Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/92 E. 2023/389 K. 17.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/92 Esas
KARAR NO:2023/389
DAVA: İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177))
DAVA TARİHİ: 02/02/2023
KARAR TARİHİ:17/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili——– tarafından davalı —- aleyhine —- Mahkemesi’nde itirazın iptali istemiyle açılan—- Numaralı dosyada —sayılı karar ile, itirazın iptaliyle birlikte——– Numaralı takibin devamına karar verildiğini, müvekkil şirketin iletişime geçmeye çalışmasına rağmen davalı borcunu ödemediğini bunun üzerine icra takibini İİK 43/2 uyarınca genel haciz yoluyla başlatmış olduğu icra takibini iflas takibine değiştirme talebinde bulunduğunu müvekkil şirketin talebi üzerine icra takibi, adi iflas yoluyla takip olarak değiştirilmiş ve borçluya iflas yoluyla takipte ödeme icra emri gönderildiğini davalı ödeme icra emrine itirazda bulunmadığı gibi herhangi bir ödemede de bulunmadığını belirterek davalının iflasını yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacıya böyle bir borcunun olmadığını, davacı taraf teslim etmediği malların, teslim etmiş gibi davalı müvekkilden malların bedelini haksız ve hukuksuz bir şekilde istediğini belirterek, açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE:Dava, alacaklı tarafından açılan doğrudan iflas istemine ilişkindir.
Davacı, İİK’nın 177. maddesine dayalı olarak doğrudan iflas talebinde bulunmuştur. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun “IV. DOĞRUDAN DOĞRUYA İFLAS HALLERİ” başlıklı 177. maddesi:
” Aşağıdaki hallerde alacaklı evvelce takibe hacet kalmaksızın iflasa tabi borçlunun iflasını isteyebilir.
1 -Borçlunun malum yerleşim yeri olmaz, taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla kaçar, alacaklıların haklarını ihlal elen hileli muamelelerde bulunur veya bunlara teşebbüs eder yahut haciz yoluyla yapılan takip sırasında mallarını saklarsa;
2 -Borçlu ödemelerini tatil eylemiş bulunursa;
3 -308 inci maddedeki hal varsa;(1)
4 -İlama müstenit alacak icra emriyle istenildiği halde ödenmemişse —– bir yerleşim yeri veya mümessili bulunan borçlu dinlenmek için kısa bir müddette mahkemeye çağrılır.——— Bu Kanunun 178 inci maddesinin ikinci fıkrası burada da uygulanır.” hükmünü haizdir.
Davalının tacir olarak iflasa tabi olduğu, davalının muamele merkezi itibariyle mahkememizin yetkili olduğu ihtilaf dışıdır.
Eldeki davada, davacı ilamlı icra takibi yapıldığını, icra emrine rağmen ödeme yapılmadığı ileri sürerek İİK.nun 177/1,4. bendine göre iflasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dayanak gösterilen ———sayılı dosya —- üzerinden celp edilerek incelenmiştir. Mahkemenin verdiği kabul kararı üzerine, davacının ilamdan kaynaklanan vekalet ücreti ve yargılama giderleri alacağı için ——— sayılı dosyası üzerinden ilama dayalı takip başlattığı, icra takibinin davalı şirket vekiline tebliğ edildiği ancak ödeme yapılmadığı görülmüştür. Davacı ilama bağlı alacağına ilişkin icra emri çıkarılmış olmasına rağmen, İİK nun 43/2 maddesi uyarınca takibi iflas yoluyla takibe çevirmiş; iflas yoluyla adi takibe özgü ödeme emri davalıya/borçluya tebliğ edilmiş, ödeme yapılmamıştır.
Mahkememizin 20/02/2023 tarihli tensip zaptının 8 nolu ara kararı uyarınca davacı tarafa iflas avansını ikmal etmesi için İİK’nun 181.maddesi yollaması ile aynı kanunun 160.maddesi uyarınca 2 hafta kesin süre verildiği ve aksi halde davanın, dava şartı yokluğundan usulden reddedileceğinin ihtar edildiği, tensip tutanağının davacı vekiline tebliğ edildiği, davacı vekilinin gider avansı ve iflas avansını verilen süre dolduğu halde ikmal etmediği; masrafların davalıya veya hazineye yükletilmesini talep ettiği; bu talebin de reddine karar verilerek 26/04/2023 tarihli celsede son kez tekrar iki haftalık kesin verildiği, ancak iflas avansının yatırılmadığı anlaşılmakla, HMK’nun 114/2 ve İİK’nun 160 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın HMK.nun 114/2,115/2 maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2- Alınması gerekli harç tam alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına
4- Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.600,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 17/05/2023