Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/527 E. 2023/5 K. 10.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/346 Esas
KARAR NO : 2023/23
DAVA : Alacak ( Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/05/2019
KARAR TARİHİ : 12/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında imzalanan——sözleşme ile müvekkili şirket tarafından —- adresinde bulunan ——- üstlenildiğini, müvekkili şirketin sözleşme gereği üstlendiği işleri zamanında tamamlamasına rağmen davalı şirketin haksız olarak işin teslim alınmasında temerrüde düştüğünü, davalı şirketin işi teslim almaktan kaçınması üzerine müvekkili şirket tarafından —-sayılı dosyası ile delil tespitinin yapıldığını, müvekkili şirketin işlerin bedeli karşılığında davalıya —– bedelli faturanın kesildiğini, davalının fatura bedelini ödemeden imtina etmesi üzerine—- numaralı ihtarnamenin keşide edildiğini, davalıya gönderilen ihtarnameye rağmen bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalı şirket işin tesliminin geciktiğini iddia ederek ihtarname keşide ettiğini ve sözleşmeyi feshettiğini bildirdiğini ancak haksız fesih nedeniyle cezai şartların müvekkili şirkete ödenmesinin gerektiğini belirterek —-tarihli ihtarname tarihinden itibaren işleyecek aylık %5 faizi ile davalıdan alınarak müvekkili şirkete ödenmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasında —- tarihinde imzalanan sözleşmeye göre, —-olduğunu, davacının işin yapımındaki eksikliklerini gidermek ——–yaparak iş ortaklığını kurduğunu, dolayısıyla burada işin yapımından kaynaklı alacağın muhatabının—- olmadığını, aynı şekilde —– davanın ve alacağın muhatabı olduğunu, davacının üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini, işin tamamlanabilmesi için hem yeniden malzeme alındığını hem de ayıplı ifaların düzeltilebilmesi için —- masrafının yapıldığını, davacı tarafından yapılması planlanan işin ayıplı olarak müvekkiline teslim edilmek istendiğini, buna karşı müvekkili tarafından yapılan işlerin ayıplı olması sebebiyle davacıya ihtar çekildiğini, tamamlanmış ve teslim edilmiş olsa dahi bir ————- kararlaştırılan veya —— ilkesine göre sahip olması gereken lüzumlu vasıfları ve nitelikleri mevcut değilse o yapılan işin ayıplı sayılacağını, davacının edimini eksik ifa ettiğini eksik ve ayıplı ifaların başka şirket çalışanları tarafından tamamlandığını, müvekkilinin uğramış olduğu zararın kesilen fatura bedelini———aştığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; davacı ile davalı arasında imzalanan —– sözleşmesi gereği davalının —– iş bedeli borcunu ödemediği ve sözleşmenin davalı tarafından tek taraflı haksız olarak feshedildiği iddiasına yönelik alacak davasıdır.
Tanık —-beyanında; “..—- davalı—— yüklenici olarak ———- doğrama, ————- benim kendime ——– ben de daval———– yapmaktaydım. Davacı ile aynı dönemde aynı iş yerinde çalışmış olduğumuzdan dolayı dava konusu uyuşmazlıkla ilgili bilgim vardır davalı taraf —- halde bulundurmadığı için benim gibi davacı şirketle çalışmalarında aksaklık yaşanmaktaydı çünkü davalı — tarafından öncelikle ——– tamamlanması gerekmektedir. Ancak davalı bu işleri zamanında ———— edip asıl yükleniciye yaptıramadığı için bizim de işlerimiz aksadı. İlk önce belirtmiş olduğum bu işler yapılır sonra —- tarafından ——yapılır daha sonra ise davacı firma tarafından—- tamamlanır. Davacı tarafın da doğrama malzemesinin —-getirildiğini ancak —- tamamlanmaması nedeniyle doğramaların yerine zamanında —– edilemediğini, yukarıda belirttiğim gibi bu husustaki eksiklik davalının —- hatasından kaynaklanmaktadır. Bildiğim kadarıyla dava konusu ——- ———– civarında ———– bulunmaktadır. Davacı taraf —- ——yapmıştır ve tüm işi davacı yapmıştır, davacı—— dava konusu ————çalışmıştır ben de bu süreçte —– çalıştım, ——— başlarız aynı anda davacıya da bu ölçüleri de veririz hatta birlikte ölçüler alırız o da bu ölçüler uyarınca imalatına başlar işin devamında da birlikte irtibat halinde çalışırız yaptığımız iş—— davacının da bu —–doğramayı ——- etmesidir davacı —— ederken kasalarda herhangi bir hata görürse bize iletir biz de bu düzeltmeyi yaparız ayrıca —- —-yaptığımız dönemde de davacı —– —– işine devam etmektedir bu nedenle aynı zaman diliminde birlikte çalıştık, davacı tarafına kesilen faturayı görmedim ancak davacı ile sürekli irtibat halinde olduğumuz için alacağının yarısına kadarını aldığını geri kalan kısmını alamadığını bizlere söylerdi bunun haricinde herhangi bir bilgim yoktur, ben davacı şirket sahibiyle —— tanışırım birlikte aynı —–çalışırız bu nedenle davacının dava konusu bu işteki işlerini de iyi bilirim dava konusu—– biz çalışırken farklı birimlerde farklı yükleniciler çalışmaktaydı ——– işini sadece davacı firma yapmıştır ve tamamını tamamlamıştır. …” şeklinde,
Tanık —– beyanında ” …ben davalı ——–şirketinde —–olarak çalışmaktaydım. Dava ——işlerin takibini ben yapmaktaydım dava konusu—– işlerine ilişkin—– aldım ve davacıya ———olarak gönderdim davacı da bu ölçüler doğrultusunda—- süresinde —– yaptığım —– yapıldığını gördüm yapılan—- davacı —– yapmıştır bunun haricinde herhangi bir şirketin— görmedim. Dava konusu — sahibi olan —- inşaattır. Bu firma dava konusu inşaatı —- uygun şekilde hazır etmemiştir ayrıca —– yapının ——- çalışması vardı bu çalışmada zamanında bitmediği için davacı tarafından —- doğramalar zamanında yapılamadı. —– zamanında yapılmaması sebebi davacı değil davacının birlikte çalıştığı ———– ve bu firmaların inşaatı zamanında — doğramanın yapılması için hazır hale getirmemesidir. Davacı tarafından yapılan———- sahasına zamanında getirildi ancak bir buçuk iki ay süre şantiyede bekledi. Davacının kesmiş olduğu fatura ile ilgili —— yoktur iş sözleşmesinin yapıldığı ——- teklifi verilmişti ancak faturalama kısmını tam olarak bilmiyorum davacının bir miktar alacağını aldığını ancak bakiye kısmının ne kadar olduğunu tam olarak bilemiyorum, —- farklı şirkettir ancak bildiğim kadarıyla ortaklarında aynı olanlar olabilir ortaklık yapılarını tam olarak bilmemekle birlikte bu iki şirket birlikte hareket etmekteydi dava konusu —— doğramanın tümünü davacı —–yapmıştır dava dışı——— olmamıştır, ben her gün —- giderdim, resmi olarak herhangi bir tutanakta imzam yoktur ancak işi bizzat takip edip mail olarak taraflara bildirirdim, hatta bu hususta —–işlerinin tümünü yapmaktadır dava konusu —-doğramada —- ile davacı —- bildiğim kadarıyla herhangi bir sözleşme yoktur —– davacı —— sözleşme vardır …” şeklinde,
Tanık — beyanında, ” ———— olarak çalışmaktaydım, davacı ile davalı arasında ——- işinin yapılması için sözleşme yapılmıştır. Bu sözleşme kapsamında davacıya———- yapılmıştır. Davacının işi zamanında yapmaması ve yaptığı işlerde ayıp olduğu ———– bizlere bildirildi bizler de önce sözlü ihtarda bulunduk eksikliklerin tamamlanmaması nedeniyle de ihtar çektik. Davacı taraf ———– yapmıştır ancak ben ——— gitmediğimden ——— çalışmış olmamdan dolayı tam olarak ne kadar yapıldığını bilemiyorum —– kadarıyla davacı ———–civarında —– yapmıştır ve buna ilişkin faturaları da kabul edilmiş ve ödemeleri de yapılmıştır. Ben davacı firmanın ne kadar —- yaptığını ne kadar eksik iş yaptığını —— bizzat görmedim bildiğim kadarıyla davacının eksik yaptığı işler daha sonra davalı firma tarafından farklı yüklenicilere eksiklikler tamamlandırılmıştır. Bu firmaların —— tam olarak hatırlamıyorum ———- olabilir…” şeklinde,
Tanık beyanı ile diğer tanıklar————— beyanlarının kısmen çelişkili olduğu anlaşıldığından çelişki nedeniyle sorulduğunda beyanında; “.—– çalışmış olmam nedeniyle —– bulunmuyordum bu nedenle davacının —- yapıp yapmadığını bizzat görmedim ancak bir ——davacı haricinde şirketlere yaptırıldığını biliyorum, ancak bu şirketlerin—- —- bizzat görmedim. Sadece ——- kısım —— davacının —— farklı olduğudur.—–bir iki defa ——– ancak teknik personel olmamam nedeniyle herhangi bir —- yapmadım, eksik yapılan işler ile ilgili farklı firmalara yaptırılan —– konusunda bu firmalara ek ödemeler yapılmıştır. Ancak ödeme miktarları ve şirket isimlerini tam olarak hatırlamıyorum. Davacının davalı —–bölümümüze ulaştırdı zamanında itiraz ederek fatura iade edildi defterlerimize kaydedilmedi bu faturaya konu mal veya hizmetin teslim alındığına dair herhangi bir irsaliye veya teslim yoktur. —– alacak olduğu kayıtlıdır…” şeklinde,
Tanık —– beyanında; ” ———bölümünde çalışmaktaydım, davacı ile davalı arasında —- işinin yapılması için sözleşme yapılmıştır. Bu sözleşme kapsamında davacıya ödeme yapılmıştır. Ancak miktarını bilemiyorum. Davacının işi zamanında yapmaması ve yaptığı işlerde ayıp olduğu——- bizlere bildirildi bizler de önce sözlü ihtarda bulunduk eksikliklerin tamamlanmaması nedeniyle de ihtar çektik. Davacı taraf———– yapmıştır ancak —– gitmediğimden ve —– bölümünde çalışmış olmamdan dolayı tam olarak ne kadar yapıldığını bilemiyorum. Ben davacı firmanın ne kadar —- yaptığını ne kadar eksik iş yaptığını—- bizzat görmedim bildiğim kadarıyla davacının eksik yaptığı işler daha sonra davalı firma tarafından farklı yüklenicilere eksiklikler tamamlandırılmıştır. Bu firmaların isimlerini tam olarak hatırlamıyorum …” şeklinde,
Tanık beyanı ile diğer—–beyanlarının kısmen çelişkili olduğu anlaşıldığından çelişki nedeniyle sorulduğunda beyanında; ” ..—- bölümünde çalışmış olmam nedeniyle bizzat şantiyede bulunmuyordum bu nedenle davacının imalatını tam yapıp yapmadığını bizzat görmedim ancak bir kısım —-haricinde şirketlere yaptırıldığını biliyorum, ancak bu şirketlerin imalatlarını da sahada bizzat görmedim. Eksik yapılan işler ile ilgili farklı firmalara —– konusunda bu firmalara ek ödemeler yapılmıştır. Ancak ödeme miktarları ve —-tam olarak hatırlamıyorum. Davacının davalı firmaya ———– ulaştırdı zamanında itiraz ederek fatura iade edildi defterlerimize kaydedilmedi bu faturaya konu mal veya hizmetin teslim alındığına dair herhangi bir irsaliye veya teslim yoktur.—- kayıtlarına göre davacı ——-alacak olduğu kayıtlıdır, davalı —- yapının bir ortağı aynı zamandı dava dışı—-ortağıdır dava konusu —- içinde bulunduğu dış —-işinin—- —– işlerini takip etmektedir, davacı tarafından eksik yapılan işler—– bulduğu ekipler ve firmalar tarafından tamamlandı ancak ben bu tamamlama işlemlerini bizzat sahada görmedim …” şeklinde beyanda bulundukları anlaşıldı.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilmek üzere dosya 1 mali müşavir, 1 inşaat mühendisi ve 1 hesap uzmanı bilirkişi heyetine tevdii edilerek, rapor alınmıştır. 23/12/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…davacı, yaptığı ———içerisinde sorumlu bulunup, ikinci tespit raporunda belirlenen giderim bedeli olan —- sözleşme kapsamında yapılan işlerin kapsamı, gerekse yapılan işlerin onarıma bağlı bulunması nedeniyle tespit raporunda takdir edilen bedel yerinde ve orantılı bir gider olarak bulunmuştur. Diğer yandan davalının bu bedeli talep edebilmesi için sözleşmede belirtilen bedelin tamamını davacıya ödemiş olması gerekmektedir. Yukarıda takdir edilen 50.000,00 TL giderim bedelinin davacı toplam alacağından düşülmesi gerekeceği sonuç ve kanaatine varılmıştır. ….. Davacı yanın kendi ticari defterlerinde davalı yandan— itibarı ile kaydi olarak — alacaklı göründüğü tespit edilmiştir. Davalı yanın kendi ticari defterlerinde davacı yandan — tarihi itibarı ile kaydi olarak — alacaklı göründüğü tespit edilmiştir. Davacı kayıtlarında, davalı yanın kendisine keşide ettiği — bedelli faturanın kayıtlı olmadığı, dolayısı ile yanların ticari defterlerindeki sonuç tutarları arasındaki farkın büyük kısmının buradan kaynaklandığı görüşüne varılmıştır. … Sözleşmede iş bedeli götürü olarak—- belirlenmiştir. Bu durumda, davacı/yüklenicinin bakiye iş bedeli alacağının miktarını hesaplamak için yapılması gereken şudur: sözleşmede götürü olarak kararlaştırılmış olan iş bedeli tutarı olan—- “davalı/iş sahibinin davacı/yükleniciye yapmış olduğu ödemelerin tutarı” ile “— ayıplı ve eksik işlerin giderim bedeli tutarı” düşülmelidir. Bu işlemler neticesinde bulunacak tutar, davacının dava tarihi itibariyle davalıdan talebe hak kazanmış olduğu bakiye iş bedeli olacaktır…” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Mahkememizin —- dosyanın rapor sunan mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek davacının götürü olarak belirlenmiş iş bedelinden davacı ve davalı kayıtlarında ihtilafsız olan ödemeler, —ve teknik bilirkişinin belirlemiş olduğu ayıp ve eksik işlerin giderim bedelinin düşürülmesi, mahsubu gereken alacak-borç var ise bu mahsupların yapılması neticesinde hüküm kurmaya elverişli rapor düzenlenmesi istenilmiş, — tarihli ek raporda özetle; “…Sayın Mahkemenizce hesaplanması istenen şekli ile; davacının davalı ile aralarında yaptığı
—sözleşme üzerinden tespit edilen işin götürü tutarının —- olduğu, davalı yanın defterlerinde davacı yana avans içerikli açıklaması olan herhangi bir ödemenin kayıtlı olmadığı, davalının faturalar karşılığı davacı yana yaptığı ödemelerin toplamının ise — olarak tespit edildiği, yapılan ödemelerin bankadan havale ve çek şeklinde gerçekleştiği, bu ödemelerin sonucunda davacının kalan
KAYDİ alacağının —- olduğu, teknik bilirkişiler “ayıp ve eksik işlerin giderim” bedelini 50.000,00 TL olarak belirlemiş olmakla; Sayın Mahkemenizce istenen yönteme -göre davacının talep edebileceği alacağın —–
olacağı neticesine varılmıştır. …” şeklinde rapor sunulmuştur.
Taraflarca bilirkişi raporuna itirazda bulunulmuş, dosyanın rapor sunan mali müşavir bilirkişiye tevdine karar verilerek, davacının götürü olarak belirlenmiş iş bedelinden davacı ve davalı kayıtlarında ihtilafsız olan ödemeler, avanslar ve teknik bilirkişinin belirlemiş olduğu ayıp ve eksik işlerin giderim bedelinin düşürülmesi, mahsubu gereken alacak-borç var ise bu mahsupların yapılması neticesinde hüküm kurmaya elverişli ek rapor alınmasına karar verilmiş olup — tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; “..davacının davalı ile aralarında yaptığı —- sözleşme üzerinden tespit edilen işin götürü tutarının —- olduğu, davalı yanın defterlerinde davacı yana avans içerikli açıklaması olan herhangi bir ödemenin kayıtlı olmadığı, davalının faturalar karşılığı davacı yana yaptığı ödemelerin toplamının ise — edildiği, yapılan ödemelerin bankadan havale ve çek şeklinde gerçekleştiği, bu ödemelerin sonucunda davacının kalan kaydi alacağının — — olduğu, teknik bilirkişiler “—– olarak belirlemiş olmakla; sayın Mahkemenizce istenen yönteme göre davacının——” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı ve davalı arasında sözleşmeye dayalı ticari bir ilişki bulunduğu, bu kapsamda, davacı ———– anlaşılmaktadır. Huzurdaki davanın; davalının sözleşmeden kaynaklanan borcunu ödemediği ve yanlar arasındaki sözleşmenin tek taraflı, haksız olarak feshedildiği iddiası ile ikame edildiği görülmektedir. Davalı yan savunmasında; davacının işi ayıplı ve eksik olarak ifa ettiğini beyan etmiştir. Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin ——- Dosyada mübrez —- dosyasında alınan —— tarihli bilirkişi raporunda; yapımı üstlenilen işlerin sözleşmeye uygun olarak yapıldığı belirtilmiştir.
Dosyada bulunan, —- tarihli bilirkişi raporunda, “davacı—– tarafından eksik bırakılan işlerin işçilik dahil —- olarak takdir edildiği” tespit edilmiştir.
Davacı yanın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davalı yandan — alacaklı göründüğü, davalı yanın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda ise, davacı yandan —- göründüğü, davacı tarafından davalı yana keşide edilen —– olan faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı görülmekle; yanların ticari defterlerindeki hesap farkının büyük bir kısmının bu faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmamasından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki —-akdedilmiş olup, bu sözleşmeyle davacı/yüklenici, inşa edilmekte olan —— borçlanmıştır. Davalı iş sahibi de, iş bedeli ödemeyi borçlanmıştır. Dava dosyasına sunulmuş olan Sözleşme örnekleri incelendiğinde, sözleşme konusu işin ne kadar sürede bitirilmesi gerektiği hususunun sözleşmede taraflarca kararlaştırılmamış olduğu görülmektedir. Dolayısıyla sözleşme konusu işin bitirilmesi gereken sürenin (vadenin) TBK.md.117/f.2 anlamında “taraflarca kararlaştırılmamış” olduğu görümlüktedir. Her ne kadar davalı—– tamamlanması gerektiği hususunda anlaşmaya varıldığını iddia etmekteyse de, böyle bir anlaşmanın varlığını gösteren bir kesin delile (yazılı delile ya da davacı/yüklenicinin ikrarına) rastlanmamıştır. Bu nedenle, taraflar arasındaki sözleşmede, işin bitirilmesi gereken sürenin TBK.md.117/f.2 anlamında “taraflarca kararlaştırılmamış” olduğu kanaatine varılmıştır. Davalı iş sahibi, davacı yükleniciye keşide etmiş olduğu 14.02.2017 tarihli ihtarnamede, özetle; işin süresinin 2 ay olarak kararlaştırılmış olduğunu, fakat davacı yüklenicinin işi hala tamamlamamış olduğunu, işbu ihtar ile davacı yüklenicinin temerrüde düşürülmüş olduğunu; davacı yüklenicinin tamamlamadığı işin üçüncü kişiye tamamlattırılmış olduğunu, işi tamamlayan üçüncü kişi tarafından davalı iş sahibine henüz fatura kesilmediğini, gecikmeden ve eksik yapılan işlerden dolayı davalı iş sahibinin uğramış olduğu zararların tazminine ilişkin talep haklarını saklı tuttuğunu beyan etmiştir. Davalı iş sahibi, davacı yükleniciye gönderdiği —- ihtarnamede ise özetle; davacı yüklenici ile yapılan görüşmeye istinaden davacı yüklenicinin sözleşme konusu işi süresinde, tam ve eksiksiz olarak tamamlayamayacağı anlaşıldığından ve işi tamamlamaya yönelik hiçbir işlem ve eylemde de bulunmadığından, taraflar arasındaki eser sözleşmesinin tek taraflı olarak feshedildiğini bildirmiştir. Davalı iş sahibi, cevap dilekçesinde, davacı yüklenicinin sözleşmeyle üstlendiği işleri ayıplı ve eksik yapması nedeniyle, uğrayacağı zararların artmasına önlemek için TBK.md.473 ve 475 maddeleri hükümlerine istinaden sözleşmeyi feshettiğini beyan etmiştir.
Tanıkların beyanları incelendiğinde; davacı yüklenicinin sözleşmeyle üstlendiği işleri yaptığı anlaşılmaktadır. Ancak davacının yaptığı işlerde bir takım “eksiklikler ve ayıplar” olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla da, davacı yüklenicinin sözleşmeyle üstlendiği borcunu ifa ettiği, fakat —- deyimle, “eksik ve ayıplı ifa ettiği” anlaşılmaktadır. Yine Davalı iş sahibinin yukarıda açıklanan beyanları birlikte değerlendirildiğinde; davalı iş sahibinin sözleşmeyi, davacı yüklenicinin sözleşme konusu işleri ayıplı ve eksik olarak tamamlayacağının anlaşılması nedeniyle TBK.md.473/f.2 hükmüne istinaden feshettiği kabul edilmiştir.
Davalı savunmasında, davacı tarafından yapılan işlerin sözleşmeye göre eksik ve ayıplı yapıldığını, eksik ve ayıpların davalı müvekkili firma tarafından tamamlattırıldığını savunmuştur.
Bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere; davalın, ————– uygulaması işlerine ilişkin giderlerin sözleşme kapsamı içinde bulunmadığı, diğer eksik ve ayıplı işlerin tamamlatılması bedelinin — olacağı belirlenmiştir. Davacı, yaptığı ————- sistemine vermiş olduğu —– içerisinde sorumlu bulunup, ikinci tespit raporunda belirlenen giderim bedeli olan——– kapsamında yapılan işlerin kapsamı, gerekse yapılan işlerin onarıma bağlı bulunması nedeniyle tespit raporunda takdir edilen bedel, yerinde ve orantılı bir gider olarak kabul edilmiştir.
Bilirkişi raporundaki tespitlere göre; davacı yüklenicinin ayıplı ve eksik yaptığı işlerin üçüncü kişilerce düzeltilmesi ve tamamlanması için davalı iş sahibinin katlanmış olabileceği toplam masraf tutarı,—- olarak belirlenmiştir. Davacı yüklenicinin bakiye iş bedeli alacağı tutarından, ——-tutarında indirim yapılması gerekmektedir.
Davacı bakiye iş bedeli alacağının —– olduğunu iddia etmektedir. Sözleşmede iş bedeli götürü olarak—— belirlenmiştir. Bu durumda davacı yüklenicinin bakiye iş bedeli alacağının miktarını hesaplanırken sözleşmede götürü olarak kararlaştırılmış olan iş bedeli tutarı olan —-davalı iş sahibinin davacı yükleniciye yapmış olduğu ödemelerin tutarı ile 50,000 TL’lik ayıplı ve eksik işlerin giderim bedeli tutarı düşüldüğünden davacının bakiye — alacağının olduğu sözleşme gereğince bu alacağına davalı iş sahibine alacağın ödenmesi için gönderilen fatura ve ihtarname tarihi olan—– sözleşmede belirtilen aylık %5 faiz uygulanması gerektiği kanaatine varılarak davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; —- itibaren işleyecek aylık %5 faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gerekli —- harçtan mahsubu ile bakiye 4.526,48 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı şirket tarafından dava açılırken yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, —— peşin harcın toplamından oluşan ——- davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından harç dışında harcanan — yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre hesaplanan (%38,96 Kabul %61,04 Ret) —- davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5——- sayılı dosyasında davacı tarafından yapılan 221,80 TL keşif harcı, —- bilirkişi ücreti, 25,00 tebligat ücreti olmak üzere toplam— yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre hesaplanan (%38,96 Kabul %61,04 Ret)—– davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6—— sayılı dosyasında davalı tarafından yapılan —– yol ücreti, —- bilirkişi ücreti, 37,50 tebligat ücreti olmak üzere toplam 829,30 TL yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre hesaplanan (%38,96 Kabul %61,04 Ret) 506,20 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden —- göre davacı vekili için takdir olunan —-ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden —- göre davalı vekili için takdir olunan — ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendilerine iadesine,
10-6325 Sayılı Kanun m. 18/A-13 uyarınca —- zorunlu arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranına göre hesaplanan (%38,96 Kabul %61,04 Ret)—- davacıdan alınarak hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı, verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.