Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/317 E. 2023/836 K. 31.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/317
KARAR NO : 2023/836

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/04/2023
KARAR TARİHİ : 31/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

Davacı vekili dava dilekçesinde .
Müvekkillinin —–tüketici ile yapılan satış sözleşmesinin imzalandığı tarihte- davalı ile imzalanan bayilik sözleşmesi uyarınca, davalı—-satış ve pazarlamaya yetkili bayi olduğunu, dava dışı tüketici—— 10.04.2018 tarihinde müvekkil şirketin mağazasından 18.000-TL değerinde mobilya satın almıştır. —– satın aldığı mobilyaların ayıplı olması sebebiyle —- Asliye Hukuk Mahkemesinde satış sözleşmesinin feshi ve bedel iadesi talepli olarak dava açıldığını, söz konusu dava —– şirketine ihbar edilmiştir. Ürünlerin tespiti için mahallinde 12.02.2021 tarihinde keşif yapılmıştır. 26.02.2021 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporunda ürünlerin ayıplı olduğu kanaatine varıldığını,—–. Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.03.2021 tarihli, —- Esas ve——Karar sayılı ilamı ile söz konusu ürünlerde üretici firmadan kaynaklanan ayıp mevcut olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, —— Asliye Hukuk Mahkemesi kararına karşı, taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulduğunu, haklı ve hukuka uygun davamızın kabulü ile davalı-borçlu tarafından —– İcra Müdürlüğü —– Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı-borçlunun itirazının haksız ve kötü niyetli olması sebebiyle asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Mahkemenizde itirazın iptali talepli ikame edilen işbu davaya dair dava dilekçesi tarafımıza 08/05/2023 tarihinde tebliğ edilmiş olduğunu, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, ikame edilen işbu dava, davacının müvekkil şirket ile yapmış olduğu bayilik sözleşmesinden kaynaklı rücu davasının eksik kaldığını iddia ettiği kalan kısmına ilişkin olduğunu, taraflar tacir olup aralarındaki bayilik sözleşmesinin 19. Maddesi gereği “Yetki Sözleşmesi” yapmışlardır. İşbu maddeye göre taraflar, işbu sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda —— Mahkeme ve İcra Daireleri yetkili kıldığını, yetki sözleşmesi yaparak bayilik sözleşmesinden kaynaklı her türlü uyuşmazlığın çözümünde Mahkeme ve İcra— Dairelerini yetkili kılmıştır. Nitekim davacı tarafından açılan rücu davasında da işbu yetki sözleşmesi öne sürülmüş olup davanın —- Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, haksız olan davanın reddine, davacının haksız ve kötü niyetli olması sebebiyle asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

DELİLLER ve GEREKÇE:

Dava, Hukuki niteliği itibariyle—- İcra Müdürlüğünün—— sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.Davalı vekilinin süresi içinde sunduğu cevap dilekçesinde, taraflar arasındaki sözleşmenin 29. maddesinde—–mahkemelerinin yetkili olduğunun kararlaştırıldığını ileri sürerek mahkememizin yetkisine itirazda bulunmuştur.HMK’nın 17. maddesinde yetki sözleşmesi düzenlenmiş olup “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır,” hükmü getirilmiştir.
Mahkememizce yapılan incelemede taraflar arasında düzenlenen yetki sözleşmenin 18 ‘nci maddesinde —– Mahkemelerinin yetkili kılındığı, davalı vekilinin cevap dilekçesinde—–Ticaret Mahkemesine gönderilmesi hususunda beyanda bulunduğu, her iki tarafın da tacir olduğu ve yetki şartının geçerli olduğu, yetki itirazının süresi içinde HMK nun 116/1-a maddesine göre ilk itiraz olarak ileri sürüldüğü, mahkememizin yetkisine itirazın haklı olduğu görülmüş; yetki itirazının kabulü ile davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin Yetkisizliğine, yetkili Mahkemenin —–Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunun tespitine,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde başvuru halinde dosyanın yetkili Nöbetçi——Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, belirlenen süre içinde başvurulmadığı takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
3-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 331/2. maddesi gereği harç ve yargılama giderlerinin yetkili mahkemece değerlendirilmesine, davaya yetkili mahkemede devam edilmemesi durumunda, mahkemece talep üzerine dosya üzerinden durumun tespiti ile yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin hüküm altına alınmasına,Dair; karar davacı ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.