava dosyası güçlü delil teşkil etmekte olduğundan bu nedenle dahi davacı—- —-üyesi olarak kabulü gerekmiştir. —- sayılı üyelik tespit davasında bulunan bilirkişi raporuna ve bozmadan önceki ———-üyesi olduğu ayrıca anlaşıldığından davacı tarafından ikame edilen davanın kabulüne karar verilmiştir.
—–yönünden yapılan değerlendirme de ilk heyetin raporundan ayrılarak rapor tanzim eden bilirkişi —- tarafından —- —-üyeliği tespit edilmiş ise de bilirkişi tarafından —- sayılı dava dosyası kapsamı gözetilmediği, davacının aynı zamanda yönetim kurulu üyeliğinden ihraç olduğu, davacının iddialarına dayanak olarak ileri sürdüğü —- Esas sayılı dava dosyasının genel kurulun iptali dosyası bulunduğu ve bu dosyanın yargılama yapılan —- sayılı dava devamında da mevcudiyetine göre de davacının —-üyesinin bulunmadığının anlaşıldığı, —— sayılı dava dosyası sonrası mahkememiz yargılamasında ileri sürülen vakıanın sadece —- devir alınan üyeliğe yöneldiği ve bu hususun ek raporda bilirkişi —– tarafından belirtildiği ancak üyeliği devir almanın hukuki sonuçlarının doğup doğmayacağının tartışılmaksızın —- tespitinin yapıldığı, oysa devir almaya kooperatifler kanunu ve —ana sözleşmesi gereğince hukuken değer verilemeyeceği zira kooperatifler kanunu 14. maddesine göre ihraç edilmiş olması yeniden üye olması veya üyelik vasıflarını taşımadığı sonucunu doğuracağı, —ihraç kararının iptali için —- açıldığı ve bu davanın reddine karar verildiği, yine —- mahkum edildiği, bu cezanın — kesinleştiği hususları bir bütün olarak değerlendirildiği davacı—- —üyeliğinin tespiti isteminin reddine karar verilmiştir.
Davacı —– yönünden yapılan değerlendirmede; Mahkememiz yargılamasında rapor tanzim eden ilk bilirkişi heyetinin nihai raporunda davacı —- ortaklık senetlerinin tanzim tarihi ve üyelik devir alım tarihinin davadan evvel uzunca bir süreye isabet etmesi nedeni ile davacı — —-üyesi olarak benimsenemeyeceği buna karşın bilirkişi —— tarafından ibraz edilen kök raporda davacının —-üyesi olduğunun benimsendiği ancak ilk bilirkişi heyetinden ayrılma yönündeki nedenin bildirilmediği sadece ortaklık senedi ve hisse devir sözleşmesine göre rapor tanzim edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce de davacının ortaklık senedinin —- yılında düzenlendiği, —-yılında üyeliğinin tespitine karar verildiği ancak davacının dava tarihine kadar geçen sürede ——genel kurul tutanaklarında veya kayıtlarında davacı —- üyeliğinin tespit ve devamına elverişli belgenin ibraz edilemediğine göre uzun yıllar sonrası davacı tarafından dava ikame edildiğinden ve üyeliğin devrine dair bilirkişi —— nihai raporunda benimsenen görüşe herhangi bir itirazında davacı veya vekili tarafından sunulmaması hususları bir bütün olarak değerlendirilerek davacı —- ikame edilen davaının reddine karar verilmştir.
Davacı — tarafından yapılan değerlendirmede; davacı —– Esasında kayıtlı bulunan dava dosyasında tanzim edilen bilirkişi raporunda —– —kayıtlarına yansıyan herhangi bir ödemesinin bulunmadığı,—-nın ortaklık kararlarında adının geçmediği, nitekim —- tarafından incelemeye konu edilen suret belgeler üzerinde yapılan incelemelerde son ek raporunda ——-devredildiğinin rapor edildiği davacı —–bilirkişinin fotokopi belgeye dayalı üyeliğin devredildiği yönündeki saptamaya herhangi bir itirazının bu yönü itibari ile bulunmadığı anlaşılarak davacının ikame eylediği davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı — ikame edilen davada yapılan değerlendirmede; —- Esas sayılşı dava dosyasında davacının müdahil olarak katıldığı ve taleplerinin mahkemece değerlendirildiği bu dava da üyelik tespiti istemininin mezkur dava dosyasında açıklanan taleplerden başkaca vakıalara dayandığının ileri sürülmediği nitekim —— tarafından ibraz edilen raporda üyelik tespitine esas belgelerin mezkur dava da müdahillik talebi devamında değerlendirildiği evveldeki iddianın —– Esasında kayıtlı dava dosyasındaki belgelere dayandığı anlaşılmakta davacı tarafından ikame edilen davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Ayrıca davacı vekili tarafından ayrıca —- üyeliği devralındığı iddia edilerek ayrıca müdahale talebinde bulunmuş ise de —-kayıtları itibari ile ——– üyeliğinin devralınması olgusunun mevcudiyeti anlaşılamamış ve bu noktada bilirkişi raporu —– başvurunnun olmadığı bu kaydın itibar edilebilir olmadığı anlaşılarak davacı tarafından ikame edilen davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı —– ikame edilen davada yapılan değerlendirmede;
—- sayılı dava dosyasında birleşen ——sayılı dava dosyasının davacılarından olduğu ve ikame edilen davada davasının reddine karar verildiği ve kararın kesinleştiği ancak ——- edinildiği bilirkişi raporundaki diğer iki üyeliğin ise—– sayılı dava da tartışılarak davanın kesin hüküm nedeni ile reddine karar verildiğinden mahkememiz dava dosyasında davacının iki üyelik yönünden dava dinlenilebilir olmadığından davacının —- devraldığı hisse nedeni ile davalı —-üyesi olduğu anlaşılmış, davasının kabulüne karar verilmiştir.
Davacılar ———— edilen davada yapılan değerlendirmede; davacıların davalı —-kayıtlarına göre mahkememiz dosyasına sunulan bilirkişi raporları kapsamında üyelik ödeme yükümlülüğünü yerine getirdiği, davalı —–vekilinin dosya kapsamına ibraz ettiği —- tarihli beyan dilekçesinde de ayrıca anlışıldığı üzere bu kişilerce yapılan ödemelerin inkar edilmediği, —— yazılı belge ilk bilirkişi heyetince anlaşılmış ise de bu belgenin işleme alınmasına dair yönetim kurulu kararının bulunmadığı, ödemenin iadesine ilişkin bir kayıtta —-kayıtlarında görünmediği, —-defterlerinin bu noktada HMK 222 gereğince aleyhine kesin delil tespit ettiği, söz konusu davacılar tarafından eksik ödeme yapılmasının üyeliğin devamına engel teşkil etmeyeceği yönündeki ilk bilirkişi heyetinin—– tarihli saptamaları ve bilirkişi —– bu davacılar yönünden tespit ettiği vakıalara göre —-kayıtları itibari ile üye bulunduğu anlaşılmakla davacılar tarafından ikame edilen davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Davacılar —– ikame edilen ve mirasçıları tarafından devam edilen davada yapılan değerlendirmede; söz konusu davacılara davalı —- aleyhine delil teşkil eden ticari defter ve kayıtları itibari ile yönetim kurulu kararı ile üye olduğu, üyelik için giriş aidatının yatırıldığı ödemenin eksik bulunup bulunmadığı sonuca etkili bulunmadığı, davacılar mirasçıları tarafından davaya devam edildiği anlaşılmakla bu davacılar tarafından ikame edilen davanın kabulüne karar verilerek —-üyesi olarak tespit edilmişlerdir.
Birleşen —– tarafından yapılan değerlendirmede ise;
Davacının kesinleşen —– davasına birleşen —–sayılı davasında taraf olduğu ve bu davanın reddine karar verilerek kararın kesinleştiği, söz konusu dava dosyasında tayin ve tespit olunan maddi vakılardan sonra bu davadan önce gelişen her hangi bir vakıanın ileri sürülmediği, nitekim bilirkişi raporlarının tertipi ile değerlendirmesinde —- — tarihinde aldığı üyelik ve —- düzenlenen ortkalık senetlerine dayalı olarak bu davacının üye olduğunun tespit edildiği ancak bu durumların zaten kesin hüküm teşkil eden dava dosyasında tartışılmış ———–olduğu dikkate alınmak suretiyle, dava dosyasında tayin ve tespit olunan maddi vakılardan sonra mahkememizdeki birleşen davada gelişen her hangi bir vakıanın ileri sürülmediği anlaşılmıştır.
Bilirkişi —- tarafından ibraz edilen raporlarda —-devir aldğı ortaklık haklarının — tarihli dilekçesinde bildirdiği gibi — devir ettiğini belirtilmiş ve bu yönün —sayılı davadan sonra gerçekleştiği rapor edilmiş isede — devrin gerçekliliği noktasında —- bu dava dosyasında müdahil olarak yer aldğı, onun yaptığı devirlerin ve üyeliğinin —-kayıtlarında gerek birinci bilirkişi heyeti gerek ikinci bilirkişi raporunda görülmediği, nitekim davacı — mahkememiz dosyasında— tarihli celsede —- beyanında “ben —- hisse devir aldım —-yılında yaptırdım, bundan sonra başka herhang ibir hisse almam söz konusu değildir” şeklinde beyanda bulunarak bilirkişi —- raporunda dosya kapsamında ibraz edilen fotokopi belgenin aslının —-kayıtlarında olmayan belge olduğu bu beyan ile de ayrıca anlaşılmış ve davacı—- geçen gerçek bir hisse devrinin söz konusu bulunmayışı gözetilerek davacının davasının neticeten kesin hüküm nedeni ile reddininin gerektiği anlaşılmıştır.
—– tarafından ikame edilen dava dosyasında yapılan değerlendirmede ; —- tarih ve —- —– üye olduğu ve —- aleyhe delil teşkil eden kayıtlarına göre giriş aidatı niteliğinde ödeme yaptığı kapıcı dairesinin kendisine tahsis edildiği bildirildiği, dosya kapsamına alınan bilirkişi 1.heyet raporu ve bilirkişi —— raporu ile anlaşılmış ve bu kişinin önceki heyet tarafından üyeliğinin iptal edildiğine dair rapor tanzim edilerek üyeliğin biliahare iptaline yönelik karar tesis edildiği rapor edilmiş ise de davalı —-tarafından sözkonusu üyeliğin iptaline dair kararın dosyaya ibraz edilmediği anlaşılmakla davacı tarafından ikame edilen davanın kabulüne karar verilmiştir.
—–tarafından ikame edilen dava dosyasında yapılan değerlendirmede ilk bilirkişi heyeti tarafından ödeme belgelerinin dava dosyası kapsamında olmadığı bu nedenle davacının üye olmadığının rapor edildiği ayrıca üyeliğin iptaline dair kararın bulunduğu, takdiri mahkememizde olduğunun rapor edildiği, buna karşın —–tarafından ibraz edilen kök ve ek raporda bu kişinin —-üyesi bulunduğunun rapor edildiği, zira —-sayılı kararı ile ortaklığa kabul edildiği— nolu dairenin kendisine tahsis edildiği, ayrıca —- dairesinin de kendisine tahsis edildiği, yine —– devir almakla tahsis edildiğinin ———raporu ile ibraz edilmiş olmakla,davalı kooperatifinde davacıya daire özgülendiği yönündeki saptamaya yönelik itirazlarının bulunmamasına göre davacının —-üyesi olduğunun kabulüne karar verilmiştir.
—-tarafından ikame edilen dava dosyasında yapılan değerlendirmede: Davacının —– ortaklığa kabul edildiği, adına ortaklık senedi düzenlendiği,—–dairenin kendisine tahsis edildiği, bu nedenle kök üye olduğu, ayrıca —– gereğince üyelikleri devir aldğı, yine bu davacı tarafından ilk bilirkişi heyeti raporuna göre —- numara ile —-üyesi olduğu kendisine —- Numaralı dairenin tahsis edildiği belirtilmiş ise de ödemelerin düzenli yapılmadığı nedeni ile —-üyesi olmadığı rapor edilmiş ise de davacının var ise eksik ödemeleri bu ödemelerin tahsili talebinin davacı —tarafından her zaman talep edilmesi mümkün bulunduğundan ve davacının kooeratifin gerçek üyesi olduğu anlaşılarak davacı tarafından ikame edilen davanın kabulüne karar verilmiştir.
—– ikame edilen dava dosyasında yapılan değerlendirmede:Davalı —tarafından —-ortaklık senedi düzenlendiği, bu davacının —-sayılı —- ortaklığa kabul edildiği, —- tahsis edildiği, davacının artık yaptığı ödemenin eksik bulunmasının —-üyeliğinin tespiti istemine engel olmayacağı —- sözkonusu aidatı davacıdan talep edebilmesinin her dem mümkün bulunuşu nedeni ile davacı tarafından ikame edilen davanın kabulüne karar verilmiştir.
—-tarafından ikame edilen dava da davacının davalı —üyelerinden —- tarihli bilirkişi raporu ile anlaşıldığı üzere üyeliği devraldığı — da hisse devri öncesinde —- gerçek üyesi olduğunun tespit dosyası ile anlaşılmasına göre bu davacının —-üyesi bulunduğunun tespitine karar verilmiştir.
Davacı—– eylediği üyelik tespiti davası kapsamında yapılan değerlendirme de ;Davacının—- hissesini satın aldığı ve dosya kapsamında —–kayıtları itibari ile davacı —– özgülenmesine karar verildiği anlaşılmakla davacı —— bulunduğu ve üyeliğine dayalı hakların mirasçılara isabet ettiği anlaşılarak davacıların —-üyesi bulunduğunun tespitine karar verilmiştir.
Birleşen davada davacılar ve asli müdahiller —– edilen davada yapılan incelemede ;
Davacılar ve asli müdahiller tarafından ikame edilen davalarda davacıların üyeliklerinin mevcut olduğu iddia edildiği dönemin —— yıllara isabet ettiği hisse devirlerini de takip eden yıllarda olduğu, davacıların ve müdahillerin üye olduklarını iddia ettikleri dönemden dava veya müdahale isteminde bulunduğu tarihe dek —– başvuru yaptıklarına dair herhangi bir belgenin dosyada bulunmadığı, ortaklık senedi düzenlenmesi dışı davacı ve müdahiller için bir kaydın olmayışı genel kurul tutanaklarında isimlerinin tesadüf edilmediği, —- dışında ödeme iddiasının dahi öne sürülmediği, yine üyelik aidatı ödeme belgelerinin ortaya konamadığı, zira —-kayıtlarına da el konulduğunun dosya arasında bulunan el koyma evrakları ve —-nezdinde yapılan müfettiş incelemeleri ile ayrıca anlaşıldığından uzun yıllar —– üye olduğu tespitinin talep etmeyen davacı ve müdahillerin mahkememize ikame eylediği davada —-üyeliğinin zimmen sonlandırmanın gerçek iradeleri olduğu bunun aksine ikame eylediği davanın da —-sayılı yasa medeni kanununun ikinci maddesi gereğince dinlenemeyeceği kanaatine varıldığı nitekim yüksek Yargıtay’ın aynı doğrultudaki kararlarında—– ve dosyamızda davacı ve müdahil olarak yer almakta olan kişileri müdahale meni dosyalarında işgalci olarak kabul edildiği ve bu kararların kesinleştiği ——-anlaşılmakla mezkur davacılar tarafından ikame edilen davanın reddine karar verilmiştir.
Dava konusunun davacı tarafından üçüncü bir kişiye devredilmesi halini düzenleyen HMK’nın 125/2. maddesi hükmü, devralan üçüncü kişinin hukuk gereği —— davacı sıfat ve buna bağlı olarak dava takip yetkisi kazanacağı ve davanın yeni davacı ile süreceği gerekçesiyle devralan kişinin kendiliğinden davacı yerine geçerek davaya kaldığı yerden devam olunacağı esasını getirmiştir. Bu hükme göre dava, davayı devralan üçüncü kişi ile davalı arasında devam edecektir. Bunun için davalının bu konuda karar vermesi veya devralan üçüncü kişinin davacı yerine geçmesi için onayı aranmaz.——-
Dava konusu şey dava açıldıktan sonra davacı tarafından başka bir kişiye devredilirse, bu durumda devralmış olan kişi davacı yerine geçerek görülmekte olan davaya kaldığı yerden devam eder. Ancak bu halde davalı yeni davacıya karşı, kişisel savunma sebeplerini ileri sürebilir.——— Değinilen hukuki düzenleme kapsamında somut olayda: Davacılar ve asli müdahiller;
———– —-nezdinde bulunan hisselerini devrettiğinin davalı —-kayıtları ve dosya arasında bulunan fotokopi belgelere göre yitirdiği rapor edilmiş, davanın söz konusu tarafları ve vekillerince de bilirkişinin bu yönlerdeki özel ve teknik saptamalarına itiraz edilmemiş, tam aksine davacı ve müdahillerin vekilleri tarafından bu kişilerden ölenler için dahi dosyanın geldiği aşama nedeni ile mahkememiz arakararları doğrultusunda taraf teşkili sağlanmasına yönelik bilgi ve belgeler değişen tarihli ara kararlara rağmen ibraz edilmemiş, Mahkememizce taraf teşkilinin sağlanması adına talep edilen —– numaraları dahi mahkememize ibraz edilmemiş ve mahkememizce nihayetinde bu davacılar için taraf teşkilinin sağlanmasının başkaca imkan da bulunmaması nedeni ile gelinen noktada taraf teşkilinin sağlanmasının sonuca etkili olmayacağı da gözetilerek tahkikat yargılamasının mevcut delil durumuna göre sonlandırılmasına karar verilmiştir
Yine Mahkememiz asıl dava dosyasında—– davanın ikame edilmiş olmasına rağmen bu davacılar tarafından ayrıca birleşen dava ikame edilmesi ve Mühadale talebinde aynı talepler ile bulunulduğu anlaşıldığından davacıların söz konusu ikincil davalarının derdest olması nedeni ile davaların usulden reddine karar verilmiştir.
————— numaralarının bulunmadığı anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın, “hükmün kapsamı” başlığını taşıyan 297. maddesinin (b) bendinde tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile TC kimlik numaraları, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad soyadları ile adreslerinin karar başlığında gösterilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Belirtilen yasa hükmüne göre tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerinin karar başlığında verilen kararın niteliği ne olursa olsun eksiksiz olarak gösterilmesi zorunludur.————–
Mahkememiz dava dosyası kapsamı ile yukarıda zikredilen hüküm doğrultusunda yapılan incelemede yazılı davacıların taraf bilgilerine elverişli bilgi ve belgeler taraf vekillerince sunulmadığı gibi mahkememizcede, davacılar —–vekillerine kimlik numarası bulunmayan ve bu nedenle taraf teşkili sağlamayacağı anlaşılan davacıların —-bildirmek üzere verilen kesin sürede ve bu noktadaki ara kararlara rağmen sonuç alınamadığı anlaşılmakla, bu davacılar yönünden dosyanın geldiği aşama gözetilerek tahkikat yargılamasının davacı vekilleri tarafından bildirilen kimlik bilgileri doğrultusunda sonuçlandırılmasına karar verilmiştir.
Nihai olarak hüküm fıkrasında maddi hataya düşülerek—— isimlerinde yazım hatası yapılmıştır.
Mahkeme hükümlerinin tashihine ilişkin yasal düzenleme 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 304. Maddesinde yer almaktadır.
“Hükmün tashihi” başlıklı 6100 sayılı 304. maddesine göre Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir.
Hüküm tebliğ edilmişse hâkim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir şeklindeki yasal düzenlemeleye göre hüküm fıkrasında yazım hatasına yönelen hususlar tashih edilerek neticeten aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-)Mahkememizin —– Dava Dosyasında;
1-)Davacılar —- tespiti istemine ilişkin davanın kabulü ile davacılar Murisi —– olduğunun TESPİTİNE,
2-)Davacı .—– davalı — üye olduğunun tespiti isteminin REDDİNE,
3-)Davacı – davalı —– üye olduğunun tespiti isteminin REDDİNE,
4-)Davacı — —-üyeliğinin tespiti istemine ilişkin davanın; kesin hüküm nedeni ile HMK 114/1-İ ve HMK 115/2 Maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,
5-)Davacılar—- davalı —-üyeliğinin tespiti istemine ilişkin davanın; kesin hüküm nedeni ile HMK 114/1-İ ve HMK 115/2 Maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,
6A-)Davacı — tarafından açılan davanın—- devraldığı üyelik dışında kalan taleplerinin kesin hüküm nedeni ile HMK 114/1-İ ve HMK 115/2 gereğince USULDEN REDDİNE
6B-)Davacı — devraldığı üyelik nedeni ile —-üyesi bulunduğu yönündeki talebinin REDDİNE,
7-)Davacı —– üyeliğinin tespiti istemine ilişkin davanın; kesin hüküm nedeni ile HMK 114/1-İ ve HMK 115/2 Maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,
8-)Davacı —- ikame edilen davada üyeliğin—- devredilmiş olduğu anlaşıldğından Karar Verilmesine Yer olmadığına,
9-)Davacı —- —-üyeliğinin tespiti istemine ilişkin davanın; kesin hüküm nedeni ile HMK 114/1-İ ve HMK 115/2 Maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,
10A-)Davacı — —-üyeliğinin tespiti istemine ilişkin davanın —– kesin hüküm nedeniyle HMK 114/1 İ ve HMK 115/2 gereğince usulden REDDİNE,
10B-)Davacı—- devraldığını iddia ettiği hisse ile ilgili davalı —– üye bulunduğu yönündeki davasının REDDİNE,
11-)Davacı — Esas sayılı dava dosyasının kesinleşmesinden sonra işbu davanın devamında — hisse devir sözleşmesi gereğince üyeliğini devir almış olduğu anlaşıldığından davalı Kooperatif’in üyesi olduğunun TESPİTİNE,
12-)Davacı – tarafından açılan davanın REDDİNE,
13-)—- tarafından ikame edilen davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
14-)—- bulunduğunun TESPİTİNE,
15-)Davacı — üyesi olduğunun TESPİTİNE,
16-)Davacı —– üyesi olduğunun TESPİTİNE,
17-)Davacı —- tespiti istemine ilişkin davanın; kesin hüküm nedeni ile HMK 114/1-İ gereğince kesin hüküm nedeni ile HMK 115/2 gereğince USULDEN REDDİNE,
18-)— tarafından ikame edilen davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
19-)– tarafından ikmame edilen davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
20-)— tarafından ikame edilen davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
21-)—tarafından ikame edilen davanın Feragat Nedeni ile REDDİNE,
B-)Harçlar yasasına göre alınması gerekli 54,40*21=1.142,40 TL karar ve ilam harcının, davacılar tarafından yatırılan 32,40 TL peşin harçın mahsubu ile bakiye 1.110 TL karar ve ilam harcının 54,40*4= 217,60 TL’nin davalıdan, arda kalan 892,40 TL karar ve ilam harcının davası red olan davacılardan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA
C-) Davacılar — tarafından yatırılan —- karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile davacılara ÖDENMESİNE,
D-)Davacılar — tarafından davada sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
E-)Asıl davada vekil ile temsil olunan davacılar — vekil ile temsil olunması nedeni ile 2020 AAUT tarifesince belirlenen 3.400 TL vekalet ücretinin vekalet ücretinin davalı kooperatiften tahsili ile davacılar— ÖDENMESİNE,
F)Asıl davada davacılar —– tarafından ikame edilen davanın reddedilmesi nedeni ile red olunan davada davalı —-vekil ile temsil olunduğundan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalı —– ÖDENMESİNE,
Birleşen —- sayılı dava dosyasında;
A1-)Davacılar —- davalı — bulunduğunun Tespitine,
2-)Davacılar — Üyesi bulunduğunun Tespitine,
3-)Davacı — tarafından davalı —– üye olduğunun tespiti isteminin REDDİNE,
B-)Harçlar yasasına göre alınması gerekli 54,40 *3=163,20 TL karar ve ilam harcının, davacılar tarafından yatırılan 7,68 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 155,52 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
C-)Davacılar tarafından peşin olarak ödenen peşin/nispi harç tutarı 7,68 TL’nin davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
D-)Davacılar tarafından davada sarf edilen yargılama giderleri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
E-)Birleşen davada vekil ile temsil olunan davacılar arasında ihtiyati dava arkadaşlığı bulunduğundan 2020 AAUT tarifesince 3.400,00 TL vekalet ücretinin vekalet ücretinin davalı—– tahsili ile davacılar ——– ödenmesine,
F-)Birleşen davada vekil ile temsil olunan davacılar arasında ihtiyati dava arkadaşlığı bulunduğundan 2020 AAUT tarifesince 3.400,00 TL vekalet ücretinin vekalet ücretinin davalı kooperatiften tahsili ile davacılar —- ödenmesine,
G-)Birleşen davada davacı —- tarafından ikame edilen davanın reddedilmesi nedeni ile red olunan davada davalı —-vekil ile temsil olunduğundan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalı —-ödenmesine,
Birleşen —- sayılı Dava dosyasında;
Davacı — tarafından —-üyeliğinin tespiti talebinin feragat nedeniyle REDDİNE,
B-) Harçlar yasasına göre alınması gerekli 54,40 TL karar ve ilam harcının, davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
C-)Birleşen davada davacı —- tarafından ikame edilen davanın reddedilmesi nedeni ile red olunan davada davalı —-vekil ile temsil olunduğundan 2020 yılı AAUT gereğince belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacı – tahsili ile davalı —- ödenmesine,
Birleşen —– sayılı dava dosyasında;
A-)Davacı —- ikame edilen davanın kesin hüküm ile sonuçlandığı anlaşıldığından HMK 114/1-İ ve HMK 115/2 gereğince USULDEN REDDİNE,
B-)Harçlar yasasına göre alınması gerekli 54,40 TL karar ve ilam harcının, davacı tarafından yatırılan 7,08 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 47,32 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
C-)Birleşen davada davacı—- ikame edilen davanın reddedilmesi nedeni ile red olunan davada davalı —-vekil ile temsil olunduğundan 2020 yılı AAUT gereğince belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacı — tahsili ile davalı —- ödenmesine,
Birleşen —- sayılı Dava Dosyasında;
A1-)—– tarafından davalı —-aleyhine ikame edilen davanın REDDİNE,
2-)—- tarafından ikame edilen davanın; kesin hüküm ile sonuçlandığı anlaşıldığından HMK 114/1-İ ve HMK 115/2 gereğince USULDEN REDDİNE,
3-)—- tarafından davalı -aleyhine ikame edilen davanın REDDİNE,
4-)– tarafından ikame edilen davanın; kesin hüküm ile sonuçlandığı anlaşıldığından HMK 114/1-İ ve HMK 115/2 gereğince USULDEN REDDİNE,
5-)—- ikame edilen davada üyeliğin devredilmiş olduğu anlaşıldığından Karar Verilmesine Yer olmadığına,
6-)—- ikame edilen davada üyeliğin devredilmiş olduğu anlaşıldığından Karar Verilmesine Yer olmadığına,
7-)— tarafından davalı —-aleyhine ikame edilen davanın REDDİNE,
8-)—- tarafından davalı —-aleyhine ikame edilen davanın REDDİNE,
9-)— tarafından ikame edilen davanın; kesin hüküm ile sonuçlandığı anlaşıldığından HMK 114/1-İ gereğince kesin hüküm nedeni ile HMK 115/2 gereğince USULDEN REDDİNE,
10-)—- tarafından davalı —- karşı ikame edilen davanın REDDİNE,
11-)— tarafından davalı — karşı ikame edilen davanın REDDİNE,
12-)—- davalı —-üyesi olduğunun TESPİTİNE,
13-)—– davalı —- üyesi olduğunun TESPİTİNE,
14-)— tarafından davalı —- karşı açılan davanın dava da uyuşmazlık konusu hissenin devredildiği anlaşılmakla KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
15-)— ikame edilen davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
16-)Davacılar —- tarafından ikame edilen davada KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
17-)— tarafından açılan davanın FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
18-)— davalı ——-üyesi olduğunun TESPİTİNE,
19-)—tarafından davalı —- karşı ikame edilen davanın REDDİNE,
20-)—tarafından ikame edilen davanın; kesin hüküm ile sonuçlandığı anlaşıldığından HMK 114/1-İ gereğince kesin hüküm nedeni ile HMK 115/2 gereğince USULDEN REDDİNE,
21-)– tarafından açılan davanın FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
22-)—tarafından davalı —- karşı ikame edilen davanın REDDİNE,
23-)– tarafından açılan davanın FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
24-)- tarafından davalı — karşı ikame edilen davanın REDDİNE,
25-)– tarafından davalı —karşı açılan davanın dava da uyuşmazlık konusu hissenin devredildiği anlaşılmakla KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
26-)—-tarafından davalı —karşı açılan davanın dava da uyuşmazlık konusu hissenin devredildiği anlaşılmakla KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
27-)- tarafından davalı — karşı açılan davanın dava da uyuşmazlık konusu hissenin devredildiği anlaşılmakla KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
28-)– tarafından ikame edilen davanın FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
29-)——-üyesi olduğunun TESPİTİNE,
30-)Davacılar — tarafından ikame edilen davanın kesin hüküm ile sonuçlandığı anlaşıldığından davanın HMK 114/1-İ gereğince kesin hüküm nedeni ile HMK 115/2 gereğince USULDEN REDDİNE,
31-)— tarafından ikame edilen davanın; kesin hüküm ile sonuçlandığı anlaşıldığından HMK 114/1-İ gereğince kesin hüküm nedeni ile HMK 115/2 gereğince USULDEN REDDİNE,
32-)—- tarafından davalı —-karşı açılan davanın dava da uyuşmazlık konusu hissenin devredildiği anlaşılmakla KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
33-)—tarafından davalı — karşı açılan davanın uyuşmazlık konusu hissenin devredildiği anlaşılmakla KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
34-)— tarafından açılan davanın FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
35-)—- tarafından ikame edilen dava da dava konusu hissenin devredildiği anlaşıldığından HMK 125 gereğince KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
36-)—- tarafından ikame edilen davanın; kesin hüküm ile sonuçlandığı anlaşıldığından HMK 114/1-İ gereğince kesin hüküm nedeni ile HMK 115/2 gereğince USULDEN REDDİNE,
37-)– tarafından ikame edilen davanın KABULÜ ile Davacı—- üyesi olduğunun TESPİTİNE
38-)– tarafından ikame edilen ve mirasçıları — tarafından takip edilen davanın; —- dosyasında verilen kararın kesin hüküm teşkil ettiği anlaşıldığından HMK 114/1-İ gereğince kesin hüküm nedeni ile USULDEN REDDİNE,
39-)– tarafından ikame edilen davanın FERAGAT nedeni ile REDDİNE
40-)– tarafından ikame edilen davanın; kesin hüküm ile sonuçlandığı anlaşıldığından HMK 114/1-İ gereğince kesin hüküm nedeni ile HMK 115/2 gereğince USULDEN REDDİNE,
41-)Davacılar —- üyesi olduğunun TESPİTİNE
42-)—tarafından açılan davanın feragat nedeni ile reddine,
43-)– tarafından açılan davanın FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
44-)—— üyeliğinin tespiti talebinin asıl davada da aynı taleplerin ileri sürüldüğü anlaşıldığından davacının iş bu davasının HMK 114/1 I gereğince derdest dava bulunması nedeni ile USULDEN REDDİNE,
45-)—-tarafından davalı — karşı açılan davada uyuşmazlık konusu hissenin devredildiği anlaşılmakla KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
46-)Davacılar — davalı —- üyesi olduğunun TESPİTİNE,
B-) Harçlar yasasına göre alınması gerekli 54,40 *46= 2.502,40 TL karar ve ilam harcının, davacılar tarafından yatırılan 9.09 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye kalan 2.493,31 TL karar ve ilam harcının kabule konu olan davalar yönünden 54,40*6=326,40 TL’nin davalıdan 2.166,91 TL harcın davası red olan davacılardan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
C-)Kabule konu davalarda davacılar tarafından peşin olarak ödenen peşin/nispi harç tutarı 1,18 TL’nin davalıdan tahsili ile davacılara ÖDENMESİNE,
D-)Davacılar tarafından davada sarf edilen yargılama giderleri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
E-)Birleşen davalarda istem sonucu kabul edilen davalarda vekil ile temsil olunan davacılar için 2020 AAUT tarifesince 3.400,00 TL vekalet ücretinin vekalet ücretinin davalı —- tahsili ile davacılara ÖDENMESİNE,
F-)Birleşen davalarda redde konu edilen davalarda davalı —- vekil ile temsil olunduğundan istemi reddedilen birleşen davacılardan tahsil edilmek üzere 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalı — ödenmesine,.
ASLİ MÜDAHİLLER TARAFINDAN İKAME EDİLEN DAVA DA;
1—–tarafından ikame edilen davanın REDDİNE,
2—-tarafından ikame edilen davanın REDDİNE,
3—tarafından ikame edilen davanın REDDİNE,
4— tarafından müdahale talebinin,müdahil tarafından mahkememizin — sayılı davasının ikame edildiği anlaşıldığından müdahale talebinin derdest dava bulunması nedeni ile HMK 114/1 I ve HMK 115/2 Maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,
5—– tarafından ikame edilen davanın REDDİNE,
6— tarafından ikame edilen davanın REDDİNE,
7— tarafından ikame edilen davanın REDDİNE,
8—– tarafından ikame edilen davada üyeliğin —- devredilmiş olduğu anlaşıldğından Karar Verilmesine Yer olmadığına,
9—– tarafından ikame edilen davanın; kesin hüküm ile sonuçlandığı anlaşıldığından HMK 114/1-İ gereğince kesin hüküm nedeni ile USULDEN REDDİNE,
10-.—arafından ikame edilen davanın FERAGAT nedeni ile REDDİNE
11—— tarafından ikame edilen davanın REDDİNE,
12—–tarafından ikame edilen davada üyeliğin devredilmiş olduğu anlaşıldğından Karar Verilmesine Yer olmadığına,
13-.— tarafından ikame edilen davanın REDDİNE,
14-Müdahiller — tarafından ikame edilen davanın; Daha evvel kesin hüküm ile sonuçlandığı anlaşıldığından HMK 114/1-İ gereğince kesin hüküm nedeni ile USULDEN REDDİNE,
15—- tarafından ikame edilen davanın FERAGAT nedeni ile REDDİNE,
16–tarafından müdahale talebinin,müdahil tarafından mahkememizin —- sayılı davasının ikame edildiği anlaşıldığından müdahale talebinin derdest dava bulunması nedeni ile HMK 114/1-I ve HMK 115/2 Maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,
B-Asli müdahiller tarafından ikame edilen davada —-nolu ara karar gereğince yeteri kadar karar ve ilam harcı alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
C-Asli müdahiller tarafından ikame edilen davada, davalı ——- vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından 3.400,00 TL vekalet ücretinin asli müdahillerden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalı ——- ödenmesine,
Dair, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde —-Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/09/2020