Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/839
KARAR NO : 2023/340
DAVA : Alacak (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/10/2022
KARAR TARİHİ : 09/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı, 18.08.2010 tarihinde —-kurulduğu,23.02.2018 tarihinde şirket ortakları … ve …, Hisse Devir Protokolü akdetmiş ve işbu protokol uyarınca …, 09.03.2018 tarihinde, şirket hisselerinin tamamını .— devretmiş ve … tek başına münferiden yetkili ve tek ortak olduğunu, yapılan hisse devrinin akabinde, —- tarafından … ve—-aleyhine —. İcra Müdürlüğü’nün—–Sayılı icra takibi başlatıldığını, … ve —–. İcra Müdürlüğü’nün —-. Sayılı icra takibine itiraz etmiş ve işbu itiraz üzerine — tarafından —-. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —- Sayılı itirazın iptali davası ikame edildiğini, davanın ikame edilmesi ile —-. İle anlaşma yoluna gitmiş ve—–. Vekili ile dava ve icra takipleri kapsamında toplam 28.702,00 TL ‘nin ödenmesi hususunda anlaşmış, taraflar arasında 28.01.2021 tarihinde İbra Taahhüt ve Protokol imzalanmıştır. İşbu Protokol gereği … tüm ödemeleri yapmış ve—- ait tüm borcu kapatıldığını, davacı …, —- ait borcu ödemesi sebebi ile … ile görüşmüş ve Hisse Devir Protokolündeki hükümler uyarınca yapmak zorunda kaldığı ödemenin tarafına iadesini talep ettiğini, ancak …, bugüne kadar yapması gereken ödemeyi davacıya yapmadığını, davamızın kabulü ile; davalının, davacıya olan 28.702,00 TL borcunu ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir. Davalıya tebligatın yapıldığı, davalının cevap dilekçesi ibraz etmediği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle alacak istemine ilişkindir.Davacı vekili 11/04/2023 tarihli dilekçesiyle açılan davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir. 6100 Sayılı HMK.’nın 309. maddesinde “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” düzenlemesi bulunmaktadır.492 Sayılı Harçlar Kanunun 22. Maddesi uyarına ,”(1) Davadan feragat veya davayı kabul ve sulh, muhakemelenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır.”Vekaletnamelerin kontrolünde davacı vekilinin davadan feragate yetkili oldukları anlaşılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 309. maddesinde “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” düzenlemesi bulunmaktadır. Bu itibarla, açılan davadan feragat edilmiş olduğundan, yukarıda açıklanan hüküm nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90-TL harcın 2/3 oranında hesaplanan 131,93-TL harçtan , davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 490,16-TL harçtan mahsubu ile artan 358,22-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Artan gider avansı bulunması ve talep etmesi halinde gider avansının talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan 3.120,00-TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir olarak kaydedilmesine,Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.