Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/235 E. 2023/995 K. 06.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/235 Esas
KARAR NO: 2023/995
DAVA: İflas (Adi Takipten Doğan İtirazın Kaldırılması Ve İflas (İİK 156))
DAVA TARİHİ: 28/03/2023
KARAR TARİHİ: 06/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan İflas (Adi Takipten Doğan İtirazın Kaldırılması Ve İflas (İİK 156)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile iflasa tabi davalı borçlu, o zamanki unvanı ——- şirketi şimdiki unvanı ——- Şirketi olan davalı arasında ——- Noterliğinin 23.05.2012 tarihli, ——— Yevmiye numaralı ———- sözleşme numaralı satış vaadi sözleşmesi akdedildiğini, küresel şirketi ——–Şirketi ile birleşip ve infisah olup sicilden terkin edildiğini, satış vaadi sözleşmesi uyarınca——-, ——-, ——– ada, ——– parsel, ——— numaralı bağımsız bölümün satışı vadedildiğini, bunun karşılığında ise müvekkilinin de takip konusu ödemeleri yaptığını, ne var ki taşınmazın mülkiyeti bugüne kadar müvekkilinin adına tescil edilmemiş olduğu gibi haricen öğrenildiğine göre taşınmazın üzerinde 5.070.000 TL ——- şirketi lehine ipotek ve birden fazla haciz şerhi bulunmakta olduğunu, davalı ile müteaddit defalar yapılan görüşmelerde ipoteğin terkin edileceğini, hacizlerden arındırılmış bir vaziyette devrin yapılacağı sözü verilmişse de bugüne kadar bu yönde bir adım atılmadığını, davalı şirket ve yetkilileri hakkında ——— Soruşturma numarası suç duyurusunda bulunmuş ve davacı şirket ile yetkilileri hakkında 2022/1449 iddianame numarası ile tanzim edilen iddianame Kamu Görevlisinin Resmi Belgede Sahteciliği, Tacir veya Şirket Yöneticileri ile Kooperatif Yöneticilerinin Dolandırıcılığı sevk maddeleri ile ——– E. ile kovuşturma aşamasında olduğunu, gelinen aşamada davalı şirketin finansal zorluk içinde olduğu ve bu amaçla satış vaadi sözleşmesine taraf olan alacaklıları hukuki olarak teminatlandıracak güçte olmadığı, mal varlığını azaltarak alacaklılarını daha da zarara uğratacak girişimlerde bulunduğu anlaşıldığını, davalının sözleşme konusu edimi yerine getirmeyeceği anlaşıldığından——– E. sayılı dosyası üzerinden, borçlu davalı iflas hükümlerine tabi olan bir tüzel kişi olduğundan İİK m. 155 vd. maddeleri gereğince iflas yoluyla adi takibe geçildiğini, davalı borçlunun haksız yere takibe itiraz ettiğini belirterek, fazlaya dair hakkı saklı kalmak kaydıyla davalı ——— Şirketi’nin haksız itirazının kaldırılarak iflasına karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının alacaklarının zamanaşımına uğradığını, davacı yan kendisine vaat edilen taşınmazın ayıplı (hukuki ayıp) olduğunu iddia ettiğini, davacı mevcut olduğu iddia edilen ayıp nedeniyle taşınmazı almaktan imtina ettiğini, bu durumda ayıplı malı almaktan imtina eden davacının sözleşmeden döndüğü varsayılmasının gerektiğini belirterek, açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE :Dava; Hukuki niteliği itibariyle adi takipten doğan itirazın kaldırılması ve iflas isteminden ibarettir. Dosyamız 18/07/2023 tarihinde bilirkişiye verilmiş olup, bilirkişiler dosya üzerinde çalışırken tarafların 27/10/2023 tarihli feragat dilekçesi ile dosya bilirkişilerden işlemsiz olarak iadesi istenmiş, bilirkişilere harcadıkları emek ve mesai gereği 06/12/2023 tarihli celsede 1.000,00’er TL ücret takdir edilmiştir.Davacı vekilinin 27/10/2023 tarihli dilekçesinde, davadan feragat ettiğini, feragat nedeniyle dosyada işlem yapılmasını, karşı taraftan vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmediklerini beyan ve talep etmiştir.Davalı vekilinin 05/12/2023 tarihli dilekçesinde, karşı taraftan vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmediklerini beyan etmiştir.6100 Sayılı HMK.’nın 309. maddesinde “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” düzenlemesi bulunmaktadır. Bu itibarla, açılan davadan feragat edilmiş olduğu, davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisi olduğu gözetilerek yukarıda açıklanan hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gerekli harç tam alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6-Taraflarca talep edilmediğinden lehlerine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmolunmamasına,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 10 gün içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 06/12/2023