Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/41 E. 2022/548 K. 22.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET İ
ESAS NO : 2022/41 Esas
KARAR NO : 2022/548
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/09/2017
KARAR TARİHİ : 22/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalıların ortak inşaat yürüttükleri —– parsel üzerindeki ——- projesinde—- bağımsız bölümün — bedelle satışı konusunda anlaştığını, davalı —-imzalanan protokoller gereği satışa konu bağımsız bölümler için kredi kullandırıldığını, müvekkili, davalıların ilgili banka şubesine talimatları üzerine gerekli kredi işlemlerini tamamladığını ve bedelin —- hesabına geçtiğini, Ancak davalı —– tüm taleplerine rağmen müvekkile satılan bağımsız bölümün noterde yapılması gereken satış vaadi sözleşmesini ifa etmediğini, bunun üzerine —–tarihli ihtarnamesi ile devrin yapılması istenilmiş, ihtarnameye cevaben davalının—— ödenmesi halinde satış vaadi sözleşmesinin ikmal edileceğinin bildirildiğini, davalının bu davranışının sözleşmeye aykırı olduğunu ve iyi niyetle bağdaşmadığını, müvekkilinin hak kaybına uğramamak ve davalıların kötü niyetli olarak —- başkasına satışının önüne geçmek amacıyla belirtilen bedeli davalının hesabına yatırdığını, davalının sözleşmeye aykırı olarak bedeli ödenmesine rağmen — sözleşmesi yapmaktan imtina etmesi ve —- sonra güncel fiyat iddiası ile müvekkilden alınan —–haksız ödemenin—- tarihinden itibaren en yükse—- ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
—–vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasındaki sözleşme —– tarihli olup—— bedeli üzerinden akdedildiğini, davacı ile yüklenici ——ile söz konusu projeden müvekkilinin bilgisi olmadan anlaşıldığını, davacının —— tarihinde parayı yatırdığı görülmüş, ancak davacı tarafından ——–yapılması için müvekkiline bir talepte bulunmadığını, davacı ile müvekkili arasındaki ilişki resmi olarak yapılan—— tarihli sözleşmeyle geçerli olduğunu, davacının daha önceki tarihli ve geçersiz bir belgeye dayanarak daha sonra gerçekleştirilen resmi bir sözleşmede kararlaştırılan satış bedelinin bir kısmının iadesinin hukuka aykırı olduğunu, davacının sözleşme için başvuruda bulunmamasına rağmen davacının müvekkil şirketin hesabına para aktardığı dikkate alınarak bağımsız bölümü rezerve ettiğini ve başkalarına satmadığını, davacının sözleşme için başvurmadığını, bu süreçte portföyde bulunan tüm gayrimenkullerin satış bedellerinin güncellendiğini, bu bedel üzerinden davacıya teklif sunulduğunu, davacının bu teklifini kabul ettiğini belirterek, açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Davacı, davalı gerçek kişilerin kurduğu —- ile—projesindeki —bağımsız bölüm için görüşüp anlaştığını, ——onay verdiğini, bunun üzerine —— çektiğini ve —— hesabına ——parayı—–yoluyla gönderdiğini ancak —— geçtikten sonra—— taşınmazın güncel değeri olarak ——olduğunu, fark olan——– ödenmesini talep ettiğini, davacının da farkı ödeyerek tapu devrini sağladığını ileri sürmüş, iş bu dava ile sözleşmeye aykırılığa dayanarak ——– nin sonradan haksız olarak tahsil edildiğini iddia ederek iadesini talep etmiştir.Davalılardan—–davacı ile —— tarihinde resmi satış sözleşmesinin yapıldığını, bu satışın da—— üzerinden yapıldığını, davacının ödediği bedelin bir kısmını sonradan geri istemekte haksız olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Davacı ——- tarihli replik dilekçesi ile davalı olarak gösterdiği ve —— değiştirdiğini, onların yerine adi ortaklığın ortakları olan —- ve —- davanın tebliğini talep etmiştir. Mahkememizce,—— dosyada, yapılan ilk yargılamada, davacının iki gerçek kişi yerine iki şirketi taraf olarak değiştirme istemi HMK nun 124. Maddesine göre (haklı sebebe dayandığı, makul bir hatadan kaynaklandığı kabul edilmeyerek) uygun görülmemiş ve davalılar olarak gösterilen—- yönünden davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Diğer davalı—— yönünden ise, davacının sözleşmeye aykırılık iddiası üzerinde durulması gerekir. Davacının davalı ——- ile yaptığı ——- tarihli resmi sözleşme ——— bedel üzerindendir. Daha evvel aynı taşınmaz için daha düşük bir bedel üzerinden tarafların anlaştıklarını gösteren bir yazılı belge sunulamamıştır. Davacının —– parayı davalının hesabına—– yoluyla göndermiş olması, tarafların bu bedel üzerinden karşılıklı iradelerini açıkladıklarını kabul etmek için yeterli değildir. Davacının sermaye şirketi olduğu, ticari işletme işlettiği, basiretli davranması gerektiği açıktır. Basiretli tacirden kasıt davacıdan beklenen özen değil, ayrı ticaret dalında faaliyet gösteren tedbirli, öngörülü kişiden beklenen özendir. Davacı sonradan, ek bedel ödemeyi kabul ediyor ve ödüyorsa, güncellenmiş bedeli de kabul ettiğini anlamak lazımdır. Tapulu bir taşınmazın mülkiyetinin devrini öngören her türlü sözleşmelerin resmi şekilde yapılması, geçerlilik koşuludur —–Davacı bir zarara uğradığını ileri sürüyorsa, bunu —- bedelde anlaştığı, buna rağmen makul sürede tapu devrini sağlamayarak güncel fiyat farkını ödemek zorunda kaldığı iddiasında bulunduğu ve yazılı ve resmi şekilde kendisine ——-bedelden taşınmaz satmayı vaad etmiş adi ortaklık ortaklarından talep edebilir ki bu ortaklara usulünce açılmış bir dava olmadığı yukarıda açıklanmıştır. Davacının ——– ile —– üzerinden yaptığı resmi bir anlaşma da yoktur. —-şartlarının olmadığı, davacının böyle bir iddiasının da olmadığı, satış sözleşmesinin yapıldığı tarihten ——sonra açılan davada, anlaşılan satış bedelinin bir kısmının geri istenmesinde haklı bir yan görülmemekle davanın —– yönünden esastan reddine karar verilmiştir.Mahkememizce verilen bu karar,—– kararla, dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen ve ——-çıkarılan tebligatın iade edildiği ve sonrasında taraf teşkili sağlanmadan karar verildiği gerekçesiyle diğer istinaf sebepleri incelenmeksizin kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce gerçek kişi davalıların taraf sıfatları olmadığı çok açık olduğu için taraf teşkilinin sağlanması için tekrar tebligat işlemleri yapılmamış idi. — kararı sonrasında dosya mahkememizin iş bu esas sırasına kaydedilmiş, davalılara dava dilekçesi, gerekçeli karar, —– kararı ve duruşma günü tebliğ edilmeye çalışılmıştır. —tebligat yapılmışsa da ——- çıkarılan tebligat iade dönmüştür. Bu kez davacı vekili —— tarihli celsede, ——- olarak bildirdikleri davalının “…” olduğunu, maddi hata sonucu soyadının hatalı yazılarak dava açıldığını belirtmiş ve taraf değişikliği yapılmasını talep etmiştir. Bu talep, HMK nun 124. Maddesine uygun görülmüş ve kabul edilmiştir. Bildirilen kimlik bilgilerine göre dava dilekçesi ve diğer ilgili kararlar, duruşma günü tebliğ edilmiştir.Davalı vekili, cevap dilekçesinde davacı şirketle hiç bir ticari ilişkisi olmadığını belirterek davanın husumet yokluğundan reddini talep etmiştir. Davalı vekili, duruşmada alınan beyanında da müvekkili —– satışa aracılık eden şirketlerle ilgisiz olduğunu, —- çalışanı olduğunu, belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Gelinen aşama itibariyle davalı gerçek kişiler yönünden değişen bir durum yoktur, davalılar yönünden pasif husumet yokluğundan davanın HMK nun 114/1-d,115/2 maddeleri uyarınca reddine karar vermek gerekmiştir.
Yine, davalı —-yönünden de yukarıda yazılı gerekçelerin geçerliliğini koruduğu, hiç bir ihtirazi kayıt olmadan yeni bedel üzerinden anlaşmaya varılarak yapılan satış işleminden sonra, satış bedelinin —- lik kısmının fazladan ödendiği ileri sürülemez. Davalı —– yönünden de aynı gerekçelerle davanın esastan reddine karar vermek gerekmiştir. Red gerekçeleri farklı olduğundan —- iki ayrı vekalet ücretine hükmedilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın; davalılar —– ve yönünden pasif husumet yokluğundan REDDİNE;
2-Davalı ——-yönünden davanın esastan REDDİNE;
3-Alınması gerekli —- harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan —- peşin harcın mahsubu ile bakiye —–karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
7- Kendini vekille temsil ettiren davalı için AAÜT’ne göre takdir olunan —- maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —– verilmesine,
8- Kendini vekille temsil ettiren davalı —- için AAÜT’ne göre takdir olunan —– nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı—-verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren — haftalık süre içinde ——- açık olmak üzere davacı vekili ile davalı — vekilinin yüzüne karşı, davalı — yokluğunda, oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.