Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/583 E. 2023/957 K. 01.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/583
KARAR NO : 2023/957

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/08/2022
KARAR TARİHİ : 01/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının—– Marketi işletmekte olup müvekkili şirketten de marketinde satmak üzere dondurma ve türevi ürünler satın aldığını, müvekkilinin davalı ile olan ticari ilişki çerçevesinde edimlerini ifa ettiğini ve dondurma ve türevi ürünleri davalıya vermiş olması karşısında davalının taraflar arasında yapılan mutabakat sonucu borcu da kabul etmiş olmasına rağmen borcunu ifa etmediğini, müteaddit defa davalıdan alacağın ödenmesini talep edilmişse de bir netice alınamadığını, faturalara ve cari hesaba konu borçların tahsili amacıyla davalı hakkında—–. İcra Dairesi —–Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı nedeniyle takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu açıklanan nedenlerle davalının —– İcra Müdr.—–. dosyası ile başlatılan icra takibine yapılan haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin devamına, davaya konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.Usulüne uygun çağrı kağıdına rağmen davalı taraf davaya cevap vermemiş duruşmalara katılmamıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; hukuki niteliği itibariyle davacı tarafça fatura ve cari hesaba dayalı olarak başlatılan —–. İcra Dairesi—–Esas sayılı icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 02/11/2023 tarihli dilekçesinde, davaya konu icra dosya borcunun davalı tarafından ödendiğini ve icra dosyasının infaz edilerek davanın konusuz kaldığını, dava konusuz kaldığından, karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesini ve davanın açılmasına davalı tarafından sebebiyet verildiğinden yargılama giderlerinin de davalı üzerine bırakılmasını talep etmiş, dilekçe ekinde —–.İcra—–. Sayılı dosyada verilen kararı içeren tensip zaptını sunmuştur.—–İcra —– Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden incelendiğinde, 01/11/2023 tarihinde karar tensip tutanağı hazırlandığı, tutanağın incelenmesinde, “dosyanın haricen Tahsil nedeniyle (dosya borcu haricen tahsil edilmiş olup tahsil harcı da ödenmiştir. dosyanın kapatılmasını talep ederiz. ) kapatılması talebinin kabulüneİİK. 16. Maddesi uyarınca İcra Hukuk Mahkemesine 7 gün içerisinde şikayet yolu açık olmak üzere ” karar verildiği anlaşılmıştır.
Emsal nitelikte Yargıtay —–Hukuk Dairesi’nin—– Sayılı ilamında: “Davadan sonra yapılan ödemelerin borcu tamamen sona erdirip erdirmeyeceğine göre karar değişkenlik arzedecektir. Şöyle ki, davadan sonra icra dosyasındaki kapak hesabını da kapsayacak şekilde (icra harç, faiz, masraf, icra vekalet ücreti) borcun ödenmesi halinde “konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde hüküm kurulur.” gerekçesi ile belirtildiği üzere, dava konusu alacak ödendiğinden esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 331. Maddesinde:; “Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder.” amir hükmü mevcut olup, davalı da esasen dava açıldıktan sonra ödeme yapmakla borcu kabul ettiği, davacının dava açmakta haklı olduğu anlaşılmış, hal böyle olunca davalının yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olmasına karar vermek gerekmiş, Yargıtay —– Hukuk Dairesi’nin —- Sayılı ilamında; “Davalı, dava açıldıktan sonra takibe itirazından vazgeçmiş olup konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması doğru ise de dava tarihindeki haklılık durumu gözetilerek kendisini davada vekil aracılığıyla temsil ettiren davacı yararına vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken aksi bir kanaatle davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmadığı …” gerekçesi gözetilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Konusuz kalan davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gerekli 269,85-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 189,15-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça harcanan toplam 201,00-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Tarafların artan gider avansı bulunması halinde karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
5-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki esaslara göre belirlenen 3.397,31-TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan 1.560,00-TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir olarak kaydedilmesine,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda KESİN olmak üzere karar verildi.