Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/719 E. 2023/618 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/719 Esas
KARAR NO:202/618
DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:23/09/2022
KARAR TARİHİ:18/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;17.09.2020 tarihinde, davalı ——– teminatı altındaki, sürücü————idaresindeki——– plakalı otomobil ile otoparktan çıkmaya çalışırken park halinde bulunan ve davacının —– teminatı altındaki ———- plakalı ——— çarptığı; sürücü —– kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğu; sigortalı ——— plakalı otomobilin 2.896 TL hasar tutarının 23.10.2020 tarihinde ödendiği; davalı——- rücuen talep edildiği ve 28.06.2021 tarihinde talebin reddedildiği; hasar tutarının tahsili için başlatılan icra takibinin haksız itirazları ile durdurulduğu; arabuluculuk görüşmelerinin uyuşmazlıkla sonuçlandığı açıklanarak;———– – ile —— plakalı —— 2.896 TL hasar tutarının takip tarihi itibariyle avans faizi ile tahsili için 21.10.2021 taribinde başlatılan icra takibine itirazın iptali ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili Şirket’in; Karayolları Trafik Kanunu’nun 91 maddesi ve ———- uyarınca, sigortalısının kusuru ile 3. kişilere verdiği zararı, yine poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere tazmin etmekle mükellef olduğu da göz önüne alındığında, Sayın Mahkeme’ce ———- seçilecek kusur konusunda uzman bir bilirkişi marifetiyle kusur durumu tespitinin yapılmasının hukuki bir zorunluluk olduğu aşikardır.———– da kusur tespiti bakımından yukarıdaki açıklamalarımız —— raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için————-fen heyetinden seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi heyetinden tüm dosya kapsamı, tanık beyanları, araçlarda meydana gelen hasar çarpışma noktaları ve önceki bilirkişi raporları da değerlendirilerek kusur raporu alınarak karar verilmesi gerekir.” şeklindedir. Kazada ticari bir iş söz konusu değildir ve kaza ticari bir iş yapılırken meydana gelmediğinden avans faiz talebi yersizdir. Meydana gelen kazada sigortalı araç sürücüsü ile karşı taraf sürücüsü ticari bir sebeple işbu davaya taraf olmamışlardır. Aracın ticari araç sınıfında yer alan bir araç olması, mevcut durumu ticari iş haline getirmez. Sigortalı araç sürücüsünün aracı ticari araç olmakla birlikte, kazanın oluşumu sırasında ticari bir işi mevcut değildir. Dolayısıyla avans faizinin esas alınması hukuka aykırıdır. Tazminata işletilecek faiz yasal faiz olarak hesap edilmelidir. Davacı tarafın avans faizi talebinin bulunması halinde bu talepte yasal isabet bulunmamaktadır. Başvuru haksız fiil esasına dayanmakta ve başvuran ile müvekkil sigorta şirketi arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmamaktadır. Bu gibi hallerde üçüncü kişilerin uğrayacakları maddi zararlar için avans, reeskont ya da ticari faize değil yasal faize hükmedilmesi gerektiği ——– içtihatlarındandır. Davacı Yanın Talep Edebileceği Faiz Başlangıcı Kaza Tarihinden Değil Dava Tarihinden İtibaren Ve Yasal Faiz Şeklinde Olmalıdır. Müvekkil şirket işbu dava konusu talepler için davacı yana yapmış olduğu ödemelerle davacı yanın zararı giderilmiştir. Değer kaybı yönünden müvekkil şirkete herhangi bir başvuru yapılmamıştır. Sayın Mahkemeniz aksi kanaatte olacaksa dahi temerrütü mevzu bahis olmayan müvekkil şirket aleyhine, kabul etmemekle birlikte ancak ve ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz hükmedilebilinir. Kusur ve zararı bilirkişi incelemesi ile belirlenmesi, dava tarihi itibariyle yasal faiz talep edilebileceğini, yukarıda açıklanan sebeplerle davacı yanın haksız ve mesnetsiz işbu davasının usulden ve esastan açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:Dava; Hukuki niteliği, hasar bedeli istemine ilişkindir.Araç tescil bilgileri, hasar dosyası dosyamız arasına alınmıştır.Dosya konusunda uzman Makine Mühendisi bilirkişiye verilerek, rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda; Dava dışı sürücü —— idaresindeki ——- plakalı ——- —- çıkmaya çalışırken manevraları düzenleyen genel şartlara uymadığı ve normal park halindeki —————plakalı —— çarptığı için KTK 67/a —84/j ve KTY 137 — 157/a/10 maddelerinde açıklanan kusurları işlediği; kazanın meydana gelmesinde asli ve — kusurlu olduğu; — plakalı —-otopark içinde normal park halindeyken —- plakalı ——– çarpması sonucu kazaya karıştığı için sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığı; tazminata konu ———-kullanıldıktan sonra kazaya karışmış,——- adına tescilli hususi otomobilin hasar tutarının —– olduğu, tespitinde bulunmuştur.Bilirkişi raporu denetime açık, karar vermeye yeterli ve elverişli mahiyettedir.Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından: 17.09.2020 tarihinde davacı tarafa sigortalı —– plaka nolu araç ile davalı sigortalısının kullandığı —– plakalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasının davacı tarafa sigortalı——- plakalı araçta hasar ve değer kaybına sebebiyet vermiş olması nedeniyle davacının maddi tazminatın talebi yönünden bilirkişiden alınan kusur raporu doğrultusunda davalı taraf sigortalısı ——- plakalı aracın sürücüsünün %100 kusurlu olduğu, davacı tarafa ait —— plakalı aracın sürücüsünün kusursuz olduğu, davalı tarafın, sigortalısının %100 kusuru nedeniyle oluşan zarardan sorumlu olduğuna kanaat edilmiş, bilirkişi raporu doğrultusunda kaza neticesinde, toplam hasar bedeli 2.896 TL olup, davacı ——- tarafından servislere 23.10.2020 tarihinde 2.462 TL ve 434 TL olmak üzere toplam 2.896 TL ödendiği, ———– plakalı ——— 2.896 TL hasar tutarının takip tarihi itibariyle avans faizi ile tahsili için 21.10.2021 tarihinde icra takibi yapıldığı, davalının sigortalısı ve —– plakalı ——- sahibi ——tacir olduğu için takip tarihi 21.10.2021 itibariyle avans faizi talep edilebileceği, takip tarihi itibariyle temerrüt oluştuğundan asıl alacak ve ferileri yönünden devamına alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın KABULÜNE, ————sayılı dosyasında takibe itirazın iptali ile 2.896,00 TL asıl alacak yönünden devamına,
2-)Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatının reddine,
3-) Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 269,85-TL karar harcından ıslah dahil peşin yatırılan 80,70-TL harcının mahsubu ile bakiye 216,15-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-) Davacı tarafından yatırılan 80,70-TL peşin harç ve 80,70 TL başvurma harcının toplamı 161,40 TL harcın davalıdan alınarak bu davacıya verilmesine,
5-) Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul olunan dava değeri üzerinden hesaplanan AAÜT.ne göre hesaplanan 2.896,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak bu davacıya verilmesine,
6-) Davacı tarafından yapılan 1.620,50 TL tebligat ve müzekkere yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-) HMK.333.md.uyarınca kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgililerine iadesine,
😎 6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca ——— tarafından karşılanan 1.560,00-TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
Dair; karar davacı vekilinin yüzüne, davalının yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.18/07/2023