Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/543 E. 2023/943 K. 28.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/543 Esas
KARAR NO: 2023/943
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 11/07/2023
KARAR TARİHİ: 28/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket nezdinde ——– numaralı Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta poliçesiyle Trafik sigortalı ——– plakalı araç ile davalı tarafın adına kayıtlı —— plakalı araç arasında 26.02.2022 tarihinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kaza neticesinde ——- plakalı araçta oluşan değer kaybı bedelinin tazmini amacıyla davalı tarafça müvekkili şirkete başvuru yapıldığını ancak başvuru neticesinde müvekkili şirket tarafından 27.06.2022 tarihinde 8.681,00.-TL değer kaybı tazminat ödemesi yapıldığını, davalı tarafından, müvekkili şirket tarafından ödenen değer kaybı bedelinin yetersizliği iddiasıyla müvekkili şirket aleyhine tahkim yoluna gidildiğini, ——— sayılı tahkim dosyasında alınan Bilirkişi Raporu’nda konu kazaya ilişkin araçta oluşan değer kaybı bedelinin 5.000,00.-TL olduğunun tespit edildiğini, bilirkişi raporu doğrultusunda müvekkil şirket tarafından değer kaybına ilişkin ödenen meblağ dikkate alınarak konusuz kalan başvuru hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verildiği, Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararı neticesinde, araçta oluşan değer kaybı bedelinin 5.000.-TL olarak tespit edildiğinden, müvekkili şirket tarafından 8.681.-TL değer kaybı ödemesi yapılmış olduğundan davalı taraf aradaki tutar kadar zenginleştiğini, bu nedenle müvekkil şirket tarafından davalı tarafa fazla ödendiği anlaşılan 3.681,00-TL değer kaybı bedelinin, sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde iadesi gerektiği, müvekkili şirket tarafından fazla ödenen bedelin tahsili amacıyla ——- E. Sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığı ancak davalı tarafın haksız ve hukuka aykırı itirazı nedeniyle takibin durduğunu açıklanan nedenlerle davalı/borçlunun haksız ve hukuka aykırı borca itirazının iptali ile itiraz neticesi durmuş olan takibin devamına, davalı/borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı / borçlu tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça açılan hukuki mesnetten yoksun davanın usul ve esastan reddine, yargılama giderlerinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava; hukuki niteliği itibariyle itirazın iptali davasıdır.Davalı tarafından mahkememize verilen cevap dilekçesi ile yetki itirazının ileri sürüldüğü, davalının takip tarihindeki iş yeri adresinin ——– olduğunu, ——— Adliyesinde Asliye Ticaret Mahkemesi bulunmadığından yetkili mahkemenin ——- Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunun beyan edildiği görüldü.İtirazın iptali davalarına ilişkin İİK’da menfi tespit davaları gibi özel yetki düzenlemesi mevcut değildir. Takibin yapıldığı yer mahkemesi HMK hükümlerine göre yetkili mahkeme değilse, icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinde itirazın iptali davası açılması kanunen mümkün değildir. Nitekim benzer nitelikte ——- Sayılı ilamında: “Mahkemelerin yetkileri ancak kanunla düzenlenebilir ve itirazın iptali davası için de kanunla bir özel hüküm getirilmemiştir. Dolayısıyla icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi HMK hükümlerine göre yetkili mahkeme değilse, icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinde itirazın iptali davası açılması kanunen mümkün değildir. Üstelik alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde borçlu tarafından icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemiş olması, o yerdeki mahkemeyi de yetkili hale getirmez.” gerekçesi ile bu hususa açıkça değinilmiştir. Dolayısıyla HMK’nın genel yetki kurallarını uygulamak gerekmektedir. HMK’nın davaya uygulanacak ilgili maddelerine göre; genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Davanın açıldığı tarihte davalı şirketin adresinin ——- olduğu, Mahkememizin bu anlamda yetkili olmadığı anlaşılmıştır. Tüm bu nedenlerle davalının yetki itirazının kabulüne karar verilerek dosyanın talep halinde görevli ve yetkili olan ——– Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin YETKİSİZLİĞİ sebebiyle davanın usulden REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde başvuru halinde dosyanın yetkili ——– Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK.nun 331/2 maddesi gereği yargılama giderlerinin yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 28/11/2023