Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/47 E. 2022/758 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ-

ESAS NO : 2022/47 Esas
KARAR NO

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 20/01/2022
KARAR TARİHİ : 01/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11/04/2019 tarihinde müvekkili şirkete ait —— şirket yetkilisi —–sevk ve yönetiminde iken davalı —— sevk ve yönetimindeki——plaka nolu aracın tam kusurlu olarak müvekkili şirkete ait ——- plaka nolu araca çarpması sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, hasarlanan ——- plaka nolu araç ile yemek dağıtımı yapıldığından hasarlanması nedeniyle bir süre kullanılamayacağından dolayı müvekkili şirket tarafından 13/04/2019 – 13/05/2019 tarihleri arasında bir ay süre ile araç kiralaması yapmak zorunda kaldığını ve KDV dahil 4.130,00 TL ödemek zorunda kaldığını, ayrıca müvekkili şirketin aracında kaza nedeniyle 20.000,00 TL değer kaybı oluştuğunu, davalının bu bedelli ödenmemesi nedeni ile davalı —– aleyhine ——- esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptalini, takibin devamını, davalının asıl alacak tutarının %20 sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılıma giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Söz konusu kazanın meydana geldiği 11.04.2019 tarihinde müvekkilin sevk ve idaresinde olan ——plakalı araç —–tarafından ——- poliçe numarasıyla sigortalanmış durumda olduğunu, söz konusu Karayolları Motorlu Araçlar——geçerlilik tarihi ise 23.05.2018 – 23.05.2019 tarihleri arası olduğunu, meydana gelen kaza sonrasında davacı tarafın aracında değer kaybı oluşup oluşmadığı ve oluştuysa söz konusu değer kaybının miktarı; aracın modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi, hasarın nitelik ve niceliği vs. gibi hususlara bağlı olarak değişiklik göstereceğini, ancak davacı taraf, icra takibinde talep edilen 20.000,00 TL araç değer kaybı bedelinin ne şekilde hesaplandığı, bu hesaplamaya ilişkin dayanak belge yahut hesaplama yöntemi konusunda icra dosyasına herhangi bir dayanak belge sunmadığı gibi huzurdaki davaya da bu aşamaya kadar bu yönde bir delil sunmadığını, bu haliyle davacı tarafça icra takibinde talep edilen miktar tamamen soyut, dayanaksız ve maddi gerçekten uzak olup müvekkil tarafından kabulü mümkün olmadığını, davanın —— ihbar edilmesini, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın, değer kaybı istemine ilişkin kısmın öncelikle husumetten reddine mahkeme aksi kanaatteyse esastan reddine, ikame araç bedeli istemine ilişkin kısmın ise esastan reddine, açıkça kötü niyetli olduğu anlaşılan davacı tarafın asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan —— vekili beyan dilekçesinde özetle; Trafik kazası sonrası sigorta şirketine başvuru zorunluluğu mevcut olup müvekkil şirkete başvuruda bulunulmadığını, müvekkil sigorta şirketi tarafından sigortalı ——plaka sayılı araç ile davacı şirkete ait ——-plaka sayılı araç arasında 11.04.2019 tarihinde trafik kazası meydana geldiği ve davacı dilekçesinde gerçekleşmiş dava konusu kazanın yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği şeklinde belirtildiğini,2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu md. 97 ” Zarar görenin, —— öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” şeklinde belirtildiğini, davacı beyanı ve davalı beyanlarında görüleceği üzere müvekkil şirkete herhangi bir başvuruda bulunulmamış olup, sigorta şirketine başvuru zorunluluğu olmasına rağmen davacı, icra takibi başlatmak suretiyle usule aykırı hareket ettiğini, zorunlu olarak yapılması gereken ve dava şartı olan sigortalayana başvuru şartı yerine getirilmemiş olup, müvekkil sigorta şirketinin bir yükümlülüğü olmaması sebebiyle davanın tarafımız yönünden reddi gerektiği, bu sebeple haksız açılmış davanın usulden reddine karar verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise açıklamış olduğumuz sebeplerle davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası sonucu oluşan araç hasarı nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin başlatışan—— sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.Dosyada mevcut beyan, tutanaklar, —– raporları, hasar fotoğrafları ve trafik kazası tespit tutanağı birlikte değerlendirildiğinde, olay, 11/04/2019 günü saat 07:30 sularında, —— sevk ve yönetimindeki —–plaka nolu otomobil ile, —– istikametine seyrederken——kavşağına giriş yaptığı esnada aracının sol yan kısmına, sol taraftan—–istikametine seyreden sürücü—— sevk ve yönetimindeki——- plaka nolu otomobilin sağ ön köşe kısmı İle çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği anlaşılmaktadır.
Dosya konusunda uzman bilirkişiye verilerek, rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda; Davalı tarafa ait —— plaka nolu otomobil sürücüsü —— %75 (Yüzdeyetmişbeş) oranında kusurlu olduğu, davacı tarafa ait ——- plaka nolu otomobil sürücüsünün (Yüzdeyirmibeş) oranında kusurlu olduğu, davacı tarafa sigortalı ——-plaka nolu otomobilin kaza nedeniyle toplam zarar ve ziyanı 6.714,00-TL olup, davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün % 75 oranında kusurlu olduğundan bu bedelin 5.035,50-TL’sinden sorumlu olacağı, şeklinde raporunu sunmuştur.Bilirkişi raporu gerekçeli ve denetlemeye açık hazırlanmış olup mahkememizce hükme esas alınmıştır.Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından: 11/04/2019 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle davacıya ait aracın hasar gördüğü ve araçta değer kaybı oluştuğu ve davacının onarım süresi boyunca ikame araç kullanmak zorunda kaldığı anlaşılmakla davacının davasının değer kaybı ve ikame araç bedeli olmak üzere 5.035,50-TL yönünden kısmen kabulüne, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebini reddine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (kısa kararda yönünden doğru olmakla birlikte sehven davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmış, kısa kararda kısmen kabulüne olarak düzeltilmiştir.)
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davanın KISMEN KABULÜ ile; ——sayılı icra dosyasında davalı tarafça yapılan itirazın iptali ile takibin 5.035,50-TL asıl alacak ve ferileri üzerinden devamına,
2-) Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatının reddine,
3-) Alınması gerekli 343,98- TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 291,44- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 52,54‬- TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-) a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 80,70-TL. başvurma harcı, 291,44-TL peşin harcın toplamı olan 372,14‬-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 1.299,60-TL yargılama giderlerinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 271,20-TL ‘sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-) Davalı tarafından yapılan yargılama giderleri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-) Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
7-) Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ——- vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
😎 Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan —– üzerinden hesaplanan nispi vekalet ücreti —–vekalet ücretinin davacıdan tahsili davalıya verilmesine,
9-) Uyap’ta yapılan kontrolde Arabuluculuk için sarf kararı düzenlenmediği anlaşıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, Dair; karar davacı vekilinin yüzüne, davalının yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.