Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/703 E. 2023/260 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/703 Esas
KARAR NO: 2023/260
DAVA: 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ: 21/09/2022
KARAR TARİHİ: 05/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılardan, Tasfiye Halinde ——dava dışı —— kullanmak amacıyla kredi sözleşmesi akdettiğini, kredi ilişkisinin tarafı olmayan ve doğacak borçtan şahsen sorumlu olmayan davacı —-de, ağabeyinin şirketi olan Tasfiye Halinde —-kullanacağı kredinin teminatını teşkil etmek üzere,—- numaralı taşınmazı üzerinde, banka lehine —— üst limitli teminat ipoteği tesis ettiklerini, ipotek verenlerin üçü de kredi ilişkisinin tarafı olmayan ve borçtan şahsen sorumlu olmayan üçüncü kişi olduklarını, ——- kullandıran banka, tahakkuk eden kredi alacağını ve alacağı temin eden ipotek haklarını —– sayılı temlikname ile — davalı —- temlik ettiğini, davacının ipotek veren 3. Kişi olduğunu, dolayısıyla borçtan şahsen sorumlu olmadığını belirterek, davacının ipotek veren sıfatıyla sorumluluğunun ipotekli taşınmazın satışı ile sona ermiş olduğunun ve davalılardan ——- şahsen borçlu olmadığının tesbitine, —— tutarlı olarak düzenlenmiş ve sonradan—- olarak düzeltilmiş olan tarihsiz ilk rehin açığı belgesinin ve buna dayalı olarak —- ile yapılmış takibin davacı yönünden iptaline, —– tarihinde mükerrer olarak düzenlenmiş —- tutarlı ikinci rehin açığı belgesinin ve buna dayalı olarak —— sayılı dosyası ile yapılan mükerrer takibin davacı yönünden iptaline, davalı —– davacı aleyhine yaptığı takiplerde haksız ve kötü niyetli olması sebebiyle, ayrı ayrı her iki takip tutarının %20’sinden az olmamak üzere belirlenecek kötü niyet tazminatının dava tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalı —- tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava açılırken harcın eksik yatırıldığını, bu yönüyle davanın reddinin gerektiğini, davanın görevsiz mahkemede açıldığını, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davanın usulden reddinin gerektiğini, —– tarihinde yürürlüğe girdiğinden ve bu tarihten önce verilmiş olan —- sayılı borçlar kanununa tabi olduğundan;——- ile davacı borcun alacaklı bankaya geri ödenmesi hususunda müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu kabul ettiğini, bu durumda yargıtay içtihatları doğrultusunda borçtan müşterek ve müteselsil olarak sorumlu olan ipotek veren davacı aleyhinde de asıl borçlu gibi İİK’nın 150/f ve 152. maddelerinde yer verilen rehin açığı belgesi düzenlenebileceğini belirterek, açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE :26.09.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 5. maddesinde özel kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı takdirde ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak daireler arasındaki iş dağılımının Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenebileceği düzenlenmiştir.
Bu kapsamda Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun 25.11.2021 tarih ve 1232 Karar sayılı kararı ile;
“1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden,
2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. Maddelerinden,
3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. Maddesinde düzenlenenler hariç),
4) 23.02.2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ndan,
5) 21.11.2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ndan,
6) 06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’ndan,
7) 20.06.2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun’dan Kaynaklanan ve asliye ticaret mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işlere; ——- veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde—- numaralı…asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına” ve “15.12.2021 tarihinden itibaren gelecek yeni dava ve işlerin ise anılan ihtisas mahkemelerine tevzi edilmesine ve dosya sayısına göre genel tevziden de iş verilmeye devam edilmesine” karar verilmiştir.
Eldeki davanın uyuşmazlığın banka kredi borcuna kefaletin şeklinin, kapsamının ve miktarı hususlarında toplandığı anlaşılmış olup, TTK’nın 4. Maddesinin f bendi gereği bankalara,diğer kredi kuruluşlarına,finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarında ve Bankacılık Kanunundan kaynaklı davalarda ihtisas mahkemesi görevli olduğundan davanın da bankacılık işlemlerinden kaynaklı olduğu nazara alınarak mahkememiz görevi dışında kaldığı anlaşılmış, —— Mahkemelerince bakılması gerektiğinden anılan mahkemelere dava dosyasının tevzi edilmek üzere tevzi bürosuna iadesine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
2-HMK.’nın 20. maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içerisinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli ——–Asliye Ticaret Mahkemeleri’ne GÖNDERİLMESİNE,
3-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 331/2. maddesi gereğince harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına, davaya görevli mahkemede devam edilmemesi durumunda, mahkemece talep üzerine dosya üzerinden durumun tespiti ile yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin hüküm altına alınmasına,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı asil, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 05/04/2023